Gitti ..

Yine beni tek başıma bırakıp gitti...

Yine ben istedim gitmesini..

Yürekten mi hayır ... Ama istedim..

Yusufla konuşmamızın üzerinden bir ay geçti . Bu bir ayda aynı ona söylediğim gibi gelmedi , kapımda beklemedi yada ben görmedim. Eve çiçekte yollamadi . Sadece konuştuğumuz hafta öğretmenler günü için okula çiçek yolladı sonrası olmadı.

Ama hergun yine beni unutma dedi , kendince. Sabah kalkinca günaydın mesajı , gece yatmadan iyi geceler mesajı yollamadigi gün yok. Numaramı nasıl buldu gibi havalara triplere girmek bile istemiyorum şu devirde o kadar kolay ki.

Aslında mesaj yazması içten içe hoşuma bile gidiyordu. Kabul edemiyordum , affedemiyordum onu ama hayatımda da olmasını istiyordum.

Bugün semra ve eren kahvaltıya gelecekler . Semra ile 2 günde bir konuşur olmuştuk , ve benim erene sözüm vardı zeytinli ekmek. Haftasonu olunca ereninde bugün çalışmadığını öğrendim gelin dedim . Onlar gittikten sonrada kafeye geçerim secilde eve gidip dinlenir.

Yine yoğunluğa başlamıştım. Okul , kafe , ev arasında gidip geliyordum.kafeyi yılbaşı için suslemistik dün , haftaya yilbasiydi. Severdim konsept oluşturmayı , yeni yıl , sonbahar , sevgililer günü , ramazan ... Bunlar hem müşterinin de ilgisini çekerdi, hatta konsepte uygun kurabiyede yapmaya başladık. Sonbaharda balkabağı kurabiye , yeniyilda kardanadamlı...

Kapının calmasiyla mutfaktaki masama baktım herşey hazırdı. Hızlı adımlarla kapıya gidip açtım , karşımda babasının kucagimda ayaklarını kollarını oynatıp etrafa gülücükler saçan bir adet poyraz duruyordu.hemen kollarımı uzatıp onu aldım .

- hoşgeldiniz dedim.evime ikinci gelisleriydi." Hoşbulduk" deyip içeriye girdiler. Önce salona gectileri üzerlerini cikartilar. Poyrazimi öyle bir sarmislarki kuzum minik bir panda olmuştu.. bende onun üzerindekileri çıkarttım . Hep beraber mutfağa geçip kahvaltı yapmaya başladık.

- dur eren hemen gömüldun kıtlıktan çıkmış gibi. Bir resim çekilip atalım sanki herzaman bir yere gidiyorum.

- sende semra sanki evde hapissin çıkabilirsin dışarıya karışan mi var ?

- bu havada sensiz nasıl çıkayım acaba çocukla eşyalarını mi tasiyayim , poyrazimi ...

- tamam hayatım , tamam daha çok çıkarız gideriz bir yerlere .. yandın gamze sanada daha çok gelecegiz artık. Semranin burada çok tanıdığı yok daha yeni geldik.

- olur mu öyle şey , kafeye de gel , ben olmasamda git değişiklik olur. Hatta yardım edersin dedim gülerek.

- ciddimisin

- herzaman gel .

- gelirirm valla . Fotoğrafı paylasicam sorun yok dimi dedi.

- yok kuzum paylasta , inşallah güzel cikmisimdir.

- güzelsin , sen zaten güzelsin kızım .

Sohbet ederek. Kahvaltıya devam ettik poyraz sırayla hepimizin kucağında dolaştı. Kahvaltıyi semrayla beraber toplayıp kahve yaptık. Erende poyrazi salonda oyaladı. Yegenlerimden kalan oyuncakları çıkarttım oyalansin diye pek birşey anlamasada dikkatini çekti.

