13. Bölüm

Hastanede çalışmak sürekli yoğun olmak demektir. Zaten birde acil hemşiresisen yandın. Yaprak ve Alev acilde görev yapan hemşirelerdendi. Günleri sabahın onu olmasına rağmen çok yoğun geçiyordu.

Yaprak yoğunluktan mı? Olsa gerek yoksa başka birşeyden mi? Bilinmiyor olduğu yerde bayıldı .

      ***

Hastanede sabahın onu olmasına rağmen çok yoğun kendimide hiç iyi hissetmiyorum. Galiba çok yoğun geçtiğindendir. Tam Alevden su isteyecekken baygınlık geçirmişim.

Gözlerimi açtığımda kolumda serun yatağa uzanmış halde kendimi buldum.

Uyandığımı duyan Alev hemen yanıma geldi bende ne olduğunu bilenediğimi söyledim birden bayıldığımı ve daha sonra kendimi bu şekilde burda bulduğumu söyledim.

" Yaprak doktor Kenan sana tahlil kan tahlili istedi önlem olsun diye."

Doktor kenanda hastaneye yeni gelen bizim yaşıtlarımızdan bir doktordu.

Alevden beş dakika sonra doktor Kenan odaya geldi. Ona neyim olduğunu söyledim.

" Yaprak hemşire senin tahlil sonuçlarına göre sen hamilesin."

Doktor Kenan beyin ağzından o hamilesin kelimesini duyunca önce şaka zannetim sonra kimsenin gülmediğini görünce inandım.

Sanki başımdan soğuk bir su dökmüşler gibiydi.

Hiç beklemiyordum böyle bir durumu galiba Atilayla o gecede kendimi koruyamadım o yüzdendi.

Nasıl yani şimdi ben karnımda Atilanın çocuğu taşıyorum. Kim bilir kendisi duysa ne kadar mutlu olur. Ama onu süpriz yapacam beklemediği bir zamanda birden söyleyecem.

     ***

Kendimi Yapraktan ayrı sabahlara uyanmaya alışmamışım. Her sabah beni kaldırırdı kahvaltı hazır derdi Yaprak benim herşeyim olmuştu onsuz sanki şuan eksik gibiyim.

Genellikle özel görevler olmadığı müddetçe ankaradaki karargaha gitmem.

Sabah pencereyi actım hava serindi.ev biraz havalandıktan sonra kapatım. Kahvemi alıp dışarıya çıtım bir yandan kahvemi içerken diğer yandan Yaprağa nasıl bir evlilik teklifi yapacağını düşünüyordu.

Ben en iyisi ona şöyle arkadaşlarınında olduğu bir ortamda toplandığımız zaman müzikli organizasyonla birlikte bir evlilik teklifi yapayımda arkadaşlarının yanında aldığı bu teklif onu kesinlikle mutlu edecektir. Hem benden çıkgınca bir teklif bekliyordu. Bence bundan daha çılgınca bir teklif olamazdı.

Zaten arkadaşlarıda ona sürekli bu hiç kimsenin böyle beklemediği bir tekliften bahsedecekti. Onlar bahsedince Yaprakta sürekli mutlu olup kendini sürekli özel ve mutlu hissedecekti.

Tam organizasyonu düşünürken birden telefonum çaldı. Acilen Ankara'ya çağrılıyorum. Anladımki artık süresiz tatilin sonuna geldiğimi. Hemen ilk askerî uçaklar Ankara'ya Özel kuvvetler karargahına getirildim. Zafer komtan ve timim toplantı odasında beni bekliyorlardı. Kapıyı çalıp gel seninden sonra kapıyı açıp selam vererek içeriye girdim.

" Atila albayım sende geldiğine göre yeni görevinizi anlatayım yeni göreviniz Kırgızistanla Moğolistan ve Rusya'yı birbirine bağlayan kuzey asya bölgesinde ortada kalan ve hiç kimsenin kolay kolay bir güç koyup orda hakimiyet sağlayamayan bir yere gidiyorsunuz.

Orda Amerika ,ve Avrupa orada hakimiyet kurmak için özel paralı asker şirketleriyle ordaki yaşayan Türklere sürekli eziyet ediyorlar. Sizin göreviniz orda dünyanın kırmızı listesinde olan terör başı maksiyi yakalayıp Türkiyeye getirmenizi istiyorum. "

" İyidi komutanım bu normal bir özel kuvetler görevi değil mi? Neden bu şekilde kırmızı alarımla apar topar buraya getirildikki."

" Albayım orası daha önce gittiğiniz yere benzemez o kadar kapalı kara kutu ki orayla ilgili bir türlü kesin bilgi alamıyoruz. Ordaki hiçbir devletin ordusu o bölgeye giremiyor. Giren özel kuvvetler timleride yok oldular kendilerinden haber alınamıyor.

Aldığımız son bilgilere göre Amerika ve Avrupa'nın paralı asker şirketleriyle maksi birlikte çalışıyorlar. İstiyorlarki orayıda orta doğu gibi kana bulamak istiyorlar ."

" Kontanım tahmin etiğime göre Asya'yı ancak nükleer kulanarak kana bulaya bilirler."

" Tamda üzerine bastın albayım bende nükleer başlıklardan bahsedecektim. Bu Maksi denilen şerefsiz amerikalı silah şirketlerinden elde edeceği nüklerleri kulanarak Asya'yı kana bulayacak. Sizin göreviniz bu nüklerler maksinin eline geçmeden alıp Maksiyle birlikte ülkemize getirmek."