Yeni Üyelik
4.
Bölüm

🪶🖤Kısır

@verahare

Oy vermeden geçmeyin lütfen🌸🌸

 

 

 

Sabahın dördünde kendiliğinden uyandı Aylin. Beline sarılan güçlü kolları yavaşça ayırdı kendinden. Doğrulup yabancı adamı izledi. Damarları kabardı birden. Üstündeki etkisinden memnun kalmıştı. Zihninde Sinan'la Ozan'ı kıyasladı. Ozan çelimsiz zayıf bir erkekti. Gülünce ağzı yüzünü kaplardı resmen. Bir keresinde Aylin'i kucağında taşırken beline ağrılar girmişti. Çok ağır olduğunu söylemiş kendini savunmuştu Ozan. Halbuki Aylin elli kilo bile değildi o zamanlar. Sinan'sa güçlüydü. Etkileyiciydi.

 

Yetmemişti ona. Kucağına oturup kalçasını hafifçe kaldırıp onu gerinerek içine aldı. Hayatında gördüğü en yakışıklı yüzü seyretti. Geniş göğsünü okşayıp, boynuna sokuldu birden. Saçları pembeleşmiş yüzüne yapışmış nefes nefese kalmıştı. Sırtında Sinan'ın ellerini hissedince korunmak ister gibi daha da sokuldu ona. Korunmak, sığınmak hissini bu adam ona çok güzel yansıtıyordu. Bu yabancı adam tarafından korunmak istiyordu.

 

Ayak uçlarına kadar heyecanlanmıştı Sinan. Saçlarından tutup yüzünü yüzüne sürtüp kıtlıktan çıkmışçasına dudaklarına saldırdı birden. Dudaklarından ruhunu içine çekmek ister gibiydi öpüşleri. Özünü tatmak istiyordu. Kendileri kaybettiler. Defalarca kendini Aylin'in içine itti Sinan. Onu yana yatırdı. Aylin'in sırtı yatakla buluştu. Birazdan yaşayacakları anların özlemeni duyduğunu ayrımsadı. Sinan'ın elleri haşin bir şekilde bedeninde dolanıyordu. Yabanıl seslerden korktu Aylin. Sıkıca sarıldı adama. Dilini Sinan'ın heyecandan inip kalkan göğsünde gezdirdi. Kendini tutamayıp dişledi. İkisi de tutamıyorlardı kendilerini. Aralarında bir çekim vardı. Yaptıkları anlaşmadan çok daha öte bir şeydi bu. Sanki çok daha önceden tanıyorlardı birbirlerini. Birbirlerinin haz noktalarını önceden biliyormuş gibiydiler. Çıplak duvarlara çarptı attıkları nidalar. Sıkıca sarıldı adama. Gözleri yaşadıklarının heyecanıyla dolu dolu olmuştu. Ağzı memesini yutar gibi emince Aylin'in gözleri kaydı. Yerinden sıçrayıp "Şşş sakin ol" diye yatıştırdı onu. Birlikte yeniden sarmaş dolaş uyudular.

 

Birkaç saat sonra...

 

 

 

Sabahın dokuzunda uyandı Sinan. Aylin'in de uyandığını gördü.

 

"Beni bara götüreceksin Sinan" dedi Aylin emredip.

 

Duyduğu baskın sözlere içerledi Sinan "Taksiye çıkmam lazım." Diye kestirip attı. Geceki halinden eser kalmamıştı Aylin'in. O emreden ve kendisi de emirleri yerine getirendi.

 

Aylin birden dikleşti "Paranı çoktan ödedim Sinan. Anlaşmaya sadık kalmalısın" dedi.

 

"Ne kadar sürecek bu? Seninle bir gece geçirdim"

 

"Ben bitti dediğim zaman bitecek anlaşmamız." Kınayarak bakıp "Senin yerinde başka bir erkek olsaydı can atardı bu anlaşmaya"

 

"Ben başka bir erkek değilim. Ali hasta olmasaydı helalim olmayan bir kadına bile dokunmazdım. Seni bilmem ama beni evde bekleyen ailem var onlara bakmakla yükümlüyüm ben. Şimdi taksiye çıkacağım akşam beşte boş olurum. O zaman gelirim yanına" dedi Sinan soğuk bir sesle. Yataktan çıkıp.

