Yeni Üyelik
24.
Bölüm

24 : Kırık Bir Kalp

@x1hayat1w

 

1 hafta sonra

 

° Çınar Irk °

Sevgi ve hoşlantı karışa biliyor birisini çok sevdiğini sanarsınız ama ona karşı aslında böyle bir duygunuz olmadığını fark edersiniz

Çok geç fark ettim Işıl'a karşı içimdeki duygu sevgi değildi ona aşk olduğumu sanıyordum ama değilim

3 gün önce yurtdışındaki Zehra gelmişti. 3 aylık hamile olduğunu söyledi

Işıl'a tanışmadan önce çok alkol aldığım bir gece birlikte olmuştuk çocuğun benden olduğunu anlamak için DNA testi yaptırdık

Ben baba oluyorum. Zehra ile zaman geçirdikce ona karşı hislerim artmıştı Işıl'a karşı hoşlantı hissettiğimi anladım

Zehra benim çocukluk aşkımdı zamanla unuttum sanmıştım ama şu an bu duygular daha ağırdı

Işıl'ı sadece kendim gibi gördüm beni alacağını bildiğim için onu kullandım mı? Bilmiyorum

Ama şu an tek isteğim Zehra ile evlenip çocuklarımıza bakmak istiyorum

İkiz bebekler olacaktı

Bir kız bir erkek

Işıl'a karşı daha soğuk davranıyordum

Işıl da bir şeylerin ters gittiğini anlamıştı

İnsan duyguları bazen anlamadığı bir dönem olurdu işte ben o dönemde Işıl'a vad edemeyeceğim şeyler demiştim

Pişman mıyım? Köpek gibi pişmanım

Ne yapmalıyım? Gerçekleri söylemem lazım

Çok üzülecek ama ona yalan söylemek rol yapmak istemiyorum

Zehra da Işıl'ın her lafı geçmesinde kıskanıyordu. Işıl'a ayrılmam konusunda ısrar ediyordu

Ayrılacağım

Çınar : Işıl buluşalım mı? Konuşmamız lazım

Işıl : Tamam buluşalım konum at ben gelirim

Çınar : Tamam. * Konum*

Tepkisini merak ediyorum çok üzülecek biliyorum ama elimden gelen bir şey yok onu kandırmak hiç istemiyorum

Dürüstçe her şeyi anlatacağım. Şu an kafede otuyordum 1 saattir napsam diye düşünürken herşeyi hemen anlatma kararı almıştım

Ben düşünceler içinde otururken aradan geçen yarım saatin sonunda Işıl gelmişti

Boynunda hala verdiğim Kolyeyi görünce onu ne kadar kıracağımı bir kez daha anladım

Işıl bana sarılmak için yanıma geldi ama ben sandalyeden kalmayınca boş verip karşıma oturdu

Işıl " Çınar iyi misin? Biraz kötü gözüküyorsun" dedi endişeyle

Telefonuma gelen bildirim ile ondan gözlerimi çekip telefona baktım

İlk göz ağrım : Çınar ben çok sıkıldım biraz dolaşalım mı hazırım beni alır mısın?

Çınar : Tamam Zehram Işıl ile ayrılıp geliyorum

İlk göz ağrım : Ne! Ayrılıyor musun? Cidden mi?

Çınar : Evet bebeklerimiz ve sen benim için herşeyden değerlisin

İlk göz ağrım : Seni seviyorum

Çınar : Bende seni seviyorum alınmayın sakın ikizler sizleri de çok seviyorum

İlk göz ağrım : Çınar hızlı ol pasta yemek istiyorum

Çınar : Tamam meleğim geçikmem

Telefonu kapatıp Işıl'a baktım kaşlarını çatarak bakıyordu

Işıl " Çınar ne konuşacağı galiba biliyorum bana karşı olan değişen davranışlarının farkındayım " dedi normal bir şekilde

