Yeni Üyelik
10.
Bölüm

10 : Zıt Kutuplar

@x1hayat1w

° Alihan Kara °

Telefona gelen bildirimler ile gözlerimi bilgisayardan çektim. Pislik adamı bulmaya çalışıyordum ama bir türlü Aysel ile iletişime geçmiyordu

Mesajlar ise Kaan'dandı bugün Işıl'ı o takip edecekti

Kaan : Abi bu kız çok garip ya şu an bir kafenin önünde içeriye bakıyorlar

Kaan : Bora denen çocukla

Bilgisayardan odasına koyduğumuz kolyeye baktım ama karanlıktı takmamış

Bende arabanın kamerasını açıp baktim. Bora'yla beraber bir kafenin içine bakıyorlardı Bora videoya alıyordu

Yine eğlence amaçlı olmalı diye düşünüp kapatacağım an ikisinde hızla çekilip ara sokağa girdiler

Kefeden Nesrin çıkması ile kaşlarımı çattım en az Işıl kadar bende bu kızı sevmiyordum

Nesrin gidince sokaktan çıktılar Işıl geri Kafeye baktı dudak okuma biliyordum

En sonunda ikisi de ayrıldı ışıl adamın peşine düşmüştü

Alihan: Kaan gizli takip et

Diye mesaj attım. Gizliden peşlerine düştü ama adam tekin olmayan sokaklara girmesi ile Işıl durmuştu

Çatıları gözlerine getirmesi ile ne yapacağını anladım adam çoktan anlamıştı Işıl'ın onu takip ettiğini

Telefonu alıp gruba yazdım

Ölünün Yaşan Dostları

Alihan : Herkes hemen buraya gelsin acil

Alihan : Kaan hariç

Yazıp gruptan çıktım. Işıl yangın merdivenlerinden çıkması ile Kaan arabadan indi o an bildirim geldi kolyeyi takmıştı

Hemen kolyenin kamerasına girdim çatıda adama bakıyordu adam ise ara sokakta kendisini takip edenin gelmesini bekledi kimse gelmeyince yoluna devam etti

En sonunda bir binanın önünde durup bir taşı yerinden çıkarıp içine bir şey koyup gitti. Işıl etrafına bakındı ama kapı kitliydi merdivende yoktu

O sırada kapı açıldı hepsi gelmişti bilgisayarı televizyona bağladım

" İzleyin"

O sırada Işıl halatı demire bağladı diğer ucunda beline

Ece " düşündüğüm şeyi yapmayacak değil mi?"

" Tamda onu yapacak"

Işıl" Bismillahirrahmanirrahim " diyip aşağıya atladı

Işıl" Ahhhh " diye bağırdı sonra yerle karşı karşıya geldi

Aradaki mesafe çok değildi. Ayağıyla yere basıp geri yukarıya doğru tırmanması ile kaşlarımı çattım

Serpil " Geri niye çıkıyor?"

Mehmet " Bunu sevdi tekrar yapacak"

Tufan " Abi bu kızın kardeşin olduğu anlamam için teste gerek yok yolda görsem anlarım sana çok benziyor senin gibi aynı "

" Abisinin kardeşi tabi "

Ece " Buraya geldiğinde hepimizi elinde oynatır bu " diyip güldü

Beş defa yaptıktan sonra belindeki halatı çözüp taşı kaldırıp şişeyi aldı

Işıl" Lan mal bunları denize atılır taşın altına değil mantık sıfır abi ya " diye söylendi

Mehmet" Kız çok haklı abi ya "

Telefonu elime alıp Kaan'a buraya gelmesini söyleyip geri ekrana baktım. Işıl notu okumaya başladı o sırada

Işıl " Abi Aysel'e iletişime geçme aileden nerdeyse herkes biliyor Hala peşimdeler dikkatli ol Nesrin bizim için çalışmaya başladı hepsinin sonunu getireceğiz. Hepsi o Alihan gibi ölecek"

Yanıtma oyuna gelecekti. Her şeyi dinlemiştik. Işıl'ın Ilım olma olayı ne bilmiyorum ama çok zekiydi

Kaan ise tam plan anlatımında gelmişti

Ece " Abi Napacağız?"

