Yeni Üyelik
5.
Bölüm

[5. BÖLÜM] AVM...

@toz_seker

Sürpriz bölüm ile geldim ballarım. Beklemiyordunuz dimi. Ne demişler bir sonraki hamleni asla belli etme neyse bölüme geçellliiimmmmmmm.💅🏻🍬🍭🧔🏻‍♀️🍯🤎

 

 


Sabah bana sıkı sıkı sarılan kollar ile gözümü açtım. Ben bu çocuğu yesem yamyam olur muyum ki?

Neyse.

Buray'ı uyandırmamaya dikkat ederek yataktan kalktım.

Banyoda işlerimi halledip giyinme odasında üzerimi giyinmiştim. Tam odadan çıkarken kenarda bir eyeliner vardı. Elime alıp odaya girdim.

Buray'ı uyandırmamaya çalışarak alnına 'Ablami çok seviyom kıskanın tirrekler hih!' yazdıktan sonra telefonumla fotoğrafını çektim.

Buray uyanmıştı.

Buray:"Abla sen ne ara uyandın?"

Şeker:"Ben de yeni uyandım. Hadi kalk ta elini yüzünü yıka."

Banyoya girip elini yüzünü yıkayıp çıktı. Eyeliner kaliteliymiş hiç akmamış.

Şeker:"Buray sen aynaya hiç bakmıyor musun?"

Buray:"Ne oldu ki abla? "

Şeker:"Hiç sadece sordum. Bu yakışıklı, karizmatik,kızların ölüp ölüp dirileceği yüzünü günde kaç kere görüyorsun?"

Buray:"Yağ abla utandırma."

Diyerek yüzünü sakladı. Olm çok tatlı.

Buray:"Dur o zaman gideyim bir daha bakayım aynaya."

Buray'ın arkasından banyoya girdim. Lavabonun üzerindeki aynaya baktıktan sonra kahkaha atmaya başladı.

Buray:"Abla zaten beni bu kadar övmenden birşey olduğunu anlamalıydım."

Şeker:"Ne oğlum yalan mı? Yakışıklısın."

Gözlerini kaçırdı şapşikello.

Buray kapıyı açıp tam çıkacağı sırada onu durdurdum.

Şeker:"Buray alnını silmeyecek misin?"

Buray:"Yok silmem bane. Hem yazdığın gibi abimler kıskansın hih."

Dediğinde gülmüştüm.

Beraber odadan çıkıp yemek odasına geldik. Herkes burdaydı birtek Buray ve ben yoktuk.

Şeker:"Beklettiğimiz için özür dileriz."

Konuşmamla masadaki bütün gözler bize döndü.

İlk bana baktıktan sonra herkes Buray'ın anlına bakıyordu. Ne var olm bok mu neyse lns xjkckv.

Ertuğrul abi,Emre, Ulaş bey ve Duygu hanım gülmemek için kendilerini tutuyorlardı.

Diğerlerinin gözünden ise alev fışkırıyordu. Sorun bakalım sikimde mi? Hayır. Neden? Çünkü; benim sikim yok amk.

Ulaş:"Kızım ben çocuklarımın eğitim hayatına çok değer veririm. Seni de okula yollamak istiyorum."

Ne okul mu?

Gözlerimin dolduğunu hissettim. Çünkü okula gitmeyi gerçekten çok istiyordum.

Şeker:"Tabi. Olur. Bana uygun."

Ulaş:"Tamam kızım o zaman seni Buray ve Furkan ile aynı okula gönderelim kuzenlerinde orda tanışırsın hem fazla yabancılık çekmezsin."

Başımı sallamakla yetindim.

***

Midem bulanıyordu ama yemek yemem gerekiyordu. Duygu hanım sürekli tabağıma birşeyler koyuyordu.

Artık bulantıya dayanamayıp aniden koşarak odama çıktım.

Banyoya girip kapıyı kilitledim. Ardından klozete kustum. Biraz rahatlamıştım ama soğuk soğuk terliyodum.

Birisi kapıyı yumrukluyordu.

Ertuğrul:"Şeker abim iyi misin? Aç kapıyı! Şeker!"

Klozetin kapağını kapatıp sifona bastım.

Lavaboda ağzımı soğuk suyla çalkalayıp tükürdüm. Elimi yüzümü yıkayıp kuruladıktan sonra banyonun kapısını açtım.

Emre, Ertuğrul abim,Buray, Ulaş bey ve Duygu hanım vardı. Ve bana endişeli gözler ile bakıyorlardı.

Ertuğrul:"İyi misin abim?"

Şeker:"İyiyim iyiyim sıkıntı yok sadece biraz midem bulandı."

Birazcıcık(!)

Duygu:"Kızım emin misin? Pek iyi görünmüyosun. İstersen hastaneye gidelim."

Zar zor da olsa bu hallerine gülümsedim. Hayır kesinlikle sahte bir gülümseme değildi. İçtenlikle gülümsedim. Çünkü; beni merak edip endişelenen insanlar vardı.

