Sabah yine lanet alarm ile uyandım.

Bugün en yakın arkadaşım Sıla'nın evine kahvaltıya davetliydik. Ve de Melih abinin.

Abi.. 

Alarmı kapatıp komidinin üzerinde duran telefonumu aldım ve WhatsApp'a girdim. Sıla'dan mesaj vardı.

Sıloşumm:Kankaa geliyonuz demi? Annem dün yaprak sarma sardırdı bak.

Hepsi Aybars için ehehe yani senin için de.

Duru:Anladım ben seni anladım

Sıla ile olan sohbetten çıkıp abimin numarasına tuşladım. +2 mesaj vardı.

Aybars:Uyanmışsın bi su getirsene

Aybars:Çabuk

Duru:Kalk kendin al ya yeni kalktım zaten

Aybars:Çok konusma ihtiyar karı kalbini kırarım tık

Sinirle yatağımdan kalkıp aşağıya indim. Abimin odası mutfağın hemen yanında olmasına rağmen benden su istiyordu Allahım sabır.

Mutfağa girip bir sürahi dolusu su doldurdum ve odasına girdim.

"Al hayrım olsun"

"Eyvallah abisinin gülüü"

Son harfleri uzatarak söylemişti. Evet hemen cıvayıp abimin yanaklarından öptüm

"Ohh mis gibi de kokarmış benim abim"

Sabah duş yapmıştı belli. Neden mi? Bu işin ucunda Sıla var.

"He çok güzel kokarım şımartma beni git hemen giyin bende giyinim de çıkak"

Bu çocukta nasıl bir şive var anlamıyorum.

Gidip en güzel şekilde hazırlanmaya başladım. Ne de olsa Melih'e güzel görülmeliydim. Ama bir sorun var.

Melih beni her gördüğü yerde bağırıp çağırmasa iyi. Ona asla yaranamıyorum maalesef. Ne zaman yaklaşmaya çalışsam elinin tersi ile itiyordu.

Bu düşüncelerden kurtulup odama yol aldım. Banyoya girip ılık bir su ayarladım elbiselerimden soyunduktan sonra ılık suyun içine girip kendimi bıraktım.

Yaklaşık 15 dakika sonra çıktım banyodan. Çiçekli dar bir elbise giydim. Göğüslerim belli oluyordu.

Giyindikten sonra abimin odasına girdim çok güzel olmuştu. Abim mahallede her kızın rüyalarındaki adamdı. Ama abim hiçbirine bakmamıştı tek sevdalı olduğu kişi Sıla'ydı bunu kendisi bana söylemişti.

"Abişim abilerin en yakışıklısı hazırım gidelim hadi "

Abim bir kahvaltı için fazla abartılı giyinmişti. Sanki kız istemeye gidiyormuşuz gibi.

Melih abilerin evine vardığımızda kapıyı Melih açmıştı

"Naber kanka"

"İyidir sen"

Diye hemen tokalasmaya basladilar;Abim ve Melih.

"Selam Melih abii"

Yüzüme bile bakmadan 'içeri geçin' dedi.

Hemen mutfağa gittim maksat Nefes teyzeye yardım edeyim.

"Aaa kızım sen mi geldin?"

"Evet Nefes teyze. Şimdi sen gidiyorsun içeriye oturuyosun ben kendim bunları hallediyorum."

"Yok kızım sen misafirsin yorma kendini"

"Olurmu Nefes teyze hadi içeri hadi"

Diyip itekledim evin salonuna doğru.

Mutfağa geri dönüp ilk önce çay koydum. Sonra krep malzemelerini çıkarıp krep yaptım. Dolaptan yumurta çıkardım onları da kaynattiktan sonra masanın ortasına koydum. Zeytin, peynir, çikolata reçel vb. Kahvaltılık ürünleri çıkarıp onları masaya koyduktan sonra beni izleyen iki çift göze baktım.

"M-Melih abi? Neden seslenmiyosun?"

"Yok bisey yeni gelmiştim bende bekle çağırayım annemleri."

