
Ey mâşûk-ı dilberim, gözlerinin sevdâsı gönlümde ser-nigûn bir firkat iken,
Bilmez misin ki âşık, uğrunda deryâlar geçer, cümle gamı bir nefeste siler iken?
Saçlarının savtına rüzgârlar secde eyler, ben bî-çâre ise her telinde esîr olurum;
Gamzen ki bir kenz-i letafet, bir tebessümünle devr-i âlemi unutur, sana meftûn olurum.
Ey serv-i revânım, yürüyüşünde âfet var, nazarında bir bahârın latîf sedâsı;
Her adımında gönlümün kal‘ası yıkılır, aşkınla yanar içimin bütün binâsı.
Âh ki, dudağının gül-bergine bir nefes değse idi;
Bütün cihânı ser-mest eylerdi o feyz, o lütf-ı bî-nihâye beni dahi hâle getire idi.
Geceler ki sensiz küfr-i karanlık, sabahlar ise vuslatının nûruna muhtaçtır;
Adınla uyanır bu gönül, hayalinle uyur, çünkü aşkın, kalbimde müebbeddir; ebed-müddettir.
Uğrunda yollar çiğnerim, zindânlar açsam dahi vuslatın tek murâdımdır;
Âşık ne etmez mâşûku için? Cânını cânânına armağan etmek dahi işin evlâsıdır.
Ey yâr-i muhabbetim, bil ki kalemim seni yazdıkça ömrüm uzar, yazmadıkça gönlüm ah-u zâr olur;
Aşkınla nefes alan bu gönül, sensiz her dem mahzun, seninle her lahza bahâr olur.
Gözün gözümde bir ayine-i nurdur, tenin tenimde bir pür-safâyı aktarır;
Vuslatınla yanıp kül olsam dahi, küllerimden yine sana pervâne doğar, yine sana akar.
Ey canımın cânı, bil ki aşkın bir hükm-i ferman, gönlüme kazınmış bir takdir-i ilâhîdir;
Mâşûkun için âşık ne etmez? Sensiz yazı yazmaz, nefes almaz, dünyâda bir lahza bile râhî değildir.
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |

| 522 Okunma |
258 Oy |
0 Takip |
46 Bölümlü Kitap |