@uysal_nehirx
|
Yüksek bir iç çekişle uyanmak zorunda kaldım. Göz kapaklarımı uyanmaya zorladığımda Gray derinden gelen bir kıkırtıyla beni bozguna uğrattı. Neden bilmiyorum ama sanki ortamı derin bir sessizlik kaplayıp gray'in huzursuzluğunu ele vermek istemişti. Sanırım bir sorun vardı. Sonuçta ben buraya bir iş için gelmiştim kıkırdaşıp flört etmek için değil. Gray'i derin sessizliğinden uyandırmak için seslendim; "Hey, İyi misin Gray?" Sesli bir şekilde yutkundu. "Ben iyiyim ama," Aklımdan geçenleri okumuş gibi yüzü iyice asıldı ve uzun siyah saçları yüzüne düştü "Ama, Gray Ama?" "Ama Wilson o biraz kötü," Devamını getirirken Derinden bir iç çekiş yankılandı "Sanırım, Yani evet." Demesiyle içimde kalan son enerji taneleriyle Wilson'un yanına koşuşturdum. Arkamdan gelen ses durmama engel olamamıştı. "Hey!" "Young yerinde kal!" "En azından bekle!" Wilson? Kaşlarım çatıldı. O gerçekten biraz mı kötüydü? Olduğum yerde duvara yapışıp yere doğru kaydım ve anlık gelen duygu patlamasıyla içimdeki çığlık dışa vurdu. "Wilson!" Wilson sanırım komadaydı bunu ağzından yavaş yavaş süzülen kandan, gözlerindeki yaşalardan ve alnında birikmiş terden anlayabilirdiniz. Wilson beni birkaç günde kendine alıştırıp komaya girmişti inanabiliyor muydunuz? |
0% |