Yeni Üyelik
20.
Bölüm
@x1hayat1w

Bulut uyanmıştı onunla konuşup olanları anlattım

 

Bulut " Yani benimle gelemeyeceksin"

 

" Mağlesef gelmeyeceğim"

 

Bulut " Anneme söyleyip buraya taşınacağım"

 

" Tamam Kübra abla izin verirse burada kala bilirsin"

 

Bulut heyecanla bana baktı

 

Bulut " yemin et "

 

" Umarım buna pişman olmam "

 

Bulut" Olacaksın "

 

Bur kaç küfür savurdum ayağa kalktım

 

" Ben hazırlanıp konağa gideceğim sende anneni ikna etmeye çalış "

 

Bulut" tamam ya "

 

Odama çıkıp üzerimi değişti

 

Omuz çantamı da alıp telefonu içene koydum odamdan çıkıp medivenlerinden indim.

 

Sabah erkenden mamasını verdiğim kar topu bana doğru gelince eğilip onu kucağıma aldım

 

" Kar topu bende biz gidiyoruz eve yakma sakın!" Diye bağırdım

 

Bulut " Tamam defol git!" Diye bağırdı

 

Mutfaktan gelen sesine karşı sadece göz devirdim. Kucağımda kar topu ile evden çıktım

 

Üzerimi değiştirken çağırdığım taksi gelmişti binip adresi verdim

 

Konağın önünde duran şoföre parasını verip taksiden indim. Korumalar beni gördüğü an hemen kendisine çeki düzen verdi

 

Kapıyı açan korunmaya gülümseyip selam verdim. Konağa girdim holde oturan aileye bakıp gülümsedim

 

Bana şaşkınca bakanları umursamadım ve Demir beyin sabah sabah burada ne işi var bir dakika Asya da burada

 

Alen umarım buradasındır ve konaktan İsa ile çıkan Alen'e baktım yine çok yakışıklıydı

 

Kucağımdaki kar topu hemen atlayıp Alen'e doğru koştu. İsa ve Alen de bana dönmüştü ikisi de şaşkınca bana bakıyordu

 

Hızla ilerleyip Alen'e sarıldım önce şaşırdı ama sonra bana sarıldı.

 

Alen " Gidecekdin hani ?" Diye fısıldadı onun duya bileceği bir şekilde konuştum

 

" Sana sonra anlatırım"

 

Alen " Peki gitmemene sevindim"

 

Birden belimden çekilmemem ile kaşlarımı çatıp çekene baktım. Arda abim kaşlarını çatarak Alen'e bakıyordu

 

Asya zaten bize sizden olmuş bakışları atıyordu. Elindeki telefonla bizi çektiğine eminim

 

Alaz " Tanışıyor musunuz?"

 

İsa " Evet tanışıyorlar abi " dedi kıskanç bir sesle

 

Akif" Nereden?"

 

İsa'dan önce ben cevap verdim

 

" Çocukluktan tanışıyoruz dimi gri gözlüm? "

 

Alen " Öyle yeşil gözlüm "

 

Suat " Hey İz'e benden başkası yeşil gözlüm diyemez! " Kıskanç bir sesle

 

Suat abime bakıp göz devirdim

 

Alen " Yeşil gözlü değil zaten matmazel kendisi "

 

İsa " İz gel seni misafirlerimizle tanıştırayım "

 

Beni çekip götüren Arda abimle İsa'ya baktım derin bir nefes alıp verdim

 

Üçlü koltuğa aralarına oturduklar beni

 

Demir beyin kaşları çatık şekilde bana bakıyordu

 

İsa " Aziz abimlerin ekibine takılan Dedektif Demir Doğu annesi Büşra Doğu Alen'i tanıyorsun ve Alen'in kardeşi Asya "

 

" Büşra hanım dışındakileri tanıyorum nasılsın Asya ?"

 

Asya " iyiyim sen ?"

 

" İyiyim. Ee dedektif nasılsınız?"

 

Demir " iyiyim yaramaz maymun"

 

Bana taktığı lakaba göz devirdim

 

" Keşke burada olduğunuzu bilseydim evden bir poşet çöpnüz vardı onları gerirdim oduncu amca "

 

Bana kaşlarını çatarak baktı göz devirdi

 

Asya " Çöp derken?"

