Yeni Üyelik
2.
Bölüm
@x1hayat1w

( Medya: İz'in saati )

Dün büyük bir villaya gelmiştik bana ikinci kattan bir oda verdiler

Mardin'de yaşıyorlarmış burası tatil için geldikleri yermiş

Dün yetimhaneden eşyalarımı korumalara getirmişlerdi.

Yataktan kalkıp banyoya girdim duş alıp üzerimi değiştirip geri odaya döndüm üzerime siyah eşofman ve siyah askılı crop giydim telefonu cebime koydum saatimi takip ekranını yansımaya aldım

Kolumun üzerinde havada duran yansıma ekrana baktım Lili benim tasarladığım bir yapay zekaydı onu öyle bir tasarladım ki normal bir insan gibi beni dinleyip doğru kararlar almamı sağlıyor

Bazen ise kısa sürede benim için bir çok şeyi araştırıyor

Bir okuduğumu geri unutamadığım içinde okul birincisi olmak zor olmuyor

Zekiyim ve zekamı düzgün kullanıyorum sanal ekrana baktım

Lili " Sana nasıl yardımcı olabilirim?"

" Gizli bir şekilde yeğenlerime hediye göndermeni istiyorum hepsine seveceği oyuncaklardan yollar mısın?"

Lili " Tabi "

Lili " Oyuncaklar seçiliyor... Gizli bir kimlikle işlem yapılıyor... Ödeme tamam... Mardin Zorlu konağına gönderiyor... İşlem tamamdır akşam 20'de konağa gitmiş olur "

" Sağol Lili "

Sanal ekranı kapatıp saat ekranına getirip odadan çıktım. Medivenlerinden indim salona geçeceğim an mutfaktan gelen homurtu sesleri ile oraya baktım kapısı açıktı

Agâh bey soğan doğuyordu göz yaşlarını akıtmamak için çabalıyordu. Suzan hanım bir şey pişiriyor onu karıştırıyordu. Mutfağa girdim

" Kolay gelsin"

İkisi de bana döndü Agâh bey beni baştan aşağıya süzdü göz devirip önüne döndü Suzan hanım bana gülümsedi

Bu kadın hayat dolu gözlerine baktıkça hayata tutur insan

Suzan " Kızım bir şey mi istiyorsun?" Dedi nazik bir sesle

O sırada mutfağa İsa girdi

İsa " Anne bana cacık yapar mısın?"

Suzan " Elin armut mu topluyor İsa kendin yap hem sen niye bize yardımcı olmuyorsun"

İsa " Kızına gelince laf yok"

Suzan " İsa ! O yeni geldi tabi ki de iş yapmayacak"

İsa homurdandı bu çocuğun sesini ilk kez duyduğum için şaşırdım sesi çok iyiydi müzisyen olmayı düşünmeli

" Ben sadece yardımcı olabilirim diyecektim" dedim sakin bir sesle

Suzan " Sen otur kızım beyler bana yardımcı olur "

Mutfakta olan masaya yaslanıp onları izledim. İsa dolaptan yoğurt ve salata çıkardı. Salatayı doğramak yerine telefonu çıkarıp bir şeyler yaptı

Telefonu cebine koyup salatalı yıkadı. Telefonu çaldı salataları koyup telefona baktı. Zaferle gülümseyip annesine baktı

İsa " Anne abimler arıyor şimdi merak etmişlerdir ben konuşurum"

Suzan " Aferin İsa kaç oğlum kaç "

İsa çoktan mutfaktan kaçmıştı. Hackerlığını kullandığı belli onun bu haline tebessüm ettim

Agâh bey eşinden gizli telefonu çıkarıp mesaj yazıp cebine koydu. Kısa süre sonra zil sesi geldi telefonu çaldı.

Şeytanlar! Kime çektiğimi şimdi anladım

Agâh " Hayatım Alaz arıyor önemli olmalı ben bakıp geliyim"

O da kaçtı kadının şansı yok!

Suzan " Gördün kızım hepsi böyleler"

" Evet gördüm" diyip yaslandığım masadan ayrılıp soğanların başına geçtim

" İyi bir şef olmasam da yemeklerim güzel olur "

Soğanları doğramaya başladım

Suzan " Şanslısın annen bir aşçı sayılır "

" Öylemi aşçılık mı okudunuz?"