" Işıl'ın planını uygulayacağız "

Tufan" Abi biz yıllardır bu davaya bakıyoruz kız 2 saatte öğrenip bizimden iyi plan yaptı "

Serpil " Bu kızın tam bizim takıma gelmesi lazım "

" Gelecek takımın en genç üyesi olacak "

Mehmet" Planı süper "

Kaan " Işıl haklı bir ergeni hafife alacak "

Ece " Masal denen kız nolacak kendisini tehlikeye atıyor "

Tufan" Abi azimli kız çırak olarak alacağım eğitmek zevkli olacak "

" Al bırakalım bakalım hünerlerini sergilesin "

Ece " Abi ben eve hizmetli olarak girim mi?"

" Gir evde muhabire ihtiyacımız var "

" Herkes görevlerini biliyor bu sefer o iti ve yandakcılarınï bulacağız Işıl haklı zengin ve aileye yakın birisi yardım ediyor olmalı tekrar herkesi araştırın "

Tufan" İyi gizleniyor ama bu sefer bulacağız "

" İnşallah "

 

° Işıl Ilım Yosun ( Kara ) °

Hayat ne garip değil mi? Düşmanınız sadece acı çeksin diye can almak ne kadar doğru?

Yağmur yine şiddetli yağıyordu sabah erkenden kalkıp odama gelip hazırlamıştım

Şu an ise kahvaltı ediyordu ama herkesin keyfi kaçmıştı. Sabahdan beri herkesi tersliyordum

Gulen yüzüm gülmez olmuştu. Herkes anı değişime şaşırmıştı bazıları da üzülmüştü

Ben onlara bakmayıp sadece yemeğimi yiyordum.

İliklerime kadar hissediyorum huzursuz bir ortamdı. İlk kez benim yüzümden huzursuz bir sofra olmuştu

Daha önce de huzursuz sofralarda oturdum ama huzursuz eden olmamıştım

Arada Alpaslan'a bakıyordum iştahı gitmişti sadece tabağı ile oynuyordu sabah odama hevesle gelip benimle uyudun geldin neden erken kalktın ki demişti ben ise ona bomboş bakıp rüyanda gördün galiba demiştim soğuk bir şekilde

Şaka yaptığımı sandı ama sonra şaka olmadığı öğrenince sinirlendi benle konuşmaya çalıştı ama onu hep tersledim

Bana kırılmaz umarım burada en yakın olduğum oydu onu kaybetmek istemiyordum

Ama böyle yapmak zorundayım inandırıcı olması için

Bulut " Hadi kalkın okula bırakıyım"

" Benim dersim beden sonra gideceğim kardeşlerini götür" diyip kalktım

Cevap vermeden odama doğru yol aldım.

Bazı anlar vardır duygusuz gibi davranmak zorunda kaldığımız anlar

Aslında içimiz paramparçadır söyleyecek çok söz vardı ama sizler önce güzel sözün arasından en can yakıcı olanları kullanmak zorunda kalırsınız

Bazen birilerini koruya bilmek için onları üzmemiz gerekir

Korumak nedir? İnsanlar neyi korur?

Ailesimizi? Bizim için değerli olan herşeyi mi?

İnsan neden canını hiçe sayıp onları korur ki?

İşte sevgi!

Sevgi herşeyi yaptırır nefretten bile güçlü bir duygudur

Herkes nefret edebilir ama herkes gerçekten sevemez sevgi ufak bir şey değildir

Dünyaya değil evrene sığmaz

Sevgi sonsuzdur. Nefretin bile sonu geliyor ama sevginin gelmez

Kapalı alan fobisi olan birisi kapalı bir alanda kalmış ve nefesi ona yetmiyordu şu an öyle hissediyorum

İçimde bir fırtına var ben üzmekten korkardım

Şu an ise en çok kırıp döken oldum!

Aynanın karşısına geçip kendime baktım. Ilım gitmişti Işıl gelmişti odaya giydiğim andan beri

Işıl daha duygusal daha eğlenceleri deli dolu birisi idi

Ilım ise daha farklıydı

Işıl beyazsa Ilım siyahtı

Zıt kutulardı

Ilım öldürmekten korkmaz acımaz yıkar geçerdi

 

~ Ilım 13 yaşında ~

Geç saatlere kadar yine kitap okuyordum aniden salondan gelen sesle korkup kitabı kapattım.

