@tubanurpeker1006
|
(Damlanın anlatımı) Her saat yeniden aynı yere gelecek ama belki biz görmüyor olmucağız ama her saat yeniden aynı yere geleceğini bilir.
Büyük bir şok içindeydim bir haftadır bu yatakta mı yatıyordum. Gözümden bir damla yaş aktı.
"Tamam ağlama şşş geçti geride kaldı." Sonra bir tane daha yaş aktı bir tane daha bir tane daha şimdi ise bağıra bağıra ağlıyordum.
"Ya uyanamasaydım." Dedim hemen bana sarıldı.
"Buna asla izin vermezdim biliyorsun dimi asla izin vermem." Dedi biliyordum asla izin vermeyeceğini.
"Beni bırakma." Dedim ağlayarak. Göz yaşlarım tişörtüne değiyordu ama hiç bir şekilde rahatsız olmuyordu.
"Sana bir şey olmayacak. Ve seni asla ama asla bırakmam." Hemen beni omzundan çekti ve göz yaşlarımı sildi hemen ardından kapı çaldı ve içeri Berrak girdi.
"Nasılsınız hocam?" Dedi Berrak o sırada bende Onur'a sarılıyordum.
"İyiyim canım." Dedim ona bakarak. "Annem, annem beni çok merak etmiştir biliyor mu?" Diye sordum ve hemen Onur atladı.
"Annen senin hastanede kaldığını biliyor ama kaza geçirdiğini bilmiyor ameliyat ettiğimiz vaka İçin hastanede gözdem altında kaldığını söyledik." Dedi. Kolumda bir acı hissettim daha yeni kolumda olduğunu öğrendiğim serum nerdeyse bitmişti.
"Bitmek üzere değiştirmeniz gerekmiyor mu?" Dedim asık suratla.
"Gerek yok çünkü seni benim eve götürüyoruz." Dedi uykusuz gözler ve gitmeye yakın bir sesle.
"O zaman sen bir saat uyu bende o sırada hastalarıma bakim." Dedim hemen ardından Berrak ve Onur bir birlerine kafa salladı.
"Vazgeçmesi çok zor hocam." Dedi Berrak.
"Biliyorum Berrak." Dedi Onur.
"Ya hadi sen uyu." Dedim sonra hemen yanından kalktım ama hemen beni geri yatırdı.
"Hiç bir yere gitmiyorsun." Dedi tabi dinlemiyordum.
"Gidiyorum Berrak serumu çıkarımısın?" Dedim ve Berrak hemen başını hayır der gibi sağ ve sola salladı. "Tamam ben çıkarırım." Dedim ve çıkardım hemen yandaki bandı aldım ve bandı yapıştırdım o ara anlamışlar gibi hiç bir şey yapamadılar. Odadan çıktım hemen kendi odama gittim kıyafetlerimi giydim üstüne beyaz önlüğümü giydim ve odadan çıktım.
"Hocam iyileşmişsiniz." Dedi Ayşen.
"Beni kimse o yatakta tutamaz artık Ayşencim." Dedim ve yüz sekize gittim kalbine fazla kan giden bebek hayla burdaydı.
"Nasılsınız?" Diye sordum annesine.
"İyiyiz hocam. Bu arada teşekkür ederiz bebeğimle size. Siz olmasaymışsınız bebeğin ölebilirmiş." Dedi kadın. İşte doktor olmanın bana verdiği mutluluk.
"Vazifemiz." Dedim ve odadan çıktım. Hemen gözüme bir sedye ve bir adam çarptı. Koştum.
"Hemen ameliyata alın hemen ben acilen Onuru çağırıyorum." Dedim ve odaya koştum başım çok ağrıyordu ama mecburen böyle olmak zorunda. Odaya daldım direk.
"Onur." Dedim uyanmadı. "Uyuz." Dedim yine uyanmadı hemen gittim ve yatağa oturdum koluna dokundum sıçrayarak uyandı.
"Damla?" Dedi acele içinde konuşmaya başladım.
"Bir kaza var başından büyük bir darbe." Dedim ve hemen kalktı bende kalktım ve bir an dengemi kaybettim tam düşüyordum ki Onur sağolsun tutu.
"Anlatmana gerek yok senin bu vakada işini göremiyorum hemen git uyu yoksa daha kötü olacaksın." Dedi ama ne yazık ki adamın kalbinin hemen hanında büyük bir cam vardı.
"Adamın kalbinin yanında büyük bir cam parçası var ve bu hastanenin tek kalp cerrahı benim ve senle ameliyata giriyorum." Dedim.
"Tamam Damla tamam." Dedi sinirli bir sesle. Hemen ameliyat katına indik ellerimizi yıkadık bizi Ayla ve Leyla abla bekliyordu hemen eldivenlerimiz giydirilirdiler maskemizi taktılar ve hemen ardından önlüğümüzü giydirildi acele ettiğimiz için bone bağlamayı unutmuştuk hemen bone getirdiler ve taktılar. Onur yerine gitti ben ise admın yayına gidip camı çıkardığımda ne kadar kan akacağını planlıyordum. İşim kolay gibi görünüyor ama aslında planım çok zor.
