@vanilyab2
|
Helööö yeni bölümle karşınızdayım oy vermeyi unutmayınn:) İnstegram hesabım "Vanilyab.2"bölümlerden hızla haberdar olmak istiyorsanız takip etmeyi unutmayın.
Derin bir nefes aldım ve karşımdaki binaya bakmaya kestim daha fazla geç kalamazdım ,hızlı adımlarla şirkete girdim. Danışman kıza doğru ilerledim . "Merhaba Ömer Bey'in odası hangi kattaydı" "Merhaba siz Ela hanım olmalısınız Ömer bey de sizi odasında bekliyordu yirmi sekizinci katta. Oradaki arkadaşlarımız size yardımcı olacaklar" "Teşekkür ederim kolay gelsin" Asansöre bindim ve gideceğim katı tuşladım. Asansör resmen her katta durmuştu gerçekten benim için sabah ,sabah, işkence gibi olmuştu eğer bu her sabah olacaksa gerçekten ben üç ayda kafayı yerdim. Nihayet ineceğim kata gelince asansörün kapısı açıldı ve insanların arasından hızla saıyrılarak indim . Biraz ilerledikten sonra karşımda çalışan insanları gördüm herkes bir oraya bir buraya koşturuyorlardı gözlerim etrafta dolaşırken bir kızı gördüm mini bir etek ve krop giymişti boya olan sarı saçları bir kilometre öteden belli oluyordu resmen, hele yüzündeki on kilo makyajdan bahsetmiyorum bile. Her ne kadar muhatap olmak istemesem de mecbur olduğum için ona doğru ilerledim. "Merhaba" Sesimi duymasıyla elindeki telefonu bıraktı ve bana döndü. "Merhaba şekerim birine mi baktın" "Ben Ömer Bey'in yeni asistanıyım da odası nerede diye soracaktım" "Hmmm demek sensin Yeni asistan bak ileride solda şekerim" "Sağ ol teşekkür ederim. Bu arada ben Ela" Uzatığım elimi hızla kavgaladı ve sıktı tırnakları elime batmıştı bu kadar tırnak olmazdı tamam ben de tırnak yaptırıyorum ama bunun kadar büyük yaptırmıyorum. "Ben de Ayça şekerim memnun oldum" "Tekrar tanıştığıma memnun oldum Ayça sonra görüşürüz" "Görüşürüz ,görüşürüz şekerim" Kızın yanından hızlı adımlarla uzaklaştım ucuz parfüm kokusundan midem bulanmıştı koridorun soluna döndüğüme karşımda onun odası vardı. Kapıyı tıkladım ve beklemeye başladım. "Gel" Gel komutunu duymamla kapıyı açıp içeri girdim . Gözlerin büyük ve geniş odada onu arada en sonunda buldum kocaman büyük ve geniş masanın arkasında koltuğunda duruyordu odası gerçekten bayağı şıktı her detayı özenle diziayna edilmiş gibiydi. Ömer'in arkasında duvar yerine cam vardı resmen şehir ayaklarının altındaydı geniş ve büyük masanın sağa ve solu raflarla kaplıydı raflar ise kitaplar ve dosyalarla masanın önünde siyah deri büyük koltuklar vardı ve tabii masanın üstünde ise bir sürü ödül. "Hoş geldin asistan" Dudağımda alaylıbir gülüş oldu. "Hoş bulduk patron" "Tam tamına on yedi dakika geç kaldın" "Bu benim yüzünden olan bir durum değil sizin yüzünüzden olan bir durum " Koltuğuna yaslandı ve gözlerini kısarak bana baktı." Senin geç kalman nasıl benim yüzümden oldu gerçekten merak ediyorum" Bir iki adım atarak odanın ortasına geldim" Şöyle ki odanızı en üst katta olduğu için ve ben de asansörle geldiğim için doğal olarak her katta durmam gerekti .Bu yüzden geç kaldım sevgili patronum" "Hmmm o zaman şöyle yapalım sen artık daha erken gel böylelikle geç kalmazsın" Bu adam benim fazlasıyla canımı sıkıyordu. "Ben işe saat yed'de başlarım Ben odama gelmeden sen benim odamda olacaksın sabahları sadece, Türk kahvesi