 

Sinirden dudaklarını dişledi Aylin "Benimle böyle konuşamazsın" dedi emredici bir ses tonuyla.

 

Kadının karşısına geçip tepeden baktı ona. Deli bir istekle uçları kabarık memelerini yeniden yalayıp çekiştirmek istedi. Çok değil birkaç saat önceki haliyle şimdi arasında dağlar vardı. Ruh hali karmakarışıktı bu kadının. Susmak bilmeyen ağzını dudaklarıyla susturmak istedi. Ona doğru yürüdü. "Konuştum bile" dedi Sinan inatla.

 

Topuklarını kararlı bir şekilde yere vurup, ezici bakışlarıyla "Ben seni azad edene kadar emrimde olacaksın" diye tısladı Aylin gözleri çakmak çakmak olurken. Gözleri erkekliğine kaydı birden. Ereksiyon halindeydi. Ona doğru yürürken bile ufacıkda olsa hareket etmiyordu. Bir an onu içine nasıl aldığına şaşırdı. Hatırlayınca bile sızladı kadınlığı. Sinan vahşileşmiş koyu gözlerini ondan çekmeden elini birdenbire kadınlığına götürüp sertçe avuçladı. Ani hareketle irkilip büküldü Aylin. Kaba eli kadınlığını acıtacak kadar sıkınca yerinden sıçradı.

Eli aralıksız olarak dişil vadisinin incisini okşarken, gergin bir sesle "Demek paramı çoktan ödedin. Demek seninle böyle konuşamam öyle mi?" Diye konuşup elinin hızını arttırdı Sinan. Aylin'in inleyişi en güzel melodiydi onun için. "Demek ben senin kölenim. Beni ancak azad edince özgür olacağım öyle mi?" Diye sertçe konuştu Sinan. Aylin hazla titrerken kendini gökyüzüne havalandığını sonra aniden hızla yeryüzüne indiğini gördü. Ömründe ilk kez orgazm olmuştu. Kendini kaybetmişti. Yere kapaklanacakken Sinan'ın kollarıyla onu sımsıkı sardığı gördü. Gözlerinin ardında yüzlerce yıldızlar patlıyordu. Hızlı hızlı soluk alıp verirken zevk dalgalarının ayak uçlarına kadar yayıldığını hissetti. Öyle yumuşamıştıki kendini kemiksiz sandı bir an. Sinan onu yatağa uzandırıp geriye çekilip çamaşırlarını yerden toplayıp giyinmeye başladı. Tamamen giyindiğinde yüzünü Aylin'e yaklaştırıp onu koyu gözlerinin yoğunluğuna hapsedip "Dizginler her zaman senin elinde olmayacak Aylin" diye hırlayıp elini yeniden bacaklarının arasına uzattı. Az önceki dokunuşu dişil vadisini iki kat daha duyarlı hale getirmişti. Aylin yine kıvranmaya başlamıştı. Avucuna bulaşan ıslaklığı ağzına yaklaştırdı. Aylin'in şehvetten buğulanan gözlerine çevirdi bakışlarını ve özünü iştahla emdi. Hayatında tattığı en güzel tattı bu. Dudaklarını kadının dudaklarına bastırdı birden. Dilini sıcacık ağzına itti. Hakimiyet ondaydı. Onu öyle bir öptüki Aylin'in bütün bedeni alev alev yanıp ona doğru havalandı.

 

Gururla geri çekilip, soluk soluğa kalan Aylin'e yutkunurak bakıp "Sen benim sahibim değilsin hiçbir zamanda olmayacaksın" dedi Sinan. "Şu dakkadan sonra istesem görüşmem bile seninle. Ben alacağımı aldım sonuçta. Yeğenim iyileşti artık. Ama senin benden alacakların bitmemiş anlaşılan" deyip seri adımlarla odadan çıktı.

