@x1hayat1w
|
Akşam yemeğinden sonra Koza ile puf koltukta oturuyorduk beraber daha doğrusu ben pufta oturur iken Koza da benim kucağımda yatıyordu bende onu seviyordum Ajan ekibi ise araştırma yapıyordu bende sürekli hepsi izliyordum hayranlıkla Savaş " İzlemeyi baya sevdin galiba" demesi ile ona baktım " Evet çok güzel" Tazı " Neyi güzel be baksana uykusuzluktan öleceğim" Yazıcı " niye herşeye söylemiyorsun patron bunu ekipten atalım bence " Görünmez " Bence de " Enes " Bence de " Kurt " Bence de " Kunduz " Bence de " Wifi " Bence de" Buse " Bence de " Bukalemun " Bence de " Koza da havladı ' bence de ' der gibiydi Tazı " Yok ben istifa edeceğim baksana Ela'cık herkes bana karşı" dedi üzgün bir şekilde " Neden ki?" Diye sordum şaşkınca Tazı" Neden olacak hepsinin işini yapıyorum yine de beğenmiyorlar beni " dedi herkese kötü kötü bakarak Wifi " Buna inanma Ela bir önceki görevde yapması gerekenleri yapmadığı için neredeyse ölüyorduk" Enes " Neyse ki patron bunun mal olduğunu bildiği için önlem almış" Buse " Geçen gün ise kaza yapıyorduk neredeyse araba kullanan Kurt'la kavgaya tutuştu " Kurt" Anlayacağın Ela bunun yüzünden ölümle burun buruna geliyoruz sürekli " Tazı" Yalan ! Bu mallar yüzünden hayatımın aşkından ayrıldım " Kunduz" Hayatımın aşkı dediği kadını sadece 2 gün tanıyıp sevgili oldu kadın bu malı dişi sinekten bile kıskanıyormuş kıza aldığı hediyeyi burada unutunca bizde Yazıcı'yı gönderdik tabi sonra kız buna tekmeyi basmış " dedi gülerek Bende hafif güldüm (İyileşiyorsun farkındasın değil mi?) Evet farkındayım (İyileşmek nasıl bir şey?) Bilmiyorum ama daha enerjik daha huzurlu hissediyorum (Artık beraber hep iyi olacağız sana söz veriyorum) Galiba sana güvenmeye başlayacağım (Bana güvenmeni çok isterim) Görünmez " Ela iyi misin?" Diye sorması ile kendime gelip ona baktım " Evet iyiyim sadece uykum geldi" Savaş " Git dinlen Ela uykusuz kalma" Kafamı sallayıp onayladım. Koza kucağımdan kalması ile bende kalkıp peşinden yürüdüm Koza ile beraber odaya gelmemle beraber direkt yatağa gidelim yatmıştım Normalde bu kadar çabuk uyumayan ve hatta geceleri huzursuz uyuyan birisi idim Gölgenin beni iyileştirdiğinin farkındayım İyileşmek iyi geliyordu bunu da farkındayım ama zihnimdeki seslerin gitmesi Bu biraz beni üzmüş gibiydi (O sesler seni kötü yapıyor susmaları lazımdı) Seni anlıyorum sağ ol Koza'ya sıkıcı sarılıp gözlerini kapattım kısa süre sonra uykuya dalmıştım
♪ Yazardan ♪ Adam öfkeliydi hem de çok fazla çünkü virüsü taşıyan kız ölmüştü Bu nasıl olabilirdi? Sinirli ve öfkeli adımlarla bunun tasarlattığı adamın yanına geldi adam yine zindanda eli kolu zincirlerle bağlı bir şekildeydi onun bu haline bakıp gülümsedi Diğer yan taraftaki zindanlarda ise adamın karısı ve 2 oğlu da vardı hepsine sinsice ve zaferle gülümsedi Komut verdi askerler kapıyı açması ile adamın yanına doğru ilerledi geldi aynı yüzüne yumruk atmaya başladı Sonra bağırmaya başladı Justin " lan hani kız ölmeyecekti! Lan kız buna dayanır demedin mi!? Öldü lan öldü ne bok yaptın!" Diye bağırdı Justin'in umrunda değildi aslında kızın ölmesi sadece istediği virüsü yapmak istiyordu Ve onu yapabilecek tek kişi bu karşısındaki Fırat Karayel'di Fırat ise şaşkındı çünkü kızının ölmemesi lazımdı onlara güvenmişti kızı ve çocukları ailesi için yapacaktı birçok şey ama kızının ne halde olduğunu öğrendikten sonra sadece kızını kurtarma derdine düşmüş Uzun zaman önce tasarladığı ve sürekli yanında taşıdığı gölgeyi kızına göndermişti kızı sürekli gölgenin her bir parçasının içinde taşırken onlar kurtaracağını biliyordu