içerim sana verdiğim dosyalar masamda hazır bir şekilde olacak eksik bir şey istemem. Dağınıklıktan da nefret ederim odamın temizliğinden de sen sorumlu olacaksın. Bu ilk iş günün diye sana tolerans geçiyorum ama bundan sonra geç kalmak yok ve sakın bir şey eksik yapma" "Başka bir arzumuzda var mı" "Var ama ona daha zaman var" Bu adam şaka falan mı Ben bununla değil üç ay üç saat bile idare edemezdim . "Odan benim hemen yanımdaki oda . Masanın üzerinde biraz dosyalar var incele ve hataları bana bildir sonra o hataları düzelt özetini geç. Benim şimdi çıkmam lazım ufak bir işim var geldiğimde o özetler masanın üzerinde olsun" Ayağa kalktı ve bana doğru geldi. "Senin karşında bir oda var orada çalışan Yaren adlı bir kız var söyle ona sana şirketi gezdirsin" Yanıma kadar geldi ve yine dibimde durdu. "Hadi asistan işe başlamak için ne bekliyorsun öpücük falan mı" Yüzümü buruşturdum ve ona baktım"Sağ ol almayayım" "Hadi o Zaman seni bekleyen bir sürü işi var daha" Arkamı döndüm ve odadan çıkmak için hamle yaptım ama tabii kolumun tutulmasıyla olduğum yerde kaldım. Tekrar ona baktığımda çatık kaşlarıyla bana bakıyordu. "Ne yapıyorsun asistan" Kaşlarımı çatarak ona baktım. Bu herif bipolar falan mıydı biraz önce işlerin başına geç demiyor muyum bid ne yapıyorsun diyor. "İşler seni bekler demedin 'mi odama gidip çalışacağım işte" Kolumu bıraktı ve bana yaklaşarak yüzümü yüzüne yaklaştırdı. "Asistan sen hep benim arkamda olacaksın ben çıktıktan sonra çıkacaksın ve ben yürüdükten sonra yürüyeceksin anladın mı şunu o güzel kafana sok sen hep benim bir adım arkamda olacak" Ben donup kalırken o geri çekildi ve odadan çıktı üzerimdeki şaşkınlığı attım ve arkasına baktım dediklerini yeni yeni algılamaya başlıyor dum. Derin bir nefes aldım ve kendime geldim önce şirketi kezecektim sonra da benden istediği dosyaların özetini çıkaracaktım. Bana bahsetidi odaya doğru ilerledim kapıyı yavaşça çaldım . "Gel" Kapıyı yavaşça açıp içeri girdim karşımda çok genç bir kız vardı tahminen daha yirmilerinin başında olmalıydı.kısa siyah saçları vardı kahve renkli gözleri vardı dolgun dudakları ve küçük bir burnu vardı. Beni karşısında görünce hemen ayağa kalktı. "Merhaba Ela hanım bende sizi bekliyordum " "Meraba " Yanıma geldi ve elini uzattı"Ben Yaren " Bana uzatığı eli hemen sıktım "Bende Ela Yaren ,hanım demene gerek yok adımla hitap etsen yeter " Yüzünde hafif bir gülümseme oldu"Peki o zaman Ela hadi bir an önce sana şirketi gezdiriyim" "Olur " Birlikte odasından çıktık ve dolaşmaya başladık . "Sen kaç yaşındasın Yaren " "Yirmi bir yaşındayım Ela " "Daha çok küçüksün neden bu yaşta çalışıyorsun . Üniversite okumuyormusun " "Okuyorum ben burda sıtaj yapıyorum " "Anladım " Aklıma gelen şeyle Yarene döndüm . "Yaren sana bir şey sorucam ama bu konuştuklarmız aramızda kalsın " "Merak etme Ela konuştuklarımız aramızda " "Bu Ömer nasıl birisi ona nasıl davranmam lazım " Biraz düşünüp anlatmaya başladı . "Ömer bey çok kuralcıdır asla ama asla onun izni olmadan bir şey yapılmasına tahamül edemez ,Sonra disiplinlidir ,çok ama çok titizdir ,kimse ona karşı hata yapmak istemez eğer birisine bir iş verdiyse onu en iyi şekilde ister. Burdaki her kes Ömer beyin gazabından korkar " "Hmm o zaman ben'de Ömer bey'den korkmalıyım " "Aslında korkulucak bir şey yok onu istediği şeyleri en iyi şekilde yaparsan fazlasıyla karşılığını alırsın " Bir anda durunca bende durdum bana baktı ve tekrar konuşmaya başladı . "Bak ben unuturma Ömer Bey'in her gün neler yaptığı, hangi toplantılara girice ,neler sevdiği ,notlar var bana uğra sana veryim onları ben çok unutkanım unuturum sana vermeyi " "Sağol Yaren " "Bir şey diğil " Koluna girdim ve ona gülümsedim."Ee hadi o zaman gezdir bana şirket " * * * Önümdeki son dosyanında özetini çıkarmıştım . Sonunda be resmen her yerim tutulmuştu. Yaren ile birlikte şirketi gezmiştik gerçekten büyük bir şirketi . Yaren bana şirketi gezdirmişti Ömer'in neler sevip neler sevmediğini anlatmıştı ve gün içinde yaptığı şeylerim programını vermişti. Yaren'i sevmiştim normalde kimseye kolay, kolay kanım ısınmazdı ama Yaren'i sevmiştim yaşına göre çok olgun bir kızdı ve de çok güzel Duru bir güzelliği vardı . Şirket'i gezmeyi bitirdikten sonra Yaren'le birlikte tekrar odaların olduğu kata dönmüştük vedalaşıp odama döndüğümde ise gördüklerim beni şaşkına çevirmişri. Resmen masanın üzerinde yirmi'den fazla dosya vardı ve benim aptal patronum benden bu dosyaların özetini istemişti. Şu an ise tüm dosyaların özetini bitirmiştim resmen kaç saattir buradayım bilmiyorum çok acıkmış ve çok yorulmuştum. Masanın üzerindeki telefonumu aldım ve saate baktım saat üç buçuk'du. Offf resmen saatlerdir beudaydım . Özetini çıkardığım dosyaları aldım ve Ömer'in odasına gittim bildiğim kadarıyla daha gelmemişti .Bu yüzden kapıyı çalmadan direk odaya girdim . Evet tahminlerim doğruydu hala gelmemişti masaya doğru ilerledim ve dosyalar masanın üzerine bıraktım. Odadan tam çıkacaktım ki kapıda birisine çarptım ve geriye doğru sendeledim tam yere düşecektim ki bir elin belime dolandı ve beni kendisine doğru çekti. Bir an refleksle elimi boynuma doladım. Kafamı kaldırdığımda ise karşımda Ömer vardı . Onun koları benim belimde benim kollarım onun boynunda ve yüzlerimiz birbirini çok yakındı birbirimizin gözlerine kitlenmiştik ne o nede ben bir birimizden ayrılmıyorduk . Taki ince cilveli ve bi okadar cırtlak kadın sesi duyana kadar. "Ömerciğimm" Hızla ondan ayrıldım oda bana sardığı kolarını benden ayırdı . Hemen Ömerin arkasındaydı Sera denen kadın kıskanç gözlerle bana bakıyordu . "Kusura bakmayın Ömer bey görmedim sizi " Beni biraz inceledi sonra ise masasına soğru ilerled . "Önemli değil asistan. Senden istediklerimi haletinmi " "Evet haletim eğer benden istediğiniz bir şey yoksa yemek yemeye gide bilirmiyim" Tam koltuğuna oturucaktıki biran duraksadı sonra bana döndü. "Sen daha yemek yemedinmi " "Hayır dosyaların özetini çıkartmakal uğraşıyordum bu yüzden fırsatım olmadı" "Tamam sen bana bi sade kahve yap sonra git karnını doyur " "Tamam " Tam odadan çıkıcaktım ki Sera denen kadın önümü kesti . "Banada sütlü bir late getir " "Pardon ama garsona benze bir halimi var ,yok ayrıca ben sizin asistanınız diğilim " Sera hemen Ömer baktı ve onun yanına doğru ilerledi . "Yaa Ömer bu asistanına benim kim olduğumu öğret " Ömerin heme karşısındaki koltuğa oturup ona bakmaya başladı . Serayı önemsemeden odadan çıkıcaktım ki O