Yeni Üyelik
14.
Bölüm
@x1hayat1w

Sabah erkenden uyanmış duş alıp üzerimi giyinip odamdan alt kata indim Kar topu kum yatağında hala uyuyordu

 

Ona bakıp gülümsedim. Masanın üzerindeki telefonumu alıp Arda abime yazdım

 

İz : Abi eve geldiniz biliyorum herkes iyi mi? Nasılsın kolun nasıl oldu? Sizi merak ediyorum ama gelemiyorum üzgünüm

 

Yazıp gönderdim kısa süre sonra cevap geldi

 

Prensim : İyiyiz abicim bizi merak etme sen nasıl? Nerde kalıyorsun? Neler yaptın?

 

İz : Ben iyiyim abicim her şey yolunda hem kar topu adında küçük Minoş bir kedim oldu ev konusuna gelirsek sıkıntı yok iyiyim bir arkadaşımdan rica ettim bana bir yer ayarladı

 

Prensim : Arkadaşın kimmiş?

 

İz : Kübra ablam

 

Prensim : İyi olmana sevindim. Annem seni özlüyor ona da yaz

 

İz : Peki görüşürüz herkes sana emanet

 

Prensim : İsa'ya da yaz seni nedense merak ediyor bir konuşsan iyi olacak

 

İz : Tamam yazarım

 

Arda Abimle olan sohbetten çıkıp İkizim diye kayıtlı olan İsa'ya yazdım

 

İz : İsa nasılsın? Ameliyat İyi geçmiş taburcu olmuşsun geçmiş olsun

 

İkizim : İz ? Seni çok merak ettim iyi misin?

 

İz : İyiyim sen nasılsın ?

 

İkizim : İyiyim. Eve gelmeni istiyorum kazadan sonra rüyamda seni gördüm öldüğü gördüm İz ölme!

 

İz : İsa sakin ol İyiyim ben eve gelemem ama söz veriyorum akşam görüntülü ararım

 

İkizim : Tamam sözü tut

 

İz : tutacağım!

 

İsa ile olan sohbetten de çıkıp kahvaltı hazırlamaya başladım

 

Kahvaltımı yaptım. Kar topu uyanmıştı ona mamasını verip salona geçip koltuğa oturdum

 

Telefonu açıp anneme yazdım

 

İz : Suzan hanım nasılsınız?

 

Hemen cevap gelmişti

 

Annem : İz kızım iyiyim sen nasılsın? Yine konağa gelmedin ? Nerde kalıyorsun? Aç mısın?

 

Yazdığı onca şeye tebessüm ettim

 

İz : iyiyim merak etmeyin siz nasılsınız?

 

Annem : İyiyim sende yanımda olsan daha iyi olurum

 

İz : Bir süre ayrı kalalım

 

Annem : Peki kızım ama unutma burası seninde evin isteğin zaman gel

 

İz : Biliyorum sağolun geçmiş olsun kendinize iyi bakın

 

Annem : Sağol kızım sende kendine iyi bak

 

Telefonu kapattıp masaya koydum o sırada salona Kar topu girdi onu alıp geri koltuğa oturdum onu sevmeye başladım

 

İsa'dan

 

İz'in yazmasına ve iyi olduğuna mutlu oldum

 

Kazadan sonra onunla beraber uçurumda idik onu tutuyordum düşmesin diye ama çok dayanamayıp ellerimin arasından kayıp gitmişti

 

Onu uçurumun dibinde kanlar içinde görmüştüm. Hala aklıma geldikçe üzülüyor kalbim sıkışıyordu

 

Başındaki sargıya rağmen yürüye biliyordum ne kadar dinlenmem gerekse de yerimde durmuyordum

 

Odamdan çıkıp alt kata inip hole çıktım annemin bacağı kırıldığı için tekerlekli sandalye kullanıyordu babamın omuzuna batan cam yüzünden hala omuzu acıyordu

 

Kuzey abim en kötü olanımız karnına batan camdan dolayı şu an odasında sadece yata biliyordu

 

Aziz abimin ise durumu benden biraz daha kötüydü. Kötü bir şekilde yaralandığı için arada kulakları çınlıyordu

