@x1hayat1w
|
Tam beni öpeceği an gelen sesle o yöne baktık
Bulut " Lan!" Bağırıp Alen'in üzerine atlayıp iyisinden bir yumruk geçirdi
Ben şaşkınca izlerken ikinciyi Alen havada tutup Bulut'u üstünden atıp ayağa kalktı
Alen " Sikeyim böyle işe..."
Bulut'a ayağa kalkıp yanıma gelip beni arkasına aldı
Bulut " Piç herif Uzak dur kardeşimden!"
Ama yetdi da
" Bulut Yeter eve dön sevgilimle sedalaşmama lazım"
Bulut ban şokla baktı
Bulut " İz sen misin? "
" Evet benim hadi git sen "
Bulut " Offf tamam 3 dakika içinde gelmezsen ölürsün"
Homurdanıp eve giden Bulut'a göz devirip Alen'e döndüm yanağı kızarmıştı elimi yanağına götürüp okşadım
" Acıyor mu?"
Alen " Acımıyor yani biraz acıyor ama öpersen geçer "
Demesi ile ona gülümseyip yumruk yediği yanağını öptüm
" Geçti mi?"
Alen " Geçti"
Ona gülümseyip geri çekildim
" Ben dönsem iyi olacak görüşürüz gri göz"
Alen " Görüşürüz matmazel "
Arkamı dönüp eve doğru yürüdüm birden arkamdan bana sarılması ile durdum
Kulağıma fısıldadı
Alen " Seni özleyeceğim matmazel "
Gülümseyip ondan ayrılıp ona döndüm
" Seni özlemeyeceğim gri göz "
Bana şaşkınca baktı ona yaklaşıp kulağına fısıldadım
" Çünkü özlediğim an arayacağım aynı şeyi senden de bekliyorum "
Onu şaşkın bir şekilde bırakıp eve doğru yürüdüm kapıyı açıp girdim. Bana gülümserek bakıyordu ona göz kırpık kapıyı kapadım
Salonda Bulut boğasına baktım
Bulut " İz bana açıklama yapacak mısın?"
" Evet sana bahsettiğim gri gözlü çocuk Alen "
Bulut gözleri pötleterek bana baktı sonra bayıldı. Ona bakıp göz devirdim
Beyini egor verdi yine
Onu koltuğa düzgünce yatırıp üst kata odama çıktım. Üzerimi değiştirip ilaçları alıp yatağa yattım
Aklımda sadece az önce olanlar vardı
İlaçların etkisiyle gözlerimi kapadım
Karanlık bodrumda yerde yatıyordum
Soğuk yerde ama artık soğuk işlemiyordu alışmıştım soğuka
Hep merak ederim neden ben bunlara alışmak zorundayım diye
Yerden kalmak için harek edince acıyla inleyip yeri düştüm
Babam baba kelimesini hak etmeyen o adamın beni öldürüsüye dövmüştü
Canımın acımasına rağmen yerden kalkıp oturur pozisyona geldim geriye doğru sürünüp duvara yaslandım
Duvara değen sırtımla acıyla inlemem bir oldu. Sırtımdaki yaralar hala açık ve acıyordu
Gözlerim dolmuştu yaşlar birbir akmaya başladı. Bodrum'un kapısı sert bir şekilde açıldı
Karanlık odaya giren ışıkla gözlerimi kıstım. Anenem ve babam gelmişti
Babam sert bir şekilde kolumu tutup beni sürüklemeye başladı. Acıyla inlemekten başka bir şey yapamıyordum
Medivenlerinden sürüklenerek çıkarıldım dış kapıyı açıp arabaya kadar sürükledi
Ona karşı çıkacak gücüm bile yoktu kanaması duran yaralarım yeniden kanamaya başlamıştı
Arabanın bagajını açtı annemin elinde olan paketi oraya döktü. Ne yaptığını anlamadım
Sonra beni tutup bagaja attı. O an anladım bagaja döktüğü tuzdu. Yaralarıma gelen tuzla ağlamam şiddetlendi
İnlemelerim arttı bagajın kapısını kapatıp öne bindiklerini anladım hala acıyla kıvranıyordum
En sonunda dayanamayıp bayılmıştım
Yüzüme dökülen soğuk suyla gözlerimi zor bela açtım. Babam denen pilsik bana sırıtarak bakıyordu
Sertçe kolunu tutup beni çekip arabadan düşürdü yine sürüklerek bir adamın önüne attı
