@x1hayat1w
|
Aç olduğumu söyledikten sonra Alaz abim gidip yiyecek bir şeyler getirmişti
Doktorda gelip muhane etmişti beni iyi olduğu ve taburcu olabileceğimi söyledi
Alen odada bulunan koltukların birene oturmuş bana bakıyordu
Alaz abinin getirdiklerini yemiştim şu an ise Abi tayfası dayım annem babam hepsi buradaydı
Annem geldi an bana sarılmıştı babamda öyle abi tayfası sarılmaya yüz bulamamışlardı
Arda abim ise dibimden ayrılmıyor Bulut gibi Bulut'la birbirlerine öldürücü bakışlar atıyordu
Asya ve grupta gelmişti Asya'nın kucağındaki kar topu uslu durmuyordu bana gelmek istiyordu
" Asya kar topu ver istersen"
Asya gülümseyip kar topunu bana verdi bana sırnaşan kediye bakıp gülümsedi
" Özledin mi beni küçüğüm?" Dememle bana daha çok sokuldu gülüp onu sevdim
Savaş " herşeyi haberlerden öğreniyoruz insan bir ara dimi?"
Dayıma baktım sabahtan beri aynı konu yaylada pek telefona bakmadığı için ilk kazayı geç öğrenip bana kızmıştı
Şimdi ise diğerlerine kızıyordu
Bulut " Yeter çıkın artık dışarıya hasta o rahat bırakın!" Diye bağırması ile ona döndüm
Şu an herkesten beni kıskanıyor
Sağ tarafında oturan Arda abim elini uzattıp Kar topunu sevmeye başladı yerinde keyifle yatan kar topuna bakıp gülümsedim
Suat " Sende kimsin de bize emir veriyorsun?" Dedi sinirle
Onlar geldiğinden beri emir yağdırıyordu Bulut
Sol yanımda oturan Bulut elimi tutup havaya kaldırdı ona anlamaz gözlerle bakıyordum
Bulut " Bu güzelliğin biricik abisiyim siz kimsiniz de kardeşime bu kadar yaklaşıyorsunuz hem o bir Zorlu değil! Beni bir tanecik kardeşim" dedi bastıra bastıra
Ona bakıp göz devirip elimi sertçe çekip dil çıkardım
" Salak orangutan"
Bulut " Hey kes sesini Cüce"
" Sırık kafa "
Bulut " Akıl hastası"
" Irk pisliği"
Bulut" İğrenç bücür"
" Rüya değil kabussun"
Bulut " Ne diyorsun dayı?"
" Hey I harfiyle bir şey yapamıyorum!"
Bulut" yine ben yendim "
" Haksızlık yaptın "
Herkes bize anlamazca bakıyordu bu Bulut'la dalaşma oyunumuzdu
Bulut" Evet ben kazandım artık susacaksın kuralları unutma "
Ona dil çıkarıp önüme döndüm
Bulut" Gördüğünüz gibi kardeşimle biz çok güzel anlaşıyoruz hadi gidin ben ona bakarım "
Hayır Allah'ım en son bana baktığında nerdeyse zehirlenecektim
Ben hemen Arda abime döndüm elini tutup bana bakmasını sağladım
" Abi Allah aşkına onunla yanlız bırakma beni uğursuzun teki bu beni öldürür"
Bulut " İz abartma sadece malzemeleri karıştırmıştım"
Bulut'a döndüm
" Lan zehirlene bilirdim! Fark etmesem ölecektim!"
Bulut" Vallaha bilmeden oldu ne bileyim ben fare zehrinin o kutuda olduğunu "
" Sen mal mısın? Kendi evindeki eşyayı ben mi bileceğim!"
Bulut" İz ben yemek yapmıyorum annem yapıyor "
" O zaman ne diye yemek yapacağım diye tutuyorsun?"
Bulut" Abin olarak sana bakmak istedim "
" Piç "
Bulut" Çimen "
" Ne çimeni amk!?"