Gece lambasının loj ışığı odayı aydınlatıyordu ayak sesleri duydum. Odama doğru geliyordu

Hemen yorganı altına girdim kitabı yastığın altına koymuştum aynı zamanda uyuyor numarası yaptım

Kapı sessizce açıldı

Bir adam konuştu sesi boğuk geliyordu

-" Evde tek küçük bir kız mı var bu iyi soyup kaçalım "

-" Aynen önce uyuduğudan emin olalım" diyip yanıma doğru geldi korku ile çarpan kalbim birden sakinleşip uyuyor gibi davrandım inanıp gittiler

Hırsızlardı!

Yataktan sessizce ve dikkatli bir şekilde çıktım. Kapanan kapıyı baktım adım sesleri uzaklaşması ile aynanın karşına geçip dolabı sessizce açtım

Bembeyaz bir elbise çıkarıp giydim. Korku filmlerine çevireceğim evi

Saçlarımı önüme getirmiştim. Tam filmlerdi gibi olmuştu

Gülümseyip telefonu alıp odadan sessizce çıkıp salondaki ışıklara baktım gülümseyip telefonun içindeki çığlık sesini 2 dakika sonra alarm olarak çalmasına ayarlayıp tablonun arkasına koyup kapalı olan anne ve babamın odasına sessizce girip kapıyı aralık bıraktım

Yatağın altındaki beyzbol sopası aldım. Sonra yatağın yanındaki gece lambasının da durdum

Çığlık sesi yankılandı. İkisinin de korku dolu çığlıklarını duydum sonra ikiside düşmüş olmalı ki yüksek sesler geldi

Ses geçirmez bir ev olması işime yaradı doğrusu

İkiside tablonun yanına geldi ses kesilmişti

-" Noluyor?"

-" Bilmiyorum şu kapı kapalı değil miydi?"

-" Kapalıydı" kapıyı kapatacakları an gece lambası yakıp arkam dönüp kaldım

-" Bismillahirrahmanirrahim" dedi birisi

Yere düşme sesi ile diğerinin bayıldığını anladım adım sesleri temkinli bir şekilde bana geliyordu bana yaklaşınca ışığı kapatıp yana çekilip beyzbol sopasını ile adama vurdum

İnledi ama bayılmadï. Bu seferde bacaklarına vurdum diz çöktüğünü anlayıp bu seferde kafasına vurdum yere serildi

Koşup ışığı yaktım adamın kafasını kanıyordu beter olsun !

Adamaların cebindeki bez ve Eteri alıp onlara koklattım uzun süre böylelerdi artık salona geçip ışığı yakıp onları sürüyüp getirip birer sandalyeye zar zor otturup bağladım

Sonra mutfağa geçip ışığı yaktım yaktım dolapta olan soğuk suyu alıp salona döndüm

İkisininde başından aşağıya döktüm. İkiside uyanınca kar maskelerini çekip çıkardım

Birisi cikrin diğeri ise canavar suratlı idi maskeli daha çekilirdi

-" lan noldu böyle seni küçük velet"

" Adın ne çirkin şey "

-" sana ne lan çöz bizi hemen "

Onlara orta parmak yapıp mutfağa geçip çakmağı aldım. Yanlarına gelip onların gözünün önünde yaktım

" Bana adınızı söyleyin Yoksa sizi bu halde bırakıp evi ateşe veririm"

-" Deli lan bu Bünyamin adım "

-" benimki de İsmail sakin ol sana zarar vermeyeceğiz "

" Lan kes bana zarar vermeyi geçtim kendinizi düşünün bu gece çok egleneceğiz "

Önce onlarla beraber korku filmi izledik içlerinden biri aşırı korkup altına işeyip bayıldı filmden sonra makyaj malzemelerini getirip onlara makyaj yaptım

Bundan da sıkılınca işkence yapmak istedim mutfaktan bir kaç tabak getirip kafalarında kırdım

Kafası kanayanın kafası tekrar kanamaya başlamıştı. Sonra sert bir pansuman yapıp sardım

Daha sonra da bir kaç bardak kırıp ayakkabılarına doldurdum. Ellerine ise sıcak kahve döktüm

Bu gerçekten zevkliydi güneşin ilk ışıkları ile onlar ağlayarak yalvar iken en sonunda polisleri arayıp haber verdim

Polisler benim yaptıklarımı normal bulamayıp piskolok teyzeme gönderdiler kişilik bozukluğumu öğrenmiştim bu sayede

 

~ Şimdiki Zaman ~

Aklıma gelen anılar ile derin bir nefes alıp elimi aynaya tutup destek aldım

Işıl olunca ne kadar ağladığımı unutmuyordum

Ilım'ı sevmiyordum canavardı

Her insanın canavar bir tarafı vardır sadece onu ortara çıkarmaktı

Emin misin? Canavar tarafımızı tanımaya hazır mısınız?