nun sesini duydum . "Evet sen onun asistanı diğilsin ama benim odamdaki misafire böyle davranamasın o yüzden git ve senden istenileni yap " Gözlerimi devirdim ve odadan çıktım Yaren'in bana gösterdiği mutfağa doğru ilerledim mutfağa doğru ilerlerken Ayça denen kızı gördüm . Silikon olduğu beli olan göğüsleri bir kilometre öteden belli oluyordu elindeki telofonla bir şeyler okuyordu . Benim geldiğimi görünce telefondan kafasını kaldırdı ve bana baktı. "Ay şekerim sen Ela korkan mısın ya neden daha önce söylemedin bir fotoğraf çektirdik. Ben senin hayranınım" "Maalesef şekerim hayranlarımla fotoğraf çektirmiyorum" Onu önemsemeden yoluma devam ettim hala arkamdan bir şeyler söylüyordu ama önemsemedim. Nihayet mutfağa geldiğimde kahveleri hazırlamaya başladım ,elim çok lezetlidir ama zorda kalmadığım sürece asla bir şey yapmazdım . Burası o kadar sıcaktıki giydiğim takımın ceketini çıkardım zaten alta kalın askılı takımın kurobu vardı . Kahveler olunca tepsiye koydum ve Ömer Bey'in odasına doğru yola koyuldum önce kendi odama uğrayıp ceketimi bıraktım sonra ömer Bey'in odasına gittim ve kapıyı çaldım. "Gel " Kapıyı açtım ve içeri girdim odada başka bir adam daha vardı Seranın hemen karşısında oturuyordu ben Ömer beye ilerlerken adamın bakışları bendeydi resmen beni baştan aşaya süzüyordu . Ömer Bey'in bakışlar ise adamdaydı çatık kaşlarıyla adama bakıyordu . Ömer Bey'in masaının yanına geldim ve tepsideki kahvesini önüne koydum . "Eline sağlık" "Afiyet olsun" Sonr ise Sera'nın kahvesini önüne koydum ,Ömer beye baktım . "Başka bir şey yoksa çıka bilirmiyim " Ömer bey tam konuşucaktı ki başa bir erkek sesi onu böldü. "Bana ne içiceğimi sormuyacakmısın yeni asistan" "Burası çay bahçesi diğil Sekan "dedi Ömer bey. Ömer bey'e bakarak konuştum"Bende garson diğilim zaten "sonra tekrar adının Serkan olduğunu öğrendiğim adama döndüm.
Yüzünde piç bir gülümseme vardı. "Sağol isremiyorum bir şey" Madem istemiyorsun ne diye beni oyalıyorsun aptal,burda açlıktan ölüyorum . Odadan çıkmak için Ömer bey'den izin alıcaktım ki o benden önce davrandı. "Bu günlük bu kadar çalıştığın yeter eve gide bilirsin " Ondan böyle bir şey beklemiyordum ama bu benim işime gelirdi . "Peki yarın görüşürüz o zaman patron" Yüzünde çok ufak bir gülümseme oldu. "Görüşürüz asistan " Hızlı adımlarla odadan ayrıldım ,kendi odama gidip hızlı bir şekilde eşyalarımı toparladım ve odamdan çıktım yine bir asansör facası yaşamıştım tabi nihayet inicem kata gelince asansörün kapıları açıldı, asansörden inmemle yanıma koşarak bir güvenlik görevlisi geldi. "Ela hanım Ömer Bey'in talimatı var sizi dışarıdaki araç bırakacak evinize" Ne benim için arabamı ayarlamıştı bu adam gerçekten inanılmaz ,beklenmedik şekilde davranıyor ve beklemedik şekilde hareket ediyor 'du hem beni Seren denen kadın yanında küçük düşürüyor şirketten eve giderken de benim için araba ayarlıyor . "Ela hanım dışarıdaki araç sizi bekliyor " Güvenlik görevlisinin sesini duymamla düşüncelerimden sıyrıldım . "Tamam teşekkürler" Şirketten dışarı çıktım karşımda beni bekleyen siya bir BMW vardı şoför olduğunu tahmin ettiğim adam hızla bana doğru geldi. "Ela hanım size eve ben bırakacağım" "Tamam gidelim hadi" Hızlı adımlarla