@vanelyaa
|
Annemin pat diye odaya dalmasıyla gözlerimi açtım,elindeki valizleri görünce yataktan doğrulup anneme baktım.
"Lara kalk artık" yorganımı çekip "Sana görücü geliyor hadi kızım"
Yataktan fırlayıp annemi omuzlarından tuttum,gözlerinin içine baktım.
"Anne sen ne diyorsun?" Korkuyla "Kızım zaten çok işim var baban çıldırdı bir de senin şokunu çekemem git ve hazırlan"
Annem dolabımı açıp eşyalarımı bavula koyarken ben yatağa oturmuş bo boş aynadaki bana bakıyordum,bir elim ile kendimi cimcikledim. Gerçekten bana görücü geliyordu,yataktan kalkıp elimi yüzümü yıkadım. Odanın içinde telefonumu bulup Araz mesaj atmak için yeltenirken ona ne dicektim? Bana görücü geliyor kusura bakma sevdiğim hoşçakal mi diyecektim? Bence şimdilik söylemeliydim,yoksa kafayı yicenden emindim. İçeri koşarak giren Ella baktım,üstündeki beyaz elbise ile bana baktı.
"Lara bu hal ne?" Pijamalarıma bakıp "İş bana kaldı demek"
Yanıma gelip beni bir sandalyeye otutturdu ve makyajımı yapmaya başladı,o bile benden daha heyecanlıydı.
"Ella sence Araz ne demeliyim?" Biraz korkarak "Sen hala Araz ile konuşuyor musun?" Yanıma oturup "Evet kuzen ya ben onu çok seviyorum ama şu görücü istemiyorum" "Ön yargılı olma belki görücü yakışıklı biridir belki bir romeo'dur yada beyaz atlı prens seni alıp şatosuna götürecektir" Tavana boş boş bakarak "Ya da kenar mahalleden ucube,leş gibi kokan bir devdir" üstüme bir şeyler ararken "Sen de amma ön yargılımışsın seni aldıklarına şükret evde kalmıycan" küserek "Aa prensese bak senin hayalindeki erkekler ancak hayalden ibaret ama nerde?"
Elime gelen mavi bir elbiseyi giyerken sarı saçlarımı tepeden bir topuz yapıp ayağıma beyaz babetler giydim,Kanada babet giymeyi çok severdim.
"Bu arada duyduğuma göre görücü Karadeniz'li soylu bir aileymiş" yatağıma uzanıp "Çok istiyorsan sen evlen" üstüne yastık atıp "Kuzen kanada tıkılı kaldın biraz farklı yerlere git vallah bekar bir şekilde Kanda öl en diye korkuyorum" Gülerek "Sen gül ben sana görücü gelince görücem hele yaşlı biri çıkar amin" kapıdan çıkıp "Gıcıkkk"
Bağırmalarını duyuyordum,koridora cikip merdivenlere ilerledim. Bütün heryer didik temizleniyordu,babam bahçede kahve keyfi yaparken telefonla birine sinir olduğunu gördüm. Annem mutfağa girmiş en güzel Kanada yemeklerini yapıyordu,benden daha çok istekliydiler. Daha üniversite'mi bitirmeden evlendireceklerine inanamıyorum,ben daha hemşire olacaktım.
"Kızım ayak altında dolaşma" elindeki tepsiyi ile bahçeye koşup "Oo Nidya sultan döktürmüşsün" tepsideki böreğe bakarak,çok güzel kokuyordu. "Benim biricik kızım evleniyor tabi ki yapıcam" sıcacık elleri ile yanaklarımı okşadı.
Geri mutfağa gidip yemeklere devam etti,mutfağa girip mis gibi kokuları içime çektim. Ella etrafta koşturuyordu,evi süslemekle meşguldü. Bu kadar gösterişe gerek yoktu,zaten istemiyorum. Kalbimde Ella dedikleri tekrarlanıyordu,ben Raz vazgeçmezdim.
&
Akşam olmuştu,kapının çalmasıyla elim ayağım titremesine bir olmuştu. İçim düşen bir şüphe vardı,bu evlilik bir anlaşma üzerine gibiydi. Kapıyı açıp dışarıdaki siyah giyimli adamları inceledim,ellerinde silahlar vardı.
"H-Hoşgeldiniz" içeri buyur ederek "Hoşbulduk güzel kızım" öndeki genç ve bakımlı bir hanım
Sonradan giren iki adam gördüm,bir elinde çiçek vardı. Elindeki çiçeği alırken onu biraz inceledim,dev gibiydi. Yeşil gözlü ve siyah şaclı bir beydi,çiçekleri alıp mutfağa ilerledim. Hepsi oturduğunda mutfakta Türk adetlerine uygun olan kahve cezve koyuyordum.
"Kuzum" annemin sesiydi "Bunları da görecektim senden tek istediğim mutlu olmam"
Bana sımsıkı sarılıp sanki sonkez kokumu içine çekiyordu gibi nefes aldı,anneme sımsıkı sarılıp hiç bırakma ayrılmak istemiyordum.
"Ben mutlu olucam" istemeyerek
Annem ayrıldığında dolmuş gözlerimi silip kahveleri aldım ve içeri geçtim. Hepsine kahvelere dağıtıp Ella yanına oturdum.
"Kızımız da çok güzelmiş" O kadın "Öyledir o bizim nurumuzdur" babam "Ama onu üzmeyeceksiniz" eşim olucak kişiye dikdik bakarak "Bu arada oğlum Kuzey Han"
İsmi demek Kuzeydi aynı gözleri gibi bakışları bile bir soğuktu,içinde geçen büyük bir fırtına vardı. Ama gözleri saklıyordu,kalbine gömerek onu gizliyordu.
"Sadete gelelim" Kuzey annesi "Allah emri peygamberin kabriyle kızınız Lara oğlumuz Kuzey istiyoruz" Sinsice gülerek "Verdim gitti" babam hiç düşünmeden
Sanki onu tehdit eden bir vardı,bu kadar aceleci olması bir sebebim olmalıydı. Ayağa kalkıp hepsi ile sarılırken Kuzey sarılması bile bir soğukluktu ama nefesi çok sıcaktı.
"Sen artık bana aitsin" kulağıma fısıldayarak
Bu aile kimdi?
|
0% |