" Işıl seni üzmek gerçekten istemiyorum ama ben duygularından emin değilim senden önce sarhoş olduğum bir gece sevdiğim kızla birlikte olmuştuk. Sabah onu tek bırakıp Türkiye'ye gelmiştim bir kaç gün önce geldi hamile olduğunu söyledi "

Işıl şaşkınca baktı sonra soğuk bir şekilde

Şu an ne hissettiğini biliyorum göremiyorum duygularını çok iyi gizliyordu son günlerde kendine geldinin farkındayım

Işıl" Anladım uzatmaya gerek yok bir bebeği babasız bırakmak kimse istemez " diyip boynundaki kolyeyi çıkardı

Masaya bıraktı

Işıl" Yine de sağol Çınar dürüst olduğun için teşekkürler umarım çok mutlu olursun ve yengeye de selam söyle bebeğe iyi baksın " diyip ayağa kalkıp gitti

Bağır çağır diye düşünmüştüm. Ama o sadece iyilik dileyip gitti

Sende kendine iyi bak iyi kalpli kız zor anlarımda yanımda olduğun için teşekkürler

Ayağa kalkıp hızla bende kafeden çıktım. Zehra'nın yanına gitmem gerekti

Zehra da benim gibi 18 yaşında ve yakında bir düğün yapacağız

 

° Işıl Ilım Kara °

Hayaller bir anda yıkılıyor bir anda düşüyoruz

Çınar'ın söyledikleri beynimde yankılanıyordu

Şu an ise bomboş sokaklarda dolaşıyorum

Kırıldım mı? Evet

Dünya başıma yıkılmış gibiydi

Çınar'ı unutmam lazımdı. Yeşil gözler koyu yeşil gözler

Evet ilk aşkını düşün o zaman hemen unutursun. Çınar'ı seviyordum ama insan ilk aşkını hiç bir zaman unutamazdım

Bende unutmadım ama sadece bir kez gördüğüm birisini sonsuza kadar bekleyemezdim

O da Çınar gibi pislikti! Bana söz vermişti büyüyünce beni bulacaktı

Yalancı!

Lanet olsun!

Erkeklerden nefret edeceğim!

Siktir nerede yeşil göz görse geldi diye umut ediyorsun

Sana ne lan!

Çınar'ı hemen unuttun mu?

O pisliği hatırlatma bana!

Baya sinirlisin

Evet bana sözler verip tutmayan salaklara sinirliyim!

Geçecek yada geçmeyecek alışacaksın zamanla

Alışmaktan nefret ediyorum!

Gözümden düşen yaşları sildim. Birini sevdim mi ona sadık olurdum

Bekledim sürekli bekledim gelmiyordu zamanla Çınar'dan hoşlandım onu kalbime aldım

Sonuç ne ? Kırık bir kalp!

Sözünü tutmayan iki salak işte!

Niye ağlıyorum ki ben !

Nereye gittiğimi bilmiyorum telefonum defalarca çalmıştı açmamıştım

Sahile gelince telefonu çıkarıp Bora'ya kafa dağıtmak lazım yazıp telefonu kök kapatıp yanıma koydum

Kısa süre sonra Bora elinde içkilere gelmişti

Bora " Işıl sen ağladın mı?"

" Soru sorma aç şunları ver birisini hemen " diye sinirle konuştum

Benim sinirli halimi bildiği için bir şey demeyip açıp verdi direk şişeyi kafama diktim

Bora" yavaş iç civciv " demesi ile şişeyi indirip ona baktım

" Çınar'la ayrıldık " dedim pat diye bana şaşkınca baktı

Bora " Ne !? Nasıl? Neden?"

" Benden önceki bir kız hamile imiş bu yüzden"

Bora bana şokla bakarken ben içmeye devam ediyordum

Yeşil göz hepsi senin suçun! Beni bulamadın söz vermiştin pislik adam!