 

Polisler ise hala olayı araştırıyordu

 

Alaz , Akif , Eray ve Rüzgar abimler İz'i suçluyorlardı

 

Arda abim herkese küsmüştü İz için

 

Konakta çocuklar bile mutsuzdu. Bilmeden herkes ona bağlanmıştı

 

Suat Abimle Samet abim İz'in yanında olmadıkları için pişmandılar defalarca aramış mesaj atmışlardı ama hiç geri dönüş yoktu

 

Ben ise Arda abime yalvardım böylelikle İz'in yazdığına eminim

 

Arda abime yapacağına emindim ve doğru tahmin etmişim. Neden bilmiyorum ama bunun İz'in yaptığına inanmıyorum

 

Çocuklara bunu yapmaz yapamaz!

 

Neden bilmiyorum ama çocuklara bakarken üzgün ve bir o kadar da mutlu görünüyordu her zaman

 

Çocuklara asla zarar vermeyeceğini biliyorum

 

Peki kim yaptı bunu?

 

Holde oturan ve düşünceli dedime baktım

 

" Dede sorun ne?"

 

Davut " Yok birşey" dedi ama bir şey olduğu belliydi

 

" Dede ne oldu? "

 

Dedem bana bakıp derin bir nefes verdi

 

Davut " Bir düşmanımız var Yeşim'i bizden alıp Demet'i Yeşim diye salan ailemize zarar veren birisi olduğu belli"

 

Dedem haklıydı Aziz abim bu konuyu hep araştırırdı. Ama sonuç yoktu

 

" Haklısın dede ama kim acaba?"

 

Davut " Bilmiyorum"

 

Bizle uğraşan bizden bu kadar nefret eden kim?

 

Cevapsız bir çok soru var?

 

Hole gelen Arda abime baktım. Kolu hala sargılı ve hala herkese tavırlı idi ama bu gün gözlerinde ışıltılar vardı

 

İz'le konuşmuş olduğu belli gülümsedim ayağa kalkıp onun yanına geçip oturdum

 

Fısıldayarak konuştum

 

" Sağol abi senin sayende İz bana yazdı "

 

Kafasını sallayıp onayladı beni ona gülümseyip ayağa kalkıp Kuzey abimin odasına geldim

 

Yatakta yatmaktan sıkıldığına eminim

 

Kuzey " hoşgeldin İsa neden ayaktaktasın dinlenmen lazım "

 

" İyiyim abi sen nasıl oldun ?"

 

Kuzey " iyiyim sadece sıkıldım "

 

" Oyun oynayalım mı?"

 

Kuzey" Harika olur "

 

Abimin odasındaki televizyonu açıp oyun konsolları alıp birisini abime verdim. Oyunu açıp oynadık

 

Abimle uzun zaman oyun oynamayıp eğlendik sonra onun yanından ayrılıp hole geri geldim Gökhan abimin yanına oturdum

 

Gökhan " Biraz dinlen"

 

" Ben iyiyim kuzi"

 

Gökhan " Belli oluyor"

 

Sude hole geldiğinde üzerinde güzel bir elbise vardı Gökhan abi gibi kaşlarımı çatıp ona baktım

 

Zorlu erkeklerinin hepsi çok kıskanç bende öyleyim

 

Gökhan " Sude nereye böyle kardeşim?"

 

Sude " Abi arkadaşlarımla buluşacağız"

 

" Bu kadar hazırlanmana ne gerek vardı?" Diye sordum bana bakıp göz devirdi

 

Sude " İsa sen git dinlensene sana ne hem ?!" Dedi sert bir sesle ona bakıp dil çıkarıp önüme döndüm

 

Gökhan " Çok geç kalma "

 

Sude " Kalamam abicim neyse görüşürüz" diyip hızla konaktan çıkıp gitti

 

Holde oyun oynayan yeğenlerime bakıp gülümsedim. Ali'nin eli kesildiği için tek eliyle oyun oynuyordu

 

Neden bilmiyorum ama İz'i özlüyorum ona bu kadar bağlandığımı fark etmemiştim

 

