@x1hayat1w
|
Bana doğru elinde iğne ile gelen anneme baktım sesim çıkmıyordu
Yatağa bağlanmış üzerine ağzımı da bir bezle bağlamışlardı. İçinde uyuşturucu denen şeyi yine bana verdiler
Uyuşturucu ne demek? Bilmiyorum!
Daha 4 yaşındayım bana verilen şey benim canımı yakıyor aradan zaman geçince daha fazla istiyorum
Su isteyince babamın içtiği o acılı içkiyi veriyorlardı
Hareket edecek halim bile yoktu yine bedenime giren iğne ile inledim bez yüzünden sesim çıkmıyordu
Gözlerimi kapatıp artık bitmesini diledim
Cemil " Bu sefer daha yüksek dozda verde ölsünde kurtulalım Leyla "
Leyla " Tamam "
Dediklerini anlayamadım gözlerim kararıyordu bilincimi kaybettim
Bazı sesler geliyordu gözlerimi açmadım
Cemil " Ne yani şimdi bağışıklık mı kazandı pis sürtük?"
-" Evet öyle olmuş efendim bunu nasıl yaptı bilmiyorum ama artık bağışıklığı var istese de ne uyuşturucu ne de İçki etki etmez "
Boğuk gelen sesleri daha fazla dinleyemeyip bilincimi yine kaybettim
Yavaş yavaş gözlerimi açtım odamda yatağımda yatıyordum. Bağlı olan ellerim ayaklarım çözülmüştü
Ayak ve el bileklerim moralmıştı. Ağzımdaki bez de yoktu yataktan kalkıp etrafıma bakındım
Rüya mı gördüm? Rüya ise bileklerim niye ağrıyor?
4 yaşında ne olduğu anlamadan odamdan çıkıp medivenlerinden indim salonda oturan Annemin yanına gittim
Leyla " Uyanmış sürtük "
Anneme olanları anlattım. Annem kahkaha atıp bileğinden sertçe tutup elimi yanan mumun ateşine tutu çığlık atıp elimi çekmeye çalıştım
Ama annem bende güçlüydü birden beni itip düşürdü üzerime yürüyüp yanımda durup eğildi
Leyla " Rüya değildi yer faresi hepsi gerçekti"
Acıyan koluma elim gitti göz yaşlarımı akmasına engel olmadım
Küçük bana bakıp ayağa kalktı gülmeye başladı
Sonra odadan çıkıp gitti ben oturur pozisyona geldim ağlamaya devam ederken yanık olan koluma baktım
Adım sesleri ile kapıya baktım. Annem elinde halatla bana doğru geliyordu istemsizce geriledim
Bana vurmaya başladı çığlıklar atıyor yalvarıyorumdum
Nefes nefese uyandım yine kabus görmüştüm
O günkü gibi yaşarken nasıl baş edeceğim?
Yataktan kalkıp kıyafet alıp banyoya girdim soğuk duş alıp üzerimi giyinip çıktım
Odadan çıkıp verandaya çıktım kahvaltı için erkendi saat kaçtı hemen saatimden baktım
6.26'ydı
Mutfağa geçip kahvaltı hazırlamaya başladım. Kafamı dağıtmak iyi gelecekti
Kahvaltıyı hazırlayıp verandaya masayı kurdum
Annem uyanmıştı benim masayı hazır ettiğimi görünce gülümsedi
Suzan " Kızım ne gerek var biz yapardık"
" Zahmet olmadı sorun değil ben diğerlerini uyandırıp geliyim "
Medivenlerinden üst kata çıkarken Dedem ve nenemi gördüm
" Günaydın "
Yavuz " Günaydın kızım "
Fatma " Günaydın kızım "
" Kahvaltı veranda da siz çıkın ben diğerlerini çağıracağım"
Fatma " Peki kızım "
Önce Alaz bey ve Aktif beyin kaldığı odaya girip onları uyandırdım
Sonra diğerlerini uyandırıp alt kata inip verandaya çıktım. Kahvaltı masasına oturup kahvaltımı yaptım
Diğerleri sonunda gelmiş kahvaltı yapmaya başlamışlardı
Suzan " Anne biz yarın geri dönelim konakta yapacak işler var hem çocuklarda daha fazla işinden olmasın "
Savaş " Abla biraz daha kalın ben yeğenimle zaman geçirmek istiyorum "
Suzan " Savaş büyü artık "
Yavuz " Siz nasıl İsterseniz kızım "
Aziz " Yarın erkenden yola çıkalım "
Gözlerim Suat abime kaydı ona sinsice gülümsedim. Ne demek istegimi anlamış gibi güldü
Alaz " Aklınızdan bile geçirmeyin!"
