Kağan'dan

Instagram'a son attığı beni delirten resimden sonra başka atmamisti. Mert e sordum nasıl diye kendini eve kapatmış çok nadir kızlarla bulunuyormuş. Genelde ders çalışıyormuş şükür sınava az kalmışti ben yarın yani cuma gece yola cikacaktim pazarda sınavdı. Ayrıcada ablamın isteme - nişan olacaktı o gece.

Geçen ay arabamı satıp , üstünede nasıl olsa evlenmiyorum deyip biriktirdiğim parayıda ekleyip aldığım motorla gidecektim. Annemlerin haberi yoktu annem zaten yunus polisi olduğumdan beri söylenir , motorda ne işin var tehlikeli diye ama bence motor bir tutku özgürlüktü. Ve motorla tanışan bırakamazdı onu. Bakalım motoru görünce ne diyecekti annem.

Sırt çantasına birkaç çamaşır , tişört , kot koyup motora bindim. Yusufla beraber gidecektik yoruldukca degisiriz diyerek çıktık yola. Oda düğünden önce son hazırlıklara yardım etmek için bir hafta izin almıştı. Beraber gidip beraber döneriz diye. Onu Kütahya'da bırakıp bursa ya gectim sabah a karşı varmıstım beni beklediklerini biliyordum motoru kapatmadan annemle ablam koşarak yanima geldi. Babamda arkalarından geldi.

Önce sarılma hasret giderme derken ancak farkettikleri detayla annemin gözlerde kızgınlik ve sen adam olmazsın imalari vardı. Ablam ;

-bi nereden çıktı , araban nerede

-sattım bunu aldım

-sattın bunu aldın haaaa dedi annem ve babam araya girerek hadi yukarı çıkalım gece gece mahalle ortasında konuşulacak konu mu deyip içeri doğru gitmeye başladı bizde arkasıdan tabi.

-eee anlat bakalım oğlum bu motor nereden çıktı diye

-dedim ya anne arabayı sattım motor aldım bu daha rahat

-nasil aldın bunun kaç para olduğunu biliyorum geçen görmüstüm Mehmet'in arkadasinda senin arabanın parasindan fazla diye daldı ablam. Kaş göz etsemde susmadı.

-biriktirdigim parayıda ekledim aldım neyse ya bosverin çok özlemissiniz belli beni hemen motora taktınız diye konuyu degistirmeye calissamda hiç oralı olmadılar.

-oğlum zaten işte motordasın sürekli araban dursaydi yarın birgün evlenirsin kız napsın moturu hem tehlikeli hemde heryeri açik birde çocuk olsa torunum nerede oturacak.

Tek derdimiz buydu cünkü.

Annem beni evlendirmis , üstünede çocuk yapmıstık çocuğumun nerede oturacağını tartisiyorduk.

-ne evlenmesi , ne torunu anne. Ben evlenmiyorum diye zaten birikimimi koydumda aldım bunu.

-ben sana ne dedim elif n'olacak

-Sanki elifle sevgiliyimde evlenmek üzereyken ben bırakmısım gibi konuşma. Elifle konuştum ben kimseyle ne evlenmek nede sevgili olmak istemiyormuş dedim ve konuyu değiştirmek için tekrardan bir cabaya girerek.

- onca yol geldim acmısın diyeniniz yok

-ay akilmi bıraktın hadi hemen gel ye bisiler sonrada git yat kaç saattir kullanıyorsun kim bilir bu motoru diyerek mutfaga gitmeye başladı annem bizde arkasindan gittik.

Sabah kalktigimda kendi odamda uyanmak değişik gelmisti uzun zaman olmuştu. Hemen bir kahvaltı yapıp mertinin yanına gidecektim annemler zaten hazırliklarla ugrasiyordular benlikte bişi yoktu.

-Feride sultan döktürmüssün

-oglum geldi yapmayayım mi

-gece hiç öyle demiyordun ama dedim

-ne dedim ben motoru zaten sevmiyorum , birde evlenmicem diyosun torun istiyorum ben

-eee ablam evleniyor ya torunda gelir merak etme dedim, göz kırparak.