 

" Mecaz anlamda tatlım "

 

O sırada mutfak tarafından annem terlekli sandalye ile çıktı ayağa kalkıp anneme doğru yürüdüm

 

Yanına gelince eğilip sarıldım

 

" Seni özlemişim anne "

 

Suzan " Bende seni özledim kızım "

 

Annemden ayrılıp arkasına geçip Sandalyeyi sürdüm Alen Asya'nın yanında üçlü koltuğa oturdu

 

Annemi babamın yanına tekli koltuğun yanına bıraktım hemen Alen ve Asya'nın arasına oturdum

 

Kar topu Alen'in kucağında keyifli bir şekilde otuyordu

 

Asya kulağıma fısıldadı

 

Asya " Sevgili oldunuz mu?" Diye sorması ile gülümseyip bende kulağına fısıldadım

 

" Olduk yüzündeki kızarıklık Bulut'un eseri"

 

Asya " Desene abimin işi zor diye"

 

" Zor ama yanında ben varım merak etme ona zarar gelmesine izin vermem "

 

İkimiz gülerken herkes bize bakıyordu

 

Alen kar topu ile uğraşıyor arada bana da bakıyordu kafamı omuzuna koyup elimi uzatıp kar topunu sevmeye başladım

 

Büşra hanımın bakışlarından anladığım kadarıyla beni biliyordu bu yüzden bu kadar rahatım

 

Bize kaşlarını çatarak bakan Zorlu erkeklerini takmadım. Alen'in de onları taktığı yoktu kolunu omzuma atıp beni kendisine çekti

 

Gülümsedim

 

Suzan " Kızım siz sevgili misiniz?" Diye açıkça soran anneme bakıp gülümsedim

 

" Evet sevgili olduk"

 

Holde öksürük tufanı geçti babamdan amcalara abimlerden kuzanlere Sude bana gülümseyip göz kırptı

 

Bende ona gülümsedim

 

Agâh " Kızım sevgilin olduğu bilmiyordum"

 

" Ah evet dün sevgili olduk"

 

İsa " İz daha dün tanıdığın kişiye böyle yakın olmasan mı?"

 

" Hey çocukluktan tanışıyoruz! Ve eğer biriniz bu konuda kötü bir şey söyler Alen'i üzerse inanın bana o zaman bende sizinle uğraşırım "

 

Samet " İz bizi bu çocuk için mi vaz geçiyorsun?"

 

" Evet ve Alen bu değil ona buluşan bana bulaşmış sayıyorum "

 

Eray " Off kahvaltıya geçelim artık "

 

Kahvaltıya geçtik ama Alen'i bir köşeye beni bir köşeye aldılar. Off kıskançlık yapmanın zamanımı

 

Yanımda oturan Büşra hanıma baktım

 

" Nasılsın efendim?" Dememle ban döndü kaşlarını çatarak bakmaya başladı

 

Büşra " Efendim değil anne diyeceksin kızım Alen'i ilk kez bir kızla görüyorum buna sevindim"

 

" Vallaha mı? Buna sevindim ve size efendim demek zaten çok kasıyordu büyük bir zevkle anne derim "

 

Bana gülümseyen Büşra anneme gülümsedim

 

Kahvaltıdan sonra Demir beyler dönerken bende onlarla döndüm

 

Yanımda oturan Alen'in omzuna kafamı koymuş kucağımda uslu uslu oturan kar topu seviyorduk

 

Demir" Bu sabah gideceksin diye biliyordum" soracaksına sormuştu

 

Demir beye bakıp gülümsedim

 

" Bazı olaylar oldu kalmam gerekti önce Büşra annemleri bırakalım sizinlede konuşmam gereken şeyler var"

 

Demir " Peki " dedi kısaca

 

Alen bir eliyle saçlarımı okşuyordu diğeriyle kar topunu

 

Kafamı kaldırıp ona baktım

 

" Yanağının nasıl oldu?"