Bulut" Minik kafa "
" Akıl yoksunu "
Bulut" Uğursuz civciv "
" Vefasız "
Bulut" Zayıf bebe "
" Emzik alda sus "
Bulut" Şerefsiz şeref "
" Fındık kafa "
Bulut" Alıngan hıyar "
" Ruhsuz balık "
Bulut" Kaltak "dediği kelime ile kolunu tutup ters çevirdim
" Kulağım çınladı duyamadım ne dedi Bulutçuk"
Bulut " Kardeşim dedim canım "
" Mal yazmıyor anlamda ne dedin tekrar söyle Bulutçuk"
" Kusura bakma kardeşim ama demem kolumu kırmanı istemiyorum"
" Mal kafa" diyip onu ittim. Oturduğu koltuktan düştü
Bulut" Acı ama "
" Az bile oldu sana "
Bulut" Ama böyle olmaz bebeğim "
" Maydanoz kafa siktir git yoksa elimden bir kaza çıkacak!"
Yerden kalkıp güldü
Bulut" Kardeşim canım seni sinir etmek çok zevkli bebeğim "
Ona sinrile bakıp etrafıma bakındım
Yan taraftaki sehbadaki telefonu alıp Derin'in numarasını açtım ona gösterip sırıttım
" Mükemmel bir fikrim var Derin'le konuş aranızı bozsam nasıl olur?"
Bulut" Hayır yapmazsın!"
Zaferle gülümsedim
" Ben kazandım kes sesini artık "
Bulut" Peki susacagın sende elindekini sakince yerine koy bebeğim "
Onun bu hâline gülüp telefonu yanıma koydum
Burak" Şu anı izlemek o kadar zevkli ki İz sende kala bilirim"
Burak'a döndüm
" Yok kalma ben birisiyle zor baş ediyorum ikinizle intihar etmek zorunda kalırım " dedim alayla
Odadaki çocuğu kişi gülerken ikiside homurdandı kucağımda uyumak üzeri olan kar topuna baktım
Arda abime döndüm
" Bir süre benle kalırsın dimi abi?"
Arda " Kalırım " dedi dudaklarını oynatarak
Suzan " Kızım bizimle konağa gelsen "
Bulut" hayatta olmaz " Bulut'a göz devirip anneme döndüm
" Yok anne böyle daha rahat ederiz hem siz Aziz beyle Kuzey'e bakın bendende selam söyleyin "
Agâh " Kızım koca konakta sana da yer var "
" Olsun baba en azından suçsuz olduğma kanıtlayıncana kadar ayrı kalalım "
Suzan " Peki kızım "
Bulut " İz anlamıyorum bana niye abi demiyorsun buna diyorsun " dedi Arda abimi göstererek
" Bulut sana Bulutçuk demek daha güzel "
Bulut" Bana ne abi diyeceksin! "
" Asla ! Beni zorlamaya devam ettikçe demeyeceğim "
Bulut" İnatçı keçi "
" Evet bebek öyleyim "
Alen " Arda abin kalacaksa biz gidelim "
" Peki ama sık sık gelin "
Alen " Geliriz tekrar geçmiş olsun "
Alen , Asya ve grup çıktı gittiler
Abi tayfası da gidince çıkış işlemlerini yapıp gelen Arda abimle bizde çıktık
Arabaya kadar beni kucağında taşıyan Arda abime gülümsedim. Kucağımda hiç rahatsız olmayıp uyuyan kedime bakıp kafasını hafiften okşadım
Bulut ise homurdandı sadece Arda abim arabayı çalıştırdı eve gelince Arda abim yine beni kucağına alıp salona taşıdı
Kendim yürüye bilirdim ama abimin kucağı daha rahat
Koltuğa oturdu beni kucağımdaki kar topunu uyandırmadan alıp yerine yatırdı
Bulut ise hemen yanıma oturup kolunu omzuma attı. Onun bu kıskanç halleri komik bazen de sinir bozucu
Arda abim de diğer yanıma gelip oturdu masanın üzerinden kumandayı alıp televizyonu açtı
