Yeni Üyelik
11.
Bölüm

11 : Öl Desen Ölürüm !

@x1hayat1w

Umutlar tükenince geriye ne kalıyor?

Çaresizlik mi? Yanlızlık mı?

Odama gireli yarım saat olmuştu eşyalarımı topluyordum. Birden kapı açılıp kapandı dönüp bakınca Alpaslan olduğunu anladım gelip ban sıkıca sarıldı

Alpaslan " Merak etme her zaman yanındayım geçecek söz veriyorum"

" Sağol iyi ki varsın" dedim

Alpaslan bana bulduğu isimlerin dosyasını verdi

Alpaslan geri çıktı fazla vakti olmadığı belliydi

Eşyalarımı alıp medivenlerinden indim. Çoğu hala buradaydı sonra alırım

Salona geldiğimde herkes buradaydı. Abi tayfası bir kes kafasını kaldırıp baktı sonra geri televizyona döndü

Buket " Kızım ben sana inanıyorum lütfen gitme" dedi ağlayarak

" Sağolum ve şu olay açıklığa kavuşması lazım polis beyler böyle oturursa ohhhoo daha çok sürer neyse ben gider"

Buket hanım kalkacağı an Gökhan bey kolunu tutup oturdu. Gökhan beyin gözündeki o yıkımı görmüştüm bana bağlanmıştı ve ben onu tepe taklak etmiştim

Daha fazla kalmayıp hızla evden çıktım. Hala beni izleyen bir arabayı takmayıp hızla sokaklarda geçip gittim

Bana can borcu olan Fırat'ın yanına gelmiştim. Bir kavga da ölmek üzeri iken fark edip yardım etmiştim sonra bir gün ödeşiriz demiştik

Şu an ise bir boksör mekanında üst düzey bir boksör olmuştu. Benden sadece 4 yaş büyüktü mekana gelip adımı vermiştim

Kısa süre sonra o ve yanında korumalarla gelmişti

Fırat " Geçen zamanda değişmemişsin hala cücesin"

" Ödeşme zamanı yardımına ihtiyacım var"

Fırat " Tabi kalacak yeremi ihtiyacın var" dedi valizi gösterek

" Hem evet hem de hayır"

Kaşlarını çatarak bakmaya başladı

Fırat " Valizi alın gel bakalım içeride konuşalım"

Fırat son yıllarda gerçekten fazla güç ve nam salmıştı genç yaşına göre gayet iyiydi

Bir odaya geldik konforlu bir odaydı tekli koltuğa oturdum oda da karşıma oturdu

Fırat " Ee anlat bakalım"

" Olaylar karışık baya biraz gücüne ihtiyacım var"

Fırat " Önemli olmasa gelmezsin"

" Piçin tekini yakalamam lazım "

Fırat " Polis misin sen ?"

" Off bu adam baya güçlü kendini ölü gösteriyor özel bir tim peşinde ama hala yakalanmadı"

Kaşlarını çatıp arkasına yaslandı

Fırat " Adamla derdin ne? Düşmanın mı?"

Olayları en baştan anlattım

Fırat " Anladım o iş kolay ama bir asistana ihtiyacım var cüce olması lazım"

Ona göz devirdim şirketi vardı o bulduğumuz adamla iş yapacaktı o öyle sanacaktı

Onu tuzağa çekmek için gerçekten güçlü birisine ihtiyacım vardı

" 17 yaşında asistan olmayacağım "

Fırat " Hadi ama cüce paraya para demezsin"

" Kes paraya ihtiyacım yok olursa gelirim"

Fırat " inatçı keçi tamam sen öğrenince haber ver tuzağa çekme işi bende "

" Bize çabuk kafa dağıtıracak bir iğne lazım kafası gidikken daha çabuk öter "

Fırat" o iş bende seni bizim otellerden birisine veriyorum o zaman senden haber bekleyeceğim "

" Bu iyiliğini unutmayacağım "

Fırat" Cüce hala hayatta isem senin sayende tabi ki de yardımcı olacağım "

" Peki o zaman ben gideyim "

Fırat" Peki cüce görüşürüz "

" Görüşürüz "

Fırat'ın adamları beni otele kadar bıraktı. Otel odasında bilgisayardan bende Masal gibi o kadının konuşmalarını dinliyordum

Bir telefon gelmişti benim bilgisayara da bağladığı için Masal duyuyordum

-" evet Efendim kızı evden gönderdiler"

-" Kız nereye gitti?"