İkimizde Alaz beye bakıp göz devirdik. Geri önümüze dönüp keyifsizce yemek yedik
Eray " Yok eben nasıl aynı şeyleri yaptılar gördünüz mü?"
Kuzey " Gördük abi "
İsa " Vay çok iyiydi"
Suat " Beni taklit etme !"
" Beni taklit etme!" İkimizde aynı anda demiştik bu halimize herkes gibi bizde güldük
Kahvaltıdan sonra herkes eşyalarını toplıyordu bende kendime ve Dedmlere kahve yapmış içiyorduk
Savaş " Ellerine sağlık İz'im "
" Afiyet olsun Dayıcım "
Yavuz " Çok güzel olmuş torunum"
Fatma " Maşallah ne hamarat bir kızsın sen öyle"
Suzan " Ne sandın annem benim kızım bana çekmiş"
Agâh " Güzel olmuş kızım "
" Yeter övmeyin egom tavan olacak "
Savaş " Ayy ne bu böyle leş gibi"
Dayıma göz devirdim
" Abart dayı"
Kahveler bitince diğerleri gelmişti ben bardakları alıp mutfağa koydum bulaşıkları kısa süre de halledip salona döndüm
Boş yer sadece Kuzey ve Rüzgar'ın arası olunca oraya geçip oturdum
Rüzgar ve Kuzey'in hala bana karşı olan tavrı aynı gibiydi. Diğerleri biraz yumuşamıştı
Ortamda dönen sohbetleri dinlememiş sadece bis boş izlemiştim. Sıkılmıştım telefonu çıkarıp gruba girdim
Prenses ve Prensleri
İz : Günaydın Prensler
Baran : Günaydın
Özgür : Gunadin
Burak : Gününüz aydın olsun
Deniz : good morning
Alen : Neden hepiniz farklı şekilde aynı şeyi diyorsunuz? Günaydın matmazel
İz : Yarın Mardin'e dönüyoruz okulların açılmasına da az kaldı bir şeyler yapalım
Baran : Bovling oynamaya gidelim
Burak : Sinema komedi filmine gidelim
Özgür : Futbol maçına gidelim
Deniz : Bisiklet turu yapalım
Alen : Evet matmazel hangisini yapıyoruz
İz : Bisikletim yok alınca yaparız
İz : Futbol maçı olur ama Fenerbahçe'ni maçı yok
İz : Komedi filmine ile korku olunca güzel
İz : Bovling oynamaya gidelim bilmiyorum ama bana öğretisiniz artık
Deniz : O zaman 2 gün sonra Bovling oynamaya gidiyoruz
İz : Anlaştık şu an aklıma gelmişken ben şu abi tayfası bir ayar vereceğim görüşürüz
Baran : görüşürüz
Deniz : Sana İyi eğlenceler
Burak : Keşke orada olsaydım İz ayar çekmem bitince arayıp her şeyi anlatıyorsun
Özgür : İz anlatma meraktan çatlasın
Alen : Görüşürüz matmazel
Telefonu kapattıp bana bakan abi tayfası baktım
Hepsine işaret parmağını sallayıp konuşmaya başladım
" Bana bak bir daha sakın arkadaşlarımı araştırıp onları küçümsemeyin bir kaç kavgaya karışıklar diye katıl değiller hem ne belli benim onlardan daha fazla sorunlu olmadığım "
Bana şaşkınca bakanları umursamayıp bana sinirle bakan üçlüye baktım
" Ahh demek siz yaptınız sizden de anca bu beklenirdi fark ettim de boşuna uğraşıyorum altan aldıkça beni kısımaya devam ediyorsunuz "
Ayağa kalkıp salondan çıkımak için adımlarım Aziz , Akif ve Alaz beyin önünde durdum
" Artık sizin üçünüz için zaman kaybetmeyeceğim her yaptığınız hatanın bedelini siz ödeyeceksiniz "
Rüzgar" Tehdit mı ediyorsun?!"
Rüzgar'a döndüm
" Evet ilk günün siz nasıl tehdit ediyorsanız bende öyle ediyorum!"
