Yeni Üyelik
18.
Bölüm

18 : Cenaze

@x1hayat1w

° Yazardan °

Dünya dönüyordu içindeki zalimlikle

İnsanlar her türlü yaşıyordu

Para gözlerini bürümüştü. Ama uzun zaman sonra ilk kez pişman olmuştu ilk kez paranın değeri gözünde bitmişti

Kardeşinden özür dilemek istiyordu yaptıkları için pişman olmuştu

Hani derler ya son pişmanlık fayda etmez diye bu tam oydu

Genç adam kardeşine verdiği ilaçla onu takip etmeye başladı sevdiği bir kız olduğu öğrenmişti.

Onu öğrenip kendisine bağlayacaktı. Görmüştü kız gerçekten çok güzeldi aklından geçirdiği şeytanlıklar vardı

Onları uzaktan izledi. Aptal kız kardeşine aşktı kendisine bağlaması zor olacaktı diye düşündü genç adam

Çınar'ı da alıp giden araba ile arabasına binip hız sınırını aşarak evine doğru sürdü

Ama o eve ulaşamadı

Bir kaza öyle ani olmuştu ki şu an ise kendine vurup kaçan araba ile ölümle yapayalnız kalmıştı

Şansı yoktu yada yaptıklarının cezasını çeksin diye bir Allah'ın kulu yoktu

Acıyı iliklerine kadar hissederek can verdi

Anlamıştı para pulun bir önemi olmadığına ama çok geçti

O gece acılar içinde öldü kimse yoktu yapayalnız öldü

Çocuk bir çocuğun ahı gelmiş bulmuştu yada kötülülerin cezası için ölmüştü

O gece bir can gitti bir çok pişmanlıkları ile

O gece güzel bir aşk doğmuştu

Belki de elinizdekilerin değerini kaybedince anlarsınız

Yada fark edebilmek için en değer verdiğiniz kişiyi kaybetmek gerektir

Sabahın ilk ışıklarıyla oradan geçen bir araba kazayı fark edip ambulansı filan aramıştı

Herşey için geç kalınmıştı

Hayatımızın sonu ne zaman gelecek bilmiyoruz pişmanlık çekerek gitmeyin

Sabahın erken saatlerinde gelen telefon üzerine Salih Irk hemen Karısı Defne Irk'la hastaneye gelmişti

Oğullarının ölüm haberini almışlardı

Kadın aldığı haberle bayılmıştı. Salih bey ise yıkılmıştı

Oğulları yoktu artık napacaklardı?

Çınar'ı fark edecekler mi?

 

° Çınar Irk °

Gözlerimi açtığımda Kaya ailesinin misafir odasında idim

Ben buraya nasıl geldim?

Başım çok ağrıyordu dün gece olanlar tek tek aklıma gelirken kala kaldım

Işıl'a açılmıştım resmen birde Alihan abinin yanında

Ben ne bok yedim !? Işıl beni öldürecek!

Odadan çıkıp alt kata indim. Salona girince beni görenler şaşırdı

Alp " Lan sen nereden çıktın ?"

" Ebemden" diye tersledim

Alpaslan " Eve nasıl girdin?"

Tamam cevap vereceğim an koşarak salona gelen Işıl ile sustum beni görmemişti

Işıl " Lan nerede o!? Çınar nerede kaçtı derseniz ebenizi s..." Beni görünce sustu

Ban sinrile bakıyordu sonra bir şey hatırlamış gibi hızla yanıma geldi

Işıl " Çınar koş Alihan abim öldürecek seni " dedi gözlerinde tek anladığım benimle dalga geçiliyor oluşuydu

Alpaslan " Işıl sen abimde geldi mi?"

Işıl " he benim odada gidin" demesi ile hepsi ayaklanıp gitti

Işıl " Evet yanlız kaldımıza göre hesap verme zamanı"

" Kendimde değildim biliyorsun?"

Işıl" Dediklerini unuttun mu?" Diye sordu sinirle

Evet dersem mi dövecek Hayır desem mi?

