- 1 Yıl Sonra -

İnsan aç gözlüdür bazen hiç bir şey ona yetmezdi

Bana da yetmedi

Onları uzaktan izlemek bana da yemedi

Şu an ise verdiğim aptalca karar ile onların okuluna gidiyordum

Hiç birisi ile resmice tanışmamıştım

Sahte kimliğimle okullarına gidiyordum

Tek isteğim onlara biraz yakın olmak en azından arkadaş filan olmak istiyordum

Okul müdüründen sınıfımı öğrenmiştim

Zetn biliyordum ama yine de sormak zorundaydım. Sınıf önünde durmuş kapı ile bakışıyordum

Sarı peruk saçlarım açıktı okul forması giymiştim mavi lens gözlerim vardı dinlendirici bir de gözlük tatlı ve şirin bir kızdım

Yani dışardan öyle gözüküyordum

Kapıyı çalıp içeriden gelen gel komutu ile kapıyı açıp içeri girdim

Karşımda orta yaşlarda bir adam vardı hafif kilolu idi

-" Evet küçük hanım" demesi ile hafif yalandan gülümsedim

" Dersinizi böldüğüm için özür dilerim yeni öğrenciyim Şifa Arslan "

-" Gel kızım bende Coğrafya hocanız Emre Aydın "

" Memnun oldum efendim "

Sınıfa bakınca ilk gözüme Efe sonra Sinem ve en sonda Onur'a kaydı

Boş yer olan Efe'nin yanına doğru yürüdüm

Ama Sinem Onur'un yanından kalkıp hızla Efe'nin yanına geçmesi ile Onur'un yanına oturmak zorunda kaldım

Tüm ders boyunca hocayı dinlemiştim sadece

Gözlerimi yazdığım yazıdan çektim kol saatime bakınca zile az kaldığını anlayınca kulaklıkları kulaklarıma taktım

Müdür bey sorunumu bildiği için sorun etmemişti

Zil sesini duydum ama kısıktı. Zil sesi bitmesi ile kulaklığı çıkardım

Onur benle tanışmaya bile teşvik etmemişti. Sinem'in bir an neden gittiğini düşündüğüne eminim

Son bir yılda onları kendilerinden iyi tanımıştım

Ve bu bir yıl içinde Sinem'in Efe'ye karşı duygular beslediğini anlamıştım. Herkes sınıftan çıkarken ben eşyalarımı çantama koyup çıktım

Koridoru köşesinde camın yanda arkadaşları ile sohbet eden Efe'yi görmem ile durup duvara yaslanıp onu izledim

İkizimi izlemek herşeyden güzeldi

Mutlu yüzünü görmek çok iyi geliyordu

Ailede Banu hanım Çağrı , ve benle Efe Kızıl saçlıydı diğerleri Adem bey gibi sarışın yada kumral arası bir şeydi

Aç gözlüsün! Onların mutlu hayatını altüst mü edeceksin?! Diye sordu

Etmeyeceğim! Sadece daha yakın olmak istiyorum sadece biraz bile olsa sohbet etmek istiyorum

Neden? Onlara bağlanma demiştim!

Elimde değil!

Efe'nin benden tarafa dönmesi ile gözlerimi ondan çektim

Kol saatime bakınca zile az kaldığını anlayıp kulaklığı geri taktım

Kısa süre sonra zil çaldı. Eskiden okullardan nefret ederdim şu anda ediyorum ama birazcık seviyordum

Galiba beni Efe'ye yakın tuttuğu içindir

Zil sesi bitince hemen sınıfa girmiştim öğretmenler zili de çalışması ve bitmesi ile kulaklığı çıkardım

Onur'un yanına oturdum yine benden tarafa bile bakmadı önümde oturan kız arkasını dönüp bana bakıp gülümsedi

Elini uzattı

-" Ben İrem arkadaşım Gül" dedi yanındaki kızı gösterek

Elini tutup sıktım yalandan gülümsedim

" Memnun oldum Şifa" dedim kısaca

Gül " İsmin çok güzelmiş senin gibi" dedi neşeyle

Elimi geri çektim.