-" Bilmiyorum valizini alıp gitti "

" Tamam afferin yarın ilk uçakla yurt dışına gidiyorsun "

-" Peki efendim " telefonun kapandı. Adamın sesi robotik gelse bile onu bulacağımıza eminim

Telefona gelen bildirimler sesi ile elime alıp baktım

Hacker Masal : Telefonun sahibi ölü birisi çıktı. Ama merak etme bulacağız bu bile bir işaret

Işıl : Sağol

Bilgisayarı kapatıp ayağa kalkıp kıyafet alıp banyoya girdim. Duş alıp geldim

Telefonu geri elime alıp baktım

 

Hacker Masal : İyi haberim var

Hacker Masal : Hüsnü Şenlendiricinin bir sağ kolunun telefonu çıktı

Hacker Masal : İntihar ettiği yazıyor ama belliki o öldürük

Işıl : Sağol iyiki varsın

Alpaslan'ın verdiği dosyayı alıp isimlere baktım

Bingo!

Telefonu alıp Fırat'a yazdım

Işıl : Hüsnü Şenlendirici o adamı istiyorum

Fırat : O iş bende cüce merak etme

 

° Yazardan °

Kaya ailesi yaşadıkları bu olaya hala inanamıyordu

Darbe yemişe dönmüşlerdi öz kızları onları öldürecek miydi?

Alp " Tamam Işıl deli dolu birisi ama bu kadarını yapmaz"

Nesrin " Yapmış işte ben demiştim bu kızda size zarar verecek diye "

Vuslat " Haklısın hayatım"

Vefa " Ben inanmıyorum Işıl yapmış olamaz"

Anıl " Kesin bir şey diyemem ama bu işi çözmek lazım Bulut sen araştır"

Bulut " Tabi abi "

Murat " Çok sakindi Işıl fazla sakindi sanki bunun olacağını biliyordu"

Gökhan " Nasıl yani oğlum?"

Murat " Işıl Alihan abime çok benziyor baba bir günde değişmesi sonra olanlar sizce de tuhaf değil mi?"

Buket " Işıl bize bunu yapmaz! Kesin şunu kızım bize zarar vermez Alihan hiç vermedi o da vermez tıpkı abisi gibi !" Diye isyan etti

Murat Alpaslan'ın bu günkü sessizliğe anlam veremiyordu onu sonradan Işıl'ın odasına girerken görmüştü de

Bir şeyler dönüyor ve bunu Alpaslan biliyordu

Murat" Sence Alpaslan Işıl böyle bir şey yaptı mı? Bu evde ona en yakın sendin "

Alpaslan daldığı düşüncelerden abisinin sesiyle çıktı

Alpaslan" Bilmiyorum abi bilmiyorum " dedi sıkıntıyla

Ayağa kalkıp odasına doğru yürüdü sıkıntısı bu olaya değildi Işıl'a bir şey olabilir kaygısıydı

Düşünmeden edemiyordu en sonunda telefonu çıkarıp hemen Işıl'a yazdı

Alpaslan : Işıl her şey yolunda değil mi iyisin dimi? Seni merak ediyorum bana da haber ver

Işıl telefonuna gelen bildirim ile okuduğu kitabı bırakıp telefonu aldı.