Aylin hışımla kalktı. Hiç kimse onunla böyle konuşamazdı. Merdivenleri inen Sinan'ın arkasından "Adi pislik gösteririm ben sana" diye bağırdı. "Dur gitme daha diyeceklerim var dursana" kapanan kapıya kadar koştu. Elini kapının kulpuna indirecekken çıplak olduğunu hatırladı.

 

~~~~~

 

Bale salonundan çıkıp Aylin'le öğle yemeğini yiyerken "Gece nasıl geçti?" Diye sordu Bade merakla.

 

Kısaca "Güzeldi." Dedi Aylin.

 

"Herifi resmen kiraladın Aylin" deyip güldü Bade.

 

"Paranın gücü işte" diye havalandı Aylin. Gerçi Sinan'ın bu sabahki konuşmasını hatırlayınca asıl güçlü olanın o olduğunu hatırladı.

 

"Dikkat et kendine aşık falan olayım deme"

 

"Ne aşık olmasından bahsediyorsun sen. Bir gece geçirdim diye aşık falan mı olacağım herife? Hem cinsel birliktelik ayrı aşk ise apayrı bir şey." Dedi Aylin.

 

"Nasıldı?"

 

Aylin "Nasıl olduğunu sana söyleyecek değilim. Bu ikimizin arasında geçen bir şeydi." Dedi Arkasına yaslanıp kahvesini yudumladı. Sinan'la yaşadıkları şeyler gözünün önünde canlanınca kasıkları karıncalandı. "Çok güzeldi" diye itirafta bulundu.

 

Bade "Ozan'la birlikte olan kız vardı ya hani" dedi.

 

Aylin merakla yerinden doğruldu "Ne olmuş ona?"

 

"Kız eskortmuş Ozan'ın parasını çalıp yurt dışına kaçmış"

 

Aylin sırıttı birden. İçi bir nebzede olsa soğumuştu.

 

~~~~~

 

Akşam işi bittiğinde Aylin'in yanına gitti Sinan. Onu görünce özlediğini ayrımsadı. Kulaklarında hâlâ inlemesi çınlıyordu. Sevişirlerken Aylin'in elini başına götürüp kendine bastırmasını özlemişti.

 

"Sonunda gelebildin" diye çıkıştı Aylin. "Bütün erkekler aynısınız"

 

"Geldik işte"

 

"Ormadan mı kaçtın sen. İnsan gibi özür dileyeceğin yerde yaptığın konuşmaya bir bak"

 

Sinan bir şey söylemeye hazırlanırken

 

"Deme bir şey. Barda sevgili gibi görünmeliyiz " dedi Aylin.

 

Arabaya bindiler. "Ali nasıl?" Diye sordu Aylin. Eğer o gün Sinan teklifini kabul etmeseydi bile Ali'nin ameliyat masrafını yine de karşılayacaktı. Bunu Sinan'a itiraf etmek gibi niyeti yoktu. Ele ele girdiler bara. Bade onları görünce yanlarına gitti.

 

"Sen Sinan olmalısın" dedi Bade "Bade ben"

 

"Merhaba"

 

Bade'yle Aylin deli gibi dans ederlerken Sinan bar masasına oturup Aylin'i izledi. Ona bakarken bile uzvu seğiriyordu. Tatlı derinliğinde kaybolmak istiyordu.

 

Ozan'ın geldiğini görünce Sinan'ın koluna girip dans pistine çıkardı Aylin. Sinan onu kendine bastırdı. İnlememek için zor tuttu kendini Aylin. Ozan'ın onları izleyip kurdurduğunu görünce keyiflendi birden. Onu boşverip Sinan'ı düşündü. Onu hissetti. Ozan umurunda bile değildi. İçi sızlıyor Sinan'ın erişilmez gücünü istiyordu. Beline sarılan kollarında güvende olmak istiyordu.