" Sağol "

Gül " Hangi okuldan geliyorsun?"

Paris'te iken özel bir liseye giderdim buraya gelince normale gittim ama Efe'ye daha yakın olmak için buraya geldim

" Normal bir okuldan"

İkisi de şaşkınca bana baktı

Gül " Buraya gelecek paran varken neden normal bir okuldaydın"

" Paris'te acil gelmiştim olaylar baya uzun işte boş verin"

İrem " Paris'ten mi? Dillerini biliyor musun?"

"(Je sais, bien sûr)"

"Biliyorum tâbi ki de"

Gül" Vay be bu iyiymiş kaç din biliyorsun?"

Ezber yeteneğim güçlü olduğu için 5 dil biliyordum

" 5 dil "

İrem" oha be !" Diye birden yüksek sesle bağırması ile kulağım çınlamaya başladı elimle kulağımı kapattım

Gül " Şifa iyi misin?" Diye sordu endişeyle

Hala çınlayan kulağımdan elimi çektim

" İyiyim yüksek sese hassasiyetim var sadece"

İrem " Kusura bakma bilmiyordum"

" Sorun yok iyiyim de hoca niye gelmedi"

Gül " Hocanın karısı doğum yapacakmış hoca acilen gitti"

" Anladım"

Herkes kendi aralarında konuşuyordu

Ben ise onlara bakıyordum. Hepsinin gözlerinde ışıltı vardı yaşama sevinci vardı

Bende onun kırıntısı yoktu zaten benim soğuk bakışlarımdan rahatsız oldukları içinde kızlar kendi arasında konuşmaya başladı

Onur'un resim yeteneği vardı şu an resim yapıyordu

Yan gözlere arkaya baktım Sinem ile Efe sohbet ediyordu. En arkanın bir önündeki sırada oturuyorlardı

Sınıfta gözümü gezdirdim öyle herkes kendi halinde idi en iyisi bende kendi başıma olmaktı zaten

Telefonu çıkarıp kulaklığa bağladım yüksek olmayan bir şekilde müzik açtım kulaklığı takıp sıradan kalkıp telefonla uğraşmaya başladım

Efe'yi daha iyi göre bilmek için öğretmen masasının yanındaki pencerelerin yanına gidip duvara yaslandım

Bir yandan telefonla uğraşıyordum arada sınıfa göz atıyordum

Yanlızlık bana verilen bir kaderdi

Efe'ye yazıyım en iyisi

Kızıl Gölge : Günaydın! Nasılsın?

Yazıp gönderdim Efe ile Sinem sohbet ediyordu yan gözle onlara bakıyordum bildirim sesi ile telefonuna baktı

Efe : günaydın iyiyim sen nasılsın?

Kızıl Gölge : İyiyim

Efe : Ee napiyorsun?

Kızıl Gölge : Bomboş oturuyorum

Efe : Dersin yok mu? Hem sen kaç yaşındasın bari onu söyle

Kızıl Gölge : 18 yaşıma iki hafta önce girdim

Evet iki hafta önce yine doğum günümüzdü ona yine güzel bir hediye vermiştim

Efe : Bana neden söylemedin ki? Bende sana hediye almak istiyorum!

Kızıl Gölge : Benimle konuşman yeterli Efe başka bir şey istemiyorum

Efe : Anlamıyorum neden ben? Yani neden beni bu kadar önemsiyorsun ki?

Kızıl Gölge : Sana aşık değilim Efe sakın öyle düşünme! İnan sana anlatmak isteğim çok şey var ama yapamam

Efe : Neden?

Kızıl Gölge : Boş ver Efe

Efe : Off Peki. Sana bir şey soracağım sence Sinem benden hoşlanıyor mu?

Efe de Sinem'e karşı boş değildi

Kızıl Gölge : Neden bana sorusun ki?

Efe : Her şeyimi biliyorsun bunu da bil bari

Kızıl Gölge : Senden hoşlanıyor istersen test et bir kıza yakın davran bak nasıl kıskanacak gör

Efe : Seni çok seviyorum biliyorsun dimi?