 

Alen " biraz acıyor öpersen geçer bence "

 

Asya " her şeyi fırsata çeviren abim gelmiştir İz yengecim hayırlı olsun "

 

" Asya canım görümcem bence sus "

 

Asya " tamam yenge "

 

Alen'in yanağını öpüp kafamı geri omuzuna koydum

 

Asya " Aile var burada gidin başka yerde cilveleşin "

 

Alen " Asya sus !"

 

Asya " Tamam abicim "

 

Demir" normalde kızlar utangaç olur diye bilirim?" Bu yaptığın ayıp der gibiydi

 

" Olabilir ama ben utanmam ve sevdiğim insana sevgimi gösterim "

 

Asya " işte yengem benim "

 

Alen " Asya Yeter sus "

 

Asya homurdandınıp önüne döndü. Asya ve Büşra hanımı eve götürünce direk benim eve sürdü

 

Demir" Anlatmaya başla "

 

" Öncelikle Aziz beyin haberi olmayacak "

 

Demir" tehdit mi ediyorsun yine ?" Dedi sorarcasına

 

" Hayır Aziz abimin haberi olmaması onun iyiliği için "

 

Demir" Ona ben karar veririm "

 

" Oduncu amca söz dinle "

 

Demir" Bana öyle seslenme!"

 

" Neyse ne off eve gidince gösteririm "

 

Demir" Neyi?"

 

" Gitmeme sebebimi "

 

Alen " Abi yeter artık da "

 

Demir" Öyle olsun bakalım ve Alen bu kızla olan ilişkine karşıyım "

 

Alen " Abi!" Diye uyardı

 

Alen'in omzundan kalkıp Demir beye baktım

 

" Benle sorununuz ne beni ilk gördüğünüz günden beri aynı şeyi yapıyorsunuz?"

 

Demir" Hisler diyelim "

 

Ona göz devirip geri Alen'e sırnaştım

 

" Bu arada sevgilimle arama girme bu hataya düşmezsin sen Oduncu amca "

 

Alen kısık bir şekilde güldü.

 

Sonunda eve gelmiştik Alen ve Demir bey salonda otururken bende kar topuna mamasını verdim

 

Bulut ise dağıtmış olduğu mutfağı söylene söylene topluyordu. Annesinden izin almış olmalı

 

Kar topuna mamasını verince Alen'e baktım

 

" Odamdan alıpta geliyim "

 

Beni onaylayan iki ile hemen medivenlerinden çıktıp odama girdim

 

Kasadan kutuyu aldım fotoğrafları kasaya koyup notu alıp geri salona indim

 

Notu Demir beye verdim okudu kaşlarını çattı sonra Alen'e verdi. Gözleri bana döndü

 

Demir" Sence kim bu ?"

 

" Bilmiyorum fazla zeki her şeyi düşünüyor arkasında hiç ip ucu bulamıyorum"

 

Alen okuduktan sonra geri bana vermişti

 

Alen " Geçmişimle tehdit mi ediyorsun?"

 

" Evet "

 

Alen " eski ailen olabilir mi?"

 

" Onlar bu kadar zeki değiller bu bir satranç şah veziri ile iletişime geçiyor sadece veziri iş şahın isteklerini yapıyor ve eski ailem sadece piyonlar"

 

Alen " Önce veziri bulmamız lazım"

 

" Sorun orada bir türlü bulamıyorum sanki öyle birisi yok ölü gibi " dediğim şeyle aydınlanma geldi

 

Ben bunu nasıl düşünmem!

 

" Evet tabi ya ölü kendisini ölü gösteriyor olabilir"

 

Demir " Haklısın bunun peşine düşeceğim daha önce Zorlu ailesinin düşmanı ve ölmüş kişileri bulup araştırıp çözeceğim"

 

" Bence de öyle yapalım veziri alt edersek şahı yemesi kolay olur "

 

Demir bey gidince Alen'in yanına oturup ona sarıldım. Temas bağımlısı değilim ama Alen'e karşı olabilirim

 

Bulut çoktan gelmiş bizim bu halimize homurdanıp odasına gitti.

 

Alen " İz bana geçmişi anlatacak mısın? Şu an değil ama bir gün anlatırsın dimi?"