Rasgele bir filmde durdu kafamı omuzuna yatıran Bulut'a bakıp gülümsedim
Arda abim bize bakıp Bulut'a göz devirdi kafasını omzuna koyup koluma sarıldı. Arda abimin bu çocuksu haline seslice güldüm
Bulut " Ne kadar seni paylaşmak istemesem de büyüyorsun bebeğim kendimi tuttmam gerek galiba hele ki 10 abin ve ikizine karşı
İsa sadece bana sarılmış konuşmamıştı o aklıma geldikçe mutlu oluyorum beni kabul etmiş gibiydi
Samet Abimle Suat abim hala onlara tavırlı olduğumun farkındalar
Bir süre film izledik sonra Arda abim beni kucağına alıp odama çıkardı. Beni yatağa koyunca kolu tutup gitmesini engelledim
" Abim yanımda kal ilaç almak istemiyorum"
Yanıma yatması ile ona sıkıca sarıldım
Bur süre sonra uykuya dalmıştım
Sabahın erken saatlerinde uyanmıştım hala abime sarılıyordum abimi uyandırmadan yataktan kalkıp dolaptan kıyafet alıp banyoya girdim kısa bir duş alıp üzerimi giyinip odama geçtim
Başımdaki sargıyı çözmüştüm ama su deydirmemem lazımdı saçlarımı yıkamadım
Hala uyuyan abime baktım
Sonra aynaya baktım yeşil gözlerim kumral kısa saçlarım beyaz tenim güzel kızdım yalan yok
Gözlerimin içine de sadece ölmüş bir kız çocuğu vardı en derininde ölmüştü
Şu an içindeki ölü çocukla yaşamaya çalışıyordu
Bencil bir kızım !
İnsanlar bana bencil olmayı öğretti! Dünya değil dünyanın içindeki insanlar herkes gibi suçu dünyaya atacak değilim
Dünya görevlerini yapıyor peki ya insanlar?
Aynada kendime bakmayı kesip tarağı alıp saçlarımı yavaşça taradım
Odamdan çıkıp medivenlerinden indim salonda faresi ile oynayan kar topunun yanına gittim
Onu kucağıma alıp sevmeye başladım. Saat baya erkendi kucağıma İyice yerleşen kediye gülümsedim
Mutfağa geçip onu mutfak taşının üzerine koydum. Yine koşarak eşyalarla uğraşmaya başladı
Bende dolaptan kahvaltıları çıkardım
Güzel bir sofra kurup kar topu alıp salona geçtim mama kabına suyunu ve mamasını koyup onu da yere bıraktım
Ben koltuğa oturup Arda Abimle Bulut'un uyanmasını bekledim
Mamasını yedikten sonra hemen yanıma gelip bana sürtündü gülüp kar topunu kucağıma aldım
Kucağıma İyice yerleşip keyifli mırıltılar çıkardı
Kar topunu beyaz tüylerini okşamaya devam ettim. Telefonumu masaya koymuştu dün gece Bulut onu alıp boş boş gezindim
Savaş Dayıcım buradaydı bugün kesin yanıma gelirdi
Aradan geçen yarım saatin sonunda Bulut'la Arda abim uyanmıştı. Kahvaltı ettikten sonra salonda bon boş oturmuştuk
Arda Abimle Bulut kahvaltıyı hazırladığım için beni azarlamıştı onları takmadım
Zil çalınca Arda abim gidip açtı içeriye abi tayfası ve dayım gelince gülümsedim
Aziz abiyde gelmişti!
Kuzey hala yatakta olmalı yarası derindi
Dayım Arda abimden önce davranıp yanıma oturdu. Dayımın omuzuna kafamı koydum o da hemen kolunu omzuma attı
" Seni özlemişim ordu bebesi"
Bulut " Ben hiç özlemedim"
Evet dayımla Bulut tanışıyor ikisi de birbirini çok sevmiyor
Savaş " Bende seni hiç özlemedim"
Alaz " Ee bugün nasılsın İz ?"
" İyiyim siz nasılsınız?"