Derin bir nefes verip ayağa kalkıp İz'in kaldığı odaya geldim dolapta olan bir tişörtü aldım hala İz gibi kokuyordu

 

Islak toprak kokusu o kadar rahatlatıcı ki anlatamam İz'in yatağına yatıp tişörtüne sarılarak uykuya daldım

 

İz'den

 

Kucağındaki kar topu ile oynayıp duyuyordum bugün evden çıkmak istemiyordum ama telefonumun çalması ile masadan telefonu alıp açtım

 

Lili tüm ailemin numarasını telefona kaydettiği için Sude yazısı ile gülümsedim

 

Hemen açıp kulağıma götürdüm

 

Sude " Merhaba İz ben Sude nasılsın?"

 

" İyiyim sen nasılsın?"

 

Sude " İyiyim ben seni çok merak ediyorum hem eminim senin bir suçun yok"

 

" Sağol canım ben iyiyim her şey yolunda "

 

Sude " İz seni görmeden inanmam buluşalım mı?"

 

" Olur nereye geliyim?"

 

Sude " Ben sana konum atarım "

 

" Tamam "

 

Telefonu kapattıp Sude'den gelen konuma baktım buraya çok yakındı gülümseyip telefonu geri masaya koydum

 

Kar topunu kucağımdan koltuğa koyup üst kata çıktım. Odama geçip üzerimi giyindim

 

Odamdan çıkıp medivenlerinden indim salonda koltukta bıraktığım yerde yuvarlanarak kendi kendine oyun oynayan kar topuna gülümsedim

 

Kar topunu kucağıma alıp masanın üzerindeki telefonuma aldım çantama koyup evden çıkıp kapıyı kitledim

 

Kilidi çantama koyup telefonu aldım Sude'yi aradım hemen açtı

 

Sude " İz gelmeyeceğim deme ?! "

 

" Geleceğim gelirken Arda abimi de alda gel diyecektim"

 

Sude " Zaten duymuş beni çoktan kütüphaneye gitmiş"

 

Sude'nin attığı konum kütüphane diye kullanılsadan kafe olarak da kullanıyordu

 

" Tamam harika 5 dakikaya ordayım"

 

Telefonu kapattıp çantama koydum hızlı adımlarla yürüdüm yine beni takip eden Demir beyi takmadım

 

Kucağındaki kar topuna baktım keyfî yerinde olduğu belliydi. Elimle başını sevdim yola bakan gözleri bana bakınca keyifle mırıldandı onun bu haline gülüp yola devam ettim

 

Kütüphanenin kafe bölümüne geldim hayvan yasak olsa da zarar zor içeri aldırmaya ikna ettim

 

Cam kenarında oturan Abimle Sude'ye doğru ilerledim

 

İkiside ayağa kalkmıştı kar topuna dikkat ederek Sude'ye sarıldım. Abimin koluna ve kar topuna dikkat ederek abimede sarıldım

 

Arda " Bu kedi çok tatlı" dedi daha doğrusu dudaklarını oynattı

 

Kar topunu kucağımdan alıp sevmeye başladı hepimiz masaya oturduk.

 

Sude " Seni iyi gördüğüme sevindim "

 

" Bende sizi gördüğüme sevindim"

 

Arda abim ve kar topu iyi anlaşmış abim beni unutmuştu bile şu an kar topunu biraz kıskanmış olabilirim

 

" Evdekiler nasıl ?"

 

Sude " İsa bana karışacak kafası hala olduğuna göre kesinlikle turp gibi Aziz abi biraz kötü aldığı darbeden dolayı sık sık kulakları çınlıyor Agâh amcam gayet iyi bir süre omzunu zorlaması lazım Suzan yengem tekerlekli sandalyele geziyor. Kuzey abi ise odasında dinleniyor"

 

" Peki diğerleri? Çocuklar? Ali nasıl?"

