@tubanurpeker1006
|
Her yaraya bir ilaç vardır ama sen göremezsin. İlacın yanında onu sakın bırakma...
Sesin geldiği yöne doğru baktığımda onu gördüm. Gelmişti...
"Mert, senin burda ne işin var?" Mert kim mi? Ah çok uzun bir hikaye. Kısaca eski sevgilim diye bilirim.
"Sevgilimi görmeye geldim. Ah pardon eski sevgilimi." Lise de tanışıp üniversitede biten bir ilişkiydi Mertle benim aramadaki olay.
"Damla?" Merti şu an öldürsem yeridir. Onurun yanında sevgilim dedi bana.
"Onur, eksi sevgilim Mert. Mert, sevgilim Onur." Bugün tam bir ölüm günü olarak tarihe yazılması lazım ama neyse.
"Kısa bir zamanda kendine hayat kurmuşsun." Kısa mı?
"Mert beş yıl oldu kısa değil." Onur susmuştu konuşmuyordu.
"Bizde beş sene boyunca sevgili olmuştuk." Bu çocuk hep geçmişi öne sürüyordu.
"Damla karanlıktasın ve bu sen değilsin sen karanlıktan korkarsın. Sen hep aydınlıksın ve hep aydınlıkta kalacaksın." Beş senede herkes değişir be Mert'ciğim.
"Benimle tanışmadan önce karanlıktaydı zaten. Tam burada ikimizinde bastığımız bu köprüde o gökyüzüne bakarken tanıştık." Onur dayanamaz hale gelmişti.
"Sen hiç bu kızı tanımamışsın." Asıl beni tanımayan kişi kendisiydi.
"Sanki sen çok tanıyorsun." Şu an en az istediğim şey burada kavga olması.
"Mert git!" Mertte sevgi değil nefret hissi vardı. Bi an kim geldi tahmin edin... Kaan.
"Heh bi sen eksiktin tam oldu." Şu an gerçekten Onur haklı. Bi Berrak ve Betül ek-, şaka dimi?
"Betül, Berrak?"
"Damla biz kız kıza takılalım diye geldik ama pekte iyi bir zamanlamada gelememişiz." Berrak neden geldiklerini açıklarken gözlerim Kaan'a kaydı.
"Sen!" Dedim sert sesimle.
"Onur'un görmesi gereken bir olay vardı ama ortamda ki gerilim beni korkutmaya başladı." Şu an Kaan'ın yüz ifadesine gülmem gerekiyordu ama cidden ortamda ki gerilim beni bile kokutmuştum.
"Berrak sen herkesi al benim eve geç ben ve Onur birazdan geleceğiz." Dedim ve göz kırptım. Onlar giderken ben Onuru çekiştirip onun evinin önüne çekiyordum.
"Sakinliğini korur musun?" Diye sordum.
"Seni öpersem belki." Ah o bakışlar.
"Tamam sonra öpersin evde misafir var." Çocuk gibi bir bakış attı. "Of tamam." Onura bıraksak beni bırakmaz ama öptükten sonra zar zor kaçtım.
"Damla Bulut her zaman kaçar zaten." Beni yanlış tanıyan bir sevgilim var.
"Damla Bulut asla kaçmaz Onur Sayar." Dedim ve evime doğru ilerledim.
"Hala kaçıyorsun." Dedi gülümseyerek.
"Kaçmıyorum." Diye bağırdım.
"Kesin kaçmıyorsun." Dedi ve peşimden koşmaya başladı o sırada ben eve giriyordum.
"Şşş eve girdik misafirler var." Dedim kapıdan içeri girdim. Kızlar direk beni mutfağa çağırdı.
"Sen git bir şey yapmam." Pek inanmadım ama neyse.
"Tamam sevgilim." Dedim ve mutfağa girdim.
"Kızım Murat'ın ne işi var burda?" Diye sordu Betül.
"Damla neden gelmiş?" Şu an ikiside aynı soruyu sormadı mı?
"Eski defterleri açmaya gelmiş bende eski defterleri kapattım." Dedim soğuk bir sesle.
"Yoksa yeniden senle..." Cümlesini bıraktı Berrak.