Salona kahveyi gelirken getirdikleri tatlıyi koydum. Poyrazin karnını doyurdu semra sonra yere oturup , ayağında sallamaya başladı öyle uyuyormuş. Yavaş yavaş kapanan gözlerini yiyecektim, tontik ellerini söylemiyorum bile.

Telefonuma gelen mesajla irkildim hemen mesaja baktım yusuftandi. Sabah mesaj attığı için beklemiyordum gün içinde mesaj atmazdi çünkü . Rahatsız etmemek , üstüme gelmemek istemediği için. Mesajı açınca tebessüm ettim.

" Kahvaltı masasında eksikler yok mu sence "

" Yaaa ne eksikmis ki "

" Ben ve çocuklarımız ..." Dondum. Eksiktik hemde çok. Ama yapamıyordum. İstemiyormuydum hemde çok ama istemekten ötesi yoktu...

- salak mesaj yazmış dedi eren. Başımı telefondan kaldirarak ;

- nereden gördün dedim boşta bulunarak. İkiside bana bakmaya başladı boş boş. Sonra anladı .

- heee yok bana yazmış , sanada mı yazmış dedi hafif gülerek. Bu arada Yusufun salak olduğunu toplu halde kabullenmistik dimi .

- ne yazmış dedi semra meraklı meraklı erene .

- bok ye , boğazında kalsin yazmış , kıskanç.

Güldüm. Onlarda güldü . Bir taraftan kahvelerimizi yudumladik.

- ne yapmayı düşünüyorsun gamze , sormak istemiyorum ama duramiyorumda , seni bunaltmak , etkilemek istemiyorum ama o kötü , tam toparladı dedik , yine eski haline döndü .

- bende kötüyüm eren

- biliyorum ne kadar normal gibi devam etmeye çalışsan da farkediliyor dedi eren

​​​​​- hala seviyorsunuz birbirinizi belli . Evet kabul edemiyorsun bazı şeyleri ama ömürde geçiyor kuzum, zaten ayrı kaldınız çok. Bir dönem hep kavuşmayı beklediniz tam kavustunuz ayrılık ...

- hiç bilmiyorum semra 2 ay öncesine gore daha sakinim . Ona tam anlamıyla ne git diyebiliyorum , nede kal . Ona kalsa kaldığı yerden devam edecek ama unutamiyorum.

- belki beraber olunca aklına bile gelmez . İkimizde birseylerin kiymetini anladınız ders aldınız dedi semra

- pişman bak ben kolay kolay kimseye karışmam , ön ayak olmam . O zamanda zaten Yusuf'a sizin zeyneple idrisin arasını yapmanıza bile kızmıştım . Olacaksa kendileri halletsin diye . Ama ikinizide taniyorum , kardesimsiniz herzaman, çok pişman ne yapacağını sasiriyor..

- hiç bilmiyorum eren gerçekten yıllar sonra böyle olmamiza , böyle olmamızın sebeblerine o kadar şaşkın ve kızgınım ki ... Evet artık sakin konusabiliyorum bu konuları ama hazmedemiyorum. İdris yada Zeynep umrumda değil . Yusuf'un bana sormamasi inadı , ya aynı şeyler olursa ...

- olmaz işte adam hala buralarda adım gibi eminim . Şubede ruh gibi geziyor . Doğru düzgün uyumadigi belli. Sen buradayken duramıyor evde senide kızdırmak istemiyor. O dersini aldı cezasida beş yıl oldu dedi eren

- geçmişi geri alamazsın ama bak ikinizde birlikte olmayı çoktan hakettiniz ben çok isterim tekrar olmanızı ikinizinde hayatında kimse yok , neden bu güzel duygudan mahrum kalasiniz .tabi yine sen bilirsin dedi semra .

Sustum birşey diyemedim. Onlarda uzatmadi. Başka konulardan konuştuk , poyraz uyandı biraz daha onu sevdikten sonra onlar kalktı , bende kafeyeeee seçilim biraz dinlensin.

Geçmiş

- aşkım çok yakıştı damat gibi oldun.