Adam bana gülümserek bakıyordu ağlamam devam ediyor acıyla inleyip kıvranıyorum
Cemil " Kız senindir isteğini yap yetimhaneye al şunu eziyet etmekten çekinme "
Adam bana gülümserek baktı babama bakıp kafasını salladı
Babam denen pislik gitti
Adam ise beni sürüklerek arabasına bindirdi. Büyük bir binanın arkasından arabayı durdurup indi beni de sürüklerek indirdi
Yine bodrum gibi bir yere getirdi beni ben hala tuz yüzünden acıyan yaralarım yüzünden inliyordum
O adam ise kemerini çözüyordu
Ağlamam artıyordu Allah'a dua ediyordum. Ama o gece kimse sesimi duymadı
Gözlerim kararıp kapandı
Küçük kıza acımadılar!
Gözlerimi açtığımda üzerimdeki yırtık kıyafetlerim artık üzerimde değildi çıplaktım
Hala acıyan yaralarıma inledim
Oda da bulunan küçük camdan içerisi aydınlanıyordu
Kapı açıldı kendimi saklamak istedim ama hareket bile edemiyordum
O adam ise bana gülerek bakıyordu
Önüme ekmek ve su koyup kıyafetleri de üzerime atıp gitti
Biraz zarar zor su içtim. Kısa süre sonra daha iyi hissediyordum
Zarar zor kıyafetleri giyip ekmeği yedim yine duvara yaslanıp öylece karşıya bakıyordum
Acıyan canım bile artık umursamaz oldum
Acıya da alıştım yine acır ama bir süre sonra onunla yaşamasını bilirdim
Gözümden düşen yaşların sebebi sadece neden ben sorusuydu
Herkes bencildi insanları sevmiyorum!
Nasıl kendimi sevmiyorsam o kadar da insanları sevmiyorum!
Yine kapı açıldı bu sefer genç bir çocukla karşı karşıya geldim bana bakıp gülümsedi kapıyı kapatıp bana doğru geldi
Gözlerimi kapatıp dua etmeye başladım ama yine yalnızlıkla kalmıştım
Haftalar hatta aylarca orada kaldım bilmedim bir çok kişinin oyuncağı oldum
Nefes nefese uyandım gördüğüm görüntüler yüzünden tir tir titriyordum
Yatakta oturur pozisyona geldim sehbada olan sulahiden şu doldurmaya çalışırken ikisini de düşürüp kırdım
Ağlıyordum kapım açıldı Bulut gelmişti beni o hâlde görünce kabus gördüğümü anlamıştı hemen yanıma gelip bana sarıldı
Omuzuna kafamı koyup hıçkıra hıçkıra ağladım
Saçlarımı okşayıp öptü
Bulut " İz tamam geçti kabustu bak ben yanındayım sakin ol "
" O onlar g gerçekti h hepsi g gerçek" dedim ağlayarak
Bulut " Geçti İz sakin ol"
" G geçmiyor b bulut h hala a aynı ş şeyleri g görüp d duruyorum"
Bulut" Biliyorum güzelim ama sakin ol lütfen ağlama kardeşim "
Bulut'an ayrılıp göz yaşlarımı sildim yataktan kalkıp Bulut'a baktım
" Ben bu gece geri uyuyamam sen git yat bende biraz dolaşacağım "
Bulut motorla dolaşacağımı anlayıp kafasını sallayıp onayladı beni sonra odamdan çıktı
Dolabı açıp motor kullanırken giydiğim kıyafetler giyip telefonu cebime alıp odamdan çıktım medivenlerinden inip evden çıktım
Saat daha gece yarısına geliyordu. Gece yarısına kadar bir kaç gündür burada bekleyen Demir beyin arabasına kısa bir bakış atıp
Garaja doğru yürüdüm motora binip dışarıya çıktım garajının kapısını kapatıp geri motora bindim
Kaskımı almamıştım hızla Demir beyin yanından geçip gittim
Arkamdan beni takip eden arabayı takmayıp hızla sürerek ilerledim
Uzun süre sonra yavaşladım Şehirde tur atıyordum. Yol kenarında küçük bir alanda satış yapan yerin yanında durup motordan indim
Satış yapan amcaya doğru yürüdüm
" Kolay gelsin amca neler satıyorsunuz?"