" Unutmadım" dememle daha sakin oldu

Işıl " Aşk itirafı yaptın aşk mısın?" Diye sordu meraklı bir şekilde

Cevap vereceğim an açık olan televizyondaki habere kaydı gozlerim

Dün gece Fatih Irk'a arabasına vurup kaçındı kaza da Fatih Irk hayatını kaybetti polis hala Fatih Irk'ın katillerini arıyor

" Abi " dedim şokla

Ne kadar benimle gerçek bir abi kardeş olmasa da ona kin beslemiyordum

Işıl " Ne ! " Dedi şaşkınca arkasını dönüp habere baktı

Işıl " Abin mi?" Diye sordu ban dönerek

" Evet " dedim soğuk bir sesle

Işıl " Ailenin yanına gidecek misin?"

" Hayır. Ben ağlarken zırlama diyenlere derstek olamayacağım zaten beni görmeyecekler yine " dedim sinrile

Işıl " Senin onlardan farkın kalmayacak bu şekilde" demesi ile Işıl'a baktım

Haklıydı

" Haklısın orada olmam lazım "

Işıl" Bekle bende geleceğim üzerimi değiştirip geliyorum " diyip gitti

Şu an fark ediyorum pişma takımı çilekliydi ona çok yakışmıştı

Işıl bir süre sonra geldiğinde Kaya erkeklerin hepsi gelmişti

Alihan" Aklın başına geldiyse defol git yoksa dayak yiyeceksin " dedi ona baktım bek umrumda değildi

Işıl abisine göz devirip bana döndü. Işıl'ın anne ve babası da Alihan abiye aynı bakıyordu

Buket" Alihan bence sen şu an hiç konuşma "demesi ile gülümsedim

Işıl" Anne siz kahvaltı edip gelin biz bir gidelim Çınar'la "

Gökhan" Kızım sende kahvaltı etsene "

Işıl" İştahım yok "

Buket" Peki kızım gidin siz "

Alp " Anne hayır ya Işıl gitmiyor"

Alpaslan " Bence Işıl'ı özledik biz gidemez"dedi abiler de benzer cümleler kurmuştu

Işıl hepsine göz devirmişti

Buket " Işıl gidin siz kızım sizlerde susun" diyip otoriteri kurmuştu

Canım kaynanam benim tarafımda Kaya erkeklerin hepsi bana düşman kesilmişti

Işıl için değerdi. Işıl'a evden çıkıp bir taksiye bindik ben korumalardan birisini arayıp ailemin hala hastanede olduğunu öğrenmiştim

Akıp giden yola bakıyordum

Hissetmem gereken neydi? Acı çekmek mi? Abimi onca şeye rağmen sevsem bile öldüğüne üzülmezdim

Elimin tutulması ile kafamı çevirip Işıl'a baktım elimi tutmuştu. Bu görüntü çok güzeldi

Işıl " İyi misin Çınar? " Dedi endişeli bir şekilde

Bilmiyorum güzelim

" Bilmiyorum ne hissetmem lazım bilmiyorum"

Işıl " Kendi sorguluyorsun ama içten içe üzülüyorsun ne olursa olsun abin çünkü dimi?"

Beni anlıyordu ilk kez birisi beni anlıyordu

" Evet öyle Işıl konuşmasak olmaz mı? Bugün susalım yanımda kal yeter"

Işıl " Susalım yanımdayım" diyip önüne döndü elini çekeceği an ben tuttum

Önce bana sonra ellerimize şaşkınca baktı gülümseyip geri camdan dışarıya baktım

Bir süre sonra hasteneye gelmiştik elini bıraktım gazeteciler vardı. Şu an onlarla uğraşmak istemiyorum

Ban sorulan hiç bir soruya cevap vermeden hızla hastaneye girdim

Annem hala ağlıyordu. Babamı ilk kez böyle kötü görüyordum

Hastanede yapılması gereken şeyler bitince cenazeyi mezarlığa getirdik. Bu süre zarfında Işıl hep yanımda durmuştu

Kalabalık bir cenaze töreni olmuştu törende bile Işıl yanımda durmuştu ne kadar abileri filan Işıl'ı yanlarına almak istese bile Işıl yanımda durmuştu

Işıl'ın benden hoşlandığını düşüyordum zaten ama dün gece buna tamamen inanmıştım