Suzan " Evet erken yaşta evlenip Alaz'a hamile kalınca bıraktım devam edebilirdim ama çocuklarıma bakmayı seçtim "

" Anlıyorum hala devam edebilirsiniz bence ?"

Suzan " Mardin'de küçük bir restoran açmayı düşünüyorum "

" Bence herkes çok sevecek "

Suzan " Peki sen kızım gelecekle ilgili planların ne ?"

" Resimlerim güzeldir teknolojik aletlerle de aram iyi teknolojik tasarımcı olmak istiyorum "

Suzan " Eminim olursun "

" Umarım. Kaç çocuğunuz var?"

Suzan hanım güldü

Suzan " 12 "

Yalandan şaşırmış gibi ona döndüm

" 12 mi ? "

Suzan " Çok degilmi evet biliyorum aşiret olunca böyle oluyor"

" 12 doğum yapmış bir kadına göre çok güzelsiniz"

Suzan " Sağol canım aynaya baktın mı hiç çok güzelsin"

" Evet biliyorum"

Omuzuma kadar gelen kısa saçlarım beyaz tenim 1.60 boyum yeşil gözlerim güzel duruyordu

" En küçükleri biz mıyız?"

Suzan " Evet ! Sen tek kızsın 10 tane abin var "

" maşallah"

Suzan " İz biliyorum hepsi sana karşı tavırlı olacak ama lütfen onları da anlamaya çalış 3 senedir yaşamadıkları kalmadı"

" Peki "

Yemeği Suzan hanım ile sohbet ederek hazırlayıp yemeği dışarıya verandaya masaya kurduk

Herkes yemeğe oturdu evin bahçesinde duran korumalar baktım

" Neden bu kadar koruma var?" Diye sordum

Agâh bey bana baktı

Agâh " Aşiret olunca düşmanında oluyor önlem"

" Anladım "

Yemeğime devam ederken Suzan hanımın telefonu çaldı görüntülü aramaydı telefonu açıp bir bardağa yasladı

Aziz oğlum yazıyordu telefonu ekranın açıp saatte baktım 20.39'du baya geç kalmıştık yemeğe

Suzan " Oğlum nasılsın? Bir sorun mu var?"

Aziz " Hayır anne sadece konağa bir paket gelmiş içinde oyuncaklar çıkmış küçük bir not vardı ' Miniklere küçük bir hediye ' yazıyordu siz mi gönderiniz?"

Suzan " Yok oğlum biz göndermedik "

Aziz " Karakoldan birisine araştırdım ama baya usta birisi gönderik iz yoktu isimde yok merak ettik "

Suzan " Bilmiyorum oğlum biz göndermedik "

Aziz " Peki anne ne zaman dönüyorsunuz?"

Agâh " Yarın sabah erkenden yola çıkarız "

Aziz " O kızı da getirecek misiniz?"

Suzan " O kız kardeşiniz! "

Aziz " Anne bu konuda senle tartışmak istemiyorum "

İsa " Mağlesef abicim bizimle geliyor "

Kırılmadım tanımadığım insanlara kırılmam

Bir süre konuşup sohbet ettiler ben usulca yemeğimi yedim. Telefonu kapattılar yemekten sonra odama geçip gece lambasını yakıp yatağa yattım

Suzan hanım film filan izleyelim dedi ama dinlenmek istediğimi söyleyip odama geldim

Öylece tavanla bakıştım kapımın açılması ile kafamı o yöne çevirdim İsa'yı görmem ile kaşlarımı çattım

Bana yaklaştıkça gözlerinin kapalı olduğu fark ettim uyur gezer mi?

Haha komikmiş yataktan kalkıp ona baktım yanımdan geçip yatağa yattı yatağın diğer tarafına yattım birden bana sarıldı kaşlarımı çatıp ona baktım

Uykusunda yapıyordu karşı duvardaki saatte baktım 23.10'du kabuslarımdan uyuyamıyorum ilaçlar ile uyurdum ilaçlarım bitmişti

Yenisini almam lazım bana sıkaca sarılmış ola İsa'ya baktım çok tatlı uyuyordu

Ona bağlanmam lazım!