 

Sude " Ali iyi elini kullanmıyor ama yinede oyunlar oynuyor çocuklar çok iyiler. Abinlerde sana sinirli Samet abiyle Suat abi senin yanında olmadıkları için pişmanlar"

 

" Anladım"

 

Arda abim resmen başka bir evrendeyemiş gibi bizi takmıyor kar topunu seviyordu. Kar topu da baya rahat olduğu belli

 

Sude " Arda abi şu kızı da sev baksana kediyi öldürecek nerdeyse" diye gülerek konuşan Sude'ye göz devirdim

 

Arda abim bana bakıp gülümsedi kar topu Sude'ye verdi sağlam olan kolunu omzuma atıp beni kendine çekip omuzuna yatmamı sağladı

 

" Seni özlemişim abi "

 

Sude " konağa ne zaman döneceksin?"

 

" Şu an değil"

 

Sude "1 hafta sonra okullar açılıyor seni bizim okula almışlardı çoktan gidecek misin ?"

 

" Hayır "

 

Sude " Peki "

 

Abimden ayrılıp ona baktım kolu sargı da idi

 

" Çok acıyor mu?"

 

Arda " Acımıyor üzülme "

 

Kafamı sallayıp onayladım. İçecek bir şeyler sipariş ettik sohbet ederek uzun süre oturduk

 

Kar topu da bizimle geçirdi zamandan memnun olduğu belli akşama doğru olunca artık gitmemiz gerektiği için ayrıldık

 

Kucağında kar topu ile eve doğru yürüyordum tüm gün yine beni izlemiş olan Demir beyi takmamıştım

 

Eve gelince kilidi açık içeri girdim. Kucağımda yorgun düşüp uyuyan kar topunu salonda koltuğa yatırdım çantamı da koltuğa koyup mutfağa geçtim bir bardak su ve kar topuna mama koyup salona döndüm

 

Salonun bir köşesini onun için bir alan yapmak istiyorum. Elimdeki mama kasesini kenarı koyup bende koltuğa oturdum

 

Masanın üzerinde olan kumandayı alıp televizyonu açtım kanalları değiştirip hababam sınıfı olduğu görünce durdum

 

Kemal Sunal inek Şaban rolünü çok güzel oynuyordu. Bir süre sonra uyanmıştı koltuktan inip mamasını yedi geri koltuğa çıkmaya çalıştı ama küçük hâliyle çıkamadı ayağımın yanına gelip sürtünüp çıkarmam için miyavladı gülümseyip eğilip alıp koltuğa koydum

 

Geri filme döndüm kucağımda hissettiğim hareketlilik ile oraya baktım kucağıma gelmiş yatarak televizyona bakan kar topuna gülümseyip tüylerini okşamaya başladım

 

Benim gibi yanlız ikimizde bunun farkındayız bu yüzden birbirimize yetmeyi öğreneceğiz

 

Kapının çalması ile kucağımda Kar topu ile kapıya yürüdüm

 

Kim geldi acaba?

 

Kapıyı açınca karşımda lacivert bir tişört ve kot bir gri pantolon ile olan Demir Doğu'yu görünce şaşırdım

 

" Evet dedektif bir sorun mu vardı?"

 

Demir " Hayır konuşmamız lazım"

 

Kenarı çekilip yol verdim

 

" Buyurun konuşalım"

 

İçeriye girdi kapıyı kapatıp önden yürüdüm salona gelince az önce oturduğum koltuğa geri oturdum

 

Yan tarafımda kalan tekli koltuğa oturdu.

 

" Evet konu nedir ?" Dedim kumanda ile televizyonun sesini kısarken

 

Demir " Şu kaza "

 

Kumandayı masaya koyup Demir beye döndüm

 

" Evet devam edin "

 

Demir " Haklısın sen yapmadın bunu seni kaçıran Demet'i tutan ve hala Demet'i saklayan kişi yaptı"

 

" Bunları zaten biliyorum" tahmin etmesi zor değil

 

Demir " O kişi kim olabilir?"

 

" Bilmiyorum Zorlu Ailesinin düşmanı olmalı"

 

Demir " Çok fazla düşmanları var "

 

" Benden ne istiyorsun?"

