Kenan lar eve gelirler arabadan inip kapıyı çalarlar Derya kapıyı açar

Derya: hoşgeldiniz Aa Cemil Amca hoşgeldin geçin buyrun

Cemil Amca: Selamın aleyküm Derya kızım

Derya: Aleyküm selam buyrun geçin

İçeri girerler

Cemil Amca: nasılsın Derya kızım

Derya: iyiyim Cemil Amca sen nasılsın

Cemil Amca: Elhamdülillah çok iyiyim de Derya kızım bana amca deme ben senin babanım artık ne olursun bana baba de

Derya: sen nasıl istersen öyle olsun babam

O sırada Berk odasındadır Berkin canı sıkılır ve aşağıya oturma odasına iner

Kenan: Berk gel oğlum bak kim geldi

Berk: bu bey amca kim baba

Kenan: bu bey amca benim babam yani senin deden

Berk: benim bir dedem mi vardı

Kenan: evet senin bir deden vardı neyse gel dedenin elini öp

Berk: öpeyim dede

Cemil Amca: el öpenlerin çok olsun torunum

Aradan bir kaç saat geçer bu geçen süre içerisinde Cemil Amca, Kenan ve Derya baya bir sohbet ederler Cemil Amca Deryaya şöyle der:

Cemil Amca: Derya kızım Ezan okundumu

Derya: okunmadı baba okunur birazdan

Cemil Amca: ben abdestimi tazeleyip camiye gideyim

Kenan: baba bende gelicem

Cemil Amca: hayret sen namaz kılar mıydın

Kenan: baba

Cemil Amca: şaka şaka gel Ali ve Berki de çağır onlarda gelsin

Kenan: Aliii Berkk

Ali ve Berk: efendim baba

Kenan: gelin dedenizle Camiye gidelim namaz kılalım

Ali ve Berk: tamam baba geliyorum

Ali, Kenan, Cemil Amca ve Berk Camiye gidip gelirler aradan 1 2 gün geçer ve Ramazan-ı Şerife 1 gün kalmıştır Cemil Amca sofrada iken şöyle der:

Cemil Amca: bugün biliyorsunuz ki Teravih namazı var diyorum ki hep birlikte gidelim Teravih namazını kılalım

Kenan: olur baba gidelim

Derya: baba o zaman ben abdest alayım

Ali: tamam bizde alalım

Aliler Teravih namazına gider namaz kılarlar o sırada Cemil Amca Cami çıkışında öğrencisini görür Cemil Amcanın Kenan daha 12 yaşında iken Kuran kursu vardı Cemil Amca o kurstan bir öğrencisini görmüştü hemen o öğrencisinin yanına gider

Cemil Amca: Selamın aleyküm Allah kabul etsin İsmail

İsmail: Aleyküm Selam sağolun hocam Allah sizinkinide kabul etsin

İsmail ve Cemil Amcanın yanına Kenan gelir

Kenan: ooo İsmail nasılsın ya

İsmail: iyidir Kenan sen

Kenan: iyi ne olsun

Cemil Amca: İsmail gel bir çayımızı iç

İsmail: yok hocam şimdi hanım beni bekler

Cemil Amca: sen evlendin mi

İsmail: evet hocam evlendim bir tane oğlum var hocam görseniz yanında bile duramazsınız

Cemil Amca: niçin öyle diyorsun İsmail

İsmail: hocam benim oğlan kadın düşkünü güzel kadın gördümü peşine düşer sonra ağzından salavat çıkacağına küfür çıkar öyle bir evladım var hocam benim

Cemil Amca: sen şu oğlunu yarın bize getir hem yarın Ramazan-ı Şerifin ilk günü iftara gelin ailecek siz Kenan sana evin adresini atar siz bize gelin hem iftarı bizde açarız hemde senin oğlana bir şeyler söylerim

İsmail: tamam hocam

Cemil Amca: senin oğlan kaç yaşında

İsmail: 19 yaşında hocam

Cemil Amca: ismi ne peki

İsmail: ismi Arda hocam ismini Arda koydum

Cemil Amca: siz bize yarın gelin ben oğluna terbiye veririm sen beni tanırsın zaten

İsmail: peki hocam, hocam Allaha emanet olun hakkınızı helal edin

Cemil Amca: helal olsun sende helal et

İsmail: helali hoş olsun hocam

Aliler Camiden çıkıp evlerine gelirler yatıp uyurlar daha sonra sahura kalkarlar Cemil Amca İsmaillerin geleceğini söyler Deryaya hazırlık yapmasını der Derya tamam der Derya hazırlıkları bitirir ve akşam olur iftara yakın bir saatte İsmail ve ailesi gelir

17.BÖLÜM SONU