Kızıl Gölge : Biliyorum

Telefonu kapatıp cebime koydum cama yaslanıp bu sahneyi izlemeye başladım

Efe'ye birisiyle kıskandır derken o kişi ben oluyum demedim ki?

Şu an bana doğru gelen Efe'ye ile derin bir nefes alıp verdim. Kulaklığı çıkarıp boynuma bıraktım

Efe " Merhaba Ben Efe Sürme" dedi elini uzatarak

Elini tutup içten bir şekilde gülümsedim

" Memnun oldum Şifa Arslan" dedim aynı şekilde

Efe gülümseyip elini çekti bir iki adım önüme geçip duvara yaslandı camdan dışarıya baktı

Efe " Manzara güzelmiş" dedi sanki ilk kez görüyormuş gibi yaparak

Camdan dışarıya baktım

" Yani şu binalar aradan çekilse deniz manzarası gözükürdü "

Efe bana baktı gülümseyerek konuşmaya devam etti

Efe " Haklısın " dedi elini uzatıp sarı saçlarımı geriye atarak

Sinem baktım sinirden kızarmıştı. Hemen kalkıp yanımıza geldi Efe ile aramıza girip Efe'nin koluna girmişti

Sinem " Merhaba tatlım ben Sinem Parlak" dedi elini uzatarak yalandan gülümsüyordu

Elini tutup sıktım

" Memnun oldum Şifa Arslan" dedim normal bir şekilde

Efe ise Sinem'e bakıp gülüyordu. Sinem'in gözünün önüne gelen kahkülleri bir eliyle kulağının arkasına sıkıştırdı Efe

Şu an çok tatlılardı

Sinem bu duruma şaşırsa bile benimle konuşmaya başladı

Sinem " İsmin güzelmiş tatlım neden dönem ortasında okul değiştirdin ki?"

" Öyle gerekti" diye kısaca cevapladım

Sinem beni baştan aşağıya süzdü alayla güldü

Sinem" Saçların doğal mı?"

Sinem gibi bir kızı kandırmak kolay değildir kanmazdı saçlarım peluk olduğu gözlerimin lens olduğunu anlamıştı

Sen gerizekalısın buradan siktirip gitmemiz lazım hemen!

Çok haklısın! Aklımdan ne geçiriyordu ki beni sevmeyecekler , insanlar beni sevmez

Ben bile kendimi sevmiyorum onlar beni sevmezdi

" Hayır değil " dedim normal bir şekilde

Pekde umrumda değildi

Efe kaşlarını çatarak bakmaya başladı

Efe " doğal gibi " diye mırıldandı

Sinem " Peruk güzelmiş ama "

Efe şaşkınca Sinem'e baktı

Efe " ben bile anlamadım sen nasıl anladın " söylendi

Sinem " Neden lens takıyorsun göz sorunun var diyeceğim ama gözlükte takıyorsun?" Sordu sorgular bir şekilde

Tek amacı bu kızın her şeyi sahte ben gerçeğim demekti

" Keyif meselesi" dedim umursamaz bir şekilde

Efe " Oha ya resmen kaldırıyoruz Şifa içinden cadı çıkmaz değil mi?" Diye şakaya vurarak

" Bilmem belki de vampir çıkar akşam gelip kanını emeceğim " dedim aynı alayla

Efe " Benim gibi bir yakışıklıya kıyacak mısın?"

" Yakışıklı? Senden anca yahni içine atılan havuç olur " dedim alayla

Efe bana bakıp göz devirdi

Efe " Havuç mu sen kendine bak civciv "

" Boz ayısı " dedim gülerek

Efe şaşkınca baktı

Efe " Sen dört gözün tekisin" dedi sinirle

" Senin gibi beyinsiz olmaktan iyidir" dedim alayla

Efe " Hızlı cevap seni sevmedim hadi Sinem gidelim" diyip onu çekiştirdi

Hafif kıkırdadım

Artık siktirip gidelim!