Bora daha sessizce sadece benimle içmeye başladı bir süre sonra sarhoş olmuştum Bora da

" Lanet olsun niye kimse sözünü tutmuyor önce yeşil göz sonra Çınar nefret ediyorum onlardan!" Diye isyan ettim

Bora " Sen yeşil gözü unutmadın mı?" Diye sırıtarak sordu

Ona birisini vurdum

" Herşeyi unuturum onu unutmam"

Bora " Ah ya ne vuruyorsun? Yeşil gözü hala bekliyorum deme bana "

" Ama söz verdi bulacak beni hele bir bulmasın onu öldürüm!"

Bora " Çınar ile ayrılmanıza üzülmedin mi?"

" Ben pislikler için üzülmüyorum"

Bora " Afferin " diyip saçlarımı karıştırdı

Ona sinrile bakıp ayağa kalktım

Bora " civciv nereye?"

" Cehhennemin dibine gelcen mi?"

Bora" Yok orası kalabalıktır bilirsin kalabalık yerleri sevmiyorum "diyip içkiden içmeye başladı

Bende ilerlemeye başladım. Neden herşeyden birden fazla var sahilden ne kadar sürede çıktım bilmiyorum öylece yürüyordum birden tutulup çekilmem ile çığlık attım

Gözlerim kapanmıştı beni çeken kişinin göğüsüne geliyordum. Burnuma gelen deniz kokusu ile gözlerimi açtım

Benden geri çekilip yüzüme baktı. İlk dikkatimi çeken yeşil koyu gözleri olmuştu

Geldi mi?

He kapıda aç da girsin

Tamam 

-" İyi misiniz?" Diye sordu soğuk bir şekilde yeşil gözleri sinirle bakıyordu

" İ iyiyim" diyip geri çekildim dengemi kaybetmem ile düşeceğim an beni tutmuştu

-" Sarhoşunuz izin verin yardımcı olum " dedi beni etkisi altına alabilecek kadar güzel olan sesiyle

" Gerek yok" diyip ondan çekildim

Ana bu benim hayatımı kurtarmış. Lan bu neden bu kadar tanıdık

Birden beni kaldırıp kucağına alması ile gözlerim şokla açıldı ona baktım

" Bırak lan beni!" Diye kükredim

-" Sus ! Abinlerinin yanına götüreceğim!" Diye kızması ile ona sinirle baktım

Omzuna bir kaç kez vurdum ama o sadece gülmüştü. Başım ağrıyor ve dönüyordu uykum geliyordu gözlerimi kapatıp uykuya bıraktım kendimi

 

° Yazardan °

Genç adama kızın öz abisiyle arkadaştı. Yurtdışından geldiği için onları ziyaret etmişti

Kız onu hiç fark etmemişti bile halbuki o kızı sürekli izliyordu

Aradan sadece 4 gün geçmişti. Işıl'ın o zibidi ile ayrıldığına şahit olup peşine düşmüştü.

Bora'yla içisini ve isyanlarını duymuştu

Hala onu beklediğini bilmek genç adamı mutlu etmişti

Bora'ya sinrilenen kızın onun yanından ayrılmasını izledi kızın peşinden gitti

Kız farkında değildi ama ana yola gidiyordu adam son anda onu tutup çekmesi ile kurtulmuştu

Şu an ise kucağında sızmış olan kıza baktı. Şu dünyadaki tek değer verdiği kişiydi

Daha doğrusu tek öldüremeyeceği insandı

Kızı arabanın arka koltuğuna koyup sahilde sızmış olan Bora'yı da korumaya getirdi

Kızın karşına koyulan Bora ile araba binip kızın yanına oturdu

Şoför arabayı Kara ailesinin evine doğru sürdü

Kaya ailesi ise hala eve gelmeyen kızları için meraklı idi

Alihan Ilım en son gelen telefon sinyalini bulmuş evden çıkmıştı

Arabasına doğru giderken bahçeye giren siyah araba ile kaşları çatıldı

Genç adam arabadan inmesi ile Alihan'ı görmesiyle gülümser

Alihan gördüğü kişiyle kaşlarını çatar bu niye geldi ki diye düşünür haber vermeden hiç gelmezdi

Araf " Alihan sana yolda bulduğum iki kediyi getirdim " diyerek arabanın içini gösterir

Alihan kaşlarını çatarak yanına gider arabanın içinde gördükleri ile şaşkınca Araf'a döner

Alihan " Sen onları nereden buldun?"

