Yeni Üyelik
20.
Bölüm

20.Bölüm- Final: Düğün

@tubanurpeker1006

Ben Damla Bulut Sayar, sen benim eski bir dostumsun her zaman yanımda oldun, yaşadığım her şeyi yaşadın gördün hislerimi anladın. Bu benim hikayemin sonu değil beni her zaman siz yaşatacaksınız. Sen benim güzel eski dostum, ben bu hikayeye Damla Bulut olarak başladım ve Damla Bulut Sayar olarak bitirmek üzereyim. Sizlerle uzun zamanlar geçirdik, ağladığımda yanımda oldunuz, sevindiğimde yanımda oldunuz, bakıyorum da siz hep benim yanımda oldunuz. Peki ya bundan sonra da benle olacak mısınız?

"Damla." Onur'un sesi ile yatağın diğer tarafına dönüp onla yüz yüze geldim.

"Efendim Onur." Dedim soğuk bir sesle.

"Seni üzdüysem özür dilerim." Dedi, dün gece için üzgün duruyordu ama üzülmek hiç bir şeyi değiştirmiyordu.

"Özür dilemekle her şey değişseydi dünya da üzgün insan kalmazdı Onur." Dedim ve devam ettim. "Senle şu an onun için evleniyorum sadece bu kadarsın gözümde." Dedim ve Onur'un evinden çıkmak için hazırlanmaya başladım.

"Nereye?" Diye sordu.

"Bu seni ilgilendirmez." Dedim ve aşağı indim.

"İçinde benim çocuğumu taşıyorsun tabii ki beni ilgilendirir." Dedi ve peşimden geldi.

"Onur ben gidiyorum sen burada duruyorsun." Dedim ve kapıyı vurup çıktım. Kendi evime girdiğimde ne kadar özlediğimi anladım. Odama çıktım ve evin aşırı havasız olduğunu anladım. Camları tek tek açtım ve televizyonu açıp kendime kahvaltı malzemeleri almak için markete gittim. Bir kaç parça malzeme alıp geri eve döndüm ve kendime kahvaltı hazırladım. Tam yemeğimi yerken Berrak beni aradı.

"Efendim?" Dedim.

"Damla neredesin kızım sen Onur seni arıyor kaç saattir." Dedi korkmuştu.

"Aramasın gerek yok." Dedim ve telefonu kapatıp yemeye devam ettim. Gözlerimden yaşlar akmaya başladı ve ben bunları hak edecek ne yaptım diye düşündüm. Hemen etrafı toparlayıp evin camlarını kapattım ve gelinliğimi alıp arabaya ilerledim. Kuaföre gidiyordum kızların buraya geleceklerinden adım gibi emindim. 5 dakika sonra kapı açıldı Berrak ve Betül içeri girip bana baktılar.

"Kızım sen deli misin? Kimseye nereye gittiğini dememişsin!" Betül'ün bağırması ile dikleştim.

"Hani düğünüm var ya ona hazırlanmam lazımdı. Kusura bakmayın sizlere cevap veremeyecek kadar meşgul olduğum için." Dedim ve aynadan onları izlemeye devam ettim

"Damla saçmalıyorsun artık!" Dedi Berrak.

"Saçmaladığım bir şey ben göremiyorum, sadece siz görüyorsunuz." Dedim.

Bir süre sonra saatin 17.56 olduğunu gördüm hepimizin saçı ve makyajı yapılmıştı. Onur'lar gelip bizi aldı ve annemlerin evine bıraktı. Tabii bunlar çok önceden olmuştu. Şimdi ise Onurların gelmesini bekliyorduk.

"Ay Damla sonunda." Dedi annem bana sarılarak. Tam o an kapı çaldı ve Onur içeri girdi. Elini uzattı, elimi uzattım, elimi tuttu, elini tuttum, aşkla baktı, nefretle baktım.

"Lütfen yapma, sadece mutlu olmamızı istiyorum, lütfen." Dedi, dayanamadım kabul ettim başımla. Bir anda alkışlar başladı ve Onur beni arabaya bindirmeye başladı. Şahin'e ve Ali'ye baktı.

"Siz kızları alın bizi takip edin." Dedi ve kapıyı kapattı. Hepimiz arabaya yerleştikten sonra Onur salona gitmeye başladı. Tam dışarı odaklanmıştım ki Şahin arıyordu.

"Lan siz evleniyorsunuz az kornaya basın." Dedi Şahin.

"Seni artık kabullendik de yanında ki kıza acıyoruz Şahin." Dedi Ali.

"Aşkım iyi misin?" Dedi Betül.

"İyiyim aşkım." Diye cevap geldi Berraktan.

"Berrak evlilik yoluna girmeden bir daha düşün." Dedi Onur.

"Onur haklı aşkım, bu bir tık deli emin ol öyle evlen." Dedim.

"Sen şu an beni mi haklı buluyorsun?" Dedi şok içinde.

"Olamaz mı?" Dedim gülerek. Başımı Onurun omzuna dikkatlice koydum.

"Yoruldun mu?" Dedi.

"Günlerdir durmuyoruz ikimiz de çok yorulduk." Dedim elim karnımda.

"Ayyyy barıştılar sonunda." Diyen Berrağın heyecanı hiç bir yerde yoktu.

"Aşkım şu an ikisinin düğününe gidiyoruz yani bir zahmet barışsınlar." Dedi Şahin.

Sonunda salona gelmiştik ve ben gelin odasında oturuyordum. Kızlar beni asla yalnız bırakmıyordu annemler ise misafirleri karşılıyor Onurlar ise çıkabilecek bütün sorunları engelliyordu.