"Durun." Diye bir ses geldi sağımdan Onur bağırmıştı. "Bu adam ameliyat olmuyacak iyileşmeyecek." Dedi Onur.
"Onur?" Dedim.
"Bu adam iyileşirse bu hastaneden bir daha dışarı çıkmaz ve hayatımızdan." Dedi Onur sinirlenmiştim.
"Camı çıkardıktan hemen sonra kanın dışarı fışkırmasını engelleyeceksiniz." Dedim sinirli bir sesle.
"Yapma." Diye yalvardı.
"Neden Onur neden yapmıyorum neden. Bir şey biliyorsan söyle yalvarıyorum söyle." Artık yalvarmaya başladım.
"Kalbinin atışını durdur sana söz söylicem." Dedi ama nedenini bilmediğim bir şeyi yapmak istemiyorum ama zorundaydım. "Durun kalp olmaz beynine zarar vereceğiz." Dedi şimdide. Gitti büstiyeri aldı ve başından bir delik açtı sonra bir şey görmüş gibi bana baktı. "Beyni ölmüş yani beyin ölümü gerçekleşmiş." Dedi Onur
"Ölüm saatti 17.34" Dedi asistanlardan bit tanesi.
"Onur?" Dedim hemen cevabı geldi.
"Şimdi değil. Berrak ve sen gidin beyin ölümünün gerçekleştiğini söyleyin." Dedi ama garip bir şey vardı kalbi atıyordu beyni ise ölüydü.
"Tamam hocam." Dedi Berrak sonrada Onurun yanına gittim.
"Bu adamı gördüğünden beri iyi değilsin Onur." Dedim.
"Damla gidermisin." Dedi bana korku doldu bir sesle.
"Bu adam seni bu kadar korkutuyor dimi?" Dedim ve bağırarak konuşmaya başladı.
"Damla git yoksa kalbini kırıcam. Sana dokunmaya bile kıyamıyorken kalbini kırmak istemiyorum." Buna bağırmak denilmezdi haykırmak denilirdi.
"Sen benim zaten kalbimi kırdın bu hararetlerinle benim kalbimi çok kırdın Onur Sayar." Sustuk en iyi şey susmaktı şu an sonra hemen kahve rengi gözlerine baktım ve rüzgar gibi esip gittim sonra bir eli kolumda hissettim.
"Geldiğin an odana git sana her şeyi anlatacağım." Umrumda değildi anlatıp anlatamaması sadece hayatımdan çıkmasını istiyordum.
"Hayatımdanda aklımdanda kalbimdende artık git istemiyorum." Diye haykırdım ve kolumu ondan kurtardım hemen gittim adamın arkaşaları sandığım kişilerin yanına.
"Başınız sağolsun." Dedim ve adam hemen konuştu.
"Öldü mü? Abi yarış işini napıcaz biliyorsun Onur izinli. Bu adamında öleceği tuttu." Onur dedi Onur.
"Sen Onur Sayar'ı ara sen doktorla konuş sen benle kantine gel kahve içelim." Dedi diğer adam.
"Neden öldü?" Diye sordu doktorla konuş dediği adama.
"Beyin ölümü yaşadı kalbi atıyor ama beyni öldüğü İçin hiç bir şey yapamayız." Dedim ve odama gittim. Onur orada beni bekliyordu.
"Adamlar yarıştan bahsetti Onur Sayar dedi Onur napıyorsun sen." Diye bağırdım kapıyı kapatıp.
"Anlatacağım söz anlatacağım ama sakin kalman lazım." Dedi ve hemen atladım.
"Tamam sakin kalacağım anlat artık." Dedim sinirli sesle.
"Ablam öldükten sonra annem ve babam ben Amerika'ya gönderdi orada arkadaş olduğumuzu sandığım kişiler vardı bir gün beni bir yarışa götürdüler beni pisliğin içine attılar bu yarışta kazanamazsan aklına gelemeyecek işkence yapıyorlar. Sadece bir kere bu işkenceye maruz kaldım ve neredeyse ölüyordum." Sessizliğim ölümdü hemen Onurun yanına gittim tişörtünü çıkardım yara yoktu kollarına baktım kollarındada yoktu hatta iz bile yoktu.
"Onur." Dedim korku dolu çıkan sesimle.
"Şşş sana bir şey yapamazlar sakin ol tamam mı şimdi ise sadece eve gideceğiz film izleyip uyuyor olacağız." Dedi ama içimdeki korku susmuyordu Ya ona bir şey olursa ona daha seni seviyorum demedim bile.
- - - Benden beklenecek bir şeydi dimi hemen bir birlerine aşık olmaları tam benlik iş zaten bence yarında bir birlerine söylerler mis gibi beklemek yok neyse şakayı geçelim ve siz okuyun bol bol ve yine ayni şeyi yaptım ikinci be üçüncü bölümleri aynı anda yayınladım.
İnstegram: ilk_masalimiz Bölüm Ortağı: Yok |
0% |