Kahvaltı masasındaydık Melih sürekli göğüslerime bakıp duruyordu. Baktığını anladığımda bende baktım. Bişey mi vardı? Hayır yoktu?

🧭🧭🧭🧭

Kahvaltımız bitmişti annemler gitmişti Sıla, anneme:

"Hatice teyze biraz daha kalsın" diye timsah gözyaşları dökünce burda kalmak zorunda kaldım.

Sıla marketten ürün alacağını söyleyip çıkmıştı. Bende salondaydım. Melih ise odasında. Hazır Sıla yokken Melih'e biraz yaramazlık yapsam nolur ki?

Kalkıp Melih'in odasının önüne geldim. Kapıyı çalma gereği duymadan odasına girince gözlerim fal taşı gibi açıldı.

Bir adet Melih, bir adet Melih'in belinde asılı havlu, ve bir adet şaheser.

"Melih abi ben özür dilerim yani çok özür dilerim istemeden oldu birdaha olmaz özür dilerim yani"

"Duru çık odadan hala dikiliyormusun!?"

"Özür dilerim "

Kapıyı çekip aşağıya indim. Evet Melih herzaman böyleydi. Kalbimi kırardı, ona ait olan kalbi.

Kısa bir süre sonra Sıla geldi.Konusup dedikodu yapıyorduk. Sıla bir anda

"Kanka bizim okulun orda yeni bi bar açılmış gidelimmi"

Gerçekten kafamı dağıtmaya ihtiyacım vardı kabul ettim.

Sıla'nın odasına çıkıp giyinmeye başladık.

🧭🧭🧭🧭

Elbiselerimizi giyip sessiz bir şekilde aşağıya indik ayakkabılarımızı da giydigimiz gibi evden çıktık.

-MELİH AKCA AĞZINDAN-

Duru odaya girdiğinde gözlerim her bir zerresini inceledi. İncecik beli, küçük dudakları.. insanlar neden dolgun dudak sever ki? Şu dudakları yemek için canımı bile verirdim.

Ona sahte bir sinir ile çıkmasını söylemiştim. Ona tam 8 senedir aşığım.

Beğenmektir dedim ilk başta sonra aşık olduğumu kabullendim. Ama yediremedim kendime. Arkadaşımın kız kardeşine yan gözle bakamazdım. Onu her gördüğüm yerde tersliyordum. Tek amacım onun bana aşık olmaması idi.

Düşüncelerimden kurtulup aşağıya indim su içmek için.

Kimi kandırıyon oglim Duru'yu görmek için iste

İç sesim de tam yerinde geldi heh.

Şaka bir yana Duru'ya bakmaya geldim. Ama yoktu yukarı çıkıp Sıla'nın odasını tıklattım ses gelmedi içeri girdiğimde odada kimse yoktu.

Eger burda değil ise.. Aklıma bir yer geliyor ama.

-DURU ÇAKMAK AĞZINDAN-

Bara geleli 2 saat olmuştu. Ben ise deli gibi içmiştim şuan ise podyumda dans ediyordum. Kalçalarımı ritme göre ilerletiyordum. Tam "Huhuuu" diye bağırdığım sırada belime bir el sarıldı.

Dönüp baktığımda Melih olduğunu gördüm. Sinirlenmişti. Boyununa baktığımda tüm damarları belli oluyordu.

"Aaa Melih abim ne işin var burda"

-MELIH AKCA AĞZINDAN-

"Aaa Melih abim ne işin var burda"

Demişti. Tekrar arkasına dönüp kendini bana yasladı. Şimdi kalçasını bana sürtüyordu. Ağzımdan bir küfür savruldu

"Ahh siktir"

Duru kıkırdadı ve bana döndü

"Noldu Melih abi kolunu biyere falan mı çarptın" Dedi

Kendini bana sürttü ona yardım edip kalçasını hareket ettirdim. Bir bebek gibi inledi.

"Ahh Melih abi napıyosun ya"

"Kendinde değilsin Duru"

Onu kucağıma alıp arabama getirdim kendisini yolcu koltuğuna alıp bende sürücü koltuğuna oturdum.