Bu mümkün değildi kan çekiyordu. Zeytin kokusu burnuma geldi. Huzur veren bir kokusu vardı gözlerim yorgunlukla kapandı

Kafamın üzerinde hissettiğim nefes ile gözlerimi açtım İsa beni belimden tutup kucağına çekmişti. Küçük bedenim onun koca bedeninde kaybolmuştu küçük halimle daha da küçülmüş bir şekilde göğüsün de yatıyordum

Onun beline sıkıca sarılmıştım. Kucağında yan oturuyor gibi yatmıştım kafasını saçlarıma gömmüş uyuyordu

Kollarından kurtulmaya çalışırken uyanmaya başladı gözlerimi kapatıp uyuyor numarası yaptım

İsa " Siktir" dedi kısık bir sesle beni yavaşça uyandırmadan yatakta yana koyup kalktı

İsa " Umarım Demet gibi değilsindir bebekken oynadığım ikizimi özlüyorum" dedi kısık sesle

Adım sesleri ve kapı sesi ile gözlerimi açtım tavanla bakıştım

İlk kez ilaçsız bayılmadan uyudum. Kabusları ilk kez görmedim

Kabul etmesi zor ama benimde sana ihtiyacım var ikiz belliki ruhum hala seni tanıyor hatırlamasam bile hissediyorum

Sıkıntılı bir nefes alıp yataktan kalktım duvardaki saatte baktım sabahın beşi idi.

5.30 da yola çıkacağız yataktan kalkıp banyoya girdim duş alıp üzerimi giyinip odama geçtim

Üzerime göbeğimi gösteren kolu kısalı crop ve dizime kadar gelen bir bir etek giymiştim

Suzan hanımın uçak korkusu olduğu için arabayla gidecektik. Eşyalarımı hazırlayıp odamdan çıktım

Valizimi almaya gelen koruma hemen elimden aldı. Onu umursamayıp sırt çantam eli medivenlerinden indim eteğin cebinde olan telefonu çıkarıp boş boş uğraşmaya başladım

Dışarıya çıktım arabaya doğru yürüdüm. Hepsi binmişlerdi araba değişmişti. Agâh bey sürecek yan tarafında Suzan hanım arkada ben ve İsa olacaktık önden bir koruma dolu araba arkadan bir araba dolu koruma gelecekti

Arabaya bindim öndeki araba hareket edince Agâh bey de arabayı çalıştırdı

İsa bana bakmıyordu sadece telefonu ile uğraşıyordu. Suzan hanım önde uyukluyordu. Bu saatte uyanmak zor olmalı

Telefonumla uğraşmaya başladım bir süre sonra sıkılıp kapatıp çantama koydum. Çantamdan Bluetooth kulaklığını çıkarıp taktım saatime bağlandım

Lili " Günaydın İz nasılsın?"

" Günaydın iyiyim sağol"

Lili " Bir isteğin var mı?"

" Hayır yok "

Lili " Peki"

Saatimde olan müzikleri açıp dinlemeye başladım gözlerimi kapatıp kafamı geriye attım

Ne kadar zaman geçti bilmiyorum ama uzun zamandır yoldayız. Araba durunca gözlerimi açtım benziklikte durmuştuk

Agâh bey inmişti tuvaletim geldiği için çantadan telefonu alıp indim. Direk tuvalete gittim işlerimi halledip kabinden çıktım ellerimi yıkayıp lavabodan çıktım

Geri döndüğümde araba ve korumalar yoktu ben Agâh Bey'in koltuğunun arkasında oturduğum için görmemiş olmalı onların hiç birinin numarası yoktu bende off şimdi n'olacak?

Beklemekten başka şansım yok

Bir kenarı ya geçip yere oturdum aradan yarım saat geçmesine rağmen gelen giden yoktu

O sırada benzinliğe üç motor geldi gözlerim onlara kaydı

Hadi canım Baran?

Hemen ayağa kalkıp onlara doğru gittim

" Selam beyler!" Dedim neşeyle bana döndüler dördü de şaşkınca bana baktı bir kişi daha vardı Burak olmalı o bana anlamaz gözlerle bakıyordu

Baran " İz senin ne işin var burda"

Kısaca olanları anlattım. Hepsi güldüler onlara sinirle baktım

" Yeter ya gülmeyin!"

