Yeni Üyelik
2.
Bölüm

Yan komşum

@tomtemm_floria3

☆☆☆☆☆☆☆

Aferin Salak Elif...

Koray bana ters ters ve kaşlarını kaldırmış bir şekilde bakıyordu.

"İşte şimdi bittik..buda mı başımıza gelecekti?" Dedi iç sesim..çok haklıydı.

Koray bana ters ve kaşlarını kaldırmış bir şekilde bakarken sanki hiç bir şey olmamış gibi gülümsedim.

"Selam Koray..hava çok güzel değil mi?" Dedim.

"napıyorsun?" Dedi içimdeki ses. Sen şimdilik sus canım iç sesim..

Koray bana 'ne diyor bu mal?' Tarzı bakarken gülümseyip başımı hafif yana eğdim. Koray en sonunda konuştu.

"Anlaşılan hakkımda konuşuyordun.."

Çakma bir şaşkınlıkla "aaa..Ben mi? Asla..ben dedikodu yapar mıyım? Günahtır" dedim.

Dedikodu yüzünden. cehennemde diri diri yanacağım ama..Vallah artık tövbeliyim..

Koray bana yaklaştı "öyle mi dersin?" Dedi ters ters. Evet. Öyle de derdim.

Koray başını hafif bana doğru eğmiş. Bana dimdik bakarken yavaşça onayladım. Hala gülümsememi koruyordum. Koray ise beni süzdü. Sonra ters ters bakışları ile yanımdan ayrıldı.

"iyi yırttık ha.." dedi iç sesim. Evet. Gerçekten iyi yırtmıştım.

Neden bu gün bu kadar kötü ki?

o gidince gözlerimi hafifçe çevirip Yarene baktım. Yarene bakınca Yaren gülmeye başladı.

"Neden bana onun arkamda olduğunu söylemedin?" Dedim biraz sertçe.

"Söylemeye çalışacaktım ama..o zaten duymuştu" dedi Yaren gülerek.

"Ya çocuğa sövseydim Yaren? O zaman ne olacaktı? Şuan bile çocuğa kendimi mal yaptım ya.." dedim.

"Orası daha komikti" dedi Yaren. Gözlerimi devirdim. Sonra Yaren ile bahçede yürümeye başladık.

Yaren ile yürürken o bana bir şeyler anlatıyordu. Ben ise onu dinliyordum. Genelde hep öyle oluyordu zaten. Yaren anlatır, ben dinlerdim. Ama onu dinlemeyi çok seviyordum.

Yaren ile birlikte yürürken birden suratıma bir Su balonu atıldı. O balon yüzümde patlamıştı.

bu neydi şimdi lan?

Ben ne olduğunu anlamayarak etrafıma bakarken tekrar üzerime bir su balonu atıldı. Yaren "kim atıyor be bunları?" Dediğinde ben ıslanmış üstüme bakıyordum.

O sırada iki kişinin gülme sesleri duyuldu.

Umut ve Lara..

Umut ve Lara sınıfın ikizleriydiler. Hep yan yana dolaşıp bazen böyle şakalar yaparlardı. Laranın elinde bir kova vardı. Yaren ile ikimiz onlara bakarken onlar gülerek bize yaklaştı. Yaklaşırken Lara Yarene de bir su balonu attı.

" Umut? Lara?" Dedi Yaren.

"Naber kızlar?" Dedi Umut.

" Siz su balonu atıp bizi ıslatana kadar gayet iyiydik" dedim.

" Intikam almak istiyor musunuz? "

What dedin gülüm?

Bu ne demek şimdi? tabii ki de intikam alacaktım.

Lara ben cevap vermeden cevabımı anlamış gibi elindeki kovayı önümüze bırakınca gözlerim açıldı.

içinde bir sürü su balonu vardı..

"O zaman su savaşına var mısınız?"

Bu bir savaş ilanıdır..

Cevap vermeden kovadan bir su balonu alıp Umut'a attım. İşte şimdi intikam zamanıydı.

Balon Umut'u üstünde patlayıp, onu ıslatınca Umut ve Lara kıkırdadı ve kovadan Su balonları alıp bize doğru atmaya başladılar. O kadar hızlı atıyorlardı ki Yarende, bende gözümüzü bile açamıyorduk.

"Lan ben daha kabul bile etmedim!!" Dedi Yaren sitem ederek. Bir yandanda elleri ile yüzünü kapatıyordu.

