@tubanurpeker1006
|
Ben Damla, Damla Bulut. Kalp cerrah'ı yım. Otuz yaşında ve iki yıldır bu hastanedeyim. Hasta filan değilim dedim ya cerrah'ım.
Hastaneden çıkmak için ilk önce odama gittim beyaz önlüğümü oraya bıraktım ve hemen giyinme odasına gittim acilen uyumam gerekiyordu yarın büyük bir vaka gelecekti belki bu gece gelebilirdi ve gece her an beni araya bilirlerdi. Olay şu Asya Ergün otuz yaşında ve organları ters yani kalbi ters duruyor beyni ters duruyor bütün organları ters duruyor. Bir yıl önce iş için Amerika'ya gitmiş ve Amerika'da organlarının ters olduğu görünmüş ve bu olayla ilgili en iyi hastane burası tabi en iyi doktorlarda burda.
"Hocam, Damla hocam." Arkamdan birinin bana seslendiğini duydum.
"Efendim." Dedim yorgun bir sesle.
"Hocam üzgünüm rahatsız ettim ama acilen gelmeniz lazım. Çok önemli." Dedi asistanlardan biri.
"Konu ne?" Dedim odama ilerlerken.
"Doğum uzmanımız Betül hanım doğuma girdi ve çocuk doğdu ve sonra kalbi atmadığını anladık sizi çağırmamı istedi Betül hanım." Dedi asistan.
"Betül işinde iyi olduğunu bir daha emin oldurdu bize peki doğduktan ne kadar zaman sonra fark edildi." Zaman önemliydi benim için en önemli olaydı.
"Doğduktan on dakika sonra." Dedi. İşte şimdi koşma zamanıydı.
"Asistan koş!" Diye bağırdım ve sesimi bütün hastane duydu çünkü bir bebeğin hayatını ben kurtara bilirdim. "Hemen Emre beyi çağrın hemen." Diye bağırdım asistana iki yılda Türkiye'nin en iyi kalp cerrah'ı olmuştum ve asla ama asla kimse ölmemişti şimdi ise bir bebeği iyileştirecektim ve asla kaybedemezdim o bebeği.
"Emre bey meşgulmüş." Dedi asistan.
"Ne demek meşgul." Diye bağırdı o sırada asansöre binmiştik bile. "Ahh Kaan beyi ara hemen." Dedim şimdide bu olayı tek başıma kaldıramazdım çocuk cerrahına ihtiyacım vardı. Asansör ameliyathane katında durmuştu hemen ellerimi yıkadım ve hemen içeri girdim önlüğümü giydirdiler maskemi taktılar eldivenimi giydirdiler. Hemşirelerden biri başıma baktın. Ah cerrahi bonelerden takmayı unutmuştum.
"Asistan hemen bone getir." Dedim ciddi bir sesle o sırada asistan hazırlanıyordu hemen nöbeti verdi ve hazırlanmasına devam etti hemşire boneyi başıma bağladı ve beni bıraktı.
"Betül?" Dedim.
"Damla bir an anlayamadım sonda anladım asistanın söylemiştir." Dedi Betül mahçup bir sesle.
"Tamam sorun değil Betül, asistan Kaan bey nerde?" Diye bağırdım asistana.
"Kaan olmadan başlayamam!" Diye bağırdım. "Kaplumbağa sizden daha hızlı hadi." Dedim Kaan'ın gelmem süresinin uzun olacağını tahmin ederek. "Başlıyoruz." Diye bağırdım. Hemen asistanlar yanıma geldi. "Bistüri." Dedim ve elimi uzattım asistanım elime bistüri'yi elime çok hızlı vermişti. Bistüri ile bebeğin kalbinin yanına bir delik açtım ve kalbinin atmamasına neden olan şeyi aradım. Ve bulmuştum kalbine fazladan kan gidiyordu ve bunu durdurmazsak hemen ölebilirdi. Şu an yaptığım mesleğim için iyi bir seçim değildi ailesinden izin almadan bir şey yapmam mesleğimi ve hastaneyi bitere bilirdi.