-" Sağolasın kızım mısır satıyorum "
" Ee bana da pişir de yiyelim "
-" Tabi pişirim şeyle geç otur kızım "
Az ileride buluna ahşap masa ve tabure olan yere gelip boş birisine oturdum
Yan masada üç erkek oturuyordu onları takmayıp öylece etrafa bakındım. Benden biraz uzakta oturan adamın bakışları üzerimde olunca ona bakıp kaşlarımı çattım
O sırada mısır pişiren amcanın sesiyle o yöne baktım
-" Kağan gel oğlum şunları dağıt hele "
Yan masadan uzun boylu kıvırcık saçlı bebek suratlı bir çocuk kalkıp amcaya yardımcı oldu
Burası normal insanların olduğu bir yerdi zenginlerin gelmeyeceği önüme konulan tabakla dikkatimi çocuğa verdim
Kağan " Afiyet olsun" dedi tok sesiyle ona bakıp gülümsedim tam gideceği an konuştum
" Adın ne senin ? " Bildiğimi biliyordu bu yüzden bana kaşlarını çatarak baktı
Kağan " Kağan " dedi düz bir sesle
" Burada mı çalışıyorsun?"
Çocuk çok gençti ve zeki birisine benziyor
Kağan " hayır "
" Anladım sağol " dememle geri arkadaşlarının yanına döndü
Peçeteyi kullanmak yerine mısırı alıp yedim
Uzun zamandır yememiştim iyi oldu
Kısa süre bitmişti hala beni izleyen adama bakıp kaşlarımı çattım
" Neye bakıyorsun?" Dedim sert bir sesle
Bana kaşlarını çatarak bakmaya başladı
-" Ne yapmaya çalışıyorsun onu çözmeye çalışıyorum bücür senin gibi zengin birisinin burada ne işi var?"
" Hey açık alan farkındaysan ve hem sana ne isteğim yerde gezerim bu seni ilgilendirmez"
Bana göz devirip önüne döndü zaferle gülümseyip tabağı alıp ayağa kalkıp amcaya doğru yürüdüm tabağı ona uzatıp konuştum
" Sağol amca çok güzel olmuş ne kadar tutu?"
Bana şaşkınca bakıp tabağı aldı
-" Bu bizden olsun kızım "
" Neden ki?"