Alpaslan'ın mesajına gülümseyip cevap yazdı

Prensesim : İyiyim Yakışıklım beni merak etme her şey yolunda yakında o piçi bulacağım merak etme

Alpaslan gelen mesaj ile gülümseyip mesajı beğenip telefonu cebine koydu medivenlerinden durmuş öylece telefonuyla ilgilendiğini yeni fark etti

Murat ise Alpaslan'ın ardından kalkmıştı merdivenlerde duruo telefonu ile ilgilenen kardeşine baktı kısa sürede cevap gelmişti

Alpaslan'ın yüzünden güller açması ile kaşlarını çattı. Artık emindi bir şeyler dönüyor ve Alpaslan da biliyordu

Alpaslan hızla odasına gitti. Arkasından Murat abisi odaya dalması ile ona dönüp baktı

Murat kapıyı kapatıp kitledi

Murat " Alpaslan neler olduğunu anlat kardeşim herşeyi bildiğin kesin "

Alpaslan " Bir şey biliyorum ama sana anlatamam abi bilmen gereken tek şey Işık'ın bir suçu olmadığı "

Murat" Suçlu kim o zaman Alpaslan?"

Alpaslan" Bilmiyorum sadece Işıl'a güveniyorum ne yapması gerektiğini biliyor biraz sabır abi biraz sabır "

Murat" Alpaslan belaya mı bulaştınız?"

Alpaslan" O bela zaten hep bizimleydi abi "

Murat" Şifreli konuşma Noluyor söyle?" Diye sinirle sesini yükseltmesi ile Alpaslan korkuyla abisine baktı

Alpaslan" Abi bağırma sus! Sadece bekle abi lütfen birde sen üstüme gelme zaten stresliyim "

Murat" Anlat o zaman "

Alpaslan" Işıl'a sözüm var eğer öğrenmek istiyorsan ona sor "

Murat bir süre düşünüp hızla kilidi açıp odadan çıktı. Odasına girip arabanın anahtarını alıp hızla evden çıktı

Arabayı sürerken bir yandan da kendisine tedavi olmak için sürekli yaralarına baktığı Fırat'ı aradı

Eli kolu uzundu Işıl'ın yerini kısa sürede bulurdu

Fırat " Alo Murat doktor naber?"

Murat " İyi gibi Fırat senin elin kolun uzun bana birisini bulur musun?"

Fırat " Başın mı belada noldu? Bulut polisti ona söylesene"

Murat " Bulut'u buna katmak istemiyor Kız kardeşimi bulur musun? Olaylar biraz karışık"

Fırat " Aysel'i mi?" Dedi bilmiyormuş gibi onun bilmemesi gerken bir şeydi

Murat " Yok ahh söylemeyi unuttum bebekler karışmış kız kardeşimiş Işıl Ilım Yosun bula bilir misin?"

Fırat " Işıl kardeşin mi? Helal be aslan gibi kızmış biliyorum bizim otellerden birisine aldırdım ona can borcum vardı da "

Murat kaşlarını çatıp düşündü

Murat" Tamam sağol Konum atsana"

Fırat " Tamam "

Fırat'ı tanıyor mu? Niye ona gitti? Bora varken neden başkasından yardım istedi?

Bir şeyler dönüyordu ve neler olduğunu öğrenecekti. Bu gece ne kadar da uzundu?

Herkes bir gece dağılmıştı. Bir gece de çok şey olmuştu

Karanlık çökünce her şey açığa çıkıyordu karanlıkta çoğu suç işleniyordu

 

° Alihan Kara °

Alihan küçük kız kardeşinin yaptığı şeylere hayranlıkla izledi

Ayna karşında olanları ise kaşlarını çatarak izlemişti. Işıl'ın bir herkesten gizlediği bir şeyi vardı

Onun ne olduğunu bilmiyordu ama öğrenecekti.

Saatler akıp giderken Işıl'ın odasının kapısı çalmıştı. Murat'ın geleceğini Firat denen adam mesaj atmıştı

Işıl ise bundan haberi yokmuş gibi davranıp kapıyı açtı

Işıl " M Murat? Senin ne işin var burada?"

