Sabah uyandığımda deniz yanımda yatıyordu.Anlamsız bakışlar attım. Yüzüne bakıp tebessüm ettim iyice sarıldım. " Bu kadar beni sevdiğini bilmiyordum ikiz." Güldüm.

" Gece mi geldin?" Kafasıyla onayladı.

" Kabus görüyodun yanında yattım." Tebessüm ettim.

Telefonum çaldı tam bakıcakken yataktan düştük." Ah götüm"

"Ah belim" sinirle denize baktım.

" Sen niye düzgün durmuyorsun?"

" Asıl sen niye durmuyorsun o Kerem mi aradı seni?"

" Bana bak ikiz!"

" Baktım." Göz devirip odadan çıktım. " Öküz bir tane değil ki valla öküz bütün öküzler toplaşmış hayatıma giriyor."

" Kızım neye söyleniyorsun?" Babama baktım." Kime olcak bir tane öküz var da ona."

" Sen bana öküz mü dedin?" Denize döndüm.

" He dedim zoruna mı gitti?"

" Ben öküz değilim sadece yataktan düştük."

" Tabi Kerem mi aradı seni diyen de bendim zaten dimi?" Deniz dibime girdi. " Geri bas deniz çok sinirliyim sana."

" Naptım ben ya?" Göz devirdim." Uğraşma lan kızımla."

" Of çık şuradan." Zil çalınca hizmetli abla kapıya baktı." Derin kuzum kapıda biri var seni çağırıyor." Kapıya baktım gelen keremdi.

Yüzüne bakmadım salona girdim." Kimmiş kızım?"

" Gereksiz biri." Kahvaltı masasına oturdum " geçsene oğlum içeri" anneme kaş göz yapsam da girdi. " İlk haftadan da hemen eve birilerini almaya başlamış." Karana baktım. " Sorun mu var?" Göz devirdi.

Kerem de karşıma oturdu yüzüne gram bakmadım." ee oğlum derinle çocukluk arkadaşıymışsınız sanırım."

" Evet efendim kardeş gibi büyüdük derinle." Yumuşama derin yumuşama bağırdı o sana. Onu geçtim ikizine vurcaktı.

" Ne güzel kızımın sizin gibileriyle arkadaş olarak büyümesi." Denize doğru güldüm. "Baya arkadaş" diye fısıldayınca deniz güldü.

Kereme inatla bakmıyordum. " Efendim izin verirseniz derinle dışarda konuşmam gereken birşey var."

" İstemez." Bütün gözler beni buldu.

Annem konuyu dağıtmak için konuşmaya başladı." Eee oğlum senin var mı hobin falan?" Güldüm.

" Var tabi var kerem arkadaşına bağırmayı çok sever dimi kerem?" Güldüm. " Açıklamama fırsat vermiyorsun derin."

" Aynen" göz devirdim." Bu da ne demek?" Anneme baktım" yok bişi anne." Babam kaşını kaldırdı" gerçekten yok bişi."

" Hayır var bişi söylemim söylemim diyorum ama siz küstünüz mü?" Anneme döndüm " hiç küs demiyelim insanlar değer verdikleri insanlara küserler. Benim için öyle değil."

" Öyle mi derin?" Hayal kırıklığıyla baktı

" Öyle"

" Çocuk gibi davranıyorsun farkında mısın?" Bir yandan da karnım ağrıyordu zaten.

" Belki hiç çocuk olmamışımdır kerem!" Sert bir şekilde yutkundu. " Hadi çık dışarı konuşalım da bitsin." Keremi aldım dışarı çıkardım.

" Söyle dinliyorum." Kerem derin nefes aldı." Biliyorum bana kırgınsın. Ama özür dilerim sana bağırmamam gerekirdi. Denize el kaldırmaya çalışmamam gerekirdi." Göz ucuyla kapıya baktım baran abim dinliyordu.