-" kartla ödeme almıyoruz"
Kaşlarımı çatıp cebimdeki telefonu çıkarıp arkasındaki kabın içinde bulunan iki yüzü çıkarıp amacaya verdim
" Kartsız da para taşıyorum amca hem üstü kalsın aç bir çocuğu filan doyulursunuz belki "
Bana şaşkınca bakıyordu gülümseyip motora doğru yürüdüm motora binip çalıştırdım
Hızla sürerek ilerledim bir süre sonra yüksek bir yere gelmiştim yol kenarında durup motordan inip çimenlerin olduğu yere gelip bir ağacın dibine oturdum
Şehri izledim
Bir süre sonra ayağa kalkıp geri motora binip çalıştırdım hızla geri az önceki amcanın çalıştığı yere geldim
Bilmiyorum ama o adamı gözüm tutmamıştı
Geldiğim anda gördüklerim ile şoka uğradım
Masalar tabuleler kırılmış satış yaptığı arabanın camları parçalanmıştı
Kağan ver arkadaşları bir kaç kişi ile dövüşüyordu
Motordan inip yerde yatan amcanın yanına geldim. Sadece bayılmıştı arkamda hissettiğim hareketlilik ile hızla arkama döndüm
Bana sopayla vuracak olan adamın sopasını tutup ters çevirip elinden düşürmesine sebep oldum hızla ayağa kalkıp yumruğu suratına geçirdim
Yumruğum ile yere düşün adamın bacak arasına vurup kıvranmasını sağladım
Kağan'ı yere düşürmüş karnına ve sırtına vuran iki adama doğru yürüdüm
Birisine arkadan tekmeyi vurup düşürdüm diğeri bana doğru yumruk savurdu havada tutup kolunu çevirip diz çökmesine sebep oldum dizimle çenesine vurup yere düşmesini izledim
Kağan bana şaşkınca bakıyordu arkamda hissettiğim hareketlilik ile hemen arkama döndüm
Başka bir adam bana bıçak savurdu eğilip kurtuldum bir kes daha savurdu kenara çekildim
Arkamdan bana saldıracak olan arkasından tekme attığım adamın omuzuna bıçağı geçirdi
Adam şaşkınca ona bakarken diğer adam acıyla inledi
Adamın şaşkın anından yararlanıp arkasından diz kapağına vurup diz çöktürdüm boynuna vurup bayılttım
Diğer iki adamı diğerleri halletmişti
Arkadaşlarının yardımı ile ayağa kalkmış olan Kağan'a baktım
" İyi misiniz?"
Kağan " İyiyiz sağol "
Gülümseyip hala acıyla ceberleşen adama doğru yürüdüm bıçağı omuzundan çıkardım çığlık attı neyse ki yarası çok derin değildi
Ona bıçağı saplayan adamın tişörtünü yırtıp onun omuzuna sardım
Ayağa kalkıp bize doğru gelen iki adama baktım
Arkadaşlarını alıp kaçıp gittiler
Uyanmış olan amcanın ve gençlerin yanına gittim
" Herkes iyi mi?"
-" İyiyiz sağol kızım " dedi amca
" Bende eğlence arıyordum iyi oldu vallaha " dedim neşeyle ve alayla bana şaşkınca baktı hepsi
-" Bu kıza kanım ısındı ben Oğuz " diyen esmer çocuğa bakıp gülümsedim
" İz memnun oldum "
-" Bende Efe " diyen kızıl saçlı çocuğa gülümsedim
-" Hakan bende kızım " diyen amacaya da gülümsedim
Sağlam olan taburelere oturduk
" Ee anlatın bakalım sizinle dertleri ne bu pezevenklerin"
Oğuz " Haraç kesenler haraçı vermeyince böyle oluyor"
" Polislere haber versek iyi olur"
Efe " kollarını uzun şikayetçi olduk ama hala aynı"
" Hmm kim bunlar isim versene "
Kağan " Bülent Arınç"
" İsminden belli pezevenk olduğu "
Hakan " Boş ver kızım sen niye geri gelmiştin "
" Şu bana kaf tutan adamı gözüm tutmamıştı bende geri döndüm "
Kağan " Bülent'in sağ kolu Bestami Yazgan "
" Bu konuyu ben çözerim ve buraya yeni eşyalar lazım bunları da hallederim iki günün dinlenin siz "
Hakan " Yok kızım ne gerek var biz hallederiz bu kadar yardıma gerek yok "
" Hakan amca inatçı birisiyim boşuna konuşma siz beyler bana yardımcı olacaksınız "
Efe " Bana uyar "
Akıllıma bu sabah erkenden gideceğim gelince gülümsemem soldu
Oğuz" Sorun ne?"
