Bugün hayatımın bana geri verdiği günlere ilk uyanışımdı. Yaşadığım kaza ve vurulmamdan sonra Allahın hakkı üçtür diyip uslu olmaya kadarar verdim . Dün gece sohbet ederken ben uyuya kalmışım sabah kalktığımda evde kimse yoktu. Sadece koltukta baygın gibi yatan Ömer dışında , onuda kaldırmaya kıyamıyordum 1,5 ay boyunca git desemde gitmedi . O yüzden onun uyuması lazımdı ama ben acıkmıştım. Ne telefonum vardı ne bilgisayarım o yüzden birşeylerde söyleyemiyordum hareket etsem Ömer uyanırdı. O yüzden sessizce uyanmasını bekledim.

Saat öğlene geliyordu ama bu çoçuk hala kalkmıyordu. Davul çalıcaktım artık evde seslenmem lazımdı . İlaçlarım vardı. Pansumanların yapılması lazımdı. Bir buçuk aydır tek başıma bir yerden kalkmamıştım. Bu ilk olucaktı. Koltukta oturur pozisyona geldim .Ayaklarımı yavaşça yere indirip Ömere doğru döndüm. Koltuktan destek alarak ayağa kalkmaya çalıştım. Ama ayağımın altında dünden Ömerin yeğeninin oyuncaklarından biri kaldığını nereden bile bilirdim basmamla ayağımı kaldırmam bir oldu. Dengemi kaybedip yere yapıştığımda bir sürü ses çıkarmıştım.

Ömer sıçarayarak kalktı.
"Eylül iyimisin "

"Ahhh iyiyim iyiyim seni uyandırmaya geliyordum . Düştüm kalkıp yardım etsene be bakıcağına"

Hemen telaşla güle güle beni kaldır koltuğa tekrar yerime yatırdı.

"Ömer ben çok açım kalk lütfen birde ben çok sıkıldı , telefonum kazada kırıldı bugün bana telefon alabilirmiyiz. "

"Seni dışarıya götüreyim kahvaltıya ordanda telefon bakarız olurmu "dedi.

Kafamı sallağımda gelip burnumdan öpüp lavaboya doğru ilerledi. Ömerin odasında kuvet varmış onu doldurmuş beni yıkamak istediğini söyledi.

"Ama o nasıl olcak "

"Merak etme sen istemediğin sürece sana dokunmam da bakmam da "

Başımı salladım beni yavaşça kucağına alıp banyoya doğru götürdü . Zaten zayıftım hastahanede yattığımda iyice zayıflamıştım. Banyo ya geldiğimizde beni oraya getirdiği sandalye oturtu . Soyununca seslenirsin . Benim işim bittiğinde ona seslendim. Kucaklayıp beni küvetin içine yavaşça oturtu. Çıplak vucuduma dokunması beni çok bilmediğim duygularada soksa yinede bir diyemedim.

Sadece yüzüme bakara beni dikkatlice yıkadı . Suyu çok doldurmamıştı. Sırtamdaki ve ayağımdaki yara sorun olmaması için . Ama vucüdumdaki yaraların çoğunu daha görememiştim. Yüzümüde göstermiyor. Hep kendisi yardımcı oluyordu. Asi saçlarımı yıkadıktan sonra yeniden doğmuş gibi hissetsemde anlımda bir sızı hissettim. O izin vermede bakıcaktım . Havlu getirip beni dikkatlice sarıp odaya götürdü. Kendi kıyafetlerinden bana olabilcek birşeyler ayarladı. Askeriyeden , evden eşyalarımı almam lazımdı. Birde günlerdir aklımda olan arabanın ne durumda olduğuydu. Babamın hediyesiydi o kötü durumda olması beni üzerdi . Ömere birşeyi belli etmesemde bu durum epey canımı sıkıyordu. Düşüncelerden kurtulduğumda karşımda bir ayna olduğunu farkettim . Yüzüme baktığımda kaşımın kenarından kafamın içine kadar yara vardı. Bir çok yerinde yaralar mevcuttu. Kalkıp her bir köşeye bakmak istiyordum. Ama kalkamıyordum. Ömere seslendim.