Şeker:"Teşekkür ederim Duygu hanım. Ama gerek yok iyiyim ben. Sadece biraz yorgunum dinlenirsem geçer."

***

Buray'ları odadan kovduktan sonra daha doğrusu gönderdikten sonra kendimi yatağa atmıştım.

'Etraf karnlıktı. Gözlerimin önünde o adamın yüzü belirdi. İğrençti yine. Bana doğru yürüyordu. GELME! GELME! GELME! LÜTFEN GELME!

Hasan:"Abinin ve kardeşinin katili sensin. "

HAYIR BEN DEĞİLİM!

Hasan:"Hayır sensin. Onların ölümüne sebep olan kiş sensin. Sen katilsin."

HAYIR BEN YAPMADIM! BEN YAPMADIM! BEN KATİL DEĞİLİM!

Hasan:"Abin ve kardeşinin katili olduğun için o adamla evleneceksin."

Dediğinde yanında beni zorla evlendirmeye çalıştığı adamın bedeni belirdi. Yüzünde pis bir sırıtış vardı. İkiside üzerime yürüyordu
Oda ise gittikçe küçülüyordu.

Ayağım takılıp yere düştüm. Çok yaklaşmışlardı. Geri geri sürünüyordum.

Hasan:"SEN KATİLSİN!"

Adam:"Sen katilsin abini sen ÖLDÜRDÜN!'"

Babam sağ kolumu o adam sol kolumu tutmuştu.

BIRAKIN BENİİİ! DOKUNMAYIN BANA!

Beni zorla götürmeye başladılar.
Mezar...
Boş Mezar...

Beni mezarın içine attılar. Bir bataklık vardı çıkamıyordum. Beni içine çekiyordu.

Hasan:"Sen KATİLSİN! ŞİMDİ ABİNE VE KARDEŞİNE YAŞATTIKLARINI SEN DE YAŞAYACAKSIN!"

Üzerime toprak atıyorlardı. Ben ise 'Bırakın ben katil değilim.' diye bağırıyordum. '

Dürtülmem ile gözlerimi açtım. Her yanım terdi. Çok terlemiştim. Karşımda Ertuğrul abi ve Buray bana endişe ile bakıyordu.

Ertuğrul:"Şeker iyi misin abim? İstersen anlatabilirsin."

Şeker:"İyiyim. Teşekkür ederim. Sadece bir kabustu."

Hayır iyi değildim. Sadece bir kabus değildi.

Buray hangi ara doldurduğunu bilmediğim su bardağını bana uzattı.

Suyu tek seferde içtim.

***

FURKAN ÇELİKOĞLU'NDAN DEVAM:

Gece boyunca kuzenlerle Pubg oynamıştım. Bir kaç kere kalbim sıkışmıştı ama umursamadım. Atıştırmalık almaya mutfağa gideceğimde karşı odadan sesler duyunca kapıyı çalmadan açtım.

Şeker kabus görüyordu.

Şeker:"GELME! GELME! GELME! LÜTFEN GELME!"

Şeker:"HAYIR BEN DEĞİLİM! "

Şeker:"HAYIR BEN YAPMADIM! BEN YAPMADIM! BEN KATİL DEĞİLİM!"

Şeker:"BIRAKIN BENİİİ! DOKUNMAYIN BANA!"

Bir saattir odada dikiliyordum. Kendim uyandıramayacağım için Ertuğrul abim'i çağırdım. Bizi gören Buray'da abimle beraber odaya girdi.

Ben de kendi odama gitmiştim.

Furkan:"Eso ben çıkıyom oyundan. Kalbim sıkışıyo. Yarın yine oynarız."

Diyerek oyundan çıktım.

Dedikleri sürekli aklımda dönüp duruyordu.

GELME! GELME! GELME! LÜTFEN GELME!

HAYIR BEN DEĞİLİM!

HAYIR BEN YAPMADIM! BEN YAPMADIM! BEN KATİL DEĞİLİM!

BIRAKIN BENİİİ! DOKUNMAYIN BANA!

Ne demekti? Ne görmüştü rüyasında?

Dedikleri aklımı kurcalıyordu. Gece boyunca uyuyamadım. Şimdi herkesin uyumuş olduğunu düşündüğüm için sabaha sakladım. Ertuğrul abime anlatacaktım. Çünkü; o sorabilirdi. Ama ben soramazdım ben kimdim ki?

***

Kahvaltımızı yapmıştık ve şu an okula hazırlanmak için odama çıkmıştım. Okuldan gelince kesin abime anlatacaktım.

ŞEKER ÇELİKOĞLU'NDAN DEVAM:

Duygu hanım okul alışverişi için beni evden resmen sürükleyerek çıkarmıştı. Evet okul için heyecanlıydım ama sabahın sekizinde de alışverişe çıkılmaz beya.

Şeker:"Alo! Toprağğm #### #### AVM'ye gel çabuk."