-koca sıpa seni ben seninde evlenip çocugunun olmasını istiyorum. Uzaklarda ne yiyip içiyorsun görmüyorum. Bir düzenin olsun istiyorum.

- anne ne çabuk level atliyorsun 2-3 hafta önce elifte elif diyordun şimdi torun hızına yetisilmiyor.

-ikisinide istiyorum işte dedi gülerek

-Onu elif e soylermisin bi zahmet dedim. Bu arada hem bu harika masanın tadını çıkartıyor hemde annemle sohbet ediyordum iyi gelmişti bana evde olmak.

-gercekten mi dedi sevinerek

-neye gercekten mi anne dedim -elif e söyleyeyim mi istemeye gelecez diye

- anne sen iflah olmazsın sakın kıza öyle birşey deme bak. Kız istemiyorum dedi baskı kurma biz normal arkadaş olduk onun la öyle istedi sakın , deyip masadan kalktım.

Mert'in kafeye geldiğimde sırf kapıya ciksın diye motoru bağırtıyordum ki kapıda belirdi hilalle. Sonra yanıma gelip aldın demek dedi. Ne sandın oğlum yıllardır istiyordum deyip takıldım biraz sohbetten sonra binmek istedi . Aldı anahtarı gitti bende bı lavaboya gideyim dedim , hilalde bahçede bir masaya oturdu.

Lavabodan çıkıp bahçeye gittiğimde mertle Elif'i motorun başında gördüm. Üzerine vücudunu saran bir tayt , göbeği açik cropmudur nedir sütyen gibi olan şeyden giymiş birde zahmet edip hırka almış üzerine Allahtan. Bıcır bıcır mertle konuşuyor bir taraftanda motorla ilgileniyor binmek için merte lütfen deyip duruyordu.

Motoru sevmesi hosuma gitmişti istemsizce güldüm. Elif beni farketmiyordu arkasında kalıyordum motora o kadar yogunlasmisti ki görmüyordu hicbirseyi . Masanın üzerindeki iki kaskı aldım ve elifin kucağına doğru kaskı uzattım birden refleksle hemen tuttu, ve ona doğru dönüp

-atla dedim göz kırpıp.

Şaşırdı öylece kaldı. Ne diyeceğini bilemedi. Mert dürttu birşeyler dedi sonra zar zor toparlanıp

-hevesim kaçtı , hoşgeldin deyip kaskı elime tutusturup kafeye doğru ilerledi.

-hosbuldum dedim fısıltı gibi cıktı sesim. Ne sanıyordum hemen arkama oturup belime sarılmasını mı ? Yoksa beni görünce boynuma atlamasını mı ?

Hilallin yanına gitti birşeyler konuştular sonra mutfak kısmına geçtiler.

Mert kahkaha atarak gülüyor beni iyice sinir ediyordu.

-ne var gülecek dedim

-ne sanıyordun dedi senle motora biner mi sandın

-haaaah haaah yapıp içeriye doğru girdim arkalarından mutfağa girdim hilalle 3 waffle yapmıstı. Bana yapmayacakti . Hilal beni fatketti bir wafflelara bir elife baktı. Birşeyde diyemiyor ben varım diye .

-beni niye saymıyorsun arkadaşım senin ellerinden bir waffle damı yemeyelim diye konuşunca put yemiş gibi durdu. Sonra devam edip 4. Waffle yapmaya başladı. Elif büyük ihtimal bizi yalnız bırakmak icin tabakları görmeyi bahane ederek çıktı mutfaktan.

İkimiz kalınca ona doğru ilerledim , ilerledikçe kokusu burnuma gelmeye başladı buram buram lavanta kokuyordu. İyice yaklasınca ellerimi vücudunun iki yanından geçirip tezgaha yasladım.kalıplı ve uzundum , oda ufak tefek olunca çok rahat şekilde onu sıkıstırdım. Ama dokunmuyordum. Sadece hafif eğilip saçlarını kokladim.

Ahhh şuan o beline sarılip onu kendime yaslayıp saclarına gömulmemek için kendimi ne kadar zor tutuyordum.