- öyle diyosun . 1 seneden bile az kaldı hayatım . Mayistayiz seneye Mayıs'ta düğün hazırlığı yapıyor olacağız .

- offf Yusuf çok heyecanlı . Abim annemlere yazın söyle istersen dedi hatta gelince tanissin dedi.

- olur , yazın tanisirim geldiğim gibide isteme olur .yanına gidip sarıldım.

- zaman artık daha zor geçiyor , hızlı geçmesi gerekmez mi ?

- birde bana sorsana . Sana kavusacam hep yanımda olacaksın. Sen kasım aralık gibi ev bakmaya başla nerelerde istersin okula yakın olsun ben her şekilde gider gelirim.

- yok sen gelince beraber bakalım biraz idrisle kal . Herseyi ikimiz yapalım .

- tamam bakalım öyle olsun. Cikartayim gidip yemek yiyelim açıkmadin mi ?

-takim almasak mi sana , pek bı yakışıklı oldun kiskanirim.

- yani normalde değilim

- sen benim için herkesden yakışıklısin dedim eriyerek.ceketin düğmesini çözmeye çalışıyordum bir taraftan gözlerine bakarak.

- bu biraz şey oldu.hmm Kabine gelip ,gomlegiminde düğmelerini sökermisin bitanem .. elleri yanaklarımı buldu.

-yok dedim sonra sana dokunmak ister parmakların ceketin içine ellerimi sokup , gömleğin üzerinde ellerimi gezdirdim. Gözleri ışıldadı ,elleri ellerimi buldu.

- sınır ne biliyormusun gamze . Artık o bile taşmaya başladı. Biraz daha bana böyle yaklasirsan düğün falan beklemem ...

- diyosun dedim gözlerimizin temasını kesmeden.

- hala devam ediyorsun. Yürü eve gidiyoruz şunu cikartayim diyerek kabine girdi. Bende kapısına gidip

- aşkım ya şaka şaka açım ben yemek yiyelim. Kapı açıldı ne ara giyindi hemencecik.

- açsın dedi bana bakarak

- evet.

- bende sana açım . Üstelik gözümün önünde ağzıma ediyorsun.

- tamam aşkım ama hadi yemek yiyelim dedim yine cilveli cilveli. Beni çok fena yapacaktı. Ama kimin umrunda ...canıma bile minnetti.

Gel dedi elimi tutup, şunları ödeyip yemek yiyelim yoksa direk eve gideceğiz.

Şimdiki Zaman

Okula geldigimden beri koşturmaktan ayaklarım agrimisti. Çarşamba günü yılbaşı partisi yapılacak ve onun hazırlıkları devam ediyordu , ben gebermistim. Sınıfa gidip biraz dinlenmek istiyordum.cocuklarla oynamak,etkinlik yapmak daha iyiydi benim için .

Sınıf kapısında gamze diye ses duydum. Okulda genelde ya gamze öğretmenim , yada Gamze hocam diye ses duyardım şaşırıp döndüm. Arzuydu bekledim gelmesini kocasına kızgın olmam ona da kizacagim anlamına gelmiyordu. Yanıma gelince

- nasılsın

- iyiyim sen nasılsın

- iyi dogumgununden sonra bir daha karşılaşmadık

- öyle oldu yogunum dedim.

- birgün bir kahve içelim mi okul çıkışı sohbet ederiz

- neden ki ? Sorumla sasirdi onunla neden kahve içeyim bir kere saçma .

- bilmem Yusuf idrisle konuşmuyormus . İlk kez bu kadar uzun süre konusmadiklarini gördüm.

- ilgilenmiyorum ama İdris haketmistir . Sende karışma bence onların kendi aralarında olan mesele

- senide ilgilendiriyor ama dedi gözüme bakarak

- bak arzu ne kadarını biliyorsun olayın bilmiyorum ama kısaca şöyle diyeyim. Yusufla benim problemlerimin üzerine zamanında yağ sürmüş kocan resmen. Ben yusufla konuşmuyorum idrisle konusmamasiylada ilgilenmiyorum gercekten. Başka birşey var mı ?