Araf " Kız kardeşin ezilecekti nerdeyse sahilde iken dikkatimi çektiler fazla içtiler " diye açıkladı

Alihan kız kardeşini kucağına alması ile Işıl irkilerek uyanır

Işıl " O Çınar'ı öldüreceğim sözünü tutmuyor! O yeşil göz karşıma çıkınca onu da öldüreceğim hepsi beni bırakıyor" diye isyankar ve ağlamaklı bir şekilde konuştu

Araf kıza daha fazla bakmadı keşke daha önce karşısına çıksaydım diye defalarca dedi içinden

Alihan ise yeşil gözün kim olduğunu sorguluyordu

Işıl ise kafası abisinin omzuna gömmüş geri sızmıştı

Alihan " Bora'yı da sen al Araf " diyip ilerlemeye başladı

Kardeşi iyi değildi ağladığını kızarmış ve şişmiş gözlerden anlamıştı

Bu yüzden hızla eve girdi

Araf ise Bora'yı alıp taşıdı

Işıl için değerli olan herkes onun içinde değerli olmuştu. Ne kadar Bora'dan bile kıskansa kızı yine de Işıl için hepsine katlanırdı

Kızın hala onu beklediğini bilmek ise onu mutlu etmişti

Bora'yı içerideki bir koltuğa bırakmıştı fazla bile katlanmıştı

Bulut " Araf hoşgeldin de bu haller ne ?" Dedi gülerek

Arkadaşını bu halde görmeyi beklemiyordu. Dünya yanıyor olsa insanlar umrunda olmayan arkadaşı az önce Bora'yı getirmişti

Araf " Senin kız kardeşinle bu içmiş tesadüfen gördüm son anda kardeşini kurtarmasaydım şu an kim bilir ne olurdu!?" Dedi hoşnutsuzlukla

Herkes şaşkınca Araf'a bakıyordu

Buket " Kızım iyi mi oğul" dedi telaşla

Araf " İyi Buket teyze Alihan odasına götürdü"

Anıl " Bu kız niye içti ki?"

Murat " Çınar'la buluşmaya gitmişti kötü bir şey mi oldu acaba?" Diye sordu

Araf duyduğu isimle sinirlenmişti

Işıl ile Çınar'ın ayrılmasına kimse onun kadar sevinemezdi

Şu an ise herkes Işıl'ın neden içtiğini düşünüyordu

Vuslat " Lan ayrılmış olabilirler mi acaba? Ondan içmiş olmasın?" Diye sordu

Vefa" İnşallah ondandır o malı dövmek işin bahanemiz olurdu "

Alp " İnşallah abi ya bende onu dövmek istiyorum "

Alpaslan" Lan mal mısınız içmiş Işıl o zaman çok üzülmüştür "

Anıl " Eğer Işıl onun yüzünden bu halde ise benden çekeceği var "

Murat" Ben hala ameliyata alıpta masada bırakma kısmındayım " dedi hayalini kurarak

Hayali bile güzeldi

Vuslat" Abi biz bence onu bahçeye gömelim"

Buket " Görüyor musun Araf oğlum damadıma neler yapmayı planlıyordu"

Araf damat lafı ile sinirle bir soluk verdi

O sırada Instagram'da gezinen Alp Çınar'ın hikayesi görmesi ile şok geçirir yanındaki Alpaslan'ı dürter

Alp " Üçüz ben yanlış mı görüyorum? Çınar evleniyor ve ikizleri varmış ben kesin yanlış görüyorum"