benden önce davranarak arabaya doğru ilerledi ve arabanın arka kapısını benim için açtı . Benim için açılan arabanın arka koltuğuna geçtim ve oturdum kapım kapatıldı , şöför de hızla arabaya bindi arabayı çalıştırdı ve hızlı bir şekilde şirketten ayrıldık. "Ömer bey isterseniz siz önce bir yemeğe götürmemi istemişti" "Sağ olun ama gerek yok beni eve kadar götürseniz yeter" " Peki Ela hanım siz nasıl isterseniz" Benden yaşça büyüktü Bu yüzden bana Ela hanım demesini istemiyordum. "Bana Ela hanım demeyin lütfen ismimle hitap etseniz yeter, Bu arada sizin isminiz neydi" "Peki siz nasıl isterseniz benim adım da Hakan" "Tanıştığıma memnun oldum Hakan abi" "Ben de tanıştığıma memnun oldum Ela hanım şey yani Ela" Ona gülümsedim ve önüme döndüm tam o sırada telefonumun çalması ile bakışlarım çantama indi . Hızlı bir şekilde telefonumu çantamdan çıkardım ve arayan kişiye baktım. Ferit. Benim çocukluk arkadaşımdı Eftalya benim için ne kadar değerliyse Ferit de bir o kadar değerliydi Eftalya Ben ve Ferit çocukluğumuzdan bu yana hiç ayrılmamıştık birlikte büyümüştük. Eftalya'dan sonra benim için en değerli arkadaşlarımdan biri hatta onu arkadaş demem çünkü o benim kardeşim gibiydi en mutlu günümde en zor anımda hep o ve Eftalya vardı. Telefonu daha fazla bekletmeden açtım ve kulağıma götürdüm. "Elaaaaaaa sen Türkiye'ye döndün ve bunu bana haber vermedin mi ve ben senin Türkiye'ye döndüğünü günler sonra mı öğreniyorum" "Bağırma fırsatım olmadı haber vermeye" "Tabii fırsatın olmaz o kadar barlarda geziyorsun nasıl fırsatın olacak" "Açma o konuları Ferit İnan bana durumlar o kadar karışık ki" "Kızım bu Cenk olayını daha yeni öğreniyorum bir de bakıyorum ,Bu sefer de magazin programlarındasın gerçekten hızına yetişemiyorum , bana gel her şeyi konuşalım" "Tamam gelirim" "Ama hemen gel hem akşam parti veriyorum kızım" Parti mi of yine beni can alıcı noktadanmdan vurmuştu buna nasıl hayır diyebilirim ki. "Tamam oraya geliyorum" "Hadi çabuk bekliyorum" Telefonum kapattım ve Hakan abiye döndüm. "Hakan abi eve gitmiyorum bir arkadaşıma uğrayacağım beni oraya bırakabilir misin" "Tabii ki de bırakırım Ela sen bana adresi söyle yeter" Hakan abiye gideceğim adresi söyledim ve geriye yaslandım Ferit özlemiştim her ne kadar iki yılda arada bir görüşsek de insan yine de sevdiklerini özlüyordu. Ferit'in babası birçok şirkette Benim babamla ortaktı ama Ferit'in babasının şirketinde gözü yoktu o daha çok özgür ruhluydu bu yüzden çalışmıyordu adam dünyayı geziyordu bu yüzden de pek görüşme fırsatımız olmuyordu insanın sevdiği insanla arasına mesafe girince onun değerini o zaman anlıyordu. Düşüncelerimden Hakan abinin sesini duymamla sıyrıldım . "Ela geldik " Kafamı cama doğru çevirdim evet Fatih'in evine gelmiştik araba şu an kocaman villanın önündeydi. Hakan abiye baktım ve gülümsedim"Teşekkür ederim Hakan abi sağ ol" "Ne demek lafı bile olmaz" "Sağ ol abi" Hızlıca toparlandım ve arabadan indim hızlı adımlarla eve doğru ilerledim sesler arka bahçeden geliyordu adımlarımı o tarafa doğru çevirdim. Her yer süslenmeye başlamıştı Fatih erkenden parti hazırlıklarına başlamış anlaşılan. Ve işte orada çalışanlara yardım ediyordu. "Feritoooo" Sesini duyması ile bana baktı