İyice kulağina egilim nefesimi üfledim.

-arkadas degilmiyiz niye konuşmuyorsun benimle kuru bir hoşgeldin hariç dedim

Yokmuşum gibi yapmaya çalışıyor ama etkileniyordu. Belliydi bir taraftan waffle bitirmeye çalışıyor diğer taraftanda sakin kalmak için ekstra çaba harciyordu.

Waffle bitirip bana döndü. Ama kafasını kaldırıp bana bakmıyordu. Birşey söyleyecek gibi duruyor ama demiyordu. Birden kollarımı tuttu ters giden birşey vardı belli hemen belinden tutup sandalyeye oturttum. Suyu getirip içmesini sağladım yüzü bembeyaz olmuştu. Ne olduğu anlamaya calıstım ama o bahçeye çıkmak istediğini söyledi onayladım.

Arkasından kalan iki tabağı alıp çıktım. Masaya oturduk mertle hilal yanyana oturunca yanıma oturdu. İçten içe siritiyordum ama belli etmemeye çalışıyordum.

Hilal bende kivi yok deyince içim bir acayip oldu. Ben kivi yemiyordum biliyormuydu , bilerek mi kivi koymamıstı. Umutlanmadım diyemem direk gözlerim ona döndü,ama bana hiç bakmadan.

-kuşum unutmuşum dedi umursamazca . Mert anladı hemen benle hilalin tabağıyla benim tabağımı değiştirdi.

Waffle çok güzeldi aslında toktum normalde hicbirsey yiyecek halde değildim ama elif in yaptığını yemeden kalkmazdim. Kivi bile olsa yerdim.

Tabagimizi bitirdikten sonra çay içip sohbet etmeye başladık ama elifle ben ikimizde sadece mert ve hilalle konuşuyor birbirimize hiç soru sormuyor sohbete dahil etmiyorduk. Mert resim çekilmek istedi elif e yaklaştım ilk fotoğrafımızdı tabiki yaklasacaktim belini sarmadığıma şükretsin.

Elife yaklaşıp kulağına eğildim ve

-ellerine sağlık tam sevdiğim gibi kivisiz dedim.

Cevap vermedi umursamazca masaya odaklandı yine artık beni yok saymasina dayanamayıp direk ona dönerek

-eee hazirmisin elif hanım dedim

Şaşirdi beklemiyordu. Bana dönüp

-evet yani inşallah güzel bir puan alıp atanacagim

-mesela nereleri istiyorsun

-farketmez o kadar okudum atanayım da dedim

-doğu olur diyosun dedim

İkilimiz konuşuyor hilal ile mertte bize bakıyordu.

-yani hilallin buraya atanması çok büyük şans eğer 10 bin alım olmasaydi bizim bölümden batı tek tük açıldığı için doğu tarafi olacakti. Genelde doğu ve güneydoğu açılıyor dedi.

-yapabilecekmisin orada tek basina dedi imalı imalı Ankara'dan öteye gittiğini düsünmüyorum dedim

Sustu kendini toparlayıp kafasını diklestirip bana baktı ve

-evet, gitmedim ama daha sınava girmedim, belki yine çok alım olur. Belki gitmeden evlenir giderim yada gittiğim yerde hemen asık olurum nereden cikarttin hemen tek olacağımı 3 ay var atama olmasina neler değişir dedi.

Öylece kaldım ve boş bulunup

-bok evlenirsin dedim

-efendim dedi yokbirsey deyip kafamı diğer tarafa döndürüp tüm küfürlerimi savuruyordum. Kendime mi ona mi bilmiyordum ama bana inat yapıyordu. Birşey demiyecektim sınav bir bitsindi görürdü o aşık olmayı.

Merte dönüp

-fotoğrafı at bana paylaşacağım dedim. Başını sallayıp hemen attı. Alttan alttan da gülüyordu pust. Düsmüstüm diline artık dalga geçer dururdu.

Fotoğrafi hemen paylaştım ama story değil. Herkes görsündü. Elif hanımda görsün bakalım evlenecekmis birde düsündükce sinir geliyordu...

​​​​

​​​

​​​​