" Sabah İstanbul'a dönüyorum off şöyle yapalım ben size bazı yerlerin isimlerini vereyim oradan alın siz İz Yeşim Taşlı gönderdi demeniz yeterli o adama gelince onu ben hallederim "
Efe " İz Yeşim Taşlı bu isim tanıdık geliyor "
Kağan " Sen Zorlu ailesinin öz kızları değil misin ?" Demesi ile hepsi şaşkınca bana baktı
" Hey sadece kan bağı var hem Zorlu değilim"
Efe " aranız bozuk galiba "
" Neyse ne boş verin " diyip telefonu çıkarıp Demir beyi aradım
Hala beni izliyordu kısa süre de açıldı. Az ileride duran arabaya bakıp orta parmak çektim
" Dedektif kavgayı izlemek olmuyor buraya gel !" Diyip kapattım
Ban şokla bakanları takmayıp arabaya baktım elimi indirmiştim
Arabadan inip bana doğru gelen adama gülümsedim yanımıza gelip bana baktı
" Sandığından zeki birisiyim hafife alıyorsun Bülent Arınç onu içeri tıkmanı istiyorum"
Demir " Polislik değil işim! Hem bana emir veremezsin! "
" Bak sana işini ne demedim hem emir vermiyorum yapmanı istiyorum!"
Demir" Bana bak kendini ne sanıyorsun?!"
" Eğer isteğimi yapmazsan işinden ederim! "
Demir" tehdit mi ediyorsun?"
" Hayır anlaşma yapıyorum beni seni evime izinsiz gizli kamera yerleştirdiğin için şikâyetçi olmayım sende suçluyu içeri tık "
Bana şokla baktı
" Ne aptal mıyım ben? Beni hafife alma "
Demir" haklısın fazla hafife aldım "
" Hadi ama senden iyilik istiyorum hem gitmeyecek olsam kendim yapardım"
Demir " Peki ama sende bana yardımcı olacaksın "
" Ben zaten sana yardımcı oluyorum dedektif 2 gün sonra suçsuz olduğumun kanıtı eline geçer "
Bana şaşkınca baktı ayağa kalkıp yürümeye başladım
" Beni takip etmeyi de bırak eline bir şey geçmez "
Motora binip Kağan'a döndüm
" **** Mobilyaya git ismimi söyle ne gerekse verirler "
Demir" Bu paranın kaynağı nereden geliyor "
" Eğer şu işi çözersen bende paranın kaynağını söylerim "
Demir" Öyle olsun bakalım "
Motoru çalıştırıp hızla sürerek eve geldim kapının önünde siyah bir kutu buldum onu elime alıp eve girdim
Salona gelince kutuyu açtım. Eski zamanlardan bir kaç fotoğraf ve bir siyah kartta yazı vardı
Elime alıp okudum
Eğer Mardin'den gidersen tüm geçmişin ailene gider ailen gerçeği öğrendiği an ölecekler seçim senin yer faresi
Şaşkınca nota baktım notu kutuya koyup kutuyu alıp odama çıktım dolabımda olan kasama koyup yatağıma oturup düşündüm
Gidemezdim aileme zarar gelmesine izin veremezdin
Ayağa kalkıp tüm gizli kameraları toplayıp bir poşete koydum
Telefonu alıp Arda abimi görüntülü aradım kısa süre sonra açtı hala u ykulu ve yataktaydı
" Üzgünüm erkenden uyandırdım gitmeyeceğim abi onu haber verecektim"
Abim hemen oturur pozisyona geldi şokla bana baktı
Arda " gerçekten mi?" Dedi dudaklarını oynatarak
" Evet gerçekten anneme mesaj atacağım sabah kahvaltıya geleceğim kahvaltı da görüşürüz "
Arda " tamam görüşürüz "
Telefonu kapattıp anneme mesaj atıp odamdan çıkıp salona geçip oturdum
Sadece düşündüm bunca şeyi yapan kim?
∞ Bölüm Sonu ∞
|
0% |