Kuzey" Ben demiştim buna güven olmaz diye "
" Öylemi Kuzeyçik geldiğim günden beri hata yapmayıp size yaranmaya çalışıyorum çabalıyorum kör müsünüz acaba? Ama siz görmek istemiyorsunuz bende insanım her seferinde en başa dönmekten yoruldum sadece ben çabalıyorum sizin ördüğünüz duvarları sizde yıkın biraz! " Dolmuştum ve patladım
Poyraz" Kimse senden böyle bir şey istemedi " demesi ile ona döndüm
Haklı hiç biri istemedi beni
Aptalın tekiyim acılarıma iyi geliyorlar diye kendimi sevdirmeye çalıştım aptal!
Sadece kabus görmemek için böyle yaptım! Bencilin tekiyim!
İçimdeki küçük kızın mutlu olmasını istemem suç mu? Bir aile istiyordu
Kendisini sevdirmeye çalıştı yine geçmişte olduğu gibi yine aynı hatayı yaptı
" Haklısın hiç biriniz istemedi. Eyvallah" diyip odadan çıktım
Ahmak salak deli aptal bencil!
Seni istemeyenleri ne zamandır ister oldun?
Balkona çıktık koltuğa oturdum. Artık bencil kız gitti herkese davrandığım gibi davranacağım
Yanıma oturan dayıma baktım sonra geri manzaraya baktım
Savaş " İz İyi misin?"
Gülümseyip kafamı salladım dayıma döndüm
" İyiyim haklılar artık onlara diğer insanlara davrandığım gibi olacağım"
Savaş " Yani soğuk"
" Evet en başından olması gerektiği gibi "
Savaş " Ahh İz hiç değişmedin hiç kırılmadan nasıl yaşıyorsun?"
Aslında çok kırılıyorum be dayı ağlamak istemiyorum ama şu an kendi benciliğime ve küçük çocuğun yaptığı hatayı affediyorum
Yaşadığı şeyleri tamir etmeye çalışıyor ama olmuyor umutlar arıyor ilk umutuna deli gibi tutunuyor
" Kırılan camları toplarken elime batıyor daha da can yakıyor eğer sağlam olursa sadece çıtlarsa çok can yakmaz "
Savaş " Kendini nasıl avutuyorsun bilmiyorum ama bu haline hayranım "
Hafif kıkırdayıp dayımın omuzuna kafamı koydum
" Ordu bebesi bende senin her türlü beni güldürmene hayranım "
Bir süre sustuk sadece öyle etrafın sessizliğini dinledik. Diğer yanıma oturan kişi ile oraya baktım Arda abimdi gülümseyip ona sarıldım
" Hala abimsin her zamanda öyle kalacaksın "
Ondan ayrılıp gözlerine baktım
Arda " Seni çok seviyorum prenses "
" Bende seni seviyorum prensim "
Gülüp bana sarıldı.
Savaş" Ama yeter ya zaten yarın erkenden gidiyorsunuz bırakın yeğenimi artık "
Bizi ayıran dayıma bakıp gülümsedim. Bir süre balkondan oturup sohbet ettik
Geri salona gelince duygusuz maskemi takmıştım bile Arda abimin yanına oturmuştum sohbet edenleri dinlememiş sadece bis boş masadaki vazoyu izliyordum
Samet " İz sana dedim " demesi ile kendime gelip ona baktım
" Dalmışım ne dedin ? "
Samet " Turizler için köfte ekmek yapılıyor gidip yiyelim mi?"
" Olur "
Suat " Süper ee kimler geliyor "
Çocukları Suzan hanımların yanına bırakmış hep birlikte köfte ekmek yemek için penir satılan alanın açık yerinde olan masalara geçmiştik
Aziz " İz yaptığımız doğru değil biliyorum... " Konuşmasını kesip soğuk bir sesle konuştum
" İsteğini yap umrumda değil " sert bir sesle
Hepsi farkındaydı artık çaba sarf etmeyeceğimin
Suat " Ayra da ister misin yeşil gözlüm?" Suat abime gülümsedim
" Olur abi bol köpüklü olsun "
Samet " Hey bana abi demiyorsun"
Hafif kıkırdayıp ona baktım
" Piskolok abimsin" demem ile neşeyle ayağa kalktı
Samet " günün herşey benden !" Bu haline tebessüm ettim yanımda oturan Arda abime dönüp kulağına fısıldadım
" Favori abim sensin çaktırma" dedim bana bakıp güldü diğer İkiz abilerime dönüp göz kırptı
Suat ve Samet abim kaşları çatık bize baktı
Samet " Ne dedin de gururlandı?"