Murat " Konuşmaya geldim "

Işıl " Buyur geç "

Murat içeri geçip salondaki tekli koltuğa oturdu

Işıl ise karşına geçmişti

Işıl " Evet seni dinliyorum bu saatte niye geldin?"

Murat " Işıl sorun ne neler oluyor bana herşeyi anlat?"

Işıl " Tek bir şartla" dedi sesindeki tının iyi olmadığı belliydi

Murat'ı neden bu işe katacaktı. Ters giden bir şey mi var ? Kaşlarımı çatıp daha dikkatli baktım

Murat " Şartın ne ?"

Işıl " Aileden Alpaslan dahi kimse bildiğini bilmeyecek"

Murat " Işıl bu kadar önemli olan ne?"

Işıl " Alihan abinin ölümüne sebep olan pisliğin bebekleri karıştırmış ve yıllardır ölü olarak sizlerle uğraşıyor olması"

Murat " Ne! "

Işıl " Sakin ol her şeyi anlatacağım" dedi derin bir nefes alıp herşeyi anlattı

Murat " Nesrin den bunu beklemiyordum doğrusu"

Işıl " Bak bunlar bildiğini kimse bilmeyecek evde sürekli beni kötüle Alpaslan bile bilmediğini sanacak "

Murat " Neden ?"

Işıl " Fazla kolay oluyor oyuna gelirsek zarar göre bilirim eğer öyle bir şey olursa kimse bilmeyecek gizli olacak"

Murat " Hayırlı bir haber versen"

Işıl " Ne kadar az o kadar güvenli olur artık git ve unutma kimse bilmeyecek "

Murat" Bu kadar değişmen normal değil bir sebebi var mı?"merakla

Işıl bir kaç derin nefes aldığını duydum. Merakla vereceği cevabı bekledim

Işıl " Kişilik bozukluğu iki ayrı kişi var içimde birisi Işıl neşeli sakin ve umursamaz Ilım ise tam tersi ve tehlike anında ortaya çıkıyor geçinceye kadar da sıkça karakter değiştiriyorum şu an Işıl geldi bir kaç saniye önce İlim vardı "

Murat" İlaç kullanıyor musun?"

Işıl " Zararsız olduğu için hayır konrorl bende merak etme iyiyim "

Murat" Tamam ama bu konuyu sonra konuşacağız gideceğim şimdi"

Işıl" Tamam git artık "

Murat" Başını belaya sokma "

Işıl " Çoktan soktum "

Murat" Sürekli iyi olduğunu haber ver off seni böyle bırakıp gidemem "

Işıl" Seni kovmadan git "

Murat " tamam görüşürüz " diyip gitmişti Işıl ise aynı yerinde kalıp düşünüyordu

Işıl" Sezgilerime göre tehlike yakın oyunun içindeyiz bizi izliyor sadece o ne isterse o oluyor. Onu bula bilmek için ona gözükmemek lazım her yerde her yere ulaşa bilecek kadar güçlü olan kim? Ajan mı? Yoksa başka bir şey mi?İzleniyoruz herşeyi biliyor oyunun içindeyiz " diye mırıldandı sanki bu sözler kendine değilde banaydı

Oyunun içindeyiz bizi izliyor onun isteklerini yapıyoruz

Tekrar tekrar tekrarladım. Işıl haklıydı her şeyi biliyordu kimdi bu yakından birisi olmalıydı

Özel timi kuran Ayhan Aşan görevi için ölü gösteriyordu

Ölü gösteriyor

Hemen diğer bilgisayarı açıp Ayhan Aşan'ı araştırdım

Aklıma üç yıl önceki konuşmamız geldi

 

~ 3 yıl önce ~

Gözlerimi kapatıp derin nefesler aldım çalışmam bitmişti. Yorulmuştum ama ben özel timim yorulamam!

