@wuennz
|
Korkunun Sonu Volkan ve Cengiz, tanıktan aldıkları bilgileri değerlendirerek katilin bir sonraki adımını tahmin etmeye çalıştılar. “Bu gece, onun nerede olabileceğini biliyoruz. Bizi bekliyor,” dedi Volkan, kararlılıkla. “Hızlıca hareket etmeliyiz.” Cengiz, planı gözden geçirdi. “Bütün güvenlik önlemlerini alalım. Eğer bu adam peşimizdeyse, dikkatli olmalıyız.” İkili, sokaklarda ilerlerken, katilin saklanabileceği yerleri belirlediler. Adamın bahsettiği yer, eski bir depo binasıydı. “Orada olduğuna eminim,” dedi Volkan. “Yalnız başına orada kalamaz. Birileriyle buluşuyordur.” İçeri girmek için hazırlandıklarında, Cengiz, “Planımızı yapalım. Sen dikkatlice içeri sızarken, ben dışarıda bekleyeceğim. Eğer bir şey olursa, hemen müdahale ederim,” dedi. Volkan, kafasını sallayarak onayladı. “Tamam. Ben içerideyim, sen bana güvenli bir şekilde destek ol.” Kapıyı açtıklarında, içerisi karanlık ve sessizdi. Volkan, dikkatlice adım atarak içeri girdi. O sırada bir gölge gördü ve aniden durdu. Kalp atışları hızlandı; bu, katil olabilirdi. Birden, içeriden gelen bir gürültü duydular. Cengiz, dışarıda gerilirken, Volkan hızla hareket etti. “Hadi! Zamanımız yok!” dedi. Katilin sesi, karanlıktan yükseldi. “Sizi burada görmek pek hoş değil!” dedi. Volkan, hemen arka tarafa yönelerek gölgeleri taradı. “Buraya saklanma niyetinde değildim,” dedi Volkan, cesaretle. “Ama bu gece işini bitireceğiz.” Katil, belirsiz bir gülümsemeyle “Benim için bir av mısınız?” dedi. “Ama sizi bulmadan önce, buradan çıkmak istiyorum.” Volkan, gözlerini odanın her yerine dikip, dikkatli bir şekilde hareket etti. “Yalnızca bir yere kadar kaçabilirsin,” dedi. “Seni durduracağız.” Tam bu sırada, katil aniden hareketlendi ve kapıya doğru koşmaya başladı. Cengiz, dışarıda hazır bekliyordu. “Yakaladık onu!” diye bağırdı. Katil, kapıyı açmaya çalışırken, Cengiz hızla içeri girdi. “Dikkatli ol, o tehlikeli!” diye uyardı. Volkan, hızlı bir şekilde katilin önünü kesti. “Artık kaçamazsın. Teslim ol!” Katil, neşeli bir tavırla güldü. “Beni yakalamakla hata ediyorsunuz. Benim her zaman bir planım var,” dedi. Ancak Volkan ve Cengiz’in kararlılığına karşı koyamayacağını biliyordu. Cengiz, hızlı bir hamleyle katili yakalamaya çalıştı, ama katil birden yana doğru kayarak kaçmayı başardı. “Seni bulacağım!” diye haykırdı Volkan. Tam o sırada, Cengiz bir an için dengesi kayboldu ve katil tekrar kaçmaya başladı. Volkan, zaman kaybetmeden dışarı fırladı. “Dışarı çıkma, orada bekleyeceğim!” dedi Cengiz’e. Dışarıda, gecenin karanlığına karşı koşarken, Volkan katilin peşinden hızla ilerledi. Kalp atışları hızlandı; katil, gölgelerin içine kaybolmaya çalışıyordu. “Beni durduramazsın!” diye bağırarak kaçtı. Ancak Volkan, durmaksızın katili takip etmeye devam etti. Bir köşeyi döndüğünde, katil bir dükkanın içine girdi. Volkan, aniden durarak, dükkanın kapısına hızla yaklaştı. Kapıyı açtı ve içeri girdi. Katil, köşeye sıkışmıştı. “Bitti!” dedi Volkan, kararlılıkla. “Artık kaçışın yok.” Katil, çaresiz bir ifadeyle geriye yaslandı. “Beni burada yakalamakla neyi başardınız?” dedi. “Asıl sorun, benim gibi birinin arkasındaki gerçekleri bilmemeniz.” Volkan, katilin gözlerine derinlemesine bakarak, “Gerçekler artık seni kurtaramaz,” dedi. “Bu gece buradan çıkamayacaksın.” Cengiz, içeri girdi ve katili etkisiz hale getirmek için harekete geçti. “Bize her şeyi anlatacaksın,” dedi. “Başka bir seçeneğin yok.” Katil, derin bir nefes aldı. “Tamam, tamam. Size her şeyi söyleyeceğim. Ama bunun sonuçlarını göreceksiniz,” dedi, gözleri kayarak. İkili, katilin yakalanmasının verdiği rahatlıkla, gelecekteki sorunlarla yüzleşmek için hazırlanmaya başladılar. Bu, bir savaşın sadece başlangıcıydı. |
0% |