@y.erkanaygun
|
Arabaya biner eve giderler. Eve geldiklerinde Şahin koşarak annesinin önüne gider.
" Anne bunlar kim"
" Şahinim canım oğlum bu benim annem yani senin anneannen. Bunlarda dayın ve teyzen."
" Meral sen ne ara büyüdün canım kızım çocuk sahibi oldun."
" İçeriye geçelim anne ben sana herşeyi anlatacam."
İçeriye geçer annesiyle yaşadığı herşeyi baştan sona kadar anlatır.
Cevat uzun zamandır bir sıkıntısı vardı. Ailesinin canı için endişeleniyordu. Çünkü başında çok büyük bellalar vardı.
Anadolu projesi sayesinde büyüklüğü sınırları aşmıştı. Artık bölgedeki büyük projelerin ihalesini alıyordu. Bu durum Rus , Alman, Fransız, Amerikan baronlarının canını epeyce rahatsız ediyordu. Bölgenin silah,gemi, uçak ihalelerini elinde bulundurmaya başlamasıyla büyük düşmanları oldu.
Defalarca kez onu tehtit ediyorlardı ama Cevat hiçbirine aldırış etmiyordu. İhalelere girip kazanıp ve her geçen gün büyüyordu. Bu durum Cevatın ailesi için endişelenmesine sebeb olmuştu eskiden yalnızdı korkusuzca rest çekiyordu. Şimdi ise bir aileye sahipti. Endişeleri vardı haksız sayılmazlardı çünkü bu dünya baronları hafife alınacak kişiler değildi.
Kızı ve şahin beşinci sınıfa gidiyorlardı. Onlar için özel araba ve şoför tutmuştu.
Şahin bugün hastaydı Meral Şahini göndermedi okula. Okula Buse tek gitmişti. Babası şöföre arabayı hazırlamasını söyledi. Buse arabaya atlayıp okula gitmişti.
Buse okuldan çıktıktan sonra arkadaşıyla çıkışa kadar sohbet ederek gelmişlerdi. Buse arkadaşıyla vedalaşıp ayrıldık tan sonra Siyah bir arabadan yüzü maskeli adamlar ellerinde uzun namlulu silahlarla Cevatın kızını ateş açarlar.
Busenin koruması elini silaha atamadan kurşunlanır. Meral yerde kanlar içinde kalmış. Maskeli adamlar arabaya biner giderler. Çevredeki insanlar hemen Busenin başına toplanıyor. Öğretmenleri başına toplandı. Yerde
Cevat şirkette toplantı ve işlerle uğraşırken telefonu çalar. Arayan kişi Orhan, Orhan onun toplantısının olduğunu biliyordu. Acil bir şey olmasaydı aramazdı. Telefonu hemen cevap. Verir.
" Abi Buseye silahlı saldırı yapmışlar. Durumu iyi değil hastaneye kaldırmışlar. "
Cevat duyduklarından sonra sanki üstünden kaynar su boşalmış gibi olur. Buseden ona kalan tek hatıraydı kızı Buse. Hemen kalkıp alel acele şirketen ayrılır. Arabayı öyle yüksek bir hızda kullanıyorduki bunu farkedemiyordu bile aklı kızındaydı. Hastaneye vardı gözünde yaşlarla ameliyat hanenin önüne geldi. İçeriye girmeye çalışıyordu. Orhan ve Meral ona engel olmaya çalışıyorlardı. Pek kolay olmuyordu Cevatı durdurmak. Cevat geldiği sevyeden dolayı ameliyathaneye girmişti. Canlı canlı ameliyatı izliyordu.
Busenin vücudunda o kadar mermi vardıki, Hepsini çıkarmak kolay olmuyordu. Doktorların işi çok zordu içerdede büyük mafya babası Cevat Karaosmanoğlu vardı.
" Kızım babam uyan güzelim uyan babasının canı. Doktor kızımı iyi et o beni bu dünyada merhametimin tek temsilcisi onun olmadığı bir dünyada Cevat Karaosmanoğlu'nun merhameti olmaz! "
Busenin yaşam belirtilerini gösteren çizgiler düz olmuştu. Doktor müdahlesi yetersiz kaldı, artık ellerinden gelen bir şey kalmamıştı. Cevat orda yere yıkıldı. Dünyası başına yıkılmıştı. " Buse kızım" diye öyle bir bağırmıştıki buna yürek dayanmazdı.
Orhan içeriye gelip onu ameliyathaneden çıkardı. Ertesi sabahta kızının nahşını kaldırmıştı . Merazlığa gidiyorlardı kızının mezarını kazan adamlardan kürek almıştı. Kızının yatacağı yeri kürekle göz yaşı damla damla akan toprağa kürek sağlamıştı kızının mezarını güzelleştirmeye çalışıyordu.
Eve dönmüşlerdi Cevat odasına girdi oturdu sandalyesine
"Koruyamadım kızım seni beni affet demeki ben hiç güçlü bir baba değilmişim çünkü kızımı koruyamadım kızım." Meral içeriye girer hemen gider ona sarılır. Ona hiçbir şey söylemez çünkü Cevatın ne kadