Bu sevgilim ve çiçek ıvır zıvırının üzerinden 2 hafta geçmişti. Bu iki hafta içinde Asaf denen manyak bana fazlasıyla yazmıştı. En önemlisi yakın zamanda karşılaşacağımızı söylüyordu... Çiçeği gönderen oydu. Bu düşünceleri boşverip önümdeki dosyayla ilgilenmeye başladım, birkaç dakika sonra kapı çaldı ve sekreter içeri girdi.

'Nisa hanım Kenan bey sizi odasında bekliyor.'

Tamam geliyorum şimdi.

Normalde beni çağırmazdı, kesin bir şey olmuştu. Yerimden kalkıp Kenan Bey'in olduğu kata çıkmıştım ki iki adam beni durdurdu.

' Hanımefendi üzerinizi aramak zorundayız. Lütfen bekleyin.'

Ne alaka. Bu düşüncemi onlarla paylaştım.

Neden?

' Lütfen zorluk çıkarmayın.'

Beni zaten Kenan bey gönderdi beyefendi!

'Adınızı öğrenebilir miyim hanımefendi?'

Nisanur Alp.

'Üzgünüm ama sizi içeri al-'

Adam konuşurken başka bir adam geldi ve anında gözleri büyüdü.

'Nisanur hanım buyurun lütfen.'

Ne olmuştu şimdi ya?! Onlara garip garip baktıktan sonra Kenan beyin kapısını çaldım ve içeri girdim.

Kenan bey?

'Hah gel Nisa, gel. Bak seni kiminle tanıştıracağım.'

Kenan beyin gösterdiği adama baktığımda nutkum tutuldu...

Asaf Kara Akıncı...

Ben asafa bön bön bakarken Kenan bey konuşmaya devam etti.

' Seni onun yani şirketin asıl şubesine, İstanbul'a göndereceğim. İşlerin gayet iyi ve oranın avukat eksiği var. Bizde düşündük ve seni oraya uygun gördük. Senin için bir sakıncası yoktur umarım.'

Utanç... Koca bir utanç...

Hellooo

Yıldızlar parlasınnnn

Lütfen satır arası yorum yapınnn

Okuyup mal mal sırıtan biri vardaa