" Benim hassas olduğum şeyi yaptın bana bağırdın kerem. O sevmediğin deniz ben gece kabus görürken yanımdan ayrılmayıp benle uyudu. Sen sevmiyor olabilirsin ama o benim kardeşim. O benim ikizim. Belki hala beni kabul etmiyo olanlar da vardır. Var zaten farkındayım ama" derin nefes aldım" atlasın ne kadar pskopat olduğunu biliyorsun onun yüzünden bana bağırdın." Gözümden yaş düştü.

" Haklısın güzelim haklısın. Özür dilerim"

" Öyle yok hemen affetmek sürünceksin kendini affettirceksin bakalım ne kadar değer veriyorsun bana öğrenmiş oluruz." Güldü" kanıtla diyorsun yani."

" Aynen öyle." Diyip girdim odama çıktım. Bir kaç dakika öylece yatakta oturdum.

Bilinmeyen numara: yeni ailen, yeni evin demek Aksoy oldun sevgilim. Kabus dolu günler seni bekliyor.

Bir fotoğraf

Fotoğrafda beni uyurken çektiği fotoğraf vardı.

​​​​​​Bilinmeyen numara: seni lunaparkta bekliyo olucam hemen şimdi!

Gözlerime inanamıyordum. Ondan kaçarken ona yakalanacağım aklıma gelmezdi. Cebime çakımı koydum. Kimseye gözükmeden evden çıkmam gerekiyordu. Yavaş adımlarla merdivenden indim.

Aniden evden attım kendimi taksi çevirip lunaparka gittim. Taksiden inince tam karşımda olduğunu gördüm.

​​​​​​Yavaş adımlarla yürüdüm karşısında durdum. " Ne istiyorsun? Neden buraya getirdin beni?"

" Burayı hatırlıyorsun değil mi?" Yutkundum" hatırlıyorsun evet seni kaçırıp buraya getirmiştim sevgilim kimse seni bulamamıştı."

" Sadade gel Atlas!"

" Seni istiyorum seni çok özledim biliyor musun?" Kahkaha attım" beni mi özledin ne hakla?"

" Sevgilim olman hakkında."

" Ben senin sevgilin değilim." Sinirli gözlerle baktı. " Sen benimsin derin! Sadece benim!" Bağırmaya devam ediyordu. " Benimsin benim!" Bana dokuncakken çakıyı çıkardım." Sakın bana dokunduğun an öldürürüm seni!"

" Sana bir cesaret gelmiş küçük fahişe!" Aniden tokat attım" düzgün konuş benimle! Karşında o ablam yok senin. Yatıp kalktığın kız da yok! Ben varım Derin Aksoy! Anladın mı beni?"

" Sesini yükseltme bana! Ablandan farkın yok gözümde benim için." Gözleri doldu" ben seni çok sevdim derin çok sevdim. Ben senin için babana göğüs gerdim. Bu muydu karşılığı?"

" O adam benim babam değil! Benim tek babam var o da oğuz Aksoy. Annem Güneş Aksoy anladın mı beni?" Sağa sola gitti." Ben hala seni seviyorum biliyorum sende beni seviyorsun sevgilim. Şşşş aramızda ki engelleri yok edicem merak etme sevgilim merak etme." Çıldırmış gibi sağa sola gidiyordu.

Duygusuz şekilde bakmaya devam ettim." İşte bu bakış... O yanlışı yaptıktan sonra da bu bakışı attın"

Yazardan

" Anne derin yok!" Deniz volta atıyordu." Anne bişi demedi mi size?"

" Kaçmıştır belki" karana baktı deniz." Bu kadar duygusuz olma abi. O da senin kardeşin. Anne bişi demedi mi?"

" Hayır demedi yavrum belki kumsala gitmiştir olamaz mı?" Deniz telefonu çıkarıp kumsalı tuşladı. " Kumsal benim deniz. Evet evet derinin ikizi. Derinle konuştun mu hiç? Anladım biz ulaşamıyoruz haber verirsen güzel olur. Teşekkür ederim."

" Anne yok!" Telefonu çıkardı bir yandan da ayakkabısını giydi. Mert abisini aradı" abi derin yok! Kumsallarda da yok kafayı yicem."

" Tamam oraya bakıyım."

