@writerladyy
|
Ağlamak, uğradığımız felaketlere karşı vücudumuzda kalan kuvvetin son bir feryadıdır. Ağlayamadığımız zamanlar bizde o iktidarın da yok olduğu vakitlerdir ki, onun yerine geçen tesirli bir sükunet, en şiddetli elem gözyaşlarından daha gönül yakıcıdır.
İçimizde taşıdığımız o korkunç düşman, sakladığımız her şeyi içine attığımız o gölgeli uçurum, o aşağılayıcı karanlık, işte o bizim ve belki de bütün insanlığın ana rahmi, kendimizi defalarca o karanlıktan doğuruyor, o sırlarla dolu uçurumdan her seferinde bir başka insan olarak tırmanıyor ve her seferinde birisine, bize elini uzatıp kendimizden bir başkası olarak doğmamıza yardım etmesi için yalvarıyoruz.
Aşk nedir diye soruyorsunuz, aşk budur bence, bir insana, kendimizi kendi karanlığımızdan bir başkası olarak doğurmamıza yardım etmesi için yalvarmaktır. Aşk geldiğinde, ellerinizi açıp, avuçlarınızdaki sıkı sıkıya tuttuğunuz gerçeklerin akıp gitmesine izin verin. O, size daha iyisini verecektir. Ellerinizi açmazsanız yok eder sizi, siz daha fark etmeden. İyi olan ne varsa, o ölümcül karanlıktan doğar. Kendimizi yeniden yeniden doğururuz. Yeni birinin, içimizden, içimizi parçalayarak çıkışını hissederiz.
Yaşamak, bir başka biri olmaya çalışmaktır. Söyleyemediğimiz sırlarımızı unutmaya çabalamak ve kendimizi defalarca doğurmaktır. Kendinden korkmaktır yaşamak. Kendi karanlığından saklanmak için bir başka karanlık aramaktır. Bazen öyle bir an geliyor. Bazenler çoğalıyor. Bilmiyorum ben. Bitmiyor ama, azalmıyor, durulmuyor, bir nefes aldırayım demiyor, düzen seni dinlemiyor, ne diyor onu da pek bilmiyorum. Her şeyi duyuyor, hiçbir şeyi bilemiyoruz. Çok yorgunum, ama yine de beklediğim bir şey var. İnsanın uykusunun gelmesi ve beklediği güzel bir şeyi uykuda kaybetmek istemediği için ayık kalmak zorunda olması gibi bir şey.
Her neyse ya da her kimse; gelsin artık, gel artık. Kendi karanlığımda kaybolmaktan çok yoruldum. Artık bulunmak istiyorum. Ben en çok, beni kimselerin görmediği zamanlarda benim. Yalnızlığımda kendimi hatırlarım, haddimi bildirir bana. Bir pencerem olsun istiyorum, artık. Hayata açılan, nefes aldıran bir pencerem. Biz bu çağın fiyakalı kaybedenleriyiz. Anlıyorsun değil mi?
|
0% |