Herkes yavaş yavaş ayrılıyordu. Hala bekliyordum abimin gömülmüş olduğu mezara bakıyordum

Annem ağlamaktan çok kötü olmuştu babam onu alıp eve gitmişti. Gözükmedim yine ben ağlarken yanımda yoktunuz ama ben yanındayım sizin

Tek ben ve Işıl kalmıştım. Işıl'ı abileri ne kadar ısrar etse bile götürememişti

Işıl " Çınar kendisini ne kadar kötü hissettiğini biliyorum" demesi ile ona döndüm

Işıl'ı kendime çekip sarıldım. Gözümden akan yaşları bile umursamayıp ona sığındım

" Işıl geçmiyor kabullenemiyorum sürekli canım yanıyor" dedim isyan ederek Işıl bana sarılmıştı bir eli saçlarımı okşuyordu

Işıl " Biliyorum Çınar geçmiyor geçmeyecekte zaman hiç bir acıyı geçirmiyor biz sadece o acıyla yaşamayı öğreniyoruz o acılar hep taze kalıyor biliyorum zor ama ben heo burada yanında olacağım ne zaman zorlanırsan gel sarıl geçmese bile yanında olacağım yaralarını geçirmem belki ama seni mutlu etmek için herşeyi yaparım"

" Herşeyi mi?" Diye sordum

Işıl" Herşeyi "

" O zaman öp " dememle benden ayrılıp bana şaşkınca baktı

" Ne ya öpersen geçer hadi ama dünde öpmedin " diye çocukça konuştum benim bu halime gülümsedi

Işıl" Evlenmeden olmaz annem kızar " dedi alayla

Madem o öpmüyor ben öperim

Sağ elimi kaldırıp yanağına koyup okşadım

" Hmm peki sen öpme ben öperim" diyip ona doğru eğildim

Birden arkadan çekilmem ile saniyeler sonra kendimi yerde buldum

Kaya erkekleri!

Anıl " Ben demiştim"

Alihan " Dün aklın başında değildi karışmadım ama bugün seni elimden kim alacak"

Şu an hepsi bana üsten öfkeyle bakıyordu

Alp " Çınar Kusura bakma ama kız kardeşimi koruyorum"

Alpaslan " Ben karışmıyorum bir kaç yumruk atacağım o kadar"

Vefa " Ben diyorum ki abisinin yanına mı gömsek hazır burada iken "

Vuslat " Güzel fikir abi kardeş hasret giderirler"

Bulut " Polisim ama şu an abilik yapacak olursam mezarı hemen açın diyorum "

Murat " Direk Işıl'ı seven kalbini sökelim"

Bunlar kafayı yemişler!

Ben bu kızı anca rüyamda görürüm! Bunlar kızı vermezler bana

Işıl hemen aradan öne çıkıp bana yardımcı olup ayağa kaldırdı

Ayağa kalmayı bile aklıma gelmedi

Benim işim çok zor olacak belliki

Işıl" bari mezar açıyorsunuz kendiniz içinde açın Çınar ölünce sizi sağ bırakmayacağım!" Diye sinrile söylendi

Alp " Çınar için bizimi öldüreceksin "

" Evet Alp aklınızı başınıza alın kıskanç erkekleri sevmem " dedi alayla

Ne! Lan ben seni abilerinden kıskanıyorum! Beni sevmeyecek mi?

Hepimiz aynı anda" Ne!" Diye bağırdık

Işıl" Çınar sevgilim ister kabul edin ister etmeyin kılına zarar gelirse o zaman benden korkun" diyip beni çekiştirip peşinden sürüklemeye başladı

Çınar sevgilim! Ben doğru duydum değil mi?