Herkes Alp sözleri ile hemen telefonun başına gelmişti

Hepsi şoka kalmıştı

Buket" Olamaz " diyip hızla odadan ayrılmıştı

Kızım kim bilir nasıl üzülmüştür diye düşündü Işıl'ın annesi

Gökhan bey ise sadece göz devirmişti

Böyle bir şeyi kimse beklemese bile herkes hem mutlu hem de kardeşleri için üzülmüşlerdi

Buket hanım mutfağa geçip bir bardak su alıp içti

Geri odaya döndüğünde Alihan da odaya gelmişti

Alihan " Noluyor?" Diye sordu merakla hepsinim şaşkın hem sinirli hem de mutlu hallerini merak etmişti

Alp " Çınar'ın hikayesine bak abi "

Alihan hemen bakmıştı önce şaşırdı sonra mutlu oldu daha sonra ise Işıl'ın şu anki hali aklına gelince deliye döndü

Alihan " Bu piçi döveceğim!"

Alp " Abi önce bir Işıl'la konuşalım eğer Işıl o mendebur yüzünden bu halde ise hepimiz dalarız"

Gökhan " Bulut Bora'yı misafir odasına alın Buket gel canım sende dinlen"

Buket bey ile Gökhan bey odalarına geçti

Araf " Bende kalkıyım iyi geceler sizlere" diyip ayaklandı

Bulut " Araf burada kalsana sabah kahvaltısına kalırsın hem "

Araf düşündü kızla bu sefer tanışa bilirdi bence

Araf " Tamam "diyerek kabullendi

Bulut buna şaşırsa bile pek umursamadı

Herkes odalara dağılıp yatmıştı. Araf ise misafir odasına geçince yatağa yatıp tavanla bakıştı

Sabaha kadar nasıl uyuyacaktı ki?

Yarın kızın gözleri onu görecekti. Karşına çıkmasına rağmen kız onu görmemişti

Şu an ise kahvaltıda kesin göreceğini düşünüyordu

Bu onu heyecanlandırıyordu. Düşünmemek için uyumak için çabalıyordu ama bu mümkün değil gibiydi

Kızı kucağına aldı an aklına gelmişti her zaman kullandığı çilek şampuanın kokusunun yanında onun kendi kokusu olan şeker kokusunu da almıştı

Her anı aklına kazınmıştı. Kızın saçlarıyla oynanmıştı yol boyunca ona dokunmak ihtiyaçmış gibi hissediyordu

Şu ve yemeğe nasıl ihtiyacı varsa ona dokunmaya da o kadar ihtiyacı varmış gibi hissediyordu

Uyumak istiyordu kıza kötü gözükmek istemiyordu ama uyumak için düşünmemesi lazımdı

Düşünmemek bir durum mümkün bile değildi

Kendisine bile koyduğu her bir kuralı kız için yıkıp geçiyordu.

Kurallar uymak için vardır ama Araf hiç bir kuralı saymazdı hep kendi kurallarına göre hareket ederdi

Kız ise onun bile kuralları yıkıyordu

Kendisine neler yaptığını bir kez görseydi kız belki de elindeki gücün farkına varırdı

Neler yapabilirdi şeyleri kız görse ve bu gücün elindeki bir oyuncak olduğunu anlasaydı neler olurdu kim bilir

Bir aşk hikayesi yada bir hoşlantı hikayesi bitmişti.

Gerçek bir hikaye başlıyordu

Bu ilk aşkların unutulmaz olduğu bir hikâyesi idi

Her canlı ölümü tadacaktır adam ise Azrailin kendisi idi

Öldürmeye ad içmişti. Ama zayıftı o kızın kılına gelen zararda zarar vereni yok ederdi

Kız için ölmeye hazırdı

Kız için dünyayı yakmaya hazırdı

O kıza deliydi!

 

 

Bölüm Sonu

 

Loading...
0%