Toprak:"Toz Şeker sabahın bu saatinde afedersin de bok mu arıyon?"

Şeker:"Toprağım ben okula başlıyor alışverişe geldik ve sen de gel. Gelmezsen Minnak'ı üzerine salarım bak."

Toprak:"Ciddi misin? Ayyyyyy bende senin gideceğin okula gelimmi ballı şekerim. "

Şeker:"Gel küp şekerim gel."

Toprak:"Neyse ben hemen oraya geliyom sakın bensiz alışveriş yapmayın okeeeey?"

Şeker:"Tamam hadi bai bai."

***

Duygu hanım ile kırtasiye eşyalarını aldıktan sonra sıra formaya gelmişti.

Duygu hanım hemen elime bir takım tutuşturup beni kabine sokmuştu. Elimdeki formaya baktım. Etekliydi bu forma. Ben etek giyemem ki.

Formayı giymeden kabinden çıktım.

Şeker:"Duygu hanım."

Duygu:"Efendim kızım da sen niye denemedin?"

Şeker:"Şey diyecektim ben. Acaba etek yerine pantolon giysem olmaz mı?"

Duygu:"Neden kızım? Etek sana şok yakışırdı."

Şeker:"Ya şey ben pek alışkın değilim de. Ondan şey ettim."

Duygu:"Alışırsın kızım. Hem okulda etek giymek zorunlu."

Başımla onayladıktan sonra tekrar kabine girdim. Üzerime formayı giydiğimde baya güzel olmuştu. Bana yakışmıştı da ama eteği kısa olduğu için bacaklarımdaki yara ve yara izleri gözüküyordu.

Diğer yazlık forma üstünü de denemiştim. Kolu kısa olduğu için kollarımdaki yaralar gözüküyordu.

Üzerimdeki formayı çıkarıp tekrar kıyafetlerimi giyip kendimi kabinden dışarı attım.

Duygu:"Denedin mi?"

Şeker:"Evet denedim. Tam oldular. "

Duygu:"Keşke bir de ben görseydim."

Şeker:"Şey Duygu hanım acaba uzun çoraplardan alabilir miyiz? "

Duygu:"Tabi alalım kızım."

Biz konuşurken Toprak üzerinde okul forması ile gelmişti. Zaten yakışıklıydı. Forma da ona çok yakışmıştı.

Şeker:"Lan oğlum Toprak arkadaşım olmasan valla yürürdüm."

Toprak:"Sen bana yürümüyon ki kanka uçuyon resemen."

Duygu:"Çok yakışmış oğlum. Ne iyi ettin de bizim kızla aynı okula yazıldın."

Toprak:"Toz Şekeri'im nerdeyse ben oraya Duygu teyze."

Şeker:"Toprak yeter ya Toz Şeker diyip durma."

Toprak:"Tamam TOOOOZ ŞEKEEEER'İMMMM."

Şeker:"Toprak seni döverim."

Duygu hanım bizi gülerek izliyordu.

Duygu:"Çocuklar gelin yemek yiyelim acıkmışsınızdır."

Bizde Toprak'la onayladıktan sonra aldıklarımızın parasını ödeyip yemek katına çıkmıştık.

Duygu:"Ne yiyelim çocuklar?"

Toprak:"Fark etmez Suşi 🍣 hariç."

Dediğinde Toprak ile göz göze geldik.

GEÇMİŞ...

Toprak ile Asmr izliyorduk. Suşi yiyen adam mmh falan yapınca merak edip sipariş verdik. Keşke vermez olsaydık.

Toprak ile Suşiyi yemiştim. Tadı hiç güzel değildi. Üstelik ikimizde kurtlanmıştık. Hastane odasında karşı karşıya yatarken göz göze geldik ve mallığımıza gülmüştük.

Toprak:"Amına koyim bundan sonra 'Ne bu hareketlilik götünde kurt mu var?' diyenlere 'He götümde kurt var diyecem."

Şeker:"Bir daha suşi yiyeni siksinler Toprak."

O gün sürekli gülmüştük. Hatta Toprak kurtlardan birisini beslemeye bile kalkışmıştı amk.

GELECEK...

Toprak'la gülmüştük.

Şeker:"Kurtlu Toprak:"

Duygu hanım ise bizi gülerek izliyordu.

Tavuk Dünyası'nda oturup yemek yemiştik. Ardından eve gelmiştik.
Karnım tok olduğu için direkt odaya çıkmıştım.

Bayadır okula gitmediğim için konulara göz gezdirmeye başladım.

***

Ne ara akşam olduğundan haberim yoktu. Saate baktığımda 22:30'du. Yarın ilk okul günüm olduğu için erkenden kalkacaktım. O yüzden üzerime Pikachu'lu pijamaları mı giyip yattım...

DEVAM EDECEK...

Bölüm nasıldı fikirlerinizi alim aşkolar? 💅🏻

Loading...
0%