 

Ozan pişman olmuştu ama artık bunun hiçbir faydasının olmadığını görüyordu. Aylin'i ilk kez gördüğü bir adamla dans ederken görmek çoktan kaybettiğini anlatıyordu ona. Aylin'i bırakıp onunla dans eden herife dikti gözlerini. Adam kusursuzdu. Güçlüydü. Yerinden öfkeyle kalkıp dans pistine atladı birden. Aylin'in kolunu tutup "Affet beni Aylin" dedi hızlı hızlı.

 

Sinan müdehale edecekken Aylin ona engel oldu.

 

"Ne oldu Ozan bey?"

 

Cebindeki yüzüğü çıkarıp Aylin'e uzattı "Ne olur affet beni canım. Yapmamam gereken bir hata yaptım"

 

Aylin yüzüğü aldı.

 

Sinan'ın yüreği sıkıştı birden. Neden böyle olduğuna anlam veremedi.

 

Elinde tuttuğu yüzüğü Ozan'ın yüzüne hınçla attı Aylin. Yüzüne tükürdü "Kısırım diye artık kadın olmadığımı söyledin sen bana" deyip tiksinerek baktı. Bu herife bir zamanlar aşık olmuş muydu gerçekten? Hayır. Aslında Ozan'a hiçbir zaman aşık olmadığını anladı Aylin. Ona çiçek alıp bir iki iltifat etti diye aşık olduğunu düşünmüştü. Şimdi yanıldığını gördü.

 

"Özür dilerim bir tanem"

 

Öfkeyle Ozan'a tokat attı Aylin. Hastalığını öğrenince yanında olup ona moral vereceği yerde onu suçlamış aldatmıştı. "Sana eskort yakışır Ozan" diye bağırıp terk etti barı. Dünyanın en mutlu insanıydı artık.

 

Ozan gelip kolundan sertçe tuttu Aylin'i "Sen kimsin ulan beni reddediyorsun"

 

Sinan Ozan'ın havaya kalkan kolunu sertçe tutup onu Aylin'den ayırıp kafasını yüzüne gömdü. Başını çektiğinde Ozan'ın burnundan kanlar boşanıyordu.

 

Polislerin geldiğini görüp kendisi yüzünden başı belaya girmesin diye yerde Ozan'ı tekmeleyen Sinan'ın koluna girip "Polisler geliyor" dedi heyecanlı bir sesle. Sinan'ı kolundan çekiştirip birlikte arabaya bindiler.

 

"Sen kısır mısın?"

 

Aylin'in içi acıdı direksiyonu tutan elleri titredi bir an " Evet" diye mırıldandı.

 

"Bu yüzden mi terk edildin?"

 

"Soru sorup durmasana duydun zaten her şeyi. Bütün erkekler aynısınız. Sende olsaydın sözlünün kısır olduğunu öğrenir öğrenmez yüzüğü atardın"

 

Yan bakıp "Bu kadar Peşin hükümlü olma." Dedi Sinan sert bir sesle "Bir daha da beni o piç herifle karıştırayım deme" diye çıkıştı Aylin'e. Kısır olduğu için kocası tarafından terk edilmiş bir kadına aşık olmuştu Sinan. Meral için canını bile vermeye razıydı o. Tek isteği onunla evlenmekti. Meral için ailesini bile karşısına almıştı Sinan. Evlenmelerine günler kala Meral'in onu aldattığına şahit olmuştu Sinan. Yarı ölü hale gelmişti o günden sonra.

 

"Özür dilerim" diye mırıldandı Aylin. Sinan'ın gözlerinin dolduğunu görünce yarasına bastığını anladı.

 

"İndir beni burada"

 

"Yürüyerek mi gideceksin burası evine çok uzak ama"

 

"Orasına karışma sen" dedi Sinan.

 

Arabayı durdurdu Aylin. Sinan kapıyı açarken "ileri gittim özür dilerim Sinan" ve kapı yüzüne sertçe kapandı.

 

Bölüm sonu.

 

Loading...
0%