Özgür " Gruba almıştı Burak seni niye cevap vermedin "

" Telefonum sessiz de olduğu için görmedim"

Burak" Bana hemen anlat meraktan öleceğim!"

Gülüp olanları anlattım

Deniz " Vay anasını şimdi seni burada unuttular bizde Mardin'e gidiyoruz evi biliyorsan atalım "

" Zorlu konağına gitmem gerek "

Hepsi bana şokla baktılar onlara 'ne' bakışı attım

Baran " Zorlu konağımı kızım Mardin'in yarısı sizin şansa bak"

Alen " Altın yumurta bulmuşsun"

Güldüm

" Öyle oldu"

Özgür " Alen bırakırız Dimi?"

Alen " Motordan korkmazsa binsin "

" Korkmam"

Benzinleri doldurunca hemen Alen'in arkasına bindim. Hızla sürmeye başladı hızı severim saçlarımı uçuran hıza gülümseyip güldüm

" Biraz daha hızlı sürer misin ?"

Benim için normal hızda gidiyordu dememle biraz daha hızlandı

Hadi ama ben İstanbul'un yarışçısı Kedi Kızım hız bana iyi gelir

Motora etekten dolayı yan binmiştim. Eteğim hızdan dolayı yukarıya çıkıyordu elimle onu tutum

Alen bunu fark etmiş olmalı ki hızını düşürdü

" Teşekkürler"

Kafasını sallayıp onayladı beni kısa saçlarım arada gözlerimin önüne geliyor ama yinede harikaydı

 

Yazardan

Mardin'in sokaklarında hızla geçip konağa doğru giden araba konağa yaklaşınca Agâh bey eşine seslenip uyandırdı

Eşinin seslenmesi ile uyanan Suzan hanım konağın önünde kapıların açılması bekleyen arabaya baktı sonra arkaya dönüp oğlunu uyandırdı o an fark etti İz yoktu

Suzan " Agâh İz Yok!"

Agâh bey eşinin sesiyle arkaya baktı İz gerçekten yoktu Suzan hanım endişeyle Agâh beye söyleniyordu

Agâh " Suzan sakin ol konağa girelim diğerleri ile aramaya çıkarız"

Suzan hanım kabul etti İsa ise ikizi için içten içe endişeleniyordu

Konağa giren araba ile tüm konak halkı büyük hole geldi

Arabadan inip hızla hole geçen üçlü ile herkes kaşlarını çattı o kızı da getirecek diye bilenler hemen soru sordular

Suzan " Agâh sen söyle kızımız nerde?"

Agâh " Bilmiyorum benziklerin birinde inmiş olabilir geri döneceğim "

Aileden kimse İz'i istemiyordu bu yüzden kimse bende geleceğim demedi

O sırada konağın önüne gelen İz motordan inip onlara teşekkür etti

Baran " Ne zaman ihtiyacın olursa araya bilirsin "

İz " Peki tekrar sağolun "

Özgür" Ay yeter gidelim yoksa bu kız hep teşekkür edip duracak "

Burak " Yarın İki sokak aşağıda olan kefeye gel yemek ısmarlarsın ödeşirik "

İz " Tamam anlaştık yarın öğlen yemeği benden "

Deniz " Emin misin Burak'ın fazla yer "

İz " Eminim "

Giden arkadaşlarına el sallayıp konağa doğru yürüdü kapıda olan korumalar onu durdurdu

İz " Suzan hanıma söyleyin İz hanım geldi diyin beni tanıyor "

Koruma kendisine çok ısrar eden kızla içeriye girip holdeki kalabalığın dikkatini çekti

Koruma " Suzan hanım kapıda bir kız var İsmi İz'miş "

Herkes duyduğu isimle kala kaldılar Suzan hanım koşarak konağın dışına çıktıktı kızını görünce rahat bir nefes aldı hiç düşünmeden kızına sarıldı

İz kendisine sarılan kadınla kala kaldı tepki vermedi. Suzan hanım yaptığı hatayı anlayıp geri çekildi

Suzan " Kızım İyi misin? Nerdeydin?"