Yarenin bu dediğine güldüm. "kurunun yanında yaş da yanar" atasözünün açıklaması kesinlikle bu andı.

Ah be 'Nurullahım.."

En sonunda bizde Su balonu alıp onlara doğru atmaya başlamıştık. Hepimiz gülüyorduk ve birbirimizden kaçıyorduk.

☆☆☆☆☆☆☆☆

Hepimiz oldukça ıslanmıştık ama bir sorun vardı..ders İngilizceydi..

Ingilizce hocası oldukça takıntılı ve sinirli bir adamdı. Adam bir film karakteri olsa net 'Dracula' olurdu. O derece ürkütücü ve yaşlı biriydi..bizi böyle ıslak görse kim bilir ne yapardı?..

"Ne bok vardı da su savaşı yaptık ki?" Dedi iç sesim..Ama kabul etmeliyim. Çok eğlenceliydi.

belkide bugün o kadar da kötü değildir..

Zil 5 dakika falan önce çalmıştı ve biz okulun koridorundaki petekte kurumaya çalışıyorduk.

Bizim sınıftaki petekler henüz yanmıyordu. O yüzden koridordaydık.

"Hadi be oğlum ama.." dedi Umut üstünü kurutmaya çalışırken.

"İnşallah ingilizce hocası geç kalır ya" dedi Yaren.

"İnşallah hiç gelmez" dedi Lara

"O ihtiyar neden hala emekli olmuyor ki..benim babam 40 yaşında o bile emekli oldu amk" dedi Umut. İşte bu söz çok doğruydu. Adamın bir ayağı çukurdaydı ama hala okula geliyordu.

"Adam resmen okula yapıştı" dedi Lara.

​​Abi kadın doğru söylüyor..

Onlar konuşurken ben ise üstümü kurutmakla uğraşıyordum. Tabii kide 5 dakikada kurumazdı. Kurumadı da..biz peteğin yanında dururken bir ses geldi..

"Oğlum! Ne yapıyorsunuz siz orada!?"

esteuzubillah...

​​​​​​"Belkide bugün o kadar da kötü değildir" lafımı geri alıyorum..

İngilizce hocası..

"selanı erkenden okumamı ister misin?" Dedi iç sesim. Lutfen Oku iç ses. Çünkü bu Dracula selalık bir yerimizi bile bırakmayabilir.

Tamam..Bu biraz abartıydı..

Hepimiz ıslak hallerimiz ile İngilizce hocasına döndük. İngilizce hocası bize 'buraya gelin' işareti yaptığında Yaren.

"İşte şimdi bittik.." diye fısıldadı.

Hepimiz İngilizce hocasına doğru ilerledik ve onun önünde durduk. İngilizce hocası gözlerini Fal taşı gibi açmış. Bizim ıslak hallerimize bakıyordu. O her sinirlendiğinde Gözlerini fal taşı gibi açardı. Tuhaf bir tipti.

"Hayırdır, bahçede göl gördünüzde onda mı yüzdünüz!? Ne bu haliniz böyle!?" Dedi İngilizce Hocası kükreyerek.

"Hocam..şey.." diye açıklamaya çalıştı Lara. Tabii ki hocaya 'Hocam şu balonları ile su savaşı yaptık' diyemezdik.

İngilizce hocası bize bakarken "derhal sınıfa girin!" Dedi. Bizde bir şey demeyerek sınıfa girdik. Islak hallerimiz ile biz sınıfa girince çoğu kişi güldü.

"Naptınız oğlum?" Dedi Ufuk gülerek.

"Sus kanka ya.." dedi Umut.

O sırada biz yerimize otururken Koray bana dönüp "Ne oldu dedikoducudan sonra şimdide balık olmaya mı karar verdin?" Dedi Alayla. Gözlerimi devirdim.

"Önüne dön Koray. Ayrıca ben dedikoducu değilim." Dedim.

Koray ıslak saçlarıma ve ıslak bana bakarken "hava soğuyacak..üşütürsün.."

Bu şimdi neden beni önemsiyor?

" peki bu seni ne kadar ilgilendiriyor?" Dedim ters ters. Şimdi ters olma sırası bendeydi.​​​

"Tabii..ilgilendirmiyor.." dedi biraz kısık sesle ve sertçe. Sonra önüne döndü.

