Yeni Üyelik
2.
Bölüm

Yabancı

@tugce_bykl

Güneş tam tepemiz deydi hiç durmadan devam ediyorduk. Theo yol üstünde bir şeyler yiyip kestirebileceğimiz bir ada olduğunu söylemişti. Ama etrafta deniz dışında hiç bir şey yoktu. Of layarak bedenimi Euria'nın bedenine bıraktım. Tam o sırada Euria sağa döndü. Böyle ani hareketleri tehlike hissettiginde yapardı . Merakla kalkıp Euria'nın döndüğü yöne baktım. Karşıda bir ada vardı. Bu Theo'nun tarif ettiği adaydı. Çünku kocaman bir tahtanın üzerinde "Gezgin ejderha binicileri " yazıyordu. Adaya iniş yapmıştım. Euria'dan indiğim anda yanıma tüccar gibi giyinmiş biri geldi ve " Hoş geldin ejderha binicisi." Aslında biraz garipsemiştim ama cevap verdim " Merhaba." Diye kısa bir cevap verdim. Adam " Benim adım Ansur . Buraya gelen binicilere yardım ederim . Seni ilk defa gorüyorum ." dedi gülümseyerek. "Evet. İlk defa geliyorum buraya. Biraz yemek alıp bir ,iki saat dinlenebileceğim bir yer arıyorum." dedim yüzüm ve ses tonum nezaket ve samimiyetten uzaktı. Adam yine gülümseyerek " Tabiki seni götürmemi ister misin?" dediğinde önce biraz şüpelendim ama bu benim her zamanki halimdi ondan başımı salladım ve Ansurun peşinde yürümeye başladım. Biyandan yürüyor biyandanda inceliyordum. Köylüler temiz ve güler yüzlüydü. Çok şirin ve tatlı bir köy yapmışlardı. Pek benim tarzım değildi . Yaşadığım onca şeyden sonra güler yüzlü ve mutlu olamazdım. Bu giyinişimede yansıyordu . Genekde altıma siyah pantolon üstüme uzun kollu siyah bir üst giyer soğuk olursada ceket alırdım. Zaten çok fazla kıyafetimde yoktu. Ben bunları düşünürken Ansur bir dükkanın önünde durmuştu. Bana dönüp "Buradan yiyecek alabilirsin." diyip içeri girdi . Dükkan sahibine selam verip " Bu binici ilk defa geliyor köyümüze yiyecek almak istediğini söylediğinde direk sana getirdim" dedi ve güldü . Dükkan sahibi biraz kilolu güler yüzlü biriydi bana dönüp " Ne almak istiyorsun ?" Diye sordu. Arkasındaki yiyecek standına göz gezdirdim ve " 1 paket 10lu Sakura ve 1 adet ekmek arası." diye yine düz ve kısa bir cevap verdim. Dükkan sahibi " Hemen veriyorum . 8 obol tuttu." dedi ve siparişlerimi paketlemeye koyuldu. Bu çok pahalıydı. Dükkan sahibine dönüp " 5li Sakura ne kadar?" diye sordum . "Onlar 2 obol . Değiştircek misin?" diye sordu . Kafamı salladım ve siparişimi değiştirmesini izledim . 5 obol çok pahalıydı. Kalacak yere yetmesi lazımdı . Aslında çantamda obolum vardım ama çantamı büyük çantamın içine koyduğum için onu aramakla uğraşmak istemediğim için cebimdeki obollarımı kullanmam lazımdı. Adam poşetleri bende obolları uzattım . Ansur iyi günler diyip dükkandan çıktı bende peşinden çıktım . Euria bizi kapıda bekliyordu. Euria benim gibi şüpheci ve sert bir kızdı bhndan gözünü Ansurdan ayırmıyordu. Ansur'u yine takip etmeye başladık. Bizi büyük birkaç evin bulunduğu bir yere getirdi. Bana dönüp " İçeride Akroydu bulacaksın ilk evde olur genelde istediğin özellikleri söyle o sana bir yer ayarlar iyi günler binici " dedi ve yanımızdan uzaklaştı. İlerleyerek ilk eve girdim içerde benim yaşlarımda bir kız duruyordu onun yanındada dah küçük ve büyük kıza göre daha enerjik ve mutlu bir kız duruyordu. Onların yanına gidip " Bakar misınız ? Akroydu ararıyorum ." dedim yine düz ve soğuk bir ifadeyle . Büyük kız " Babam yok ben yardımcı olayım" dedi . " Ejderham ve ben 1-2 saat uyuyabileceğimiz bir yer arıyoruz " dedim ve kızdan cevak bekledim. Kız büyük bir deftere bakıyordu. Bir kaç sayfa çevirdikten sonra " Bir odamız var 15 obol fiyatı." dediğinde biraz şaşırmıştım çok pahalıydi ama cebimdeki son parayı verip kızı takip ettim. Kız kapıyı anahtarla açıp anahtarı bana uzattı . " İyi dinlenmeler " dedi ve gitti. Euria hemen geçip bir köşeye yattı. Bende kapıyı kitleyip odayı incelemeye basladım. Odada bir ayna, küçük bir masa ,bir koltuk ve küçük bir sehpa vardı. Aynanın önünde durduğumda at kuyruğu olan şaçımın daldığını gordüm ama uyanınca halledirim diyip kendimi koltuğa attım. Ve hemen uykuya daldım.

Annem ve babam üzerime doğru yürüyorlardı . Bana bağırark " Sen dünyanın en kötü çocuğusun " diye tekrar ediyorlar gözlsrinden sanki ateş püskürtecek gibi bakıyorlardı. Arkalarında bir gölge belir iki göz vardı korku ve vahşetle bakıyordu 5 yaşındaki Saige'ye . Arkadan iki gölge daha belirdi korku dolu bakan gölgeye annem ve babam gibi bakıyordu. Korkularımiz sanki aynıydı. Yavas yavaş aşağıya düşüyordum sanki .

Uyandığımda nefes nefeseydim. Başımda Euria duruyordu. Bana korku dolu gözlerle bakıyordu. Euriaya " Sakin ol sadece kötü bir kabus" diyip sakinleşmesini bekledim. Sık sık bu tarz rüyalar görüyordum.

Aldıklarımızı yiyip odadan çıktım. Anahtarı teslim ederken sadece küçük kız vardı. Anahtarı ona verdim. Biraz dalgındım. İndiğimiz yere doğru yürüdüm . Dalgınlıktan Ansurun bana seslendiğini duymamıştım. Ansur gelip omzuma dokununca bana seslendiğini fark ettim.

Ansur "Gidiyon mu yabancı?" dedi. Kafamı sallayıp Euria'ya bindim . Ve havalandık.

       

Loading...
0%