Ansızın çıka bilir kendinizi hazır tutun

Nerede nasıl çıkacağı belli olmaz

Herşey zamansız oluyordu.

Derin nefesler içinde ayakta durmak zordu gözlerime baktım

" Sakin ol artık büyüdün kontrol sende sakin ol" diye kendi kendimi avuttum

Bunu defalarca yapmıştım ben hep kendimi kandırdım aynı insanları ustaca kandıra bildiğim gibi kendimi de kandırıyordum

Bu gerçekten kötü bir duyguydu. Bildirim sesi ile yatağın üzerindeki telefonu aynadan baktım

Geri gözlerime baktım

" Sen yıkılmazsın hadi ama daha film yeni başlıyor" diyip gülümseyip bir adım gerileyip arkamı aynaya dönüp yatağa doğru ilerledim

Telefonu aldım bin tane gruptan gelen mesajlara bakmayıp direk Bora'nın özelden attığı mesajlara baktım

Deve : Civciv okula niye gelemdin? Beden de öldük lan ben beden olduğunu unutmuştum

Deve : Neyse matematik öğretmeni gitmiş lan bir öğrenci ile ilişkisi yayılmış bugün yeni bir hoca gelecek

Deve : Yeni gelecek hocanın genç birisi olduğu söyleniyor 26 yaşındaymış

Deve : Kızım evde bomboş oturuyorsun bari cevap ver

Deve : Zil çaldı diğer derse yetişmeyecek hoca belliki boş ders olacak

Deve : Görüşürüz civciv

Işıl : Alpaslan'ın üçüncü dersi beden bizi ki de boş onunla konuşmanın en iyi zamanı

Işıl : Dersten sonra okulun yanındaki parka gel

Bora yazdım son şeylerden sonra mesajlama kısmından çıkıp Alpaslan'a yazmaya başladım

Işıl : Alpaslan bugün seni çok kırdım biliyorum özür dilerim

Işıl : Kendimi açıklamama izin ver lütfen

Işıl : Okulun yanındaki parkta buluşalım bir sonraki ders

Işıl : Umarım gelirsin

Yazdıktan sonra telefonu kapattıp çantamı alıp odadan çıktım. Hızla merdivenlerden inip kimseye haber vermeden evden çıktım

Okula kadar yürüdüm yürümek iyi geliyordu

Okulun yanındaki parka gelince bir çardaka geçip oturdum telefonu açıp mesaj gelip mi diye baktım Alpaslan sadece görüldü atmıştı

Bora ise mesajımı beğenmişti. Oflayıp telefonu kapattıp beklemeye başladım

Alpaslan " Dün gece gerçekten yanıma geldin mi?" Diye sorulan soru ile hemen arkamı döndüm

Alpaslan gelmişti hemen ayağa kalkıp çardaktan çıkıp ona sarıldım

" Geldim tabi " dedim sorusuna cevap olarak bana sarılmıyordu verdiğim cevapla sarıldı

Bora " Ilım ben artık bundan sıkıldım bak sen bunu benden bile çok sevmeye başlıyorsun gibi geliyor" demesi ile Alpaslan'dan ayrıldım

" Canım o benim Üçüzüm lan aynı yerde 9 ay kaldık"

Bora " Napim? Alp'le de kaldın ama ben hep senin yanındaydım beni bu sonradan gelenlere satarsan bozuşuruz"

" Tamam ya "

Alpaslan" Evet Işıl seni dinliyorum böyle davranmayın sebebi ne ?"

