Yeni Üyelik
16.
Bölüm

•••• Bölüm 15 🍷🚬

@writerladyy

Gözlerimi açıp saate bakmamla, yataktan fırlamam arasında saniyeler vardı bugün. Aman Allah’ım kim kapattı bu alarmı? Çok geç kaldım nasıl hazırlanıp yetişeceğim ben. Hemen dolabımın başına gitmeliyim. Ne giyineceğim ki şimdi daha karar bile veremedim. Şu çok sevdiğin mavi gömleğimi mi giysem acaba ya da siyah ketenin üstüne mavi ceketimi mi giysem? Siyah kotu çok seviyorsun onu giyineyim en iyisi. Peki ya saçlarım off onları ne yapacağım? Sade bir şekilde mi tarasam, evet evet sade şekil, hem bir defasında saçlarımı sade şekliyle çok beğenmiştin. Gerçi sen benim her halimi yakışıklı buluyordun değil mi?

 

Evet, nihayet hazırım bir saatin ardından. Anahtarlarım nerede benim? On iki de orada olmalıyım ve 20 dakikam kaldı nasıl yetişeceğim ben! Anneme sorayım en iyisi o bilir mutlaka;

 

 

 

–Anne anahtarlarım nerede benim?

 

 

–Salonda masanın üzerinde ya çocuğum görmedin mi?

 

Ah aptal kafam kaç defa geçtim masanın önünden nasıl oldu da göremedim anahtarları. Sanırım sana geleceğim için heyecandan gözüm hiçbir şeyi görmez oldu. Acele edip evden çıkmalıyım hemen. Neden bitmedi bu yol sadece 10 dakikalık bir yoldu oysa. Trafik ışıkları sürekli yanıp durmak zorunda mı? Ya bugünkü trafiğe ne demeli sanki her şey seni daha geç görmem için uğraşıyor. Oh sonunda bitti acele edip yukarıya çıkmalıyım. Ne zamandan beri bu kadar basamağı var ki bu merdivenlerin. Nefes nefese geldim cam kenarındaki masamıza. Sen tam karşımdasın. Ne yapmalıyım şimdi? Elimi uzatıp merhaba mı desem? Ben bu düşüncelerle ayakta dikilirken sen hemen elini uzattın beni bu düşüncelerden kurtardın. Aslında sarılmayı çok isterdim, çünkü çok özlemiştim sarılmak iyi gelirdi. Ellerin ne kadar da sıcakmış. Uzun zaman geçmişti unutmuşum ellerinin sıcağını. Bu düşüncelerle oturdum karşına, ne diyeceğimi bilemedim ve sen yine bir kurtarıcı gibi yetiştin konuşmaya başladın;

 

 

 

–Nasılsın? Uzun zaman geçti seni görmeyeli

 

Yüzündeki o gülümseme yine beni benden aldı dilim tutuldu birkaç dakika sürdü cevap vermem.

 

 

 

–İyiyim. Evet, çok uzun zaman oldu. Sen nasılsın?

 

Aman Allah’ım neden döküldü bu çay, elim ayağım birbirine dolandı karşısında yine. O duyduğum ses kahkaha mı? Ben mi yanlış duyuyorum yoksa? Hayır, hayır doğru duyuyorum bu senin gülüşün.

 

 

 

–Sadece ufak bir kaza sakin ol.

 

Yüzümdeki o mahcup ifadeyi hâlâ hissediyorum.

 

 

 

–Sakarlığım tuttu yine. Karşında elim ayağım birbirine dolanıyor, dilim tutuluyor konuşamıyorum.

 

Saatler geçirdik böyle. Sonra hava karardı kalkma vakti gelmişti.

 

 

 

–Eve gitmeliyim artık.

 

 

–Tamam, beraber gidelim. Saat geç oldu seni yalnız gönderemem bu saatte.

 

 

–Tamam, gidelim o zaman.

 

 

Ne kadar çabuk bitti bu yol böyle. Hiç trafikte yok bu akşam. Oysa sana gelirken ne kadar da trafik vardı. Ya ışıklar hepsi yeşil neden kırmızı yanmıyor ki. Hiç bitmesin istesem de yol bitti kapının önündeyiz. Tam ben bunları düşünürken yine konuşmaya başladın.

 

 

 

–Geldik. Benim gitmem gerekiyor. Ama yarın yine görüşür müyüz?

 

Yarın mı? Tabii ki de görüşürüz. Deli misin sen seni bir dakika fazla görmek için her şeyimi veririm ben, sen bana görüşür müyüz diye mi soruyorsun?

 

 

 

–Tabii görüşürüz. O zaman dikkat et kendine aklım sende kalır.

 

Yanlış mı duydum yoksa? Aklım sende mi kalır dedi? Kalbime neler oluyor böyle? Biraz yavaşlar mısın ne oluyor böyle göğüs kafesimden fırlamak üzeresin sanki. Ne güzel bir gündü bugün. Keşke hiç bitmeseydi bugün. Ama olsun yarın yine görüşeceğiz.

 

Bir dakika bu seste ne böyle? Alarmım mı çalıyor? Ama sabah değil ki akşam, alarmı ben kurmadım ki. Tam bunları düşünürken gözlerim yavaşça açıldı. Nasıl olur saat sabahın yedisi mi? Ben seninleydim bütün gün eve yeni geldim geceydi eminim, hava karanlıktı. Gözlerimden yaşlar akmaya başladı bunları düşünürken. Her şey sadece bir rüyaymış. Oysa ne kadar da gerçek gibiydi, rüya olamazdı. Ellerinin sıcaklığını hissettim, kahkahaların hâlâ kulaklarımda çınlıyor. Sonra yatağımdan kalktım, gözümdeki yaşları sildim aynanın karşısına geçip;

 

“ Hayat devam ediyor. Bir rüyaydı, sabah oldu uyandın ve bitti ” dedim.. Rüyamda bile olsa arada gel olur mu? Rüya bile olsa razıyım ben.

 

Bir sabah kalkmışsın her şey yerli yerinde, o yok. Aslında o hiç olmamış ama sen sadece rüyanda görmüşsün, bu rüya sana bir mühlet onunla uyuma hissi vermiş fakat kalktığında seni hissiz bırakmış. Ve gün boyu sayıklamışsın, onunla kokan yatağındaki vücuduna sinen güzelliği.

Unutma, ‘ama o hiç olmamış’.

 

 

 

Ellerini, avuç içlerimde ısıtacaktım.

 

 

Üstelik ben senin ellerini bile ısıtmak isterken, sen benim içimi soğuk bıraktın.

 

 

Gülüşüyle baharları getiren kadın,

 

 

sonbaharda kaldım..

 

 

Sende kaldım..

 

 

Seninle kaldım..

 

 

Gittin….

 

 

Ve solumda kaldın…

 

 

Ve soluğumda…

 

 

Ve sonumda….

 

 

YN: Bari Sen / Kubilay Yurdaguven 🎵

 

Loading...
0%