Yarım saat sonra

Derini bulmuşlardı karşısında bir çocuk vardı ama.

​​​​​​" Neden beni istemedin derin? Neden söylesene!"

" Nedenini gayet iyi biliyorsun atlas şimdi sadede gel ne istiyorsun benden?"

" Seni!" Derine yaklaştı" yaklaşma yaklaşırsan öldürürüm seni."

" Bundan korkmam derin." Derin güldü" ondan Korkmazsın ama bundan korkarsın." Çakıyı boynuna yaklaştırdı" derin napıyorsun?"

" Bana dokunduğun an kendimi öldürürüm. Korkmam mı sanıyorsun? Arkamdan ağlıcak tek ikizim annem babam ağlar. Abilerim belki bişi diyemem sakın yaklaşma."

" Bırak onu derin!"

"Bana dokunmıcaksın bana dokunma!"

" Tamam dokunmıcam! Bırak onu!" Kerem yavaş yavaş yaklaşmaya başladı derine.

" Hayır baban bile dokunmuş bana niye dokundurmuyorsun!" Derin kas katı kesildi. " Sus"

" Ağrına gitmemeli Derin Aksoy!"

" Sus!" Derinin elinden çakı düştü. Atlas sırıtmaya başladı.Derin yumruğu geçirdi. Atlas sarsıldı. Derin sert bir şekilde itti yere düştü. Üstüne çıktı" ben sana sus dedim dimi sus!" Yumruk atmaya başladı.

" Sus dedim sus sus!" Deniz yaklaşcakken kerem durdurdu." Dur içindekini atması lazım."

" Onun altındayken nasıldın acaba bana bir kere elletmedin derin!"

" Sus dedim sana sus sus! Seni gebertirim duydun mu beni gebertirim!"

" Gebertsene derin Aksoy!" Atlasın yüzü kan içindeydi. "Nasıl bu kadar güçlendin sahiden!"

" Kes sesini kes!" Bir yumruk daha. " Kerem gibi sana saldırmadım Allah'tan derincim."

" İstesem de yapamazsın seni öldürürüm bana bir daha dokunursan. Aileme dokunursan seni gebertirim Atlas gebertirim."

" Sen akifi gebertmedin beni mi geberticeksin!" Çıldırmış gibi yumruklar atıyordu derin." Derin yeter!"Timur derini aldı" bunu alın depoya götürün ilgilencem."

" Unutma derin seni kimse sevmicek! Yanındakiler kanındansın diye seviyor!" Arabaya bindiler. Yol boyu kimse ses çıkarmadı. Eve geldiklerinde derin kendini odaya attı.

Derinden

Yatağa attım kendimi gözümden yaş geldi.

Hayır baban dokunmuş sana sen niye bana dokundurmuyorsun?

" Sus sus sus sus sus" ağlamaya başladım. " Derin annecim açar mısın kapıyı?"

"Anne gidin!"

" Merak ediyoruz annecim hadi aç kapıyı?"

" Gidin gidin gidin yalnız bırakın beni!"

" Nesi var bunun?" Kumsal cevapladı" aşk yani eski sevgilisi geldi."

" Aşk tabi aşk!" Kapıya vurdu.

" Anne gidin yalnız bırakın beni!"

Seni seviyorum sevgilim!

Beni bırakma atlas!

Birden ayağa kalktım. Dolabı açtım atlasın,ablamın, babamın fotoğrafları vardı. "NAPTIM BEN SİZE?" Atlasın fotoğrafını yırttım.

Seni istiyorum!

" NE İSTEDİNİZ BENDEN NE İSTEDİNİZ?" ablamın fotoğrafını yırttım.

" Derin aç kapıyı annecim aç!"

" Noluyor?"

" Oğlum bişi oluyor bişi yapın. Timur açın kapıyı!"

" BEN SİZE NAPTIM?" Masaya geldim masada ki eşyaları yere attım. " BEN NAPTIM SİZE?" Ablamın aldığı kar küresini aldım aynaya attım.

" Derin!"