☆☆☆☆☆☆☆☆☆

(Bilgilendirme: okuyacağınız bu sahne hiç bir Dini,dili veya inancı kötülemek için yazılmamıştır.İyi okumalar dilerim💖)

Çok şükür ki son dersti..Ve maalesef ki hala biraz nemliydim. Ama tabii ki pekte umurumda değildi. Sonuçta son dersti. Bu arada ders Dindi.

Din hocası ders anlatırken yanımda oturan Ege elini kaldırdı.

"Buyur Egecim" dedi Din hocası.

"Hocam. İngilizlerde Müslüman olabiliyordu dimi?" Diye sordu Ege.

"Tabii kide olabiliyor. İsteyen herkes Müslüman olabilir. Yeterli kalpten inansın.." dedi Din hocası.

"O zaman neden İngilizce ilahi yok?" Dedi Ege. Bunu dediğinde tüm sınıf güldü. Din hocası ilk başta boş boş baktı. Sonra.

"Çünkü Kuran'ın ve peygamberlerin Asıl dili ve bizim öldükten sonra konuşacağımız dil Arapçadır." Dedi Din hocası. O sırada Ufuk birden

"Aauuuu" diye bağırdı. Tüm sınıf yine güldü. Din hocası ise Ufuk'a bakarak.

"Ne yapıyorsun evladım?" Diye sorunca Ece araya girdi.

"Hocam arkadaş fazla ülkücü" dedi. Tüm sınıf tekrar güldü.

"Hocam ben sadece Türkçe ilahi dinlerim." Dedi Ufuk.

"Sen ilahi dinliyor musun lan?" Diye sordu .

"Tabii..annemle her gün açıyorum oglum. Ben dinimede önem veren bir insanım.."

Din hocası bir şey demeden sadece tahtaya döndü..

(Not: Bu sahne hiç bir Dini, dili veya inancı kötülemek için yazılmamıştır. Umarım anlamışsınızdır💗)

☆☆☆☆☆☆☆☆☆

Sonunda okul bitmişti ve eve doğru gidiyordum. O kadar yorgundum ki şurada bayılabilirdim. Gözlerim artık "kurban olayım kapat beni!" Diye bağırıyordu.

Tabii kide sabah kartımı unuttuğum için yürüyerek eve gidiyordum. En sonunda oturduğum siteye ve binaya gelmiştim. Hızlıca içeri girip kendi daireme girdim..

Eve girer girmez çantamı koltuğa attım sonra üstüme Ördek desenli açık sarı pijama takımımı giydim. Tamam. Bu pijama fazla çocukça olabilirdi ama ben seviyordum.

Pijamalarımı giydikten sonra saçlarımdaki tokayı çıkarıp yere attım. Biraz dağınık biri olabilirim. Sonra direk kendimi yatağa attım. Yatağa uzanmam ve gözlerimi kapatmam bir oldu..

Ne gündü ama..

Aradan ne kadar süre gecti hiç bilmiyor, sadece uyuyordum. O sırada yan komşumdan gelen bir ses üzerine uyandım.

oturduğum binada ses yalıtımı maalesef ki azdi. O yuzden bazi sesler çok rahatça duyulabiliyordu. Hakta eski yan komşumun karısı ile kavgasını duymuş. Işsiz gibi oturup kavgalarını dinlemiştim.

gerçekten tuhaf bir insanım..

duyduğuma göre geçenlerde yan tarafıma yeni biri taşınmıştı. Tabii ki kim olduğu hakkında bir bilgim yoktu.

Ama belli ki 'yan komşum' adlı şahıs müzik çalmayı seviyordu. Çünkü Tüm binayı Elektro gitar sesi ile doldurmuştu.

"Resmen beleşe konser alıyoruz..güzelde çalmıyor değil ha.." dedi iç sesim. Saçmalama iç ses. Uykum bölündü burda.

Hayatta en çok önem verdiğim şeyler bir: uyku..

içimden söverek yataktan kalktım. Sonra yan komşuya sesini biraz kısmasını söylemek için dairemden çıktım. Yan daireye geldiğimde zili çaldım. Ve bekledim. Hala uyku sersemiydim. O sırada kapının açılması ile gözlerim Far görmüş tavşan gibi açıldı..

Siktir...

Vay anasını sayın seyirciler..

"Onun burada ne işi var?" Dedi iç sesim. İnan bana iç ses. Bende bilmiyorum..

Bu Koraydı..yan komşum Koraydı..

☆☆☆☆☆☆

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Loading...
0%