Yeni Üyelik
17.
Bölüm

17. Bölüm: Merak Etmiyorum Beni Öldürmezsin

@tubanurpeker1006

Nefes alamayacağınız zamanlar olur o zamanlar geldiğinde nefes almaz ve ölürsün işte ben nefes alamıyorum karşımda iki aydır görmediğim kocam var ve ben onun gelmesine sevindim hemde ona çok sinirliydim.

 

"Yağmur biliyorum iki aydır yoktum belki beni affetmezsin ama şunu bil ben se-" Derken sözünü kesitim.

 

"Hepsi bir oyunmuydu Ada evlenmekten korkmuyorum?" Dediğimde sesim titriyordu iki aydan beri ilk defa sesim titriyor.

 

"Evet Yağmur hepsi seni buraya getirmek için oyundu." Dedi ve ben ona kızmak için bahane arıyordum.

 

"Işık içerde ya ona bir şey olursa umrunda değil dimi? O da umrunda değil bende umrunda değilim senin için ikimiz umrunda değiliz!" Dedikten sonra cevabını beklemeden odadan çıktım ve Işığın yanına gittim ama ne Işık ne de babam buradaydı.

 

"Işık! Işık! Kızım nerdesin? Annem bebeğim nerdesin?" Dediğimde hem ağlıyor hem salonu arıyordum.

 

"Yağmur n'oldu canım?" Diyerek yanıma geldi Deniz peşinden o sonra annem.

 

"Sevgilim n'oldu?" Diyerek geldi o.

 

"Kızım n'oldu neden Işığa bağrıyorsun?" Dedi annem.

 

"Anne Işık yok anne ben bir daha aynı şeyleri yaşayamam bebeğimi yine kaybedemem." Dediğimde ağlayarak titriyordum.

 

"Deniz, Savaş, Yağmur, Canım n'oldu." Dedi babam kucağındaki Işıkla bir an ayağa kalktım Işığa koştum ve kucağıma aldım.

 

"Ahmet kızın canı çıktı nereye götürdün Işığı." Dedi annem.

 

"Şey ya altına yapmış..." dediğinde babam hepimiz kahkaha atıyorduk.

 

"Ya baba insan bir şey yapar haber verir canım çıktı ya." Dedim kahkahalar içinde.

 

"Ya tamam bir dahakinde derim." Dedi babam sanki o ara mutluluğu buldum.

 

Ada ve Deniz nikah masasında ben kucağımdaki Işıkla onları izliyorum.

 

"Sayın Ada Genç hiç bir baskı altında kalmadan iyi günde kötü günde Deniz Güçlü beyfendiyi eş olarak kabul ediyormusunuz?" Diye sordu nikah memuru.

 

"Aydınlıkta da karanlıktada sonsuza kadar evet." Dedi Ada sonra nikah memuru Denize döndü Ada bana ve ben Adaya ayağına bas der gibi hareket yaptım.

 

"Sayın Deniz Güçlü hiç bir baskı altında kalmadan iyi günde kötü günde Ada Genç hanım efendiyi eş olarak kabul ediyormusunuz?" Diye sordu Denize.

 

"Her çukurda her uçurumda her aydınlıkta her karanlıkta evet!" Dedi Deniz çok merak ediyorum bu süslü sözleri nasıl buluyorlar?

 

"Sizler şahitlik ediyormusunuz?" Diye sordu memur bana. Yani annemiz aynı olsa bile şahiti olabiliyorum.

 

"Evet." Dedim.

 

"Evet." Dedi Savaş.

 

"Nikah cüzdanını hanım efendiye verim." Dedi nikah memuru o sırada Denizden ah diye bir ses çıktı.

 

"Alim ben onu." Dedi Ada heyecandan elleri titriyordu.

 

"Gelin ve Damatı piste dans için alalım." Dedi orada çalışanlardan biri.

 

"Dans edermisiniz hanım efendi." Dedi Savaş bana. O ara bütün buzlar eridi.

 

"Listeme bakmam lazım kaçıncı sıradasınız."

Dedim dalga geçerek sonra suratını ekşitti. Ayağa kalktım dikkatli adımlarla sahneden indim anneme Işığı verdin ve Savaşın yanına gittim.

