Yeni Üyelik
7.
Bölüm

7. Bölüm

@tugba_mortaldance

İçim dışım bir değil benim , söylenmemiş sözlerim bitmeyen kinlerim var. Kendi yüzüme bile vurmaktan korktuğum gerçeklerim var . Ne dünyadaki en günahkar insanım nede en masum . Ben , benim .. Hepsi bu . Hiç bir kalıba sığmayan düşüncelerim var. Ne yaparsam yapayım yine kendi bildiğini okuyan bir kalbe sahibim . Bazen kendimle ne yapacağımı dahi bilemiyorum . En yakın uçuruma gidip kendimi atmak ve arkama bakmadan oradan uzaklaşmak istiyorum.

Aradan iki gün geçmişti . O ise istediği zaman hayatıma girip istediği zaman çıkıyordu . Bugünde yeni bir sabaha uyanıp yaşamak için kendime yeni bir umut yaratma zamanıydı . Yataktan kalkıp saate baktım 11'e geliyordu . Eğer sizi bekleyen birileri yada bir işiniz yoksa kaçta yatıp kaçta kalktığınız bir önemi yok . Ayağa kalkıp banyoya gidecekken gözlerim pencereye takıldı . Aklım her ne kadar ' sanane 'li cümleler kursada ayaklarım buna inat ona doğru gidiyordu . Pencerenin oraya geldiğimde perdeyi araladım . Oradaydı . Perdeyi açtığımı görünce gülümsedi . Benim yüzümde ise hala o soğuk fırtınalar geziniyordu . Perdeyi açarken ki yavaşlığa kıyasla hızla perdeyi geri çektim . Pencereden uzaklaşıp banyoya geçtim . Küveti doldurup içine girdiğimde sıcak su bütün hücrelerimin susuzluğunu giderircesine rahatlamama neden oldu . İki gündür bunalımdaydım. Yetimhanedeki günlerim çaldı ilk önce kapımı daha sonra annesizlik bir tokat gibi yüzüme çarptı . Artık çağrının yaptığı psikopatlıklar o kadar garip gelmiyordu gözüme . Bu kadar kısa bir sürede çok az da olsa hayatımda bir yer edinmişti. Tabi edindiği yer iyimi kötümü bu tartışılırdı. Telefonun sesiyle yaklaşık 20 dakikadır durduğum küvetten çıkıp üzerime bornozu giydim ve telefonun sesinin olduğu yöne doğru telefonu aramaya gittim . Bulduğumda kaderin aradığını gördüm . Kulaklarıma yerleştirdim telefonu

"Alo kader "

"Ze..Hazal bugün biryerde buluşalım mı ?" Konuşmasına devam etti "Tabi vaktin varsa , ne dersin ?"

Bende vakitten bol ne vardı ki . İki gündür evin içinde ruh gibi dolaşıyordum .

"Olur , nerde ?"

Verdiği adresle yatak odasına gidip hazırlanmaya başladım . Dolabı açıp içinden mavi yırtık ve bol bir pantolon çıkardım üzerine ise siyah bir tşört çıkardım . Yatağın üzerine koyup tam giyecekken pencereye kaydı gözüm . Diğer perdeyi de kapatıp hazırlanmaya devam ettim . Herşey tamam olduğunda evden çıkıp buluşacağımız yere doğru yürümeye başladım. Her sokak başında bir tane dilenci çocuk vardı . Hayat mı bu kadar acımasızdı yoksa insanlar mı ? Onların yanından geçip giderken herkesin eşitlikten bahsedip kimsenin adaletli olmadığı dünyada yaşadığımı anladım . Kime sorsak iyiydi .. Hep başkalarının kazıklarını yemişlerdi. Peki o soğukta mendil satan çocuklar ? Onlara gidin birde eşitlikten adaletten bahsedin bakalım ne cevap alacaksınız .

Buluşma yerine geldiğimde cam kenarı bir masaya geçip bacak bacak üzerine atarak oturdum. Gelen garsonları gönderip kaderi beklemeye başladım . Aradan 10-15 dakika geçtikten sonra kapıda onu gördüm . Oturduğum yerde dikleşip masaya doğru gelmesini bekledim . Yine yüzünde o sıcacık gülümsemesi vardı . Selamlaştıktan sonra karşıma oturdu .
"Nasılsın , çok bekletmedim değil mi ?"
"Yo bende yeni gelmiştim "dediğim şeye memnuniyetle gülümseyip gelen garsona siparişi verdik .

"Hazal aslında buraya gelmemin başka bir sebebi daha var "
Heyecanla söylediği şey karşısında , meraklanmıştım . Acaba bilmediğim başka arkadaşlarım daha mı çıkıp gelecekti bir anda .

"Sana iş buldum , bizim şirkette " . Biraz önce ben yanlış mı duymuştum . İş mi demişti o . Yüzüne garip garip bakarken devam etti konuşmaya . "Bizim şirkette personel alımı varmış senin adına başvurdum ve yarın iş görüşmesine çağırıyorlar " Bunu anlatırken ağzım kulaklarımda gelicekti resmen .