"Ömer yüzümdekileri gördüm başka nerede yaralar var merak ediyorum. "

Yüzümü görüp tepki vermememden dolayı geri kalan her yere bakmamda yardımcı oldu. Berbat haldeydi her yerim yaraların hepsi kabul bağlamıştı. Morluklar sararmaya başlamıştı.Kendi halime üzülsemde birşey diyemedim. Oturduğum yerde yavaş yavaş giyindim. Ömer beni alıp salona götürdü.
"Beni böyle sürekli taşıcakmısın "

"Evet "

"Ben sakat değilim sadece destek ol sensiz yürümeye alışayım. "

Kafasını salladı ayakkabılarımı getirdi. Bana koltuk değneyi almış bir tanesini bana verdi. Diğer koluma kendi girdi . Yavaşça dışarı çıktık.

ilk önce karnımızı doyurduktan sonra alıncakları hallettik, Ordanda askeriyeye döndük .Kaldığım kışlaya gidip eşyalarımı aldım. Yüzüm kapalıydı hala dağa gitmicek olsamda kimse bilmiyordu . Eşyaları toparladık. Arabaya bakmayı zor ikna etmiştim . Beni götürmeye karar vermişti. Araç sanayide olduğunu görünce şaşırdım . Bir tarafı gerçekten kötü durumdaydı .Bu beni üzsede belli etmedim. Dışardaki işlerimiz hallerken vakit geçmişti. Okadar yorulmuşki gidince uyucaktım ama koltukta istemiyordum.

"Ömer ben koltukte uyumak istemiyorum."

"Benim yatağımda yatabilirsin "

"Sen?"

"Ben burda uyurum. "

"Burda uyu Ömer" diyip deyneklerle zar zor odaya gittim. Yatağa kendimi atıp öyle tavana bakıyordum. Ömer yanıma geldi.
"Birileri benimlemi uyumak istiyor. Bitanem canım benim , yaraların var canını yakcam diye korkuyorum. "

"Daha ne kadar yanabilir Ömer "

"Deme böyle ."

"Hem ne kadar kalıcam ki burda biraz toparlıyım kendime bir ev bakıcam . "

"Nerden çıktı bu şimdi"

"Yeterince yük oldum zaten"

"Eylül saçma sapan konuşma ben seninle evlenmeyi düşünüyorum . Sen başka eve çıkıcam diyor"

"Benn benn bil."

"Öğrenmiş oldu , ben koltukta yatcam daha iyi"diyip odadan gitti.

Kaldım yine dinlemedi anlamadı. Konuşmadı biz böyle nasıl iletişim kurucaktık . Kalkmıcaktım fevri şekilde gitmicektim. Gittik gördük en son ne olduğunu.Kalkmadan üstümdekileri çıkardım. İlaçlarım salondaydı. Üstüme valizden birşeyler geçirdim. Yavaşça salona gittim ordan mutfağa gidip su ve ilaçlarımı aldım. Odaya geçerken yüzüne bile bakmadım. Ondaya girip kapıyı kapattım. İlaçlarımı içerken kapı çaldı. Ses vermedim girdi.

"Efendim Ömer " dedim hiddetle.

"Ben yine seni dinlemedim, Özür dilerim"

"En son dinlemediğinde ne olduğunu gördük. "

"Ben benimle evlenmek istediğini bana söylemezsen nereden bilcem bende istiyorum. Hayır demedim ki sana ama benim ne elimi tutuyorsun ne sarılıyorsun ne öpüyorsun . Benimle böyle bir düşüncen olduğunu sanmadım. Bana karşı uzaksın senin yüzünden olduğunu düşünüyorsundur diye birşeyde demedim"

"Ben belli edemedim özür dilerim . Kendimi suçluyorum evet o yüzden belkide böyleyim."

"senin suçun değil Ömer kazayı ben yaptım. Olucaktı oldu. "

"Ama ban senin sayende iyiyim böyle düşün lütfen "dememle sarıldı. Koklaya koklaya boynumu öptü. Çok şaşırdım alışık değildim.

Kafasını kaldırıp bana baktı. Ve o beklenen an gelmişti. Beni öyle bir öptü ki sönen ateş yeniden alevlenirdi. Öpüşü bitince ellerinin arasındaki yüzüme bakıp;

"Seni seviyorum Eylül"

"Bende seni seviyorum Kokutanım"

O gece birbirimize sarılıp en huzurlu uykumuzu uydukl.