Tamam sırama geçip eşyalarımı alıp sınıftan ayrıldım

Birden kolumdan çekilmem ile kaşlarımı çattım. Beni birisi çekiştirip bir odaya soktu kapıyı kapatıp kitledi

Bana döndü siyah saçlı uzun boylu siyah gözlü birisiydi

Nedense tanıdık gelmişti

-" Senin amacın ne?" Diye sordu kaşlarımı çatarak ona baktım

" Anlamadım?" Diye sordum

-" Bir yıldır sürekli Efe'yi hatta Sinem'i ve Onur'u izliyorsun amacın ne ?!" Diye sinirle bağırdı

Kulağımın çınlaması ile ellerimle kulağımı kapattım

" Bağırma!" Diye sinirle söylendim

Bir süre bana baktı konuşmadı kulağımın çınlaması geçmesi ile ona baktım

" Sen bunları nereden biliyorsun?" Diye sordum şaşkınca

Sen aptalın tekisin! Fark edildin işte

-" Korkuyor musun? " Dedi alayla

Hayır sadece onların hayatını mahvetmek istemiyorum

" Hayır o onları b biliyor mu?" Diye sordum

-" İyi gizleniyorsun bilmiyorlar sadece ben biliyorum tesadüfen anladım "

Derin bir nefes verip müzik sınıfı olduğunu anladığım sınıfın bir sandalyeye oturdum

" Bu iyi onlara zarar vermek istemiyorum"

Kaşlarını çatarak bana baktı

-" Bu ne demek?" Diye sordu

" Uzun hikaye sadece onları tanımaya çalışıyorum hayatlarını mahvetmek istemiyorum"

-" Bana ne olduğunu söyleyecek misin?"

" Sen kimsin önce onu söyle"

-" Tufan Altaş"

" Şifa ismim bu, Ailemi geçen yıl kaybettim…" sözümü kesti

Tufan " Kendini acındırma! …" Bende onun sözünü kestim

" Dinlemeyi öğren! Kan grupları dikkatimi çekmişti uyuşmuyordu DNA testi yaptırdım sonuç negatif çıktı. Sonra bu konuyu araştırdım Efe ve ben ikiz"

Tufan " Buna inanmıyorum"

Oflayıp saçımdaki peruğu çıkardım. Kızıl saçlarımı açtım gözlüğü de çıkardım

" Gözlerimdeki lens çok benziyoruz böyle dimi?"

Bana şaşkınca baktı

" Olayları sana başka zaman anlatasam bu okula gelmek aptallıktı ben sana ulaşırım" diyip saçlarımı toplayıp bağladım

Peruğu geri takıp hızla kapıya doğru yürüdüm

Tufan " Beni oyuna getiriyor isen bunun bedelini ödersin!" Dedi sert bir şekilde

Ona baktım

" Kimsin ve neden onları koruyorsun bilmiyorum ama yalan söylemiyorum ben sana ulaşırım şu anlık gitmem lazım "

Hızla çıkıp gitmiştim

- 5 Gün Sonra -

O okula gitmek aptallıktı defalarca kendime küfürler ettim şu an ise restoranta idim

Peruk ve lensi bırakmıştım artık onların hayatından tamamen çıktım çünkü onlara bağlanıyordum

Beş gündür hiç birisini izlememiştim hepsinden uzata bir okula gidiyordum onların buraya geleceği zamanlar burada olmuyordum

Restoran baya ünlü olduğu için çok fazla gelip gidiyorlardı şu an ise Tufan'ı bekliyorum

Tufan Ege Yüksel Efe'lerin en yakın arkadaşlarından birisiydi

Babası okulun sahibiydi Parlak ailesi ile iyi dostlardı

Restoranta giren Tufan ile Elif'in onu yönlendirmesi ile balkon kısmına gelmişti

Tufan bana şaşkınca bakıyordu

Tufan " Kaçtığını düşünmüştüm doğrusu" diyip karşımdaki sandalyeyi çekip oturdu

" Hayır sadece kafamı toplamaya ihtiyacım vardı"

Tufan " Peki anlat bakalım " dedi

Masadaki dosya ve ses kayıtlarını ona uzattım

Tufan bir süre onları incelenip dinledi bende o sırada limonatamı içiyordum

Tufan " Anladım. Peki neden onları takip ediyorsun?"