İnşallah bir baltaya sap olacaktım sonunda . Ona sıkıca sarılıp teşekkür ettim ve gelen yemekleri yemeğe başladık yaklaşık üç saat boyunca oturup muhabbet etmiştik . Cafeden çıktıktan sonra yavaş yavaş adımlarla eve doğru yürümeye başlamıştım ki gelirken gördüğüm mendil satan çocukların yanında bir palyaço vardı . O soğuktan titreyen ağlamaklı gözlerle etrafa bakan çocuklar şimdi kahkahalarla gülüyorlardı. Onlara doğru yürürken palyaço birden elimden çıkardığı çiçeği bana doğru uzattı . Diğer çocuklar gibi bu hareketine bende gülümsemeştim. Hiç yaşayamadığım çocukluğumu istedim o an . Palyaço bir anda arkama geçip elindeki şapkayı benim kafama taktı. Sonra elini kulağıma yaklaştırıp kocaman bir bilye çıkarttı . Rengarenk bir bilye . Elimdeki çiçeği oradaki çocuklardan birine vermiştim bile . Sonra oradaki çocuklarada bir kaç gösteri yaptı . O hüzünlü çocuklar şuan tarifi zor bir şekilde kahkaha atıyorlardı. İçinizi ısıtıcak türden bir kahkahaydı bu. Çocukların yanından karşıma geçen palyaço , biraz önce kulağımın arkasından aldığı bilyeyi elime koydu . Ben ise sadece suratına bakıyordum . O kehribar rengi gözler bana çağrıyı hatırlattı . Biraz daha dikkatli bakacakken arkasını dönüp gitmeye başladı . Biraz ileriye gittikten sonra arkasını döndü , çocuklara ve bana el salladı . Bu çağrı olabilir miydi ? İlk önce psikopat ardından palyaço .

Hızlı adımlarla evin yolunu tuttum . Bir yandan da elimdeki bilyeye bakıyordum . Mavi sarı mor ve turuncu renkler vardı içinde . Saçlarımın renkleri ufak bir bilyeye sığmış ve çok güzel duruyordu . Apartmanın önüne geldiğimde bir anda durdum . O palyaço kesinlikle çağrıydı. Yönümü değiştirip onun oturduğu apartmana girdim. Ne diyecektim kapıyı açtığında ? Neden palyaço kılığındaydın diye sorduğumda sanane derse. Veya n'apıcaksın ? Diye sorduğunda nasıl bir bahane uyduracaktım. Ben bunları düşünürken kapısının önüne gelmiştim bile. Elim zilin üzerindeydi ama basmaya bir türlü cesaret edemiyordum. 'Hadi Hazal sen yaparsın , hem bunda korkacak ne var ki ? En fazla tersler 'Kendi kendime gaz vermeye çalışırken zil sesini duydum bir anda. Hangi ara basmıştım ki. Arkamı dönüp tam gidecekken kapının açılması ile durdum. Yavaş yavaş arkaya döndüğümde

"Portakal çiçeği "

Şaşkınlığı sesinden belli oluyordu . Dağınık saçları ve uykulu gözleriyle ayakta zar zor duruyordu . O hangi ara uyumuştu ? Elimde ki bilyeyi ona doğru uzatıp

"Beni bir bilyeyle kandıramazsın "

Söylediğim şeyin saçmalığıyla ben bile yüzümü buruşturmuştum . Aman ne güzel bir bahaneydi . Yüzüme anlamaz biçimde bakıp gözlerini elimde ki bilyeye çevirdi .

"Sence ben seni bir bilyeyle kandıracak kadar aptal mıyım ?"

Söylediği şeyle bu sefer ben şaşırmıştım.Yüzünde bu sefer alaycı bir gülüş yoktu. Daha solgun duruyordu . Kafasını eliyle tuttuğu kapıya dayayıp bana bakmaya başladı
"Yani o palyaço sen değil miydin ?"

Acı bir gülümsemeyle soruma cevap verdi "Sence şuan palyaçoluk bir halim mi var ?"

Gerçekten kötü görünüyordu . İçimde köşelere bir yere sıkıştırdığım acıma duygusu ortaya çıktı ama buraya gelmem bile fazla birşeyken ona acımam çok saçmaydı. Sonuçta kimse sapığına acımazdı. İçimde boğuşan iki tane ben vardı. Ve ben o iki kişi arasında kalıp duruyordum . Biri , bırak o sapığı geberirse gebersin derken diğeri ise , ona yardım etmemi istiyordu . Bense psikopatımın karşısında kendimle cebelleşiyordum. Bir dakika ... O , hangi ara BENİM psikopatım oluyordu ? Bunu kendi içimde daha sonra tartışmaya karar verip arkamı dönüp merdivenlere doğru ilerledim .Çağrının sesiyle ona döndüm

"Ne yani beni hasta bir şekilde , yapayalnız bırakıp gidecek misin ?"

Bunu o kadar sevimli bir şekilde söylemişti ki içimde gülme isteği uyandırdı . Ama suratım hala soğuk ifadesini koruyordu .Arkamı dönüp tekrar gitmek için hazırlanırken
"Gerçekten hastayım ama " söylediği şeyi duymamazlıktan gelip merdivenlerden inmeye başladım . Apartmanıma girip evime attım kendimi . Ne yani o palyaço çağrı değil miydi? Ama gözleri ... Sanki sadece onun gözleri kehribar rengiydi . Elimdeki bilyeyi masaya bırakıp yatak odasına girdim . Gerçekten hasta görünüyordu . Ne saçmalıyordum ,beni ilgilendirmezdi sonuçta . Pencereye doğru yürüyüp önünde durdum . Orada yoktu . İçimdeki sesi bastıramıyordum . Çığlık çığlığa onun yanına git diyordu . Ama bunu yapamazdım. Yani yapmamalıydım... Daha fazla kendimle boguşmaktan vazgeçip , az önce girdiğim evin kapısından yeniden çıktım . Sadece nasıl olduğunu merak ediyordum . Evet evet sadece ne durumda olduğunu görüp geri hemen eve dönecektim....

 

Loading...
0%