Arda abime iyi bok yedin bakışı atıp bana kaşları çatık bakan abilerime baktım
" Hiç" dedim
Suat " Motoru unutmak istiyorsun galiba" diye tehdit edince yutkunup ona baktım
" Ama abi resmen tehdit ettin"
Suat " Evet söyleyecek misin?" Dedi zaferle gülümseyip
" Offf favori abim olduğu dediğim için "
İkisi de şokla bana baktı
Suat " demek öyle motora yaklaş o zaman görürsün sen "
" Ama abi ya "
Samet " aşk olsun İz favori abin olmak benim hakkım "
Bizi sadece izleyenleri takmayıp güldüm
" Abicim sizde benim bir tanecik ikiz abilerimsiniz "
Suat" Yemedik "
" Suat abim sen benim en sevdiğim motorcusun yapma böyle ben senle küs kalmak istemem "
Suat " Masum masum bakma yeşil gözlüm yumuşamam "
Ona yavru köpek bakışları atmaya başladım
Suat " Tamam kes şunu yeşil gözlüm "
Neşeyle Arda abime sarıldım
" Abi vallaha bir an motordan olacağım diye kalp krizi geçirecektim "
Tüm masa güldü Suat abim homurdandı. Köfte ekmekler gelince diğerleri sohbet ederken ben sessizce yemeğimi yedim
Samet " Ee iz arkadaşların kim ?"
" Abi görsen hepsi taş gibi boy pos Allah vergisi" dedim abimler kaşlarını çatıp bana bakmaya başladı
" Şaka yapıyorum evet yakışıklılar ama hepsi iyi çocuklar kanım ısındı onlara "
Suat " Bir ara bizi de tanıştır "
Samet " Hatta bize sabah kahvaltısı veya akşam yemeğine gelsinler "
" Yok abi ayıları sevmiyor onlar bir ara beraber buluşuruz"
Suat " Öyle olsun "
Yaylada biraz yürüyüş yapıp geri eve döndük Savaş dayım Kaya Şimşek ile ilgileneceği için gelmemişti
Diğerleri benim soğuk davranmamın farkındalar ama artık umrumda değildi
Akşama kadar Annemler ile sohbet etmiştim akşam yemeğini annemle beraber hazırlayıp verandaya masayı kurduk
Güzel bir akşam yemeğinden sonra çardak da oturan kahve içtik. Çocuklar tüm gün koşturup oyun oynadıkları için erkenden uyuya kalmışlardı
Saat ilerlemiş yatma vakti gelmişti Arda abimle kaldığım odaya gelip üzerimi değiştirip yatağa yattım
Arda abim de yanıma gelip yatmıştı bana sıkıca sarıldı. Gözlerimi kapatıp uykuya daldım
Sabahın erken saatlerinde uyanıp eşyaları arabalara yerleştirip geri dönüş yolunu tuttuk
Yine Aziz beyin olduğu arabadaydım
Samet abim ve Arda abimle sohbet eder yolu tamamlamayı düşünüyorum ama sabahın erken saatinde oldumuz için ikiside uyumuştu
Şu an arka tarafta ikisinin arasında oturuyordum kafamı Samet abimin omuzuna yaslayıp gözlerimi kapadım
Omuzumda hissettiğim ağırlıkla gözlerimi açıp baktım Arda abim belime sarılıp omuzama yatmıştı gülümseyip Samet abimin koluna sarılarak uyumaya çalıştım
Kısa süre de uykuya dalmıştım
Bir sarsıntı ile gözlerimi açtım. Gördüğüm şey ise hızla önümüzdeki arabalara doğru gidiyor oluşumuzdu
Arabaya çarptık kafamı çarpmam ile gözlerimi yeniden kapadım en son duyduğum tek şey Lili'nin polislere haber vereceği acil durum zil sesiydi
Başındaki ağrı ile gözlerimi açtım. Ön taraftaki koltuğa doğru düşmüştüm hafifçe kalktım
Aziz abime baktım başı kanıyordu yüzünde yararlar vardı. Arka tarafa baktım Arda abimle Samet abim baygındı arabadan duman çıkıyordu
Elim başıma gitti. Elime gelen sıvı ile kafamın kanadığı anladım. Kapıyı açmaya çalıştım açılmayan araba kapısını tekmelemeye başladım sonunda açılınca hemen çıkıp arkayı açıp Samet abimi çıkarıp sürüyerek yolun kenarına götürdüm