" Oturalım herşeyi anlatacağım "

Geçip çardaka oturduk. Ben baştan sona olanları anlattım Alpaslan ise sessizce dinledi

Alpaslan" Anladım plan güzel ama tehlikeli dikkatli olmamız lazım "

" Bugün okuldan sonra şirkete gidip önemli ortakları öğrenir misin? Size de sık sık gelenleri en çokta "

Alpaslan" Tamam o iş bende "

" Tamam şimdi sen bana çalışanların numarasını at ben halledeceğim "

Alpaslan" Peki. Evde hep sabah ki gibi mi olacaksın?"

" Evet. Alpaslan biliyorum zor ama böyle olmak zorunda "

Alpaslan" Peki tamam "

Bora" Masal'a gönderelim o halledecek eminim bu bir kaç gün içinde olaylar başlar "

Işıl" Bence de "

Alpaslan" Işıl lütfen kendine dikkat et "

" Merak etme sen beni "

Çardakta ki konuşmadan sonra görev başlamıştı. Masal sürekli eve izleyip dinler iken bende Cehenneme derslerime gelmek zorundaydım

Derslerden sonra eve geçmiş odaya kapanmıştım. Bilgisayardan Masal'ın bağlanması ile evin tüm kamera sistemini önüme sermişti

Eve yeni bir hizmetli gelmişti Ela Sis adı şu an hepsi mutfakta çalışıyordu. Onları izlemeye devam ediyordum illaki birisini tutmaları lazımdı

İllaki içlerinden biri hata yapacaktı. Yemekleri masaya götüren oldu mutfakta tek kalan kadına baktım normal bir şekilde yemekleri tabaklara koyuyordu

Sonra ayran hazırladı o sırada diğerleri gelip yemekleri götürür iken bende odamdan çıkıp mutfağa indim kimse yoktu su içip geri odama döndüm hızla

Tam gelip baktığım an kadının birisi ayrana bir şeyler katıyordu

Masal sistemi bozmuştu. Kamera kayıtları sadece bizde olacaktı

Plan tıkırında Masal o kadının tüm telefon konuşmaları bulacaktı yeni konuşmaları da

Az kaldı yakında seni bulmuş olacağız piç kurusu

Bilgisayarı kapatıp aşağıya yemeğe indim. Kısa süre sonra herkes gelmişti ayranları hizmetliler doldurur iken zehri katan kadın hızla koşarak geldi

-" Efendim içmeyin zehir katıldı! Işıl hanım ayranlara zehir kattı gördüm" ben bunu beklediğim için rahattım herkes şaşkına döndü

Alpaslan " Işıl bu doğru mu? Yapmadım de !" Diye oyununu oynadı

" Benden mi şüpheliyorsun böyle bir şey yapmadım"

-" Efendim mutfakta kimse yokken gelip zehiri katıp hemen odasına döndü "

Anıl" Kamera kayıtlarına bakacağız "

Bulut" Umarım böyle bir hata yapmadın küçük hanım "

Alp" Öldürecek resmen bu deli kız bizi "

Kamera kayıtlarına baktılar ama bir şey yoktu mutfaktaki bozulmuştu mutfağın dışındaki kameraya baktılar

Vefa " Yuh "

Bulut " Açıklaman ne bücür?"

" Su içip odama döndüm hem bu yeterli delil değil bunu sende biliyorsun?" Dedim sakince

Murat " Çok sakinsin?"

" Yapmadığım bir şey için panik olmam "

Anıl " Kime inanalım iki günlük sana mı yoksa yıllardır bize çalışan kadına mı?" Demesi ile ona baktım

" İsteğine inana bilirsin" dedim sakince ama içimde fırtına kopuyordu

İki günlük sana mı? Can yakan bir sözdü

Ben ona acımı açmıştım!

Vuslat " Sana inanmıyorum! Yoldan geçen yabancı birisin bizim için! Bu evde sana yer yok defol git! " Demişti Öfkeyle

Ona baktım

" İlk geldiğim gün dediğim gibi sizlere ihtiyacım yok yani 17 olmasam zaten gelmezdim ve zevkle giderim " diyip sakince yürüdüm

Sakin adımlar atıyordum içimdeki fırtınaya rağmen

Deniz de ilerleyen bir gemiyim ileride büyük bir fırtına vardı ve ben umursamayıp fırtınaya sürdüm gemiyi batacağımı bilerek

Hala ufacık bir umut vardı içimde birisi sana inanıyorum birisi yanındayım desin istiyorum ama yoktu

Yapayalnızdım

 

 

Bölüm Sonu

 

 

Loading...
0%