"Kuzum 5 dakika sonra çıkacakmışsınız." Dedi Berrak.

"Ayyy kızlar zaman geçtikçe benim kalbim çok hızlı atıyor." Dedim.

"Tamam sakin ol." Diyerek su verdi Betül bana.

"Teşekkür ederim güzelim." Dedim. Tam o an kapıdan içeriye Onur girdi.

"Yavrum çıkıyoruz iyisin dimi?" Dedi. Gözlerine baktım ondan güç aldım ve elini tuttum.

"Çok iyiyim." Dedim ve ayağa kalktım.

"Gidelim o zaman." Dedi ve kızlar bizden önce çıktı. El ele ilk Betül ve Ali çıktı sonra ben ve Onur arkamızda gelinliğimi tutan Berrak ve elini tutan Şahin. Ali ve Betül sağ ve sola gitti ve biz dümdüz yürümeye devam ettik Onur sandalyeyi çekip oturmamı sağladı Betül ve Ali de gelip yanımıza oturdu.

"Evet, gelin hanım ve damat bey evlenmek için nikah dairemize başvurmuştur ve testlerde evlenmeleri için bir sakınca olmadığını gördük. Gelin hanım adınız soyadınız?" Diye sorunca adımı da soyadımı da unuttum.

"Şey eee benim adım şey... Damla Bulut." Son anda aklıma gelen adım oldu.

"Damat bey adınız soyadınız?" Diye sorunca Onur cevap verdi hemen.

"Onur Sayar." Dedi düz sesi ile.

"Damla hanım hiç kimsenin baskısı ve etkisi altında kalmadan Onur beyi eş olarak kabul ediyor musunuz?" İşte o kalbimi durduran o soru.

"Eveeeet." Dedim çiçeği sallayarak.

"Damat bey sizden de böyle heyecanlı bir evet bekliyoruz." Dedi nikah memuru gülerek. "Onur bey hiç kimsenin baskısı ve-" Derken Onur memurun sözünü kesti.

"Geçin ayrıntıyı eveeeeet." Dedi derin bir nefes alarak.

"Şahitler gençlerin cevaplarını duydunuz sizin de cevaplarınızı alalım." Dedi.

"Evet." Dedi Betül.

"Evet." Dedi Ali.

"Bunu gelin hanıma veriyorum." Dedi ve aile cüzdanını alıp salladım salonda alkışlar karnımda hareketlenmeye yol açtı. Elimi karnıma koydum o an Onur bunu görünce eline mikrofonu aldı.

"Arkadaşlar, değerli büyükler ve minik küçükler benim yavrum korkuyor alkışlamasak bugün." Dedi ve mikrofonu geri yerine koydu. Elini karnıma koydu sonra karnımı öptü ve o an karnımda hareketlenme hissetmeyle Betül'ün fotoğrafımızı çekmesi bir oldu.

Tüm düğün boyunca sadece dans için ayaktaydım diğer türlü Onur beni hep oturttu ve asla hareket etmeme izin vermedi.

"Onur abartma artık." Diye bağırdım en sonunda. Tabii o ara beni arabaya bindiriyordu. Salon boşalmış ve her şey bitmişti bizde eve gidiyorduk, tabii gidebilirsek.

"Sonunda." Dedi ve kapıyı kapattı bende telefonumdan şarkı seçtim ve arabaya bağlayıp açtım.

"Herkesin içinde bağırıp durmasan güzel olur be güzelim." Dedi ve arabayı sürmeye başladı. İkimizde şarkının kelimelerini dinliyorduk. Kendime gelemedim hala dün geceden beridir, uçtum ardından ama düşsem, yeridir. İçimde bir his var ki, tanıyamadım inan ki. Sanırım yenidir, ölsem yeridir. Diyordu şarkının sözleri.

"Gelemem ben, sana gelemem ben. Öperim seni, sana doyamam ben." Dedi ve yanağıma bir öpücük kondurdu.

Bakın biz artık çok mutluyuz peki siz nasılsınız? Bazen doğru bildiğiniz doğru olmuyordu ama o doğru gelince bütün acılar gidiyordu. Ben size mutlu veda ediyorum sizde bana mutlu gelin olur mu? Ben size sadece şimdilik veda ediyorum çok kısa bir süre sonra geri geleceğim merak etmeyin.

"Kocacığım seni çoooook seviyorum."

"Karıcığım seni çooooook seviyorum."

 

 

DEVAM EDECEK

 


---

Ben bir şey yapmadım bunlar benim suçum değil. Size 19. Bölümde kötü bir sürprizim var demiştim ve bu kötü son bu oldu. Biliyorum 40 bölüm dedim ama kitabı uzattıkça daha kötü bir sona ve sıkıcılığı başlayacaktı bende kısa ve öz olsun dedim. Bir sürprizim ise Eyfel bir kaç yıl sonra kitap olarak elimizde olacak bundan emin ve netim. Evet, bu bölümü saat 19.00'da paylaşacaktım ama saat 19.27 hala yazıyorum. Bölümden asla çıkamıyorum çünkü vedalaşmak zaman geçtikçe çok zorlaşıyor ve ben buna hazır olmadığımı anladım. Köprü benim kaleme aldığım 3'üncü kitabımdı ve burada böyle olması mutlu olması beni biraz mutlu biraz da üzüyor.

-Sizleri Seviyorum


-Tubanur Peker

Loading...
0%