Fırat'ın tek umudu hem kızını iyileştirmek hem de kızının onlar kurtarmasını ummaktı Ama endişeliydi çünkü beş evrenin son ikisi Çok tehlikeliydi Fırat " Ne diyorsun!" Diye dişlerini sıkar konuştu Justin" Ne mi diyorum hahahaha kız öldü ormanda ölü bulunmuş !" Dedi hem öfke hem de sinirle Fırat düşündü Bu mümkün olamazdı olmaması lazım neler olduğunu bilmiyordu ama kızının ölmediğini biliyordu ölseydi hissederdi Gölgenin de içinde ölmesini hissederdin kızı hala hayattaydı bunu biliyordu ama bunu bu adama söyleyemezdi Neler olduğunu bilmese de adama üzgünce baktı Fırat " Demek ki evreleri tamamlayamamış kaldıramamış" dedi üzgün bir şekilde Justin ise seninle dişlerini sıkıp buradan ayrılıp gitti Yan tarafında Fırat'ın eşi hemen parmaklıklara doğru gelip kocasına baktı Kız ölmüş müydü bunu kaldıramazdı!? Hilal" Fırat kızımız öldü mü gerçekten?" Sordu bir umut ölmediğini duymak ister gibi Başlığında dikilen adama sonra karısına bakıp kafasını üzgünce salladı Ama sağ eliyle de hala hayatta olduğunu mana eden bir işareti yapmayı da unutmadı Hilal hanım ise bu işareti gördükten sonra saklamaları gerektiğini anlayıp üzgünce ağlayarak yerine geçti Oğulları ise onlara bakıyordu iki genç adam da kız kardeşlerinin öldüğünü sanmıştı ama annelerinin yaptığı işaretle ölmediğini anladıklarında derin bir nefes alsalar da bunu belli etmediler Hepsi genç kızın yaşadığını biliyor olsa da saklamak zorunda olduklarını anladılar Fırat için artık zor bir zaman başlamıştı çünkü kızın ölümü yüzünden yeniden virüsü tasarlamak ve başka birinin üzerinde denemek zorundalardı Virüs yerine gölgeyi verdiğini bilmiyorlardı. Justin'in gölgeden bile haberi yoktu Fırat ise ne yapacağını şaşırmış bir durumdaydı Kararsız bir şekilde düşünen ve ne yapacağını tamamen şaşırmış kızının ölmediğini bilmesine rağmen neler bildiğini beğenen bilmiyordu ne yapması gerektiğini gerçekten şaşırmıştı Gölge ile iletişim kurmak zorundaydı kızının ne durumda olduğunu öğrenmek zorundaydı ama bunu yapacak hiçbir şey yoktu elinde Bağlantıyı kurmak çok zahmetli ve çok uzun bir durumdu bunu yapabileceğinden bile şüpheliydi Kerim'le Turan annelerinin bu kadar çok ağlamasına dayanamayıp ağlamaması için ona teselli edecek sözler söylüyordu Kız kardeşlerinin iyi olduğunu bilmek ona mutlu etmişti ama bunu belli edemezlerdi Justin ise öfkeden deliye dönmüş her an her şeyi yıkıp geçebilecek bir durumdaydı Bu virüsü tekrardan yapmak zorundaydılar insanlarda etkisini görebilmek için yeni birine ihtiyaçları vardı Aslında tasarladığı tam olarak bir virüs değildi Onun istediği bir ölüm makinesiydi değişecek ve herkesi öldürecek bir şeydi zombi salgını gibi bir şey istiyordu insanların ölümüne zevkle izlemek istiyordu Böyle bir salgın Eğer ortaya çıkartabilirse dünyalar kendisinin olabilirdi çünkü bu salgının panzehiri sadece onlar da olacaktır tabii ki de sadece kendi ve kendi adamlarıyla korunacaklardı Geri kalanların hepsini farklı bir yerde öldüreceklerdi Zaten ölü bir beden ölmeye mahkumdur tekrardan öldürdükleri içinde hiçbir şekilde suçlanamayacaklardır istediği tam olarak böyle bir şeydi ama nafile hiçbir şekilde olmuyordu Bunu tekrardan başka bir üzerinde denemek zorundalardı her şeyi en baştan başlamak zorundaydılar Öfkesi çok fazlaydı kimse onun öfkesi ile yarışamazdı Ama adamın bilmediği bir şeyi vardı Fırat onun istediklerini yapmıyordu hiçbir zaman Fırat her şeyi önleyecek çözümler yapıyordu Hatta kendilerini birine kurtarmalar için kızını önce kurtarıyordu Genç kızın ölmediğini bilmiyordu adam bilseydi eğer şehri birbirine Katar yine