Arkama bakınca hepsi transa girmiş gibi kala kalmıştı

Işıl " Çınar ölmek mi istiyorsunuz koş" demesi ile anlamıştım

Işıl'ın elini sıkıca tutup koşmaya başladık

Ara bir sokağa birine girip durduk ikimizde nefes nefese kalmıştık

Işıl " Zor kurtulduk" dedi gülerek ona baktım ona doğru yaklaşıp duvarla arama aldım bana şaşkınca baktı

Elimi yanağına götürüp okşamaya başladım

" Az önce ne dedin sen? Tekrar desene"

Işıl " Zor kurtulduk " dedi oflayıp kafamı iki yana salladım

" Abinlere söylediğini soruyorum Ben senin neyinim?" Diye sordum

Kızarmaya başladı bu hali çok tatlıydı konuşmayacağını anlayıp tatlı burnunu öptüm alnını alnıma yasladım

" Seni seviyorum Işıl abinlere söylediğin gibi sevgilimsin artık " dedim bana şokla baktı

Bu hâlleri çok tatlıydı yanağını öpüp geri çekildim

Işıl" Ne dedin sen?" Dedi şaşkınca bu haline güldüm geçtim

Bana sinirle bakıp bir tane yumruğu göğüsüme vurdu

Işıl " Gülme Çınar tekrar söyle!"

" Seni seviyorum!" Diye biraz daha yüksek bir şekilde söyledim

Bana sıkıca sarıldı.

Işıl " Sabah eğer unuttum deseydin o zaman döverdim seni "

" Ben hala cevap alamadım beni sevmiyor musun yoksa?"

Işıl " Dün gece aldın cevabı"

" Hayır o kısmı hatırlamıyorum"

Işıl gülüp benden ayrıldı

Işıl " Hadi düş önüme abimler bizi öldürmeden annemin yanına gidelim"

" Kaçıyorsun!" Dedim sinirle bana bakıp güldü

Işıl " Tatlı sözümü tutacağım unuttun mu?" Demesi ile elini tutup hızla yürümeye başladım

Işıl bu halime güldü

Işıl " Eve gidecek misin?" Diye sorunca daha yavaş yürümeye başladım

" Gideceğim ama önce tatlı" dedim

Işıl " Peki " dedi mutlu bir şekilde

Şu an ne kadar gülsekte mutlu değildik ikimizde

İkimizde her zaman böyle yapıyoruz belliki mutsuzken bile gülüyoruz

 

° Işıl Ilım Kara °

Eve geldimizde abimler ve üçüzlerim Çınar'a dalacaktı ama annem damadını korudu babam bile Çınar'a karşı soğuk olmuştu

Şu an ise mutfakta Çınar'ın en sevdiği tatlı Tulumba tatlısıydı onu yapıyordum

Tatlıyı kızartıp tabaklara koydum midem bulanıyordu. Kusasım gelmişti

Hızla mutfakta çıkıp lavaboya girdim kusmaya başladım

Bugün bir şey yememiştim ve şu anda kan kusuyordum Işıl çoktan gitmiş Ilım gelmişti

Kusmam bitmesi ile elimi yüzümü yıkadım aynada kendime baktım

Kötü gözükmüyordum. Ama gözlerimdeki Işıl'ın parıltısı yoktu Ilım'ın soğukluğu vardı

Lavabonun iki yanına ellerimi koyup derin nefesler alıp verdim

Herşey geçecek bir şey yok diye kendimi kandırdım

Beni anca kendim kandıra biliyorum işte Işıl'ın gelmesi ile lavabodan çıkıp tabakları herkese dağıtıp gülümsedim

Düşünmemek istiyorum ama bu mümkün değildi. Ilım her an çıkmaya hazırdı

Çınar tatlıyı yerken bana da uzattı

" iştahım yok sen ye" dedim gülümseyip yedi

Sevgilimde çok yakışıklı ama

Lan Çınar benim sevgilim! Siktir git şuradan

Lan aynı kişiyiz anla şunu!

Beni delitme maydanoz yoksa ilaçlar kullanıp sesini keserim

Hep tehdit hep tehdit neysin sen mafya mı?

Mafya değil ama katil olacağım kesin seni öldüreceğim Çınar'a yavşama!

Lan malsın kızım sen delinin tekisin gidiyorum kaçık kız

Çınar varken gelirsen ölürsün!

Gelmem piç

İyi defol maydanoz

Çınar'ın omzuna kafamı koyup beline sarıldım

Ani hareketime Çınar şaşırdı annem ve babama abiler sevgili olduğumuzu demişti

Şu an annem dışında herkes Çınar'a öldürücü bakışlar atıyordu

Çınar ' Sorun ne güzelim? "

Şu bak ya sevgili olunca güzelim sevgili değilken cadı diyordu!