Kalkıp soyunma odasına girip duşa girdim. Kısa bir duştan sonra çıkıp üzerimi giyinip bahçeye çıktım

Çardaka geçip oturdum. Aysel ile yine kavga etmiştim kız kardeşimi korumak ona abilik yapmak istiyordum ama Aysel buna izin vermiyordu

Yanıma gelen kişi ile dikkatimi ona verdim ayağa kalkacağım an omuzuma koyup geri oturdu

Ayhan " Otur Alihan nasıl geçti günün ?"

" İyi geçti komutanım"

Ayhan " Ee artık yaşında geldi evlilik yok mu?"

" Yok komutanım sizde bekarsınız sebebi ne ? Hiç mi sevmediniz?"

Ayhan" Çok sevdim Alihan ona aşıktım ama o başkasına yar oldu unutamadım şu an mutlu bir ailesi var hala çok seviyorum "

" Tek taraflı zor olmalı "

Ayhan" Zor oğul zor sürekli aklında ama başkasına ait "

" Haklısınız komutanım "

Ayhan " Neyse oğul işlerim var sonra görüşürüz "

" Görüşürüz komutanım "

 

 

~ Şimdiki Zaman ~

 

 

İzliyordu biliyordu her şeyi!

Oydu hatta onu ben ölü göstermiştim!

Lanet olsun!

Ne yapmam lazımdı bunca yıl yanı başımda idi!

Ölmediğimi biliyordu bunca yıl boşa çabaladım

Işıl bunu nasıl anladın? Işıl yanımda olmana ihtiyacım var!

Işıl bu sürede uyumuştu bile hemen Kaan'ı aradım

Kaan " Evet abi söyle?"

" Işıl'ın odasına gireceğim kapıyı aç geliyorum"

Kaan " Ne ! Abi saçmalama şu an olmaz "

" Kaan dediğimi yap "

Kaan " Peki abi " demesi ile telefonu kapattım

Hızla odama çıkıp hazırlanıp arabanın anahtarını alıp hızla evden çıktım

Hızla sürer kaldığı otelin önüne geldim arabadan inip Kaan 'ın olduğu arabaya doğru yürüdüm

Kaan ben arabaya varmadan inmişti

Kaan " abi emin misin?"

" Evet anahtarı ver " odanın anahtarını vermesi ile hızla otele girip asansöre bindim

Işıl'ın odasının kapısını açıp içeriye girdim. Uyuyan Işıl'ın yatağına doğru yürüdüm hala boynunda olan kolyeye bakıp gülümsedim

Yanına uzanıp bir elimle saçlarını okşadım

Nasıl anladı? O sözler banaydı! Yaşadığımı biliyordu buna rağmen ortaya çıkmamı bekledi

Işıl gözlerini açtı karanlıkta beni göremiyordu ama karaltımı görüyordu

Işıl " Sende kimsin?" Dedi uykulu bir şekilde

" Sana ihtiyacı olan Abin " diye fısıldadım bana doğru gelip kucağıma çıktı

Işıl " Demek geldin zeki abiş" dedi bana sarılırken

" Geldim kardeşim çözdüm olayı"

" Biliyorum" dedi nereden bildiğini sormadım

Şimdi nolacaktı? Bilmiyorum tek bildiğim kardeşimle uyumak istiyor olamam kardeşime ihtiyacım oldu idi

Kucağımda küçük kalan geri uykusuna dalan mesleğime baktım çok tatlıydı artık her anında yanında olmak istiyordum

Dünyayı bile karşıma ala bilirdim onun için

Öl desen ölürüm!

Yeter ki sen yaşa güzelim

Ona sarılmayı çok istiyordum şu an kucağımda uyuyordu yavru bir kedi gibi sırnaşmıştı

Benim küçük kedimdi artık

Uyu kedicik düşüncelerimi bırakıp bende seninle uyuyacağım

Bu gece huzurlu bir uyku uyuyacağım

Belki de son huzurlu uykum olacaktı bilmiyorum

Savaş başladı ya kazanacağız yada bu uğurda öleceğiz

 

 

Bölüm Sonu

 

 

Loading...
0%