@tur.aysss
|
Yukarıdaki Parsın görünüşüne en çok benzeyen fotoğraftı bebeklerim ama bunun gibi hayal edebilirsinizzz Evden çıkmış ve kulaklığımı takmıştım, telefonumdan şarkı seçerken bir şeye çarpmıştım. Kafamı kaldırıp özür dileyecektim ki karşımda sırıtan bir Pars duruyordu. Araf? Noldu, bir sıkıntı mı var? Gülümsedi ve beni içine içine çeken gamzeleri ortaya çıktı. Birde bunu yaptığı yetmiyormuş gibi kollarını göğsünde bağladı ve başına hafif sola eğdi. Siktir! Bu kadar yakışıklı olmak zorunda mıydı??? 'hayır, herhangi bir sorun yok güzelim. Seni almaya gelmiştim sadece.' Gülüşüne kurban lan senin! Teşekkür ederim. Yolun uzaksa beni almana gerek yok biliyorsun değil mi? 'biliyorum. Onun için oraya taşındım zaten.' Bunu derken işaret parmağı ile benim odamın karşısındaki evi gösterdi. OHA! BU ÇOCUK HARBİ SEVİYO LA! Komşuyuz artık dimi. Başımı ona döndürdüğümde gözleri parlayan ve naif bir gülümseme ile beni izlemesini düşünmemiştim... Kalbim güm güm atıyordu, sanki kilometrelerce koşmuşum gibi. Gidelim mi? Araf buna kıs kıs gülüp geri çekildi ve bana bakmaya devam etti. 'kapat gözlerini.' Bunu demesi ile sorgulayıcı bir bakış atmama rağmen gözlerimi kapadım. Birkaç hışırtı sesinden sonra Arafın mükemmel ötesi sesini duydum. 'açabilirsin.' Gözlerimi açtığımda elinde haki yeşili, üzerinde minik beyaz kalpler olan bir kask vardı. Yavaşça elime aldım. Pars bu çok güzel, teşekkür ederim. Neşeyle ona baktım, gülümseyerek bana bakıyordu. ' Teşekkür etmek yerine takta günümüz şenlensin.' Bunu demesi ile kıkırdadım ve saçlarımı topladıktan sonra kaskı kafama geçirdim, önündeki kilidini bağlayacakken Pars elimi tuttu ve kendisi bağladı. 'çok yakıştı' Teşekkür ederim. 'gidelim, yoksa annen beni kesecek.' Bunu duymam ile arkama dönüp eve bakmam bir oldu. Siktir, annem bizi izliyordu! Bana 'seninle görüşeceğiz' adlı ve aynı zamanda 'sıçtım ağzına ' adlı bir bakış attı. Bende bu bakışlardan kurtulmak için Parsı onayladım. O motora bindikten sonra bende arkasına bindim. Okula doğru yol aldık... 30 dakika sonra Okula gelmiştik gelmesine ama geç kalmıştık! Hepsi benim yüzümdendi, eğer yoldaki kediyi sevmek için diretmeseydim geç kalmayacaktık. Özür dilerim Pars, benim yüzümden geç kaldık. Elimdeki kaskı ona uzattım. 'o senin güzelim, ve ayrıca özür dilemene gerek yok. Onun yerine hafta sonu bir kahve içebiliriz.' Bunu derken gülümsüyordu. Kalbime inadı vardı... Peki tamam. Ben zamanı ayarlayamam, anneme danışmam lazım, ama sana haber veririm. 'bekliyor olacağım güzelim.' Elimdeki kaskı ona uzattım. Sende kalsa olur mu. Sınıfa bununla girersem yarım saat sorguya çekileceğim yoksa. Kıkırdayıp elimdeki kaskı elimi okşayarak aldı. 'sorun değil, bekliyorum seni burda.' Dersin boş mu? 'okulu bıraktım.' Neden diye sorarsan geç kalacağım o yüzden görüşürüz! Koşa koşa sınıfa doğru ilerledim. Pars Araf DEMİREL Laçin gittikten sonra kaskın içindeki saçları toplayıp özenle cebime koydum. Misler gibi kokuyordu yeşilim... Seninle olan hayallerimi gerçekleştirmek için sabırsızlanıyorum güzelim... Hellooooo Nasılsınızzz Sınavlar nasıl bakayımmm Yıldızlar parlasınnnn
|
0% |