 

"Bütün listemde sizin isminiz var yani tabi." Dedim ve Savaş elini uzattı elini tutum elbisemin eteğini tutarak indim sonra ellerimi Savaşın boynuna sardım Savaş ise ellerini belime sardı.

 

"Her şeye yeniden başlayalım?" Diye sordu.

 

"Olur." Dedim.

 

"Ben Savaş Akış 23 yaşındayım 16 Şubatta doğdum bütün kızlar peşimde." Dedi bir an bir anda 5 yıl önceye gitti aklım gerçekten bütün kızlar peşindemiydi?

 

"Ben Yağmur Atay 23 yaşındayım 2 Şubatta doğdum Savcıyım ve peşimden ayrılmayan milyonlarca erkek var!" Dedim kıskandırmak için. Ama kıskanmamıştı neden kıskanmamıştı ki?

 

"Tamam Yağmur boşver eski mevzulara girmeyelim." Dedi kıskanmış gibi.

 

"Anne." Dedi Işık sonra annem geldi Işığı bana verdi ve orda üç kişi dans ettik.

 

"Bu son Yağmur." Dedi eskisi gibi.

 

"Bu son değil Savaş." Dedim çünkü her şey yeni başlıyordu.

 

"Bu ilk Savaş bu bizim ilk masalımız." Dedim bir anda.

 

"Bu senin, benim ve kızımızın ilk maslı sevgilim." Dedi Savaş ve beni bırakıp Işık ile dans etti.

 

"Eeee pardon da yeğenim ile dans etmek istiyorum." Dedi Kerem.

 

"Kerem sen Dayı değilsin değilim Yağmuru tutmuyorsun?" Dedi Savaş kıskanır gibi.

 

"Amcayım ben amca." Dedi Kerem o sırada Güneş geldi eli karnında bir şekilde o sırada Güneşin yanına gittim ve onu kenara çektim.

 

"Hamilesin!" Dedim ciddi bir sesle. Hiç itiraz etmedi.

 

"Evet! Ama nasıl söyliceğimi bilmiyorum." Dedi o sırada Nehir geldi.

 

"Üç kişiyiz herşeyin en başındaki gibi üç kişi." Dedi Nehir hiç bir şeyden habersiz.

 

"Şu an burada üç kişi değil dört kişiyiz." Dedim aniden Nehir bana baktı gözleri parlıyordu.

 

"Yağmur yoksa yeninden mi hamilesin?" Dedi heyecanla.

 

"Ben değil Güneş hamile bu sefer.

 

"Anne!" Dedi Işık bağırarak buraya kadar gelmişti sesi. Hemen koştum yanına gittim.

 

"N'oldu bebeğim." Dedim

 

"Bilmiyorum aşkım bir an bağırdı." Dedi Savaş. Işığı alıp gittim kızların yanına.

 

"N'oldu neden ağlamış." Dedi Nehir. Nehir bile artık tetikte her şey için çok korkuyor kendisi için değil benim için değil veya diğerleri için değil Işık için o kaçırılma onun ömrünü yedi.

 

"Bilmiyorum galiba sesten rahatsız oldu o yüzden öyle yaptı." Dedim.

 

"Ben ben birazdan gelirim." Dedi Güneş ve lavabonun olduğu yöne gitti bizde peşinden koşuyorduk. Lavoboya girdiğimizde Güneş kusuyordu.

 

"Canım iyimisin?" Dedi Nehir.

 

"Kardeşim kaldır kafanı yok bir şey sakin ol." O sırada Işık ağlamaya başladı.

 

"Tamam bebeğim yok bir şey sakin ol şşş." Dediğimde Işık bas bas bağırarak ağlıyordu.

 

"N'oldu şimdi buna Yağmur. Annesin sen anlarsın n'oldu." Dedi Nehir o sırada Güneş daha fazla kusmaya başlamıştı.

 

"Bilmiyorum düşünemiyorum. Bebeğim n'oldu anlat n'olur bana anlat." Dedim yalvarır gibi.

 

"Anne!" Dedi korkulu bir ses ile. Sonra lavaboya Ilgaz ve Defne girdi.

 

"N'oldu Işığın sesini duyduk Ada bizi gönderdi." Dedi Ilgaz.

 

"Yemekten zehirlenmiş bu. Işık ise neden ağlıyor bilmiyorum." Dedim. Ama güzel yalan uydurmuştum.

 

"Neyse gel biz gidelim Defne." Dedi Ilgaz.