 

Demir " Senden eski ailenin isimlerini istiyorum geçmişini gizliyorsun kimse bulamıyor eğer onları bulursam olayları çöze bilirim "

 

Ona bakıp yutkundum. Onların isimlerini diyemezdim tehdit ettiler eğer bir kişi bile onları bilirse o videoları ortaya çıkarırlardı

 

" Üzgünüm size yardımcı olamam " dedim kar topuna bakarak

 

Bana şaşkın baktığına eminim sinirli sesiyle konuşmaya başladı

 

Demir " Ne demek yardımcı olamam sen aklını mı kaçırdın?!"

 

Kar topu ürküp kucağıma atlayıp medivenlerinden üst kata kaçtı. Derin nefes alıp verdim ona baktım

 

" Yapamam eğer yaparsam ödemem gereken bedeller olacak ne sanıyorsun onların bana melek gibi davrandığını filan mı? Onlar cehennemdi o cehennemden çıkış yok ya yanarsın ya da yakarsın yandım hemde çok fazla bir o kadarda yaktım kendi içimdeki her şeyi yaktım! O cehennemin içinde dönüp dolaşırsın çıkış yok! Hala o cehennemin içinde dönüp dolanıyorum! " Dedim sinrile ayağa kalkıp merdivenlere doğru yürüdüm durup ona döndüm

 

Bana şaşkınca bakıyordu

 

" Onlardan almam gereken şeyler var ondan sonra onları kendi elimle bitirim size gerek yok. Ama şu an güç onlarda arkalarındaki her kimse güçlü birisi "

 

Demir" Onlardan ne alman lazım ?"

 

Onun gözlerine baktım acıyla tebessüm ettim

 

" İz'lerimi almam lazım "

 

Kaşlarını çatıp bana bakmaya başladı

 

Demir " İzlerini derken ?"

 

" Ellerinde yaşadığım şeylerin videosu var onu alıp yok etmem lazım"

 

Demir " Neden ?"

 

" Geçmişim bana özel olmalı acılarımı benden başkası bilsin istemiyorum geçmişimle ilgili herşeyi sildim sadece o kaldı "

 

Demir " Bencilsin!" Dedi sinirle

 

" Evet bencilim! Neden biliyor musun? Çünkü sizin yüzünüzden! İnsanların yüzünden! Onca kişi beni ne halde gördü birisi yardım etmedi ben mı bencilim? Geçmişim olmasa bencil olmazdım! " Dedim sert bir tavırla üst kata çıkıp kapıyı sertçe kapadım

 

Yatağımda yastığın arkasına saklanmış olan kar topunu alıp kucağıma sıkıca sarıldım

 

Ondan ayrılıp sakinleşmesi için onu sevmeye başladım

 

Kısa süre sonra sakinleşmişti ve uykuya dalmıştı. Odadan çıkıp merdivenlerden inidim salonda kimse yoktu

 

Gitmiş olmalı o an yapay çiçeklerin içinde gizli kamerayı gördüm. Zekamı hafife alıyor

 

Derin bir nefes alıp verdim. Mutfağa geçtim buraya da birisini koyuktu. Bir bardak su içtim dolabı açıp çilek kasesini aldım salona döndüm

 

O an merdivenlerin yanındaki sehbanın üzerindeki vazo 2 santim yerinden sağa gitmişti kaşlarımı çattım. Hala evin içinde galiba her yere gizli kamera koyacak

 

Kendi işini kendisi yapacaktı belliki

 

Çilek kasesi ile koltuğa geçip oturdum televizyonun sesini yüksek açıp hababam sınıfı izlemeye devam ettim

 

Bir süre sonra izleniyor hissini hissettim sessizce salondan mutfağa geçti. Mutfak kapısından çıktığına eminim

 

Kaf

amı geriye atıp oflayıp gözlerimi kapattım. Geri filme döndüm

 

Film bittince televizyonu kapatıp üst kata çıktım. Odama girip üzerimi değiştirip gecelik giyip yatağıma yattım

 

Kar topu hala uyuyordu ona bakıp gülümsedim ilaç almadığım aklıma gelince yatakta oturur pozisyona geldim

 

Sehbanın üzerindeki ilacı ve suyu alıp içtim

 

Geri yatıp tavanla bakıştım. Bir süre sonra gözlerim kapanıyordu

 

∞ Bölüm Sonu ∞

 

Loading...
0%