- yok dedi şaşkın şaşkın.

- görüşmek üzere deyip sınıfa girdim .

Bunları görunce sinirim zıplıyordu. Zeynepte hayatına devam etmiş , İdriste . Ama bizi kıskanıp resmen içten içe ayrılmanızı istemistiler.

Okuldan çıkınca kafeye gittim.bu hafta okul gibi kafede çok yoğundu. Hemen arka tarafa geçip kurabiye yapmaya başladım. Secilde eksikleri almaya gitti.

- kolay gelsin dedi seçil mutfaga girerken .

- sağol kuzum . Naptın aldin mi herşeyi ?

- evet aldım. Bir süre malzeme almayiz heralde .

- çok iyi . O zaman sen hiç üzerini degismeden hemen Kayranin yanına gidiyorsun ben kapatırım bugün işim yok evde .

​​​​- Okuldan geldin zaten yorgunsun

- değilim hadi bakalım , benim yerime de mıncır onu.

- tamam ihtiyaç olursa ara gelirim .

- hadiii deyip yolladım onu.

Kurabiyeleri pişirip , biraz içeride oyalandim . Seviyordum kafeyi burada iş yapmak beni motive ediyordu. Saat ilerleyince çocuklarla masalari silip , ortalığı toparladik. Onları yollayıp kapıyı kilitledim telefonum çaldı. Semraydi

- efendim canım

- gamze nerdesin

- kafeyi kapattım eve gecicem hayırdır

- canım poyrazin çok ateşi var düşüremiyorum , erenede ulaşamadım hastaneye götürelim mi beraber aklıma sen geldin

- sen poyrazi hazırla geliyorum inin aşağıya 15 dk ya oradayım dedim

15 dk içinde semralarin sokağa girmiştim , semra apartmanın kapısının önünde bekliyordu.hemen inip arka kapıyı açtım. Bindiklerinde arabaya binip çalıştırdım

- nasıl şimdi

- ılık duş aldırdım ama düşmedi. Napacagimi sasrirdim.

-En yakın tıp oraya gidelim mi ?

- olur en yakın hangisiyse farketmez . Ara ara poyrazin ateşini kontrol etmeye çalışıyordu. Allah'tan trafikte pek yoktu kısa zamanda geldik.

Acile önde semra arkada poyrazin eşyalarıyla ben girdim. Poyrazin ateşini ölçtüklerinde 39.5 olduğunu için mudehaleye başladılar beni almadilar kapıda onları bekledim.

Odaya gireli 15 dk oluyordu haber yoktu endiseleniyordum ama, ilaci ver 2 dk da kendine gelsin gibi bir durum söz konusu değildi sonuçta. Semranin çantasından telefon sesi gelince çantayi karıştırmaya başladım. Telefonu bulduğum gibi ekrana baktım .

Canım kocam yazıyordu. Erenin aradigini anlayınca açtım .

- semra nerdesiniz şimdi gördüm aradığını

- eren sakin ol ben gamze semrayla hastaneye geldik şimdi poyrazla doktorun yaninda semra.

- gamze neredesiniz ben hemen gelicem

- tıp acildeyiz

- tamam sağol

10 dk sonra semra çıktı odadan üzeri çıplak poyrazla .ilaç verdiklerini 15-20 dk bekleyip tekrar kontrol edeceklerini söylemiş doktor. Erenin aradigini söyledim , geleceğinide telefonunu verdim ona.

- sağol gamze sen olmasan

- saçmalama dedim minigim iyi olsun herzaman

- yorgunsunda sen git dinlen eren geliyormuş nasilsa

- bı gelsin bakalım semra giderim . Yorulursam ki değildim koca insanız n'olacak.

- tamam canım ben içeriye geçeyim hemsire poyrazin ara ara ateşini ölcüyor. Tamam anlamında basımı salladım.