 

Bu isteği çok zordu kötü olayları ben bile kaldıramıyorum bu yükü sanada veremem

 

" Sana güveniyorum ama anlatamam yükümü taşımanı istemiyorum "

 

Alen " İz yanında olacağım her zaman kendini zorunlu hissetme isteğin zaman dinlerim seni "

 

" iyi ki varsın " kafamı omuzundan kaldırıp ona baktım

 

Gri gözleri beni içine çekiyordu başımı döndüren bir şeydi bu onunla hayat bulmuş gibiyim ölmek isteyen tarafım şu an sadece yaşamak istiyordu

 

Elini yanağıma koyup okşadı gülümseyip göz kırptı bende gülümsedim ban doğru yaklaşmaya başladı

 

Gözlerimi kapattım nefesini dudaklarımın üzerinde hissediyordum. Birden benden uzaklaşınca gözlerimi açtım

 

Kar topu ayağına sürtünüyordu

 

Hadi ama sadece beni bir kez öpecekti!

 

Benim yerime kar topunu alıp seven Alen'e göz devirdim. Kollarımı bağlayıp arkama yaslandım

 

Bana baktı

 

Alen " İz noldu?"

 

" Alen küstüm sana rahat bırak beni"

 

Alen kahkaha atınca ona baktım kar topunu yere koyup bana doğru geldi. Eliyle yan tarafındaki koltuğu tutu şu an koltuk ile arasındaydım

 

Alen " Seni öpmediğim için trip mi yiyorum"

 

" Ne alaka?"

 

Alen yine güldü tişörtünün yaka kısmından tutup kendime çekip gülüşünde öptüm

 

Şokla bana baka kaldı bu haline gülümsedim. Kendisine gelip bana karşılık verdi

 

Ondan ayrılıp anlımı anlına yasladım gözlerim kapalı bir şekilde öylece durduk bir süre

 

" Seni çok seviyorum Gri gözlüm"

 

Alen " Seni çok seviyorum matmazel"

 

Gözlerimi açıp geri çekildim

 

" Artık üzerimden çekil"

 

Bana daha çok yaklaşıp belimden tutup kendisini koltuğa attı beni de kucağına

 

Karnının üzerinde oturur bir şekilde ona baktım

 

" Napiyorsun?"

 

Alen " Seninle uyumayı özledim yat hadi"

 

Gülümseyip kucağına yerleştim. Saçlarımı okşayıp öpüyordu

 

" Eğer benimle oyun oynarsan ve kandırıp benimle evlenmezsen seni öldürüm"

 

Yine kahkaha attı saçlarımı öptü

 

Alen " Eğer benle oyun oynarsan ve kandırıp benimle evlenmezsen ölürüm"

 

Gülüp ona daha sıkı sarıldım

 

" Sen beni bırakmadığın sürece hep seninim" dedim uykulu bir sesle

 

Alen " Bundan sonra benimsin bende seninim"

 

Tebessüm ederek uyuya kaldım

 

Alen'den

 

Kucağımda uyuya kalan İz'e baktım yine çok güzeldi

 

Onu izlemeye doyamıyorum!

 

Kalbime kurduğu tahtın sahibi içimdeki en güzel duygusun

 

Abim İz'i bir türlü sevmiyordu

 

Sebebini sorduğumda babamızı öldüren adamın soy ismine sahip onun kızı olmadığı ne mağlum demişti

 

Cemil Taşlı babamı öldüren adamdı

 

Ama hiç ceza almadan kurtulmuştu. Abim o adamın yandakcılarını arıyor ama bulamıyor

 

Benim de aklıma takılıyor acaba olabilir mi? İz'in babası olamaz dimi? Sadece soy isimleri aynı hem İstanbul'da tek taşlı İz değil ki

 

Çocukken halimiz aklıma geldikçe acı bir tebessüm ediyorum

 

Sadece sevilmek için kendinden vazgeçmiş bir kız çocuğu idi

 

Onun suçu yoktu sadece sevgiye muhtaçtı ve bunun farkında olanlar onu kullandı

 

Keşke hep yanında olabilsemdim

 

Kim bilir neler yaşadı?