İz " Sakin olun iyiyim içeride konuşalım "

Suzan hanım kızıyla geri döndüğünde herkes onlara bakıyordu

 

İz'den

Konağın Holünde bir sürü insan vardı çocukları görmedim galiba evde yoklar

Suzan hanım dışarıda olan koltukların birisine oturmamı söyledi herkes oturunca bana merakla bakan Suzan hanıma olayı anlattım

Suzan " İyi olmana sevindim canım"

Agâh " Buraya nasıl geldin?"

" Tesadüfen benzinliğe gelen motorcu arkadaşlarım sayesinde geldim onlarda Mardin'e geliyormuş benide bıraktılar "

Herkes bana inanmayarak baktı

Yalan söylüyor sandıklarına eminim umrumda da değil

Suzan " Kızım Sude seni odana çıkarsın dinlen akşam herkes gelince tanışırsınız"

" Peki "

Sude denen kızla holden konağa girip medivenlerinden çıktık bir odanın önünde durduk

Sude " Burası senin odan "

Gülümsedim

" Teşekkürler"

O da bana gülümsedi

Sude " Aşağıda doğru söylediğini biliyorum kimsenin inanmadığını da ben Ahmet amcanın kızıyım kuzen oluyoruz senden 1 yaş küçüküm"

" Bende İz memnun oldum kuzen ve senin gibi güzel bir kuzenim olmasına sevindim "

Sude " Demet gibi olmadığına söylüyor içimden bir ses "

" O kim ?" Dedim bilmiyormuş gibi

Sude'nin yüzü düştü

Sude " Boş ver " diyip kaçtı

Boş verip odama girdim. Valizimi odama çoktan gelmişti eşyalarımı yerleştirip telefonu cebime koyup odadan çıktım oda normal bir odaydı abartılacak bir şeyi yoktu sadece bir duvarı boydan boya camdı o kadar

Koridordan merdivenlere doğru yürürken duyduğum seslerle kapısı açık olan odaya baktım

İki erkek çocuğu bir arabayı tutup çekiyordu iki taraftan

" Bunla ben oynayacağım!" Dedi ikiz gibi duran çocukların soldaki

" Hayır ben!" Diye bağırdı diğeri

Onları ayırmaya çalışan birisi vardı ama arkası dönük olduğu için kim olduğunu seçmedim

Odaya girdim iki çocukta bana döndü

Soldaki " İsa amcama benziyor!"

Sağdaki " Hayır İsa emmime benziyor!"

Onları ayırmaya çalışan kişi bana döndü Arda Zorlu şaşırdım

Ondan gözlerimi çekip çocuklara baktım bu seferde amaca emmi kavgası yapıyorlardı

" Hey çocuklar sakin olun ( elimle sağ taraftakini gösterip) Doğrusu Emmi oluyor"

ikisi de bana dönüp güldüler onlara gülümseyip eğildim

" Merhaba yakışıklı çocuklar ben prenses İz "

İkiside gülüp yanıma geldiler

Soldaki" Ben Emre "

Sağdaki" Ben de Emir ikiziz"

Gülümsedim

" Memnun oldum çocuklar "

ikisi de aynı anda

& " Bizde memnun olduk " dediler gülüp ayağa kalkıp yere attıkları arabayı alıp diğer oyuncuların içinden de bir araba aldım

Geri çocukların önünde durdum

" Şimdi ikinizde birini seçin "

İkisi de sarı olanı seçince güldüm

" Peki ikiniz beraber oynacaksınız yada biriniz diğerini alacak "

& " Birlikte oynayacağız"

Gülüp arabayı onlara verdim ikisinde hemen alıp küçük parkura geçip oynamaya başladılar

Arda abiye baktım bana gülümsedi bende gülümseyip elimi uzattım

" İz memnun oldum"

Elimi tutup işaret diliyle ismini söyledi

" İşaret dili bilmiyorum ama dudak okuma biliyorum"

Dudağını oynatıp Arda dedi gülümsedim

" Memnun Oldum Arda "

Elimi çekip çocuklara baktım sonra geri Arda abiye döndüm

" Şey Ben gideyim"

Cevap beklemeden odadan çıktım

 

∞ Bölüm Sonu ∞

 

Loading...
0%