Tam arabayı çalıştıracağım sırada kucağıma oturdu ve dudağıma yapıştı.

"Immhh Meliih seni uzun zamandır istiyorum."

"Duru kendinde değilsin bırak beni!"

Duru bunu duyduktan sonra bana dolu gözlerle baktı.

"Hep bunu yapıyosun hiç kırıldığımın farkında değilmisin?"

Omzuma yatıp ağlıyor iken söylüyordu bunları.

"Aşığım sana ben gör beni artık"

Duyduğum bu söz ile dünyalar benim olmuşa döndüm. Sanki tüm dünya ayaklarımın altına serilmiş gibiydi.

Omzumdan kalktı ve tekrar dudaklarımı öptü. Öpüşünde yalan yoktu. Biraz sonra bende ona karşılık verdim. Tekrar sürtünmeye başladı. Bu sefer sürtünmesine bende yardım ediyordum belini tutup ileri geri yapıyordum.

Giydiği elbiseyi çıkardı. Şuan sadece sütyen ve tanga ile karşımda idi.

Tangandaki ip olayım kadın.

"Duru bunu yapmamız uygun değil"

Bu sefer yumuşak ve ikna edici bir tonda söylemiştim. Onun kırılması dünyada isteyeceğim son şey olmalıydı.

"Kimin umrunda"

Daha fazla dayanamayıp onu arka koltuğa attım. O da benim gömleğimin düğmelerini çözüyordu.

"Ahh Duru deli ediyorsun beni"

Duru güldü ve gömleğimi çıkardı

Sütyeninden taşan göğüslerini öperken bir yandan tangasını yukarı çekiyordum.

"Ahh melihhhhmm çıkar şu tangayı"

Daha fazla dayanadım ve tangasını çıkardım.

"Siktir! Duru ıslanmışsın!"

"Senin için"

Dediği an eşofmanımı ve boxerımı indirdim.

Duru eline seker verilmesini bekleyen iştahlı çocuk gibi bakıyordu emanetime.

"Onu içimde istiyorum Melih abi"

Abi? Bunu beni kızdırmak için söylediğini biliyordum.

Emanetimi ellerimle ovalayıp Duru'nun vajinasına getirdim. Gel git hareketleri yaparak onu daha da çıldırtıyordum.

"Sok şunu artık!"

Dediğini yapıp sert bir şekilde soktum

Eli dudağını buldu. Sert bir şekilde inledi o da.

İyice alıştıktan sonra gel git hareketlerine devam ettim.

"Immmh Melih geliyorum"

"Gel güzelim"

Biraz daha ileri geri hareketi yaptıktan sonra boşalmıştı bende ondan sonra boşalmıştım hemen yanına uzanarak

"Teşekkür ederim. Sana aşık olduğum için. Bana aşık olduğun için."

"Melih"

"Efendim"

Ter içinde kalmıştım.

"Ben sarhoş değilim."

Dediği söz ile ona döndüm gerçekten değilmiydi?

"Sen ciddimisin"

"Evet ciddiyim ama, sen beni sarhoş olduğum için mi kullandın"

Şaşkın gözler ile bana bakıyordu.

Ne? Hayır öyle bişey yok. Toparla hemen öküz.

İç sesim haklıydı.

Duru'nun gözleri dolmuştu dokunsan ağlayacaktı resmen. Bebek gibi. Benim bebeğim..

Hemen kollarımla sardım onu.

"Duru ne diyorsun sen? Ben öyle bir adammıyım"

"Ya öyle bir adamsan?"

"Duru saçmalama ne yaşadıysak aşkımızdan oldu işte?"

Uzandı bana yaklaştı. Dudağımdan öptü.

Sonra da göğsüme uzanıp uykuya daldı. Bende ondan sonra uyuya daldım.

🧭🧭🧭🧭

1.200 kelime bence güzell 🤧💕💅

Oy ve yorumlarınızı konuşturun low💋💓