 

Babam bundan 4 yıl önce ölmüştü. O zamanlar önemli bir dosya gelmişti sonra İstanbul'a gitti

 

Sadece 1 ay sonra ölmüştü. Ne o dosyaya ne de başka şeylere ulaşa bildik

 

Ölmeden önceki gece benle konuşmuştu hala dedikleri aklımda

 

Aslan " Oğlum herşeyi çözdüm yarın geleceğim ve sana çok güzel bir hediyem var çok beğeneceksin , gerçekler er yada geç ortaya çıkacak "

 

Bilmece gibi konuşmuştu ama hala ne dediğini anlamıyorum

 

O dosya neydi?

 

Bana olan hediyesi neydi?

 

Aklımda bir çok soruyla kala kalmıştım hala da öyle

 

Şu an bunları düşünmek yerine İz'i izlemeye tercih ettim

 

Bir süre sonra bende uyuya kaldım

 

İz'den

 

Gözlerimi açtığımda akşam olmuştu diğer koltukta oturan Bulut bana kaşlarını çatarak bakıyordu

 

Alen'i uyandırmadan kalkıp tekli koltuğa oturdum

 

Bulut " İz istersen hemen evlen "

 

" Off Bulut abartma"

 

Bulut " Lan sadece yarım saat sizi yanlız bıraktım " dedi kıskanç bir sesle

 

" Bulut abartma tamam anladık sensin "

 

Bulut" Sana laf anlatanda kabahat "

 

" Aynen "

 

Ayağa kalkıp üst kata odama çıktım. Kısa bir duş alıp üzerimi giyinip geri salona döndüm Alen hala uyuyordu

 

Mutfağa geçip yemek hazırlamaya başladım.

 

Akşam yemeğinden sonra buraya yakın olan parka gelmiş çardakta oturmuştuk

 

Kar topu Alen'in kucağından hiç inmeden duruyordu. Bulut'la eski yaptığımız saçmalıkları anlatıp gülüyordu

 

Ben Bulut'u hiç bir zaman bir abi olarak görmedim ama şu an anladım ki onu abim olarak görüyorum sadece sinir etmeyi seviyormuşum

 

Uzun bir sohbet ve eğlenmenin ardından Alen kar topu ile gitti bende Bulut'la eve döndüm

 

Uyuyamacağımı bildiğim için odama geçip üzerimi değiştirip motorcu kıyafetlerimi giyip telefonu cebime koyup medivenlerinden inip evden çıktım

 

Garajdan motoru alıp dün gece mısır yediğim yere geldim. Zafer amca aramıştı Kağan adında birisinin benim adıma bir kaç şey alacağını söylemişti

 

Bende sorun yok ben saldım demiştim

 

Mısır satan Hakan amcanın yerine geldim değişiklik çok güzel olmuştu motordan inip Hakan amacaya doğru ilerledim beni görünce şaşırdı sonra gülümsedi

 

" Vay ustam burası çok güzel olmuş"

 

Hakan " sayende kızım "

 

" Bu sefer ikisin pişir amca "

 

Hakan " Peki kızım"

 

Kağan ve diğerlerinin yanına oturdum. Bana şaşkınca baktılar sonra gülümsediler

 

Kağan " Sen İstanbul'a dönüyordun?" Dedi sorarcasına

 

" Ah evet ama bazı şeyler yüzünden burada kalmam gerekti"

 

Efe " Sayende kıs

a süre de geri açıldı sağol "

 

" Sorun değil"

 

Oğuz " İyi zenginlerdensin "

 

" Aynen aynen ondan "

 

Sizden bile kötü durumdaydım diyemezdim

 

Hakan amca yine Kağan'ı çağırıp tabağı onunla saldı

 

Kağan tabağı önüme koyup oturdu

 

Bir yandan mısır yiyip diğer yandan da Kağan'larla sohbet ettim

 

Saat baya geç olmuştu kalkıp zarar zor parayı ödeyip motora binip eve geldim

 

Motoru garaja park edip eve girip odama çıktım üzerimi değiştirip ilaç alıp yattım

 

 

∞ Bölüm Sonu ∞

 

Loading...
0%