@uconlukdelikanli
|
Onlar yürürken kendi aralarında konuşmaya başladılar . Sadece bir kaç kelime duymuştum. Hem başka yöne doğru konuşmalarından dolayı hemde sessiz olmalarından çoğu konuşmadan emin olamadım. Ama aralarından biri; "kız olmaz komutanım "dedi . Biraz daha içlerinde kısa olan; "ama çok iyi görmüyormusun" .dediğinde gururlandım iyi olduğumu biliyorlardı . Önemli olan buydu o ekibe giremesemde benim iyi olduğumu biliyorlardı. Kaldığım bölüme koşmaya başladım . Onlarda bir kenarda oturmuşlardı.Yüzlerinde maskeleri yoktu ben görünce kafamı eğdim. İçlerinden iyi olduğumu söyleyen kişi seslendi . "Merhaba yabani değiliz ben hoca yüzünü kaldırabilirsin" dediğinde yavaşcam kaldırdım .Yanlarına gitmem için eliyle işaret yaptı. "İsmimi öğrenemiceğini sadece lakabımı bilmen yeterli "dedi Elini uzattı. "Adsız "dedim. Gülümsedi bende gülümsedim ama göremiyorlardı. Maskesiz birinin yüzüne bakmayı hatırlamıyordum nerdeyse bir komutanla suzan hanım görüyordu. Birde en son Gece komutan görmüştü. Toplam beş kişiydiler altıncılarını bir sene önce şehit vermişlerdi . İlk başta istememişler . Ama yeterli olmuyormuş bu yüzden son 3 aydır görev harici birlik dolaşıp birini arıyorlarmış . Ben bir altıncı olmak istiyormuydum emin değildim birbirine bu kadar bağlı olan bir ekibe dahil olmak istemem . Beni içlerine almıcaklardı sadece onları korucak bir kalkan arıyorlardı aslında ve benden iyi kalkan mı var . "Hepimiz kod adımızı söylicez gerçeği bilemiceksin adım normal bir isim gibi yanlış düşünme diye açıklıyorum . Deniz ben "dedi . Onu biliyordum o bir sas 'dı o yüzden herkes onu deniz diye biliyordu. Bunlar alanında olan en iyi ekipti . İsim olarak en çok Gece'yi duyuyorduk. Her zaman komutanlar bilinirdi. Ama Deniz'inde kendi çapında daha önce başarısı çok olduğundan onuda tanımayan yoktu. Geriye iki kişi kalmıştı. Eliniz uzatan kişi "Bulut ben , denizle çok yakınız ondan kıskandım dedi güldü havacıyım ben " dedi. "Rüzgar fırtına filan daha iyi olurdu ama siz ne uygun gördüyseniz " dedim. Diğer kişi çok yüzüme bakmıyordu. " Adım huysuz " dedi . Başka bir şey demedi . Hoca hemen konuşmaya başladı. " bir isim istemedi , şşt pşit diye sesleniyorduk. Çok huysuzdur kendisi ondan öyle dedik ."dedi. Gülümsedim ama hala göremediklerini unuttum . " Benim adımı söylememe gerek varmı "dedi . Maskemi indirdim şapkamı kafamdan çıkardım . " Bende adsız " Hepsi yüzüme şaşırmış ifadeyle bakıyordu.Onlara sonsuz güveniyordum.Ev gibi geliyordu. Vatan aşkıyla yandıkları için kalplerimiz bir olduğundan olsa gerekti. Bulut" bakın ben kadın demiştim "dedi. "Senin kadın olduğunu söyledim bana saçmalama dediler bu üçü bu kadar iyi olan bir kadın olamaz dediler bende olur dedim. Beni haklı çıkardın" diyerek devam etti cümlerine "Teşekkür ederim iyi olduğumu düşündüğünüz için " dedim. Gece "oturmaz mısın bizde kahve içiyorduk " Oturdum hoca kahve verdi banada başımla selamladım. Sohbetlerini dinledim bir birleriyle o kadar güzel anlaşıyorlardıki şaşırmıştım. Çünkü hepsi o kadar sert ve soğuk ki kimse yokken içlerinden bir çoçuk çıkıyordu. Onlar sohbet etti ben dinledim . Onları dinliyordum ama aklımda o hala maskenin altında olan yeşil gözlerin sahibi vardı. Neden göstermiyordu yüzünü bilemiyordum. Çok konuşmuyordu oda etrafı izliyor dinliyordu düşünüyordu sadece diğer çoçuklar gibi neşeli değildi. Onlar sohbet ederken ben izin isteyip odaya geçtim. Arkamdan bile hala bakışları gitmiyordu. Sürekli takipteydi mesleki deformasyon olduğunu düşündüm manyak olabilceğini düşünmek istemiyordum. Perdeyi kapatmak için cama yaklaştığımda camdan yine göz göze gelmiştik. Bekledim gözlerini çekmesini ama çekmedi bende inat ettim . Yarım saat sonra sıkıldım. Kafamı çevirdim. Perdeyi kapattım. Bugünde artık uyumazsam ya deliricektim yada deliricektim. Yavaş yavaş duşun yolunu ttuttum . Duş alıp pijamaları giyip yatağama kuruldum. Silahım emniyetini açıp baş ucuma koydum her akşam yaptığım gibi tavanı izlemeye başladım .Küçükken hayallerim olurdu artık öyle hayalde kurmuyordum. Büyüdükçe birde olabilcekleri hayatınızın akşına göre az çok tahmin ettinizde hayal kurmayı bırakıyordunuz. Zaten ne hayal ne vatan ne de ailem aklımda bir tek şey vardı o yeşil gözleri çıkaramıyordum . Ne biliyordum aslında