"Ben babasıyla konuşmak zorundayım kalbi gereğinden fazla kan topluyor ve acil müdahale gerekiyor ama babasının izni olmadan olmaz." Dedim ve kalbi hemen asistanıma verdim ona güvenim sonsuzdu onun heyecan yapıp kalbe zarar vereceği düşüncesine asla kapılmazdım. Hemen çıktım be adamın yanına gittim.
"İyi günler ben kalp cerrah'ı Damla Bulut bebeğinizin kalp cerrahıyım." Dedim o sırada adam bana baktı ve gözlerinde sadece korku gördüm.
"Kızıma bir şey mi oldu?" Dedi endişe ve merak içinde.
"Sizden izinsiz bir şey yaptık ama haklı yanlarımız vardı kızınızın kalbi durmuştu hemen müdahale ettim ve kalbinin yanına bir delik açtım ve gördüğüm şey ise kalbinin fazla kan toplamasıydı yani hemen müdahale etmezsek kızınızı kaybedebiliriz." Dedim üzgün bir suratla.
"Yalvarıyorum onu iyileştirin." Dedi adam. Hemen adamı otururdum ve hemşirelere bağırdım.
"Kolonya getirin hemen!" Bu hastanedeki en başarılı ve en sözü dinlenen doktoru bendim. Hemen hemşirelerden biri kolonya getirdi. Bende konuşmaya başladım. "Hemen izin kağıdı çıkarın adama imza attırın benim hemen ameliyata girmem gerekiyor diyip içeri girdim.
Yaklaşık iki saatimi ameliyathanede geçirdim şimdide arabama doğru yol almış ve hemen uyumak istiyordum yarın evim tamamen bitmiş olacak ve sonsuza kadar evimde yaşaya bilecektim. Eve gittim hemen kapının önünde annemi gördüm valizi ile.
"Anne?" Dedim şaşkın suratla.
"Damla biliyorum evine yeni taşındın ama babanla kavga ettik ve mecburen buraya geldim." Dedi annem.
"Önemli değil anne gel içeri gir." Dedim o sırada evin kapısını açıyordum. Evim denize yakındı hatta denizin üstünde evimin birazcık solunda bir köprü vardı o köprüyü karşıya geçmek için kullanıyorlardı.
"Ah be kızım evinde yaşayacağın ilk gün ben geldim yanına." Dedi annem mahçup bir sesle.
"Önemli değil annem sadece ben biraz uyusam olur mu? Bugün biraz yorucu geçti bir bebeğin kalbine fazladan kan gittiği için ameliyat yapmak zorunda kaldım hemde bebek yeni doğmuştu." İşte annem o an meraktan delirmişti.
"Ne demek yeni doğmuştu sen yeni doğmuş bir bebeğe nasıl ameliyat yaparsın?" İşte şimdi annem çıldırmıştı.
"Anne bunu yapmasaydım bebek ölecekti şimdi ise bir yaşama şansı var ve ben bunu yapmak zorundaydım." Dedim anneme bağırarak. Annemin yanından gidip hemen banyoya gidip duş aldım. Biraz rahatlamaya ihtiyacım vardı hemde baya rahatlamaya ihtiyacım vardı. Hemen bornozumu gidip odama gittim bir kaç kıyafet çıkardım ve giydim. Üstüme bir şal alıp dışarı çıktım biraz yürüyüşe ihtiyacım vardı ve bunu annem bildiği için bir şey diyemedi. Köprüye gidip denize baktım. Çok güzeldi.
"Burası benimde en sevdiğim yer kafam dolunca buraya gelip kafamı dağıtırım. Ama seni buralarda ilk defa görüyordum yeni mi taşındın?" Dedi arkamdaki ses. Etraf karanlık ve aydınlık arasında bir şeydi. Arkama baktığımda arkamda sarı saçlı biri dikiliyordu evet dikiliyordu çünkü biraz daha uzun olsaydı benim en sevdiğim yere gökyüzüne çıkardı.
"Evet yeni taşındım. Ve evet haklısın kafa dağıtmak için güzel bir yer." Dedim.
"Bu arada ben Onur Sayar." Bir dakka ünlü beyin cerrahı olan Onur Sayar'mı bu.