"Sevgili mi olmak istiyor?" Berrak'ın cümlesini Betül tamamladı.
"Aynen öyle." Dedim sinirle.
"Ama Onur hoca var senin hayatında." Dedi Berrak.
"Berrak çok haklı Onuru öğrendiğinde senle hayla yeniden başlatmak istemiş olamaz." Olayda o zaten benimle yeniden başlatmak istemesi.
"Onun için hayla sevgilisiyim ama o benim için bir hiç." Onur belli etmese bile bana çok darıldı.
"Onura acıyorum." Dedi Betül.
"Haklısın Betül, Onur hoca bu gece onu öldürmeden bitirmez." Haklılarda Onur belki beni son kez öpmüştü.
"Şu düşünceleri silin aklınızdan Onur öyle bir şey ya-" yaparmış.
"Lan sen kimin sevgilisine yürüyorsun he?" Kızlara baktım.
"Yapmaz he." Tamam yapar.
"Bekleyeceğinize gelsenize." Diye bağırdım. Görüntü çok kötüydü Mert Onurun üstünde durmadan bir birlerine vuruyorlar.
"Onur!" Diye bağırdım.
"Onur gel şuraya." Diye bağırdı Betül.
"Hocam yanlış vuruyorsunuz." Berrak'ın cümlesi ile Berrak'a ters bir bakış attım.
"Berrak!" Şu an kime kızsam anlayamıyorum. Bir an kendimi kavganın ortasında buldum.
"Damla!" Betül'ün sesini duyduğum an kendimi yerde hissettim. Ayak bileğim burkmuştum.
"Ih!" Diye bir ses çıktı dudaklarımdan.
"Damla!" Onurun korku dolu sesi kulaklarıma geldi.
"Geri zekalı kızı ne hale getirdin." Mert feci bir şekilde ölmek istiyor.
"Sana ne lan!" Ben burda can çekişiyorum bunlar bir birini öldürmek istiyor. Aklıma bir şarkı sözü geldi anlamadığım bir nedenle, 'varmış benden delisi,' diyordu şarkının sözleri.
"Sevgilim diye dolanıyorsun ama kızı koruyamıyorsun." Mert gerçekten ölmek istiyormuş.
"Sevgilimle napacağımı sana mı soracağım?" Aslında bana sorması lazım ama neyse.
"Onur!" En sonunda çığlıklarım bir işe yaradı.
"Hadi gel hastaneye gidelim." Gören kalp krizi geçirdim sanacak.
"Asistanı burda duruyor sana gerek yok!" Dedi Berrak en sert sesi ile.
"Burda bir asistan ve üç cerrah var unutma!" İkisininde sesleri sertti.
"Bir asistan dört cerrah." Diye düzeltti Kaan Betül'ü.
"İki asistan dört cerrah." Diye düzeltti Mert Kaan'ı.
"Sen asistan olamazsın." Dedi Onur.
"Ve ne şans ki sizle aynı hastanedeyim ve olay şu ki Onur Sayarın asistanıyım." Mert iyice ölüme susamıştı. Onur onu dinlemeyip beni odama götürdü. Yani her zaman ki gibi bütün olaydan beni kaçırdı.
"Berrak gelecek sana bakacak. Sesleri sakın dinleme!" Onur yapamaz dimi?
"Onur!" Dedim en ve en sert sesimle.
"Efendim bir tanem." İlk defa bana bir tanem dedi.
"Gitme!" Beni bırakıp gitmesi imkansız.
"Komşu kızı zorlaştırma." Eski Onur moduna geldi.
"Uyuz sana daha bu gün kavuştum yine onları yaşayamam." Çok haklıydım Onur ne zaman benim yanımdan ayrılsa sadece sakinleştiricilerle ayakta kala biliyordum.
"Merak etme beni bir daha asla ama asla kaybetmeyeceksin." Dedi ve odadan çıktı. Odadan çıkar çıkmaz içeri Berrak ve Betül girdi.
"Betül Onurun yanına git!" Evet korkuyordum deli gibi korkuyordum.
"Tamam yeter ki sen iste." Dedi ve gitti.
"Gel şu ayağına bakim." Dedi Berrak ve bileğime dokunduğu gibi ufak bir çığlık atmış olabilirim.