Yere çöktüm kafamı dolaba vurdum saçlarımı yolmaya başladım. Birden kapı kırıldı " derin!"

" Anne" ağlamaya başladım. " Anne gidin görmeyin böyle gidin!"

" Ağla annecim ağla dök içini."

" Bırakın beni bırakın!" Keremin sesini duydum." Sakinleştirici var mı?"

" HAYIR O OLMAZ HAYIR!" Çırpınmaya başladım. Keremin sesini duydum." Timur abi, deniz, Mert abi tutun defneyi."

" HAYIR KEREM HAYIR YAPMA YAPMA LÜTFEN!" tutmaya başladılar." Hayır hayır istemiyorum onu hayır!"

" Annecim yapma dur!"

" Bırakın beni bırakın! İstemiyorum onu istemiyorum!"

" Noluyor lan!" Karan geldi. " Abi yardım et sinir krizi geçiriyor sakinleştirici yapmamız lazım!" Kereme döndüm" KEREM HAYIR İSTEMİYORUM DİYORUM BIRAK BENİ!"

" affetmiyeceğini bilsem de yapıcam derin." Karan da gelip tuttu beni. Hareket edemedim ve vücuduma iğne girdi." Artık affetmem zaten." Gerisi karanlık.

" Nesi var?"kerem kucağına aldı yatırdı derini. " Derinin telefonu nerde?" Deniz derinim telefonunu uzattı. Kerem şifreyi girdi.

" Lan! Sikerim ben bunu orospu çocuğu!" Duvara yumruk attı." Korumam lazımdı korumam lazımdı. Söz vermiştim."

" Kerem nesi var ikizimin?"

" Deniz derinin yanından ayrılma. Timur abi şu depoya beraber gidelim!"

" Kerem yapamam."

" Abi almam gereken hesap var." Kafasını salladı beraber çıktılar.

Yazardan

" Şşt uykucu uyan!" Samet su attı üstüne kerem uyandı " uyan hadi uyan!

" Komutanım Timur komutanım gelene kadar sakin durmamız lazım."

" Şeref onun." Kerem,Timur ve karan bodoslama daldılar . Atlas kahkaha atmaya başladı." Kerem Kerem kerem hiç mi akıllanmıcaksın?"

" Akıllanması gereken sensin!" Sinirle geldi çözdü" ne o bırakıyor musunuz beni?"

" Aynen tatlım." Kerem yere itti atlası." Böyle mi dokuncaktın benim kardeşime?" Üstünü çıkardı." Böyle mi dokuncaktın söyle hadi!"

" Kerem dur!"

" Ben sana adamlık dersi veriyim mi Atlas? Bir kadın istemiyorsa istemiyordur! Bir kadın hayır dediyse hayırdır. Senin gibi şerefsizler bini bir para! Senin gibilerin nesli tükenmeli!"

" Onu uyurken izlemek zevkli kerem biliyor musun?" Kahkaha attı." Üvey babası zevk almış ben neden zevk almiyim?"

" Ne diyorsun lan sen!" Oğuz birden depoya girip üstüne uçtu. " Timur al şu sandalyeyi koy şuraya" hemen koydu.

Yakasından tuttu atlas titremeye başladı. " Sen böyle titriyorsun! Benim kızım da titriyordu lan benim kızım da!" Sandalyenin üstüne çıkardı. Boynuna ipi geçirdi.

" Söylemek istediğin bişi var mı Atlas?"

" İyi güzel ben senin yerine söyliyim. Eşhedü enla ilahe illallah ve eşhedü enne Muhammeden abduhü ve resullüh. Öbür tarafta ateşin çok olsun." Sandalyeyi itti atlas boğulmaya başladı. " Hadi gidiyoruz!"

O gün herkesin kurtuluşu olmuştu. Oğuz kızı için belki de en önemli en güzel şeyi yapmıştı. Karan kardeşine yaklaşmayı düşünmüştü. Kerem kardeşi için herşeyi göze almıştı. O gün herkesin miladı olmuştu adeta. Herkes derin için çabalamıştı.

​​​​

​​​​​​

​​​​​​