Arda abimi de ayrı şekilde taşıyıp Samet abimin yanına getirdim
Kolundaki camı canını yakmadan çıkarmak istedim ama yapmazdım çıkınca daha çok kan kaybederdi
Hemen Aziz abinin olduğu tarafa geçip kapısını zorda olsun açık üzerimdeki tişörtü çıkarıp yırttım kafasına sarıp onu da çok sarsmadan Arda abimlerin yanına götürdüm
Hızla Etrafıma bakındım Suat abim motorla kaza yapmış yerde yatıyordu yanına gittim
Nabız vardı. Onu da kenarı çektim arabalardan uzaklaştırdım. Hızla Akif abimle çocuklara ,Eray ve Kuzey'e baktım arka kapıyı zorlayıp açtım çocukları kontrol ettim Allah'a Şükür ikisi de iyiydi ikisini de kucağıma alıp hemen arabadan uzağa götürdüm
Kuzey abimin karnına saplanmış olan cama baktım canını yakmadan çıkarmam lazımdı
Ona çok dikkat ederek çıkarıp kenara çektim. Eray abimin hafif başı kanıyordu onu da çekip çıkardım
Ön tarafta Akif abimin kapısını da zorla açıp başı direksiyona düşmüştü kaldırıp baktım burnu kaşı kanıyordu yüzünde kesik izleri vardı
Onu da çekip çıkardım. Başım dönmeye başlamıştı ama pes edemem daha diğerleri vardı
Hemen Alaz abimin arabasına koşup arka kapıyı tek seferde açmam ile çocuklara baktım Suna iyiydi Emre de iyiydi ikisini kucağıma alıp koşarak uzaklaşıp yere yatırdım geri hızla arabaya dönüp Emir'e baktım o da iyiydi ama Ali'nin eli çok kötü bir şekilde kanıyordu
İkisini de kucağıma alıp çıkardım
Tişörtümden kalan parçayla elini hala cam olma ihtimaline karşı hafif sardım. Hızla on tarafın kapısını zorda olsa açtım
Alaz abim sıkışmıştı. Onu uyandırmaya çalıştım hafif gözlerini açınca gülümsedim
" Lütfen yardımcı ol sıkışmışsın"
Alaz " Çocukları çıkar" dedi zara zor
" Çocuklar iyiler hepsini çıkardım hadi " dememle biraz zorlandık ama sonunda çıka bildi
Ayakta durmakta zorluk çekiliyordu.
" Sen kenarıya git ben diğerlerine bakacağım"
Kafasını sallayıp ilerlemeye başladı. Hızla babamların olduğu arabaya baktım
Arka kapıyı açıp İsa'yı çekip çıkardım. Başı kanıyordu
Onu kenarıya yatırıp tişörtün son parçasını başına sardım
Hemen Rüzgar'ı da çıkarıp çıkardım. Geri arabaya dönüp Poyraz abimi çıkardım başını çarpmış olduğu belliydi başı kanıyordu ama yarası hafifti
Rüzgar abimin durumu iyi gibiydi onu da bırakınca ön tarafın kapısını zorlayıp açtım babamın omzuna saplanmış olan cama bakıp derin bir nefes aldım
Onu dikkatlice çıkarıp uzaklaştırdım
Annemin olduğu tarafın kapısı açıktı annem dışarıya düşmüştü. Bacağı kırıldığı belli idi onu da dikkatlice kenarıya çektim
Koruma dolu olan araçları orduya gelince geri göndermişti Agâh babam
Hemen saatimin sanal ekranını açtım
Lili " İz sakin ol am bulans ve polisler geliyor"
" Lili lütfen onlara bir şey olmasın "
Lili " İz sakin ol "
Gözlerim kararmaya başlamıştı. Ayağa kalkıp yavaş adımlarla Aziz abimin yanına gelip nabzına baktım yavaş atıyordu
" Lütfen kimse ölmesin lütfen ölmeyin siz ölmeyin söz sizi bırakıp giderim benden kurtulursunuz lütfen ölmeyin " gözümden düşen yaşları arasında ağlayarak kurduğum cümleler sonucundan bilinçim gitmişti
En son duyduğum siren sesleriydi
∞ Bölüm Sonu ∞
|
0% |