"Damla!" Tamam ufak değildi dünyayı yıkmıştım.
"Berrak kızım azıcık yavaş." Diye bağırdım Berrak'a.
"Napim çok kötü burkmuşsun." Dedi sert bir sesle.
"Berrak ne oldu?" Diyerek odaya girdi Onur. Peşinden Kaan onun peşinden Betül onun peşinden Mert.
"İyimisin?" Diye sordu Betül.
"Damla ne oldu?" Diye sordu Kaan.
"Canım iyimisin?" Mert'in sorusu ile Onurun yüzü sertleşti ve öfkeden kıp kırmızı oldu.
"Lan şunu şurdan çıkartın canına susamış." Diye bağırdı Onur.
"Tamam abi bende." Dedi Kaan. Mert ve Kaan odadan çıkarken Onur elimi tutuyordu.
"Onur amma büyüttün he alt üstü bileğini burktu büyük bir ameliyata girmedi ki." Dedi Betül.
"Hocam bunları siz daha iyi biliyorsunuz. Ne kadar ameliyata girdiniz hepsi ne kadar ciddiydi bir gelip ben bileğimi burktum diyip ameliyata aldınız mı? Hem bu kız bir ameliyat yaparken orda yatan kişinin sevdiği adam olduğunu öğrendi. Yıkıldı ama asla vazgeçmedi." Berrak'ın uzun konuşmasını nefes almadan dinledim.
"Biliyorum Damla o gün yıkılmıştı çok kötü olmuştu ama ben onu üzecek kıracak bir şey asla yapmam, yapamam. Onu ben çok seviyorum ve ondan asla ayrılmayacağım kim ne derse desin asla. Altı ay ondan ayrı kaldım yıkıldım ne kadar ayakta durmaya çalışsamda yıkılmıştım. Biri gelişte neden kötü oldun diye sormadı. Her şeyi içimde yaşadım. Ona bir şey olacak diye çok korktum ama geleceğimizi düşündüm ve karşısına çıktım. Ondan hiç bir zaman vazgeçmedim ve vazgeçmeyeceğim. Bunu herkesin bilmesi lazım sadece Kaan'ın ve Mert'in değil herkesin tüm dünyanın tüm gezegenlerin bilesi lazım iki üç kişi ile olmaz." Tamam Onurun konuşması daha uzundu.
"Damla bir dört ay boyunca hastaneden dışarı çıkmadı tüm hayata kendini kapattı tek seni düşündü. Sonra hastane değişimi oldu Semih bizi hastanesine aldı. Damla anca kendine geldi. Yanında tek ben Berrak ve Kaan vardı sen yoktun. Damlaya acı çektirdin gittin ama bu kız ne kadar çok güçlü olduğunu yeniden herkese kanıtladı ayakta kaldı kimseye boyun eğmedi." Bu konuşmalar asla susmayacak galiba.
"Haftalarca ağladım haftalarca sakinleştirici iğneler yedim ama hepsine değdi bak Onur yanımda eskisinden daha mutluyuz ve kimse şunu unutmasın benim tek bir evim var o da Onurun yanı ondan başkası benim için yok. Mert benim için bir hiç haline geldi. Geçmişim oldu ve şunu bilin ki bana Onurdan başka bir ilaç yok ne verirseniz verin ama benim için sadece Onur var bunu beyninizin tam ortasına koyun." Sesim biraz sert çıkmış olabilir ama kurduğum kelimeler benim bile kalbimi acıttı. Kızlar odadan çıktı ve beni Onurla bıraktı.
"Özür dilerim." Dedi ve bana sarıldı.
"Bu gece benle uyursan özürünü kabul ederim." Dedim ve hiç zaman kaybetmeden bir birimize sarıla sarıla uyuduk.
Bu dünyada sevdiğiniz insandan başka bir güzellik bulamazsınız. Onun sevgisi onun kokusu olmadan yaşayamazsın. Her şey çok kolay ama biz her şeyi zorlaştırıyoruz. Dünya çok kolay ama hayat çok zor.
- - - Eyfele daha çok bölüm gelecek çünkü onu çok dışladığını anladım. Görüşürüz. |
0% |