@unixerel
|
2.Kaza Selammm.Yeni bölümle karşınızdayım. Kitabı 20 kişinin okuduğunu görünce nasıl mutlu oldum anlatamam. Yorumlar ve oylar için de teşekkürler. SEVİLİYORSUNUZ💋💋💋 Keyifli okumalar. Çağrı'dan Bugün yeni okulumda ilk günümdü. Normalde atanmayı beklerdim ama babamın bir arkadaşı okulun sahibi olduğu için bu yıl eğitim verebiliyorum. Okuldan çıkmıştım. Arabayla eve gidiyordum ki ışıkların orada bir kaza olduğunu fark ettim. Tam kazanın yanından geçerken bu gün ilk derslerine girdiğim sınıfta ki dikkatimi çeken kızın yerde yattığını fark ettim. Trafiği telikeye atmadan kazanın olduğu yerde durdum. Arabadan hızlıca inip kızın yanına gittim. Sanırım adı Adal' dı. Adal' ın yanına gittiğimde yanına çömelerek onu sırtından hafifçe kaldırdım. Bilinci yerinde değildi. Onu hemen kucağıma aldım ve arabamın arka koltuğuna yatırdım. Civardaki en yakın hastane bizim ailenin hastanesiydi. Adal' ı oraya götürüyordum. (15 dakika sonra) Arabayı hemen park edip Adal' ı arka koltuktan aldım ve onu hastaneye taşıdım. Hastanedekilere hemen bir oda hazırlayın dediğimde beni tanıdıkları için hızlıca emirimi yerine getirdiler. Adal' ı hastanenin en lüks odalarından birine götürdüm ve onu hemen yatağa yatırdım. İki dakika sonra bir doktor geldi ve Adal' a belli testler yaptıktan sonra ciddi bir şeyinin olmadığını sadece çarpışmadan dolayı bilincinin kapalı olduğunu ve bir ayağının kırık olduğunu söyledi. Doktor sanki bir şeyler daha söyleyecekmiş ama kararsız kalmış gibiydi. "Çıkar ağızındaki baklayı." dediğimde konuşmaya başladı. "Çağrı bey, hastanın vücudunda çeşitliri iz ve yaralar gördük." dedi doktor. "Ne yarası doktor?!" dediğimde irkilmiş ve hemen cevap vermişti. "Bazı tekme ve... kemer izleri gördük. Ayrıca bir sürü çizik ve yanık da vardı. Şiddete uğramış olmalı." dediğinde çok sinirlenmiş ve üzülmüştüm. Adal' ın ailesi iyi insanlar değildi sanırım. Bunu uyandığında Adal ile konuşmalıydım. "Tamam gidebilirsin." dediğimde doktor odadan çıktı. Yatağın yanndaki sandalyeye oturdum ve biraz Adal' ı izledim. Anneme çok benziyordu. Bir zümrütü andıran gözleri, uzun kırmızı saçları, yüz hatları. Ayrıca ben ve kardeşlerim gibi zeki, en küçük kardeşim gibi sevecen ve babam gibi ağırbaşlıydı. Nasıl bizim ailemizden olmayan birisi bize bu kadar benzeyebilirdi? Adal' ın ailesini aramam gerektiğini hatırlayıp Adal' ın sınıf öğretmeninden numarayı aldım ve aradım. +90212... aranıyor. Çalıyor... Aranan kişi meşgul... Belki açarlar diyerek aradım ama yine aynı sonuca ulaştım. Bende son kez aradım ve açmışlardı. "Alo." "Kimsiniz?" "Ben Adal' ın matematik öğretmeniyim. Adal ile ilgili bir şey söylemek için aramıştım." "Size karşı bir saygısızlığı mı oldu?" Arkadan ˆHele bir saygısızlık yapmış olsun. Ben ona gösteririm saygısızlığı.ˆ diye bir ses duydum. "Hayır, hayır. Bir saygısızlık yapmadı. Adal bir araba kazası geçirdi. Onu hastaneye getirdim. Sizin de haberiniz olsun diye aradım." "Bir kezde hayırlı bir iş yapsa şaşarım zaten. Her neyse hangi hastanedesiniz öğretmen bey?" "*** hastanesindeyiz. Şu an Adal' ın bilinci kapalı ve ayağı kırık. Doktorlar yakında uyanacağını söyledi. Siz gelene kadar uyanmış olur." "Tamamdır öğretmen bey. Biz hemen geliyoruz." Telefon kapanırken arkadan ˆKeşke ölseydi o s*l*k kız.