de o kız bulurdu Böyle bir salgının veya böyle bir virüsün ortaya çıkması demek dünyanın sonu demekti Diğer yandan ise ajanlar son hızla araştırmalara devam ediyordu önce kanıtlar kanıtlardan sonra her şeyi daha kolay olacaktı Buse ise sabah akşam sürekli Ela'yı gözlüğü ve ondaki değişimleri not alıyordu ilk geldiği günler Bugün arasındaki ve Barlas'dan öğrendiği bilgilerle şu anki olan hallerinin her şeyini not alıyordu Panzehiri bulması mı lazımdı panzehir var mıydı? İşte bunu bilmiyordu Bilmediği bir şey daha vardı o da Ela'nın içindeki şey bir virüs veya başka bir şey değildi o bir Gölge'ydi Gölgenin yapım aşaması ne kadar zor geçse de Fırat her aşamada onu güçlü ve dayanıklı bir şey olması için yaratmıştı onun sürekli boynunda taşıdığı kolyenin içinde taşıyordu çünkü o güçlü bir şeydi dünya onu görmeye hazır değildi daha Mecbur kalmıştı Ela'ya onu göndermek zorundaydı Ela'nın bedenine Gölge'yi sokmak zorundaydı Kızım sürekli iyi olduğunu zannederdi Ama gerçekleri öğrendiğinde ise onu kurtarmak için elinde olan tek kozu Gölge'ydi ve onu da kullanmıştı Doktorun bilmediği şeyler bunlardı işte Justin'in Gölge ilk zamanlardan belli fark etmesinin sebebi Gölge'lerin karanlıkta görünmemesi idi Fırat onu tasarlarken çok çaba sarf etmişti. Ama hiç denememişti bir bedenle bütün olunca bedene güçleri verecekti O bedenin bütünü olması için yaratılmıştı Fırat onu yaratır iken kötü ellere düşme ihtimaline karşı sadece kendi kanından birisini kabul edecek şekilde yaratmıştı Ela da onun kızı olduğu için kabul edilmişti Zaten kızı doğduktan bir yıl sonra onları tutsak almışlardı kızlarının iyi olduğunu sanarlardı bu zamana kadar ama Ela'nın kötü bir hayata mahkum olduğunu öğrenmeleri ile Gölge'yi ona göndermek zorunda kalmışlardı Fırat daha üçüncü evreye geçeceğini biliyordu Ela'nın İkinci evrede ölmezdi 4 ve 5 eve tehlikeli olandı o zaman bir şeyler olmuş ve kız kendini ölü olarak gösteriyordu Kendisine yardım edecek birilerini mi buldu diye düşünmeden edemiyordu Ela yalnız yaşayan bir kızdı kimsesi olmadığı öğrenmişti yapayalnız bir kız olduğunu biliyordu Ekip ise 2 hafta sonra olacak olan parti için hazırlıklar yapıyordu adamın oradan flaşı aldığını anladıkkarı an hemen ondan alacaklardı Herkes düzenli ve planlı bir şekilde hazırlanıyordu tabii başka işlere de vardı tek eşleri o olmadığı için diğer işleriyle de ilgileniyorlardı
♪ Ela Sis Kartal ♪ Sabahın erken saatlerinde yine kalkmamıştım Gölge sayesinde daha çok uyumaya başlamıştım (Günaydın nasılsın?) İyiyim içimde neler yaptığını merak ediyorum doğrusu (O zaman kahvaltını edince sana anlatırım) Peki Yataktan kalktım Koza yoktu yanımda kıyafet alıp banyoya geçip duş aldıktan sonra üzerine giyinip odadan çıkmıştım Ekibin çalıştığı odaya geldiğimde masada olan yemeğe doğru yürüdüm yemeği yer iken Koza yanıma geldi Erkenden buraya gelmiş olmalı galiba Havlayıp durdu yanımda benimle oyun oynamak istedi belli (Biliyor musun beni tasarlayan kişi hayvanları anlamamı da sağlamak istemişti ama sadece bir tek bir hayvan hakkım var) Bu ne demek? (Kötülerin eline filan düşersem diye önlemdi tek bir hayvanı anlaya biliyorum aslında hepsini anlıyorum bütün olduğum beden sadece bir hayvanı anlayacak) Nasıl yani Koza'yı duya bilir miyim? (Ela tek bir hakkın var iyi düşün) Koza'yı duymayı çok isterim (Beşinci evreden sonra duymanı sağlayacağım) Bu gerçekten çok güzel bir şey (Değil mi? Ela farkında mısın bilmiyorum ama beni benimsemeye başladın?) Farkındayım onlar kim bilmiyorum ama onları kurtaracağız (Ela onlar beni yaratanlar) Onları kurtaracağız söz