" Sadece tanımaya çalışıyorum hepsi mutlu gerçekleri bilmeselerde olur"

Tufan " Ama sen onlara bağlanmaya başladın biraz daha yakın olmak için okula gelmistin "

" Evet aptalca artık onlardan uzak duracağım "

Tufan" Gerçeği herkes bilmeli bu suç resmen "

" Biliyorum ama herkes mutlu ne kadar üzüleceklerini sen düşün "

Tufan" Bu konuya karışmak istemiyorum nasıl istersen öyle yap "

" Sağol "

Tufan" Güzel mekan daha önce de defalarca gelmiştim sürekli uzaktan bizi ah hayır Efe'yi izliyordun "

" Benim mekan isteğim kişiyi izlerim "

Kaşlarını çatarak bakmaya başladı

Tufan " Şifa Yara Bozoğlu " dedi ben şaşırmadım beni araştırdığını biliyorum

" Memnun oldum Tufan Altaş yoksa Tufan Ege Yüksel mi demeliyim?" Diye sordum

Tufan " Demek araştırdın"

" Evet senin yaptığın gibi neden kendi okuluna burslu olarak girdin ki?"

Tufan " Sürekli insanların üstün görmesinden bıktım kızlar tek zenginim diye bana yavşamasından bıktım"

" Anladım"

Tufan" Efe ile iletişimi kesmişsin"

" Daha fazla bağlanmak istemiyorum "

Tufan " Efe günlerdir ruh gibi geziyor sürekli seni bulmaya çalışıyor "

" Bilmiyorum artık onları izlemiyorum "

Tufan" Efe ile en azından konuşmaya devam et "

" Ona daha çok bağlanmamı mı istiyorsun?"

Tufan " Yeterince bağlanmışsın zaten "

Tufan'la daha fazla konuşmadık bir şeyler sipariş edip yiyip gitmişti

Ben ise hala düşünüyordum

Efe ile ilk iletişimiz Instagram'dan olmuştu sonra numaramı vermiştim şu an ise engelli Instagram hesabını ise çok uzun zaman önce kapattım

Telefonu elime alıp Efe'nin numarasını girdim engelli kaldırıp yazmaya başladım

Şifa : Efe kusura bakma özür dilerim

Yazdım ne yazacağımı bilmiyordum kısa sürede cevap gelmişti

Efe ; Kızıl domates sonunda be iyi misin? Neden engelledin? Seni merak ettim

Şifa : özür dilerim seni üzmek istemedim sadece neyse boş ver

Efe : Neyi niye yapıyorsun bilmiyorum ama içimden bir ses kafası karışık diyor

Şifa : Çok karışık

Efe : İsteğin zaman derdini anlata bilirsin biliyorsun?

Şifa : Bu kadar kolay affetmeni beklemiyordum doğrusu havuç kafa

Efe adlı numarayı Havuç Kafa diye kaydettiniz

Havuç Kafa : Daha affetmedim bana bir kutu çikolata gönder isen affederim

Şifa : Emrinize ama deyim Havuç kralım

Havuç Kafa : Domates kraliçesi bana hemen çikolata gönder

Şifa : Peki Efendim

Kısa sürede çikolata dolu bir kutu çikolata siparişi verdim

Şifa : Akşama gelmiş olur

Havuç Kafa : Sendeki hızda kimsede yok

Şifa : sağol

Havuç Kafa : Çikolatalar gelince seni affedeceğim

Şifa : Peki

Havuç Kafa : En sevdiğin çikolata hangisi?

Hiçbiri hepsine alerjim var

Şifa : Benim çikolata alerjim var yiyemiyorum

Havuç Kafa : Ne ! Hemen buna bir çözüm bulacak! Çikolatasız hayat mı olur?

Şifa : Oluyor neyse sonra tekrar konuşuruz işlerim var görüşürüz

Havuç Kafa : Görüşürüz Domates kraliçesi

Son yazdığını beğenip yazışmadan çıkıp telefonu kapattım

~ Bölüm Sonu ~