Akif " iyiyiz"
Azîz " geçmiş olsun"
" Sağol sana da geçmiş olsun eve geldiğimde uyuyordun"
Aziz " Evet duydum sağol"
İsa " İkiz dışarıya çıkalım mı? Biraz hava alırsın hem çikolata da alırız"
İkizime kralsın bakışı attım
" Süper olur hadi gidelim" dedim neşeyle
Poyraz " Olmaz " diyince Üzgünce ona baktım
Eray " Yani sen dinlen biz Rüzgar abimle alır geliriz"
" Tamam hemen gelin"
Rüzgar " 10 dakikaya buradayız"
Diyip gittiler
Kar topu Arda abimin kucağındaydı ondan atlayıp Aziz abinin ayaklarına sürtündü
Aziz " Adı ne?"
" Kar topu , kar topu gibi"
Aziz " Tam ona yakışan isim " diyip kucağına aldı
Kısa süre sonra onunda kucağından atlayıp bana doğru geldi ama dayıma sürtündü
Dayım kolunu omzumdan çekip kar topuna eğilip aldı
Dayımı çok sevdiği belli hiç inmek istemiyor gibi yerine yerleşmiş bizi izliyordu
Suat " Bu kedi çok zeki"
Samet " İz gibi "
" Hiç boşuna çabalamayın size hala küsüm"
Bulut " Ben Derin'i arayacağım hemen geliyorum bebeğim"
Diyip üst kata çıkıp ona göz devirdim. Hemen Bulut'un yerine İsa çöktü İsa'nın omuzuna kafamı koydum
Şaşırdı ama bir şey demedi
" İsa okulara çok az kaldı gidecek misin?"
İsa " ilk hafta gitmeyeceğim biraz daha dinleneceğim sen?"
" Bende "
Alaz " Bundan neden bizim haberimiz yok"
" Velim değilsin senden izin almayacağım"
Alaz " Öylemi?"
" Öyle"
Alaz" İz sinirlerimi zorlama"
" Zorlarsam naparsın? Söylene napacaksın? Hem siz neden geldiniz sizi ölüme sürükledim diye evinizden kovuyordunuz ha şimdi niye buradasınız?" Dedim sinrile
Kırılmıştım bir anda onları affetmezdim
Akif " Fazla oluyorsun?"
" Ben mi fazla oluyorum okey " sinirle ayağa kalktım hepsi bana bakıyordu
" Madem fazlayım Bulut'la beraber İstanbul'a dönüyorum dava açarsanız o zaman sizin karşınızda gerçek İz'i görürsünüz!" Dedim hepsi şaşkınca bana bakıyordu
Galiba duygu patlaması yaşadım benim çabalamam yetmiyor yoruldum ve fark ettim ki hedef benim beni öldürmek istiyorlar benim yüzünden hepsinin başı belada bu yüzden böyle yapmak zorundayım
Medivenlerinden bana şaşkınca bakan Bulut'un yanından geçip odama girdim
Yazardan
İz'i izleyen Demir bey olaylı fark etmişti İz'i öldürmek isteyen kişi aileye de zarar veriyordu
İz'in yaptığı konuşmanın sebebini anlamıştı.
Salondan oturam herkes İz'in bu kadar çabuk değişen duygusuna şaşkınca bakıyordu
Bulut ise şaşkındı çünkü İz'den böyle bir şey beklemiyordu
Eve gelen Eray ve Rüzgar ortamın gergin havasından ters giden bir şeyler olduğu anlamıştı
Savaş ise İz'i tanıyordu yaptığı bu şeyin sebebini anlamıştı hakta vermişti
Konağa gelen Zorlu erkekleri annelerine ne diyeceğini bilmiyordu
Oraya kızı ikna edip konağa getireceken geri İstanbul'a dönmesine sebep olmuşlardı
Hepsi suçlukla kalmışlardı. Sadece Aziz İz'in yaptığını anlamıştı
Annelerine gelmedi diyerek hepsi odasına kapanmıştı
Hepsi ne yapacaklarını bilmeyerek düşünüyordu
Bulut ise hala odasına kapalı olan İz'in yanına gitti yatağında öylece tavanı izleyen İz'e baktı
Yanına gidip yatağa oturdu
Bulut " İz neden böyle bir şey yaptın?"
İz Bulut'a bakıp oturur pozisyona geldi
İz " Çünkü onarın yanında oldukça şu herşeyi kontrol eden pislik onlara zara vermeye devam ediyor"
Bulut yeni fark ettiği durumla şaşkınca İz'e baktı
Bulut " Haklısın"
İz " Yarın dönüyoruz İstanbul'a savak erkenden araba ayarla"
Bulut " tamam bebeğim"
İz odasından çıkan Bulut bir kez daha İz'in zekasına hayran kaldı olayların kaza olmadığı düşünecek tek kişi İz'di
Akşam yemeğinden sonra salonda hazırlık yapan ikili kapı zili ile İz kapıya baktı
Alen elinde çiçekler ile gelmişti
İz en çok onu özleyeceğini anladı
İz " Hoşgeldin" diyip kenara çekildi. Alen içeriye girdi kapıyı kapatan İz'e çiçekleri uzattı
İz çiçekleri aldı
İz " teşekkür ederim hiç gerek yoktu"
Alen omuz silkip salona doğru yürüdü salonda valizleri görünce kaşlarını çatarak İz'e baktı
İz " Yarın sabah erkenden İstanbul'a dönüyorum"
Alen şokla baka kaldı
Gelmesem bize haber vermeyecektin bu kadar mı onemsizim diye düşündü
İz sessizce ve Kırgınca Kendisine bakan Alen'e doğru adımladı
Ama Alen sinirlenmiş ve kırılmıştı İz'i kırmamak için hızla kapıya doğru yürüdü evden çıkıp sokakta ilerlemeye başladı
İz sinirle çıkan Alen'in arkasından evden çıktı. Sokakta ilerleyen Alen'e doğru koşup kolu tutu p
İz " Alen 1 dakika dinle lütfen"
Alen sinirle İz'e baktı
Alen " Neyi İz? Yarın gideceksin haber verseydin keşke gidiyorum desen olmaz mı? "
İz " Alen temelli gitmiyorum "
Alen "Temelli olmasa da haber verseydin "
İz " Tamam haklısın özür dilerim"
Alen " Özür dinleyince geçmiyor"
İz'den
Alen bana çok kırıldığı belli ona sarıldım
" Biliyorum kırıldın zaten ani verdiğim bir karardı haklısın sana heber vermem lazımdı çok üzgünüm"
Bir kaç derin nefesler alıp verdi
Sonra bana sarılıp kafasını saçlarımın arasına gömdü
Alen " İz seni özleyeceğim geri ne zaman dönersin"
" Bilmiyorum"
Alen " Neden gidiyorsun?"
" Çünkü öyle gerektiği için"
Alen " Yeşil gözlüklerini özleyeceğim gülüşünü özleyeceğim"
" Bende gri gözlü seni özleyeceğim"
Ondan ayrılıp gözlerine baktım bana gülümsüyordu ona gülümsedim
Elini yanağıma koyup okşadı
Alen " Seni seviyorum matmazel " demesi ile ona utançla baktım geri ona sarıldım
" Şapşal niye birden bire bunu diyorsun "
Benim bu halime seslice güldü
Alen " Ne zaman söyleyim?"
" Off dalga geçme zaten biliyorum bana aşıksın dile dökmene gerek yok "
Alen " Ne biliyor musun?"
" Evet "
Alen'den ayrılıp ona baktım elin i yine yanağıma koyup okşadı gözlerinde kayboluyorum sanki
Bana doğru yaklaşmaya başladı istemsizce gözlerim dolgun dudaklarına kaydı
Kulağıma fısıldadı
Alen " Hala bana bir cevap verdim matmazel " dedi tahrik edici bir sesle onun gözlerine sonra dudaklarını baktım
Ona yaklaşıp elimi boynuna koydum dudaklarımızın arasında çok az bir mesafe vardı
" Seni çok seviyorum Gri gözlüm " dedim dudaklarının üzerine nefesimi vererek
Gri gözleri koyulaştı.
Galiba artık öpecekti beni!
∞ Bölüm Sonu ∞
|
0% |