ˆ diye bir cümle duyduğumda çok sinirlenmiştim. Nasıl bir baba çocuğu için böyle bir cümle kurar diye içimden geçirdim ama ülkemizin şu anki hali maalesef böyleydi. (10 dakika sonra) Telefonuma bakarken yatakta bir hareketlilik hissetmemle oraya doğru döndüm. Adal uyanmıştı ve doğrulmaya çalışıyordu. Telefonumu sehpahay bırakıp Adal' a doğrulmasında yardım ettim. Etrafa şaşkın gözlerle bakıyordu. "N-Neredeyim ben?" "Hastanedesin. Bir araba kazası geçirdin, ben de seni buraya getirdim." Kaza anını hatırlamış olmalı ki yüzünü buruşturdu. Bacağını oynatmaya çalıştığında canı acımış olmalı ki dişlerini sıktı. "Bacağını çok fazla hareket ettirme. Kırılmış." "Beni buraya kadar getirdiğiniz için teşekkürler hocam." "Sorun değil. Kaza geçirmiş bir öğrencimi öylece bırakamazdım. Aileni de aradım az sonra gelirler." dediğimde yüzünü buruşturmuştu. Gözlerinden tiksinti ve kızgınlık duygularını okuyabiliyordum. "Onlar benim ailem değil." diye kısık sesle söylendiğini duydum. Benim duymamı istememiş gibiydi. Ailesinin ona şiddet uyguladığı doğruydu. 5 dakika geçtikten sonra ailesi gelmişti. Birbirlerini gördükleri için mutlu olmak yerine kızgın gibiydiler. Hızlıca toplanıp bana teşekkür edip gittiler. Onlara Adal' ın yürümesinin iyi olmadığını bir tekerlekli sandalye kullanmaları gerektiğini söylemiştim ama beni dinlemeden hızlıca gitmişlerdi. ... Eve gelmiştim. Arabamı park edip eve girdiğimde herkesin evde olduğunu gördüm. Kapı sesini duyduklarında kafaları bana döndü. Annem nerede olduğumu sormuştu. Ona bir öğrencimin bir kazaya karıştığını ve yaralandığı için onu hastaneye götürdüğümü söyledim. Akşam babam eve geldiğinde onu hastaneden aradıklarını ve kucağımda bir kızla hastaneden bir oda ayarlattığımı söylediklerini anlattı. Ona yemekte anlatırım demiştim. Yemek masasına oturduğumda babam bana neler olduğunu sordu. "Hastaneye götürdüğün kız kimdi oğlum?" "Bugün ilk derslerine girdiğim sınıftaki bir öğrenciydi baba. Eve gelirken bir kazaya karştığını görünce bizim hastaneye götürdüm." "Şimdi durumu nasıl?" "Ayağı kırık ama bir haftaya toparlar dedi doktorar. Ama ailesi ile ilgili bir sorun var." "Neymiş bakalım?" "Doktor testler yapılırken vücudunda kemer, tekme, yanık ve çizik yaraları ve izlerine rastladığını söyledi. Zaten ailesini gördüğünde hiç mutlu olmamıştı. Ailesinden şiddete uğradığını düşünüyorum. Bir de ona karşı bir yakınlık hissettim. Sanki bizim ailedenmiş gibi. Ailedeki herkese benziyordu. Zekası, yeşil gözleri, kırmızı saçları, sevecenliği, ağır başlılığı." "Anladım... O kıza dikkat et oğlum eğer ailesinin onu dövdüğüne bir şekilde şahit olursan söyle. Gerekli cezayı almalarını sağlarız." "Tamam baba." "Yaşanan olaylar dışında nasıldı ilk günün?" "Bu okuldan önce özel okulda da ders verdim anne. Pek bir fark yoktu." ..... Adal' dan Eve gelmiştik. Tam odama geçicekken o adam(şerefsiz, haysiyetsiz, pislik olan baba diye adlandırılıp insan bile olmayan varlık) beni yanına çağırmıştı. Yanına gittiğimde neden dikkatli olmadın dedi ve bana tokat attı. Yüzüm omzuma düşmüştü. Artık alışmıştım. Kendimi bildim bileli vücudumda yara izleri vardı. Biraz daha bağırdıktan sonra hemen gidip ders çalışmamı söylemişti. Odama geçip üstümü değiştirdim ve ders çalışmaya başladım. Saat gece 3' e gelirken ne kadar ayağımın sızısından dikkatim dağıılmış olsada tüm ödevlerimi yapmış, bugünkü konuları tekrar etmiş ve 200 soru çözmüştüm. Telefonumu elime alıp yatağıma yüzüstü yattığımda Berk ve Ecrin' den 10 arama ve 32 mesaj olduğunu görmüştüm. Onlarla konuşmuş olanları anlatmıştım. Geçmiş olsun dileklerini ilettikten sonra dinlenmem gerektiğini söyleyip kapatmışlardı. Biraz reels izledikten sonra telefonumu şarja takıp kendimi uykunun huzurlu kollarına bıraktım. 4 saattir ara vererek bölüm yazıyorum. Bu günkü ders planım hayal oldu. Umarım bölümü sevmişsinizdir. Ben sizin için kitap yazıyorum. Siz de lütfen benim için yorum yazın. Yorumlarınızı okumaya bayılıyorum. Benim kitabım sizin yorumlarınız. SEVİLİYORSUNUZ💋💋💋 (928 kelime) |
0% |