"Bir şey sorabilirmiyim?" Dedim heyecan içinde.
"Tabi." Dedi. Sesi güzeldi tamam baya güzeldi.
"Siz ünlü beyin cerrah'ı Onur Sayar mısınız?" Dedim heyecan içinde.
"Evet benim iki yılda ünlü olmuş tek beyin cerrahı. Tabi cerrah diyemem çünkü benden daha kısa sürede ünlü olan bir kalp cerrahı var." Dedi işte şimdi bendeydi sıra. "Aslında onu tanımayı çok isterdim." Dedi o ara işte şimdi tam zamanıydı.
"Bende ünlü kalp cerrah'ı Damla Bulut." Dedim işte o ara bana baktı sonra denize sonra gökyüzüne.
"Damla telefonun çalıyor." Dedi annem bana bağırarak.
"Tamam anne geliyorum." Dedim.
"Tanıştığıma memnun oldum beyin cerrah'ı." Dedim ve arkamdan bana bağırdı.
"Bende memnun oldum komşu kızı." Hemen annemin yanına gittim ve telefonu aldım ve açtım.
"Hocam biliyorum çok yorgunsunuz ama maalesef acilen hastaneye gelmeniz lazım ve beyin cerrah'ı lazım çünkü bizim hasta geldi." Durdum ve hemen telefonu kapattım. Onur oradaydı.
"Onur." Diye bağırdım ve bana baktı o sırada annem içeri giriyordu.
"Komşu kızı?" Dedi merak içinde.
"Onur çok önemli bir şey var büyük bir vaka benim çalıştığım hastaneye organları ters bir kadın geldi ve beyin cerrah'ımız gelemeyecekmiş benle gelirmisin?" Diye sordum.
"Hemen hazırlan komşu kızı fazla vakit yok." Dedi Onur.
"Benle geldiğin için teşekkür ederim." Dedim.
"Önemli değil komşu kızı." Dedi ve evine gitti bende koşarak eve girdim ve hemen beyaz dar bir pantolon giydim mavi bir gömlek giydim üstüne saçım her zamanki gibi açık kalmıştı çantama telefonumu koyup arabamın anahtarını alıp annemin yanına gittim.
"Anne bu gece evde tek kalıcaktın odamda çekmecede yedek anahtar var evin anahtarı yukarıda kalabilirsin." Dedim ve annemin cevabını beklemeden çıktım beni bekleyen Onur'un yanına gittim.
"Sen kendi arabanla git Onur ben geç gelirim büyük ihtimal." Dedim ve arabama bindim ve arabayı çalıştırmadan yanımdaki kapı açıldı.
"Bende senle geliyorum komşu kuzu." Dedi yanımdaki Onur.
"Tamam Onur." Diyip arabayı çalıştırdım. Yarım saatte hastaneye varmıştım hastanedeki herkes Onuru görünce çıldırdı tabi ben kimim ki?
"Onur biraz daha oyalanırsan ters beyin değil kendini ters göreceksin." Dedim ve Onur hemen teslim olmuş gibi ellerini kaldırdı.
"Tamam anlaştık." Dedi ve hemen içeri girdi.
"Damla bebek sayende iyi babası seni görmek istiyor ve biliyorum istemeyeceksin ama sabah gazeteciler geliyor." Dedi Betül.
"Betül biliyorsun ki çok meşgulüm sen benim adıma konuşursun." Dedim ve yürümeye başladım.
"Neden gazetecilerin sorusunu cevaplamıyorsun, komşu kızı?" Onlarla uğraşacak vaktim yoktu
"Sadece sevmiyorum." Dedim sesim sert ve net bir şekilde.
"Onur Sayar burdamı?" Diye bir ses duydum ve hemen Onur kayboldu.
- - - Ben aslında bu bölümü yayınladım ama ufak bir hata oluştu hatta paylaşalı iki gün oldu ama bölüm yayınlanmasına rağmen yayınlamamış gözüküyordu bende biraz değişiklikler yaptım.
Instagram : ilk_masalimiz
Bölüm ortağı: Yok |
0% |