 

"Kusura bakmayın ama ödüm b*kuma karşıtı." Dedi Nehir.

 

"İyimisin?" Dedim Güneşe.

 

"İyiyim merak etmeyin!" Dedi Güneş.

 

"Neyse hadi çakalım." Dedi Nehir ve başımı yukarı aşşağı salla kabul eder gibi dışarı çıktık herkes halay çekiyordu!

 

"Güneş bebeğinin ultrason fotoğrafı varmı?" Dedim aniden.

 

"Var da napcan." Dedi Güneş.

 

"Şöyle yapıcam..." Pilanımı anlattım Güneş kabul etti.

 

"Ver hadi." Dedim heyecanla. Bebeğin ultrason fotoğrafını verdi tabağın altına koydum sonra üstüne pasta yanına kurabiye filan koydum Güneşe verdim.

 

"Ver ve gel." Dedim.

 

"Tamam." Dedi. Bizde buluşma noktasına gittik ve Güneş verip geldi.

 

"Ya nasıl olucak merakettim yüzünü." Dedi Güneş.

 

"Sen mi? Ben mi?" Dedim o sırada Savaş geldi yanıma kızlar gitti.

 

"Merak etme seni öldürmem!" Dedi bana.

 

"Merak etmiyorum beni öldüremezsin!" Dedim hazır cevap ile. O sırada Işık ağlamaya başladı Savaş gitti.

 

"Ne? Nasıl ya? Şaka mı bu?" Dedi Kerem.

 

"Değil!" Diyerek söze atladı Güneş.

 

"Güneş sen ne dediğinin farkındamısın?" Dedi şok içinde.

 

"Farkındayım sevgilim hemde çok." Dedi Güneş. Savaş yanıma geldi ve konuşmaya başladı.

 

"Biliyordum dimi?" Diye sordu.

 

"Evet biliyordum!" Dedim bir an sertlik içinde.

 

"Peki bizimdir bir tane daha olsa güzel olmaz mı?" Dedi. Ve kollarını duvara koyup beni kolları ile hapis etti.

 

"Savaş çekilir misin herkes yanlış anlıyacak?" Dedim ama çekilmedi.

 

"Sen benim karımsın istediğimi yaparım." Dedi.

 

"Yapamazsın!" Dedim.

 

"Şimdi seni burada öpemezmiyim?" Diye sordu, Kafamı salladım.

 

"Öpemezsin!" Dedim ve bir an dudaklarımda bir dudak hissettim iki aydır özlediğim şeyi buldum beni öpmesini özlemişim hiç bir şey demedim hatta şu an bana ne yaparsa yapsın umrumda değil.

 

"Şimidi bir daha düşündün mü?" Diye sordu.

 

"Düşündüm." Dedim.

 

"Eee?" Dedi.

 

"Beni her yerde san saatte öpe bilirmişsin!" Dedim utanç içinde. O saniyeler her şey durdu sesler sustu sadece biz vardık.

 

"Her yerde her zaman sesleri durdura biliyordum Yağmur sesler yok oluyor sadece sen ve ben kalıyoruz sevgilim. Senden ne kadar uzaklaşırsam uzaklaşim her yok beni sana götürüyor ama her yol." Dedi Özlem içinde alnımı alnıma dayadı ve son bir cümle kurdu.

 

"Sen çok temizsin Yağmur ismim gibi temizsin kimse seni kirletemez!"

 

Ben temizdim ve Savaşda temiz bizim ruhlarınız temiz ve unutmayım hiç kimse kirli değildir herkes temizdir sadece bunu fark etmek zaman alır.

 

- - -

 

Güzel bir bölümlerdi ama kötü de diye biliriz çünkü yavaş yavaş her şey bitiriyor yani final yapıyoruz son üç bölüm onuda yarın veya ondan sonraki gün yayınlarım bana 2 3 hafta verdiğiniz için teşekkür ederim AİLEM

 

18,19 ve Final bölümünde görüşmek üzere sizler çok temiz insanlarsınız Yağmurun dediği gibi 'hiç kimse kirli değildir herkes temizdir sadece bunu farketmek zaman alır.' Çok haklı işte ben Yağmurun bu yönünü çok seviyorum. Tatlı bir kız.

 

Instagram : İlk_Masalimiz

Loading...
0%