ne bilmiyordum onu. Saate baktım 2 olmuştu. Rahatsız olmuştum yatak batıyordu uyku gelmiyor 6 ıncı gün olmuştu. Dayanamıyordu vucudum ama uyuyamıyordum. İlk işim kalktıp maskemi takmak oldu üstümü değiştirip kapıya yöneldim. Kapıyı açtığımda orda birinin oturup sigara içtiğini gördüm . Bana baktı bende ona baktım. Üstünde üniforma yoktu . Hiç kendini bozmuyordu askerde değildi gözlerini gözlerimin içine dikince kim olduğunu anlamıştım . Maskesiz olması yüzünü görmem beni öyle bir şok etmiştiki ne konuşabiliyordum ne kıpırdıyordum. Ayağa kaltı bana doğru hareket etmeye başladı ama ben hala boş boş bakıyordum yanıma kadar geldiğinde yüzüme baktı. "Neden ayaktasın bu saatte "dedi "Komutanım ben " maskemi aşağı çektim . " uyuyamıyorım bir süredir " dedim. "Ne kadar bir süre oldu" dedi. Hala şaşkındım cevapları otomatik olarak veriyordum . Yeni çıkmaya başlayan sakalları , bembeyaz teni o kadar pürüzsüz kemikli bir yüzü vardıki insan baktıkça bakası geliyordu kendime gelmekte zorlanıyordum. " 6 ıncı gün bugün komutanım " dedim. Yüzüme öyle bir baktı ki Dalga geçmeye başladığımı düşünüyor bence öyle vurdum duymaz bir ifadesi vardı . " Halisülasyon görüyormusun " dedi Görmem mi diyemedim. " Evet komutanım görüyorum mesela şuan maskeniz yok" dedim . " O gerçek yalnız " dedi. Benim nutkum tutuldu. Birşey diyemedim . O bana bakıyor ben ona bakıyorum. Sadece baktık ne kadar dakika olmuştu ne kadar saniye bilmiyordum . Düşünemiyordum tanıdık bir his vardı o yüzde , o gözlerde bir tanıdıklık hissi bir ev hissi vardı . Bir ruhumu doyuran birşeyler vardı ondan susuyordum . Bu hissi o kadar özlemiştim ki konuşup bozmak istemiyordum. Ben bunun için dururken o neden susuyordu. Neden kızmıyordu neden kovmuyordu. Anlamlandıramıyordum. Yüzüme öyle bir bakıyordu ki birşey arar gibi bir eksik parçayı arıyor sanki elimi istemsizce bir sorun olduğunu düşünüp yüzüme götürdüm. Bir anda elini kaldırdı elimi yüzümden çekti. Dahada anlamsızca bakmış olmalıyım ki açıklama gereği duydu. " Çok tanıdık geliyorsun çıkarmaya çalışıyorum bir sorun yok yüzünde , Çok " dedi Susstu ne dicekti . Çok mu güzelsin dicekti şaçmalama eylül koca komutan adını her yere duyurmuş sana mı bakıcaktı. Oda benden sıyrılıp bir adım geri atıp başını salladı. Neden konuştum ki neden işte bu yüzden susmam gerekiyor. Ama yok beceremiyorum . Kafasını tekrar kaldırdı. "İlaç var bende iyi gelir dinlenirsin ben yarın komutanada söylerim uyursun bütün gün çok yorgun olmalısın " dedi . " Bu gece uyusam yeterli "dedim Kendi bölümüne ilerlerken onu izledim usulca ışığı açmadan içeri girdi . Elinde bir kutu ve bir bardak suyla geldi. Ne bir ses çıkarmıştı . Ne de ışık açmıştı . Nasıl görmüştü. Anlamıyordum . Elindekileri bana uzattı. Hiç sorgulamadan içtim. Nasıl bu kadar güvenebildiğime şaşıyordum. Kim ne olursa olsun bin defa sorgulardım. Neden direk elinde alıp içmiştim. "Teşekkür ederim komutanım " dedim . " Hadi git yat uzan bir süre sonra uykuya dalarsın zaten."dedi. Demesiyle gidicekken yüzüne baktım. " Sizden uyuyamıyorsunuz sanırım " . Başını hayır anlamında salladı. "Biz alışkanlıklarımızdan vazgeçmeyiz dağda olmasakta birimiz hep nöbet tutar " dedi Başımı anladığımı göstermek için sallayıp "iyi nöbetler komutanım" dedim " İyi geceler eylül yakında senide burda görücez "dedi . Oturduğu yere doğru yürürken bana kal gelmişti. Anlamaması için farkettiğimde arkamı dönüp kaldığım yere yürüdüm. Beni şok eden nöbet tutmak değildi , adımla ilk defa onun azından duymamdı . Benim gibi daha ne kadar hayranı ne kadar tapan vardır ona uğruna canını verebilcek kaç askeri vardır benim ona böyle davranmamın bir önemi yok zaten görmeyecekti beni diyip her zaman yaptığımı yaptım. Kendimi bir şeyi beceremeceğimi inandırıp hayallerimi yıkıp yalnızlığıma geri döndüm. Odama usul usul yürürken gözlerini üstümde hissediyordum. Öyle bir enerjisi vardı ki baktığını hissettiriyordu. Yavaşça kapıyı kolunu indirdim ve durdum . Arkamı döndüm. Göz göze gelmiştik ona asker selamımı verip içeri geçtim . Yavaş yavaş ilerleyip kendimi yatağa attım. Aklıma o an dank etti. "Yakında senide burda görücez. " Çok halsiz ve yorgun hissediyordum . Yatağa uzanmamla bir alarm sesi duymam bir olmuştu . Yada ben öyle olduğunu zannetmiştim . |
0% |