Sandalyede oturmuş oylece hastaneye gelen gidenlere bakıyordum ." Gamze" ismimi duymamla başımı cevirmem bir oldu.

-kenan dedim.saskinca Hemen ayağa kalkıp yanına gittim oda bana doğru geldi. Kolunu uzatinca bende uzattım sarıldık.

- burada misin sen

- yani sizin gibi mi bizim okul ? oku oku bitmiyor . Bursalı oldum resmen az kaldı bitecek

- bende Bursalı oldum yapacak birşey yok.

- sen ne yapıyorsun burada hastamisin ?

- arkadaşımın oğlunu getirdik . Ateşi çok yüksek içeride .

- bakayım hemen ben, bı bekle burada beni adı ne

- tamam dedim ismi poyraz yüksek

İçeriye girip 5-10 dk içerisinde geldi.

- ateşi biraz düşmüş merak etme önemli birşey yok gibi tahlilde yapılmış . Gel çay içelim uzun zaman oldu. Ben kapıya doğru bakınca söyledim arkadaşına seni kafeteryaya kaciracagimi

- tamam dedim. Kafeteryaya gidip masalardan birine oturduk. Kenan benim üniversitesideki evimin üst katinda oturan komsumdu, ikimizde aynı zamanda gelmiştik. O tip okuyodugu için hala devam ediyormuş. Ben ilk yıldan sonra Balikkesire gidince iletişimi kopartmistik.iyi çocuktu severdim arada kahve içerdik bir ara ev arkadaşım Asya ile sevgililik durumları olmuş sonra olmayacağına karar verip arkadaş kalmislardi.

Çay alıp gelmesiyle sohbet etmeye başladık. Okulda son senesi artık biteceğini anlattı. Bende burada kafe açtığımı , özel bir okulda çalıştığımı kafeye mutlaka gelemesini ...

- kalkalım mi semrayi görsem merak ediyorum

- olur olur gel ben seni yanına götüreyim

İkimizde koridorda ilerleyip acilin girişinden içeriye girerken erenle Yusuf u gördüm bize doğru geliyordular. Bunlar niye üniformalıydı. Yusuf'u daha önce ünüformali görmüstüm normal asayis kiyafetiydi. lacivert pantolon, aynı renk mont ama bu başka durmustu. Yeşil , kahve arasi bir renk askeri üniformalara benziyordu . Değişen vücut ölcülerine tam oturmuştu. Pis herif herkeste dönüp dönüp onlara bakıyordu. Koca koca ayaklarıyla koridoru inlete inlete geliyordular. Eren önde Yusuf arkada koca koca adımlarla yanımda bittiler.

- poyraz nasıl dedi hemen eren

,- ateşini düşürmeye calisiyordular şimdi yanına gidecektim bende kapıdan dönünce, 3. Odada dedim

-tahlil yapıldı o çıkmıstir doktor gelir şimdi dedi Kenan ikiside sen kimsin der gibi baktılar kenanın üzerinde doktor önlügü olsada

- tamam ben gidiyorum deyip gitti Kenan . Yusuf hala bize bakıyordu. Elini kenanla beni goztererek

- siz dedi

- biz dedim

.- gamze delirtme beni siz nereden geliyorsunuz

- sanane Yusuf dedim bumuydu yani nereden geldiğim mi ?

- benim ise dönmem lazım gamze sen numaranı yaz ben uğrarım kafeye . Yusuf'un sinirden gözleri yerinden çıkacak gibiydi. Kenanin üzerine ha atladı ha atlayacak.kenan telefonunu bana uzatınca eliyle telefona uzandı.

,- niye veriyormuş sana numarasını kenanda az değildi. Anlamıştı birşey olduğunu bende Yusuf'a az önce sanane deyince kızgın olduğumu .

- siz kim oluyorsunuz da soruyorsunuz deyip elini çekti.

