BAŞLANGIÇ

bir kadın şiddet gördüğü evden kaçar ve gider,derken bir işe girip para kazanmaya başlar bir ay içerisinde bir adamla tanışır bu adam kadının çok ilgisini çeker ve kadın hayat hikayesini adama anlatır adam kadına üzülür ve ona yardım etmek ister sonrasına adam kadını memleketine götürür genç adam ve genç kız birbirlerinin hayatına renk katar birlerini seviyorlardır köyde yeşil ağaçların altında saatlerce uzanırlar akşam olunca derin sohbetler ederler yıldızların altında derken bir gün genç kadının o adamdan çocuğu olur adam buna çok sevinir ama genç adamın ailesi kızı hiç sevmez çünkü hem kaçmıştır hemde kız başkasıyla evlidir sonra boşanma davası açılır ve kadın eski eşinden ayrılır derken genç adamın ailesi kızı istemiyor diye evde sorun çıkar ve yeni bir yere taşınırlar bir gün genç adam eşine balık tutmaya gideceğini söyler bebeği daha sağlıklı olsun diye fakat o gün dışarıda fırtına vardır eşi gitmemesini söyler ama adam dinlemeden evden çıkar ve nehir kenarına gider telefonda son kez olduğunu bilmeden genç adam eşini arar ve beni sevdiğini söyler misin lütfen diye ısrar eder gülerek fakat kız utandığı için geçiştirir derken adam son kez gülümser ve başına yıldırım düşer hayatına son verir kadın anlam veremez alo,alo! diye seslenir fakat hat çoktan gitmiştir o sırada genç adamın teyzesi ile kadın aynı evdedir ve adamın teyzesinin kalbine bir ağrı girer derken bir telefon gelir

...ismail öldü.

-ne

apar topar genç adamın öldüğüne inanmadan hastaneye giderler kadın inanamaz eşinin öldüğüne hastanede çığlıklar koparır karnındaki bebeği bile unutmuştur acıdan,sonra adamın cesedinin başına geçer bedeni hâlâ sıcacıktır ve gülümsüyordur kadın sessizce ağlar o kadar kötü şeyler yaşamıştır ki kendisine iyi davranan iyilik yapan tek kişiyi de kaybetmiştir.

kızın ailesi kızı almaya gelir ve bebeği aldırmasını söylerler fakat genç adamın yüklü miktarda geriye bıraktığı mirası vardır ve bu genç kadın ileride bebeğin mirasını alacağını bilerek aldırmak istemediğini belirtir derken 7 ay geçer ve bebek dünyaya gelir ölen genç adamın abisi bebeği alır ve köydeki dereye atıp boğarak öldürmeye çalışır bir şekilde bebeği kurtarırlar hayatta kalır.bebek annesi ve anneannesi aynı evde yaşarlar birkaç yıl fakat bebeğin annesi sürekli çalışmak zorundadır bu yüzden bebek anneannesini anne yerine çoktan koymuştur babasız olduğunu neredeyse hiçbir zaman fark etmez çünkü hem küçüktür hemde dış dünyayı bilmez derken 3 yaşına gelir ve kuzenlerinin babasını fark eder küçük kız annesine sorar

anne,baba ne demek?

kadın yanıtlamaz fakat küçük kız sonradan sonraya öğrenir fakat babasının olup olmaması onda boşluk bırakmamıştır genellikle dayısıyla vakit geçirir onunla eğlenirmiş küçük zeynep yavaş yavaş büyümeye başlar ve zeynebin astım hastalığı vardır sürekli hastaneye gider orada kalır annesi de yetişebildiği kadar yanında olurmuş o zamanlarda küçük zeynep az da olsa annesiyle güzel vakitler geçirirmiş fakat bir gün anne başka bir adam bulmuş küçük kız hastanede serum yerken birden bire annesiyle bir adamı görür ve annesini ondan sakınmak ister ama hareket bile edemeden onları izler anne anneannenin evinden ayrıldıktan sonra hep otellerde adamlarla takılmaya başlar ve küçük zeynebi de yanına almayı ihmal etmez bir gün zeynep tam uyuyacakken anne ile bir adamın cinsel ilişki yaşadığını görür daha 4 yaşında olduğu için anlam veremez arkasını dönüp sessizce ağlar ve sabah olmasını beklermiş sonradan sonraya anne daha fazla insanla takılmaya başlamış artık değişik evlere gidip oralarda sabahlarlarmış anne her gece başka adamlarla küçük kız yine anlam verememiş sonra araştırmış bir şekilde bulmuş ve kötü birşey olduğunu anlamış anneannesine gittiğinde ona sır olarak anlatmış annesi kendisini dövmesin diye anneannesi zeynebi annesinden elinden geldiğince sakınmış sonra zeynebin sır olarak anlattığı şeyler annenin kulağına gitmiş ve anne zeynebi dövmeye başlamış bulduğu her fırsatta canını yakmış gerek sözlerle gerek fiziksel hareketler ile zeynep anneannesiyle kalırmış her fırsatta bir gün anne hastanedeki adamla evlenmiş ve ankaraya taşınmışlar zeynep de anaokuluna gitmeye başlamış anne işe gidermiş zeynep okula artık anneanneyi hiç göremezmiş bir gün tatile gitmişler zeynep üvey baba ve anne anne ile baba çok çok içmişler ve ateş yakmışlar kumsalda akşam vakti sonra anne ateşin başında dönmüş dönmüş dönmüş ve üvey baba da dönmüş derken birden bire üvey baba ateşe düşüp yanmaya başlamış çığlıklar atıp küçük zeynebe küfürler savurmuş sonra denize koşmuş neyse ki zeynebin teyzesinin evinin orada tatile gitmişler evin yolunu tutup yürümeye başlamışlar fakat anne ile baba zeynebi çoktan arkada bırakıp gitmişler tüm bunlara şahit olan komşular küçük zeynebe acımış ve teyzesine olayları anlatmışlar kıyafet yardımı yapmışlar (ne kadar komik) zeynep her geçen gün daha çok farkına varıp içine kapanmış ankaraya dönmüşler bu defa da anne zeynebi arkadaşlarının evine bırakmaya başlamış küçük kız her akşam yorganın altına girip sessizce ağlayarak annem ölsün artık diye dua edermiş (fakat onun duaları hiçbir zaman kabul olmadı,dilekleri de öyle) her sabahın akşam olmasını her akşamın sabah olmasını bekleyerek günler geçmiş durmuş