" Şu İç sesim sana yavşıyor ona sinir oldum "

Alpaslan" Işıl adı üzerinde iç sesin seninle aynı kişi " diye konuştu ona baktım

" Bana ya yavşamasın gitsin ormandan kendisine Çınar alsın benimkisini vermem " dedim çocukça

Herkes gülmüştü bu halime

Çınar" Kendi iç sesinden bile beni kıskanırken seni kıskanmamı bekleme benden " diye kulağıma fısıldadı

Kıskanç erkekleri sevmediğim konusunda yalan söylemiştim

" O anlık yalan söyledim kıskanmak serbest"

Alihan" Işıl sabrım taşıyor " diye konuşması ile Çınar'dan ayrıldım

Bora'yla cenazede konuşmuştum Çınar'la onları anlattım kıskansa bile benim adıma sevinmişti

Ayağa kalkıp Alihan abime doğru yürüdüm yanına varınca hemen beni kucağına çekmişti

Bende omuzana kafamı koyup düşmemeye çalışıyordum pek başarılı olamıyordum

Kan kusmuştum geriliyor ve nerdeyse titreyecektim. Alihan benim bendeki bu tepkileri anladığına eminim ayağa kalktı kucağında benle

Alihan " Işıl'la uyumaya gidiyoruz"

Anıl " İkiz kardeşimizi bırak ve git sen" dedi kıskanç bir biçimde

Ben hala buradan gitmek istiyordum beni buradan en hızlı çıkaracak olan Alihan abimdi ensesindeki saçları hafif çektim

Alihan " Sana ne ikiz Işıl benimle gelen olursa bedelini öder" diyip hızla ilerlemeye başladı

Alihan " Ilım güzelim neyin var?" Diye fısıldadı kulağıma

Ben başımı bike kaldırmadım gözünden yaşlar akmaya başladı abime daha sıkı sarılarak ağlamaya başladım

Neyim vardı böyle? Artık iyice karmakarışık oluyordu herşey

Sanki kontrolümü yavaş yavaş kaybediyorum!

Bana ne verildi böyle! Ya aileme zarar verirsem ya Çınar'a zarar verirsem

Kapı kapanma sesiyle hafifçe kafamı kaldırıp baktım odama gelmiştik abim kapıyı kitleyip yatağa geçti kucağında benimle

Yatak başlığına yaslanıp ayaklarını uzattı bacakların üzerinde oturuyordum bana bakıyordu eliyle hala akan göz yaşlarımı sildi

Alihan " Kedicik ağlama ağlamak sana yakışmıyor neyin var güzelim söyle abine"

Kan kustuğumu öğrenince kendine kızacaksın üzüleceksin ama zaten kolyenin kamerasını her gece olduğu gibi izleyeceksin ve göreceksin

" Abi hani yangında kalmıştım ya uyku gazı verilmişti başka bir şey daha verilmiş olmalı bendeki değişimin farkındayım bugün kan kustum abi noluyor bilmiyorum" diye ağlamaya başladım

Abim kala kalmıştı

Alihan " K kan mı kustun?" Diye sordu ağlayarak kafamı sallayıp onayladım

Alihan " Tamam güzelim ağlama hşş sakin ol sana bir şey olmayacak söz veriyorum yarın hemen hastaneye gidiyoruz Beyza bu konularda uzman oldu ona gideceğiz iyi olacaksın söz veriyorum"

Kafamı salladım abime güveniyordum bana bakan gözlerindeki korkuyu görmüştüm

" Sadece sen ve ben bileceğiz kimse bilmesin abi lütfen"

Abim iç çekip beni iyice kendisine çekip sarıldı saçlarımı okşayıp öptü defalarca

Alihan " Tamam sadece sen ve ben bileceğiz"

" Sağol abi "

Alihan" Hadi uyu dinlenen "

" Peki " diyip gözlerimi kapattım yorgunlukla uyuya kaldım

 

 

Bölüm Sonu

 

 

Loading...
0%