- ben dedi Yusuf bana bakıyor kim olduğumu söyle der gibi ..bende uzmedim onu hemen

- eski sevgilim Yusuf . Yani şuan bana soru soracak biri değil deyip telefonu alıp numaramı yazdım.beni ara kaydedeyim numaranı.

- tamam görüşürüz deyip içeriye girdi. Bende arkasından ilerledim. Yusuf bana yetişip kolumu tuttu ona döndüm.

- bu kim

,- sanane Yusuf

,- ne demek sanane , gamze bak ağzımı bozmak istemiyorum zor duruyorum . Kim len bu dümbelek.

- seni alakadar etmez. O böyle yaptıkça eski arkadaşım demek gelmiyordu icimden bilip bilmemesi önemli değildi kudursundu.

- gamzeee

- ne gamze gamze , ona doğru baktım sen niye böyle geldin yasak değil mi böyle çıkmanız .

tek kaşını kaldırıp

-çalışıyoruz daha poyrza bakmaya geldik döneceğiz semrayi bırakınca

- ben bırakırım siz gidin

- bakarız bir ciksinda . Bu arada sonradan kızma diye soyluyorum senin apartmana taşıniyorum.gozlerim kocaman kocaman oldu.

- nasıl ? İyice önüme gelip durdu . Of öküz parfümünun kokusu geliyordu. Bu terlemiyormuydu. Ter kokmaliydi. Uzak durmaliydi benden.

- tanisiniyorum işte 1-2 güne tasinirim.

- onu demiyorum be ev yok ki nasıl taşınacaksin herkes ev sahibi

- var yanının üstü

- o adam kimseye vermiyor evi

- verdi işte ikna ettim. Madem kapıda durmama laf ediyorlar apartmanda birde bana desinler bakalım.

- uzak durmadan anladığın bu mu senin

- bu kadar durabiliyorsam.

- geliyorsun diye umutlanma dedim

- tamam umutlanmam dedi iyice sokularak.elinle göğsünden ittirdim "uzak dur." Öküz taş gibiydi. Tabiki milim kimildamadi ama kendini çekti.

Eren geldi yanımıza , poyrazin atesi düştü birazdan cikartacaklar enfeksiyon kapmış sadece deyince sevindim. Semrayi birakacaklarini soyleyince semra ile konuşup eve gittim.

2 hafta sonra

Yusuf bizim apartmana tasinmıstı ama hala o mendebur adamı nasıl ikna etti anlamıyordum. Adamın yan apartmanda da evi vardı , orada oturuyordu. Kaç kişi kiralık istemisti vermemişti. Yusuf tasinsada onunla sadece birgün ben okuldan gelirken o ise gidiyormus nobetciymis o zaman karşılaştık. Semra çok yogunlar demişti 2 gün önce telefonla konuşurken. Eve zor geliyormuş eren .

Okuldan çıkıp kafeye ugramadan kendimi eve attım. ara tatil yaklaştığı için gelişim raporlarını bitirmem lazımdı. Sırtım tutulmuştu resmen. Tek tek bilgisayarda yaz çıktı al . Susle canım cikmisti. Saate baktım bir bucuga geliyordu. Yusuf mesaj atmamisti öküz alistirmisti sabah akşam mesaj atmaya şimdi kendimi rahatsız hissediyordum uyuz diye soylendim banyoya gidip dişlerimi fircalayip yatmak için odama gittim. Telefon çalmaya başlayınca korktum birden çalınca , panikle ekrana baktım seçil;

- efendim kuzum bu saatte hayırdır.

- benim karnım çok agriyo hastaneye gidicem sende gel . Yakup Kayra ile beraber tek gitmeyeyim.nefes nefes konuşuyordu korktum iyice.

- tamam gelip alayım mı dedim. Kötü olmaliydi yoksa ne hastaneye gider ne beni arardı.