yüzünde kocaman bir gülümseme oldu ve Koşarak bana doğru gelmeye başladı. Kollarımı açtım ve koşarak ona doğru ilerledim üzerine atladım. Neyse ki yere düşmeme engel oldu kaslı kollarıyla beni tuttu ve etrafına döndürmeye başladı. "Kimler gelmiş kimler gelmiş benim kardeşim yurduna dönmüş" Beni o kadar hızlandırıyordu ki artık kahkahalarım havada uçuşuyordu zorlukla konuştum. " Ay Ferit indir beni başım dönüyor salak" Beni yere bıraktı ve saçlarımın üzerine birkaç öpücük bıraktı. "Hoş geldin" "Hoş Bulduk Feritciğim" Kolunu omzumu attı ve beni içeriye doğru sürüklemeye başladı. "Hazırlıklar bitene kadar senin şu meseleleri konuşalım" "Konuşalım ama duyacakların bünyene biraz ağır gelebilir" Küçük bir kahkaha attı. "Özlemişim seni Eloş" Kolumu karnına sardım ve sıkı sıkı sarıldım. "Ben de seni özledim Feitooo" * * * Elimdeki içkinden son bir yudum aldım ve önümdeki masaya bıraktım çok fazla içmemeye çalışıyordum çünkü sarhoş olduğun zaman ne yaptığını bilmiyorum ve bir olayı kaldıracak gücüm yok. Buraya geldikten sonra Ferit beni içeri götürmüştü ona Cenkin olayını ve o gece barda yaşadıklarımı ve şu an o adamın şirketinde çalıştığını başıma ne geldiyse dosdoğru bir şekilde onu anlatmıştım çünkü ona çok güveniyorum. Etalya benim için neyse o da aynıydı.
Şu an ise Ferit'in arka bahçesinde düzenlediği parti deydim ortam çok gürültü ve kalabalıktı Bu yüzden başım ağrımaya başlamıştı. Arkamı döndüm ve bahçeden çıktım villa üç katlıydı en üst kat terasa gidip biraz temiz hava almak istiyordum şu an Eftalya yanımda olmadığı için canım fazlasıyla sıkılıyordu Ferit de zaten misafirleri karşılıyor onlarla sohbet ediyordu parti başladığından beri yüzünü görmemiştim. Biraz hava almak bana çok iyi gelecekti giydiğim topuklular ayağımı fazlasıyla zorluyordu Bu yüzden topukları çıkardım ve koridorun ortasına fırlattım çıplak ayaklarımla merdivenleri tek tek çıkarak nihayet terasa gelmiştim. Rüzgarın tenime çarpması ile üşüdüm ama önemsemedim yavaş adımlarla ilerledim ve terasın en ucuna geldim derin bir nefes aldım buraya müzik sesi çok az geliyordu kalabalıktan uzak olmak iyi gelmişti kafamı kaldırdım ve yıldızlara baktım. Yıldızları seyretmek hep bana iyi gelmişti yüzümde küçük bir gülümseme oldu o an bir yıldız kaydı ve küçükken hep yaptığım gibi yine bir dilek tuttum. "Artık sevdiğim kadar sevilmek istiyorum ve gerçekten aşık olmak istiyorum" Umarım dileğim gerçekleşir gerçekten aşık olmak ve sevilmek istiyordum biliyorum artık kimseye kolay kolay güvenemezdim. Ama yine de hayattan son bir şans istiyordum birini koşulsuz ve şartsız korkmadan sırtımı yaslamak istiyordum. Bakışlarıma yıldızlardan çektim ve aşağıda eğlenen insanları seyretmeye başladım. Bir rüzgar daha esti ve ben yine üşüdüm giydiğim mini su yeşili elbisenin açıkta bıraktığı kollarım ve bacaklarım rüzgar değdikçe üşüyordu ama aldırmadım çıplak ayaklarımda üşümeye başlamıştı ama onları da umursamadım. "Sarhoşluk yüzünden başına gelmeyen kalmadı ama sen hala içiyor musun asistan" Bu ses . Ben bu ses nerede olsa tanırdım. Ama onun burada ne işi vardı yavaşça arkamı döndüm evet bu oydu. Ömer .
Bölüm sonu oy vermeyi unutmayınn sonraki bölüm görüşürüzz:) Elanın giydiği elbise :
|
0% |