veriyorum (Sana inanıyorum son bir yıldır içindeyim nasıl birisi olduğunu biliyorum) Neden daha önce iletişim kurmadın (Üçüncü evreden sonra iletişim kurabiliyorum) Anladım Yemeği yiyip bitirdikten sonra Koza ile beraber onların yanından ayrıldım oyun oynamak için farklı boş bir odaya geldiğimizde Koza ile biraz oynadıktan sonra duvar kenarına oturdum. Koza da kucağıma gelmişti Artık anlata bilirsin (Daha önce dediğim gibi normal bir insandan kat ve kat güçlü olacaksın) Evet başka neler olacak (Gece görüşü nasıl yada kartal kadar keskin gözler) Diye sordu neşeyle Fantastik kitaplardaki gibi güçlerim mi olacak? (Hayır sadece duyuların ve reflekslerin güçlenecek bir kaç tanede insanlarda olmayan şeyler işte) Başka? (Bir Bukalemun gibi her ortama uyabilirsin ama biraz zor canını yaka bilir) Anladım başka bir şey kalmadı galiba bu kadarı bile fazla (Son bir şey var suyun altında bir deniz kızı gibi olacaksın) Ne nasıl? (Boğulma tehlikesinde istersen bir deniz kızı olabilirsin ama bunu sana pek tavsiye etmiyorum geri insan olduktan sonra yorgunluktan günlerce uyuya kalabilirsin) Anladığım kadarıyla güç ne kadar özel ise o kadar can yakıyor neden? (Kötülerin eline geçersem istediklerine ulaşamasınlar diye) Peki anladım hepsi çok harika şeyler kitaplarda okuduğum şeylerin başıma gelmesi mucize gibi bir şey (Ela unutma ne kadar güç o kadar enerjini alacak hepsini oranlı kullanman lazım bünyenin ne kadar kaldıra bileceğini bilmiyorum) Tamam söz veriyorum dikkatli olacağım şu an hangi güçleri bana verdin (Şu an sadece çok iyi duyuyorsun odaklanıp yan odadaki sesleri bile duya bilirsin hatta aşırı bir güç harcayarak binanın her yerindeki sesleri duya bilirsin) Anladım sadece yan odayı denemek istiyorum Odaklanıp yan odayı dinlemeye çalıştım önce sadece kulaklarım çınladı sonra bilgisayar tuşlarına basma sesi kapı açılıp kapanma sesi Savaş " Buse Ela'nın durumu ne?" Bilgisayardaki tuş sesler durmuştu dönen sandalyenin hareket etmesinin sesleri geldi Buse " Ela çok hızlı bir şekilde iyileşiyor hatta güçleniyor bu nasıl bir şey bilmiyorum ama hayatımda gördüğüm en doğa üstü şey " Savaş" Nasıl?" Diye sordu şaşkınca Buse " Şunlara baksana kanın ve her hücresine kadar girmiş olan bu siyah şey onu güçlendiriyor " Savaş " Bunun ne olduğunu bulmamız lazım hemen" Buse" Ne olduğunu bulmaya çalışıyorum ama dünyada böyle bir şey görülmemiş " Savaş" Bunun ne olduğunu bulmak zorundayız Ela'ya bir şey olmasına izin vermeyiz " dedi sinirle bir şekilde sonra sertçe çarpan kapı ile gözlerimi açıp Nefes nefese kalmıştım (Kendini zorlama Ela) Tamam Koza'yla ile olduğum odanın kapısı açılmasıyla oraya baktım Savaş Bey gelmişti yanımıza geldi Yanımıza gelip o da benim gibi duvara yaslarak oturdu Savaş " Nasılsın Ela ?" " İyiyim"dedim normal bir şekilde (Onun kalbinin sesini dinlesene bir) Dedi gülerek Kaşlarımı çattım. Evet galiba Gölge'yle uğraşmak biraz zor olacaktı Savaş " İyi misin Ela sorun ne?" Demesi ile kafamı hafif iki yana sallayıp gülümsedim " Yok bir şey" dedim Savaş " Hala yalan söylüyorsun" " Önemli bir şey değil" Savaş " Peki" " Siz neden gelmiştiniz?" Diye sordum bu sefer Savaş " Koza'yı görmeye geldim geldiğinden beri yüzüne hasret kaldık" dedi alayla ve gülerek " Anladım" dedim kafamı sallayarak Koza'ya baktığımda kucağımda öylece yatıyordu gözlerini de kapatmıştı Dünya yansa umrunda değilmiş gibiydi Rahatı yerinde olduğu çok belliydi Savaş " Seni çok seviyor belli" " Bende onu çok seviyorum" dememle gözlerini açıp havlamaya başladı kafasını kaldırıp yüzümü yaladı Numaracı!
_ Bölüm Sonu _
|
0% |