- yok yoldayım arabayla, şimdi giricem sizin sokağa çık yola. Hemen üzerime birşeyler giyip çantamı alıp, aşağıya indim

Seçili kapıda görünce hemen bindim arabaya . Ben süreyim dedim yok dedi , yanına oturdum.hic karnı ağrıyo gibi değildi. Daha çok yüzü şok gecirmis gibi bir panik hali vardı. Ne yapacağını bilmez gibi.

- senin karnın agridigina eminmisin? Daha çok panik atak geçiriyor gibisin .

- ikiside olabilir bir acayip oldum dedi . Yüzüme bakmıyor , yola bakiyordu ama panikti çok.

- hamilemisin yoksa ondan mı bu panik

- neee

- hamilemisin diyorum karnında ağrıyormus ya

- hayır be değilim

- kızım nereye gidiyorsun .

- hastaneye

- karın ağrısı için tıp a mi gidilir burası oraya gidiyor, kapıdan kovarlar seni

- hastayım ben kovamazlar. Bu ara tıpa gitmedigim kadar gitmeye başlamıştım.

- dön şurdan şehir Hastanesi'ne gidelim.

- hayır acil benim durumum orası kalabalıktır şimdi.

Ağzım beş karış açılmıştı , ne yapıyordu bu böyle.

- Ben kullansam mi arabayı sen biraz seysin

- hayır dedim gamze bı sus

- tamam deyip sustum . Gergindi kendimi de iç sesimide susturdum. Tıp in otoparkına arabayı park edip koşmaya başladı. Hani karnı agriyordu bunun?

- seçil hani karnin ağrıyordu diye bağırmaya başladım.

- ağrıyor işte koş hemen tedavi olayım

Bende arkasından el mecbur kostüm.kapida polis arabası vardı biraz yaklaşınca abimi gördüm .

- abi dedim secilde abimin yanına doğru gitti. ne arıyorsun burada .

-siz ne arıyorsunuz dedi abim.

- seçili getirdik , karnı agriyormus dedim abim bir bana bir secile baktı.

- tamam girin ama bakmazlar yaralı var

Etrafa bakindim bir taraftanda " sana dedim ben" diye soyleniyordum. İçeride belli belirsiz semrayi görmemle beynim uyuştu , yüzümden can cekildi resmen, secile baktım yüzü kireç birşey olmuştu.

- gamze şey dedi devamı gelmedi

- abi diye bağırdım ,abi kim yaralı?

- üç polis tanimiyorum anons geldi kan verdim bende .

- abi kim diyorum diye bağırdım. Ben bağırınca elleriyle omuzlarımdan tutup kendine çevirdi. Gözleri ne oluyor diye sorguluyordu.

Yusuf dedim Yusuf mu ?

- o ne alaka kızım özel harekat polisi yaralı , ikisi hafif biri ameliyatta.

- abi Yusuf dedim iceriye koşup. İceride herkes kosturuyor sürekli birileri birşeyler konuşuyordu. Buraya giremezsiniz dışarıda bekleyin falan . Tel tek odalara girdim delirmiş gibiydim. Semrada yoktu ortalarda . Kapısını actıgim odanın birinde İdris vardı arzuda yanında üzeri çıplak omzu sarılıydi.

- Yusuf nerede dedim bağırarak .

- gamze dedi

- Yusuf nerede dedim sana

- ameliyatta gerisini duymadım . Abimle seçil arkamdan yanıma geldi . Odadan çıktım kimseyi duymuyor , görmüyordum.

- Abi abi beni götür ona götür dedim konuşuyor ama duymuyordum. Abimle seçil beni tutup bir yere götürüyordu ama nereye gittiğimi bile sormuyordum. Üst kata çıktık karşımda kocaman ameliyattane yazıyordu . Kapıda üniformalı adamlar , erenle gözgöze geldim semra yanıma geldi. Hepsinin yüzü çok kötüydü . Ama ben kimseyi duymuyordum , gormekte istemiyordum sadece Yusuf ...

Yine birakmamaliydi beni ...

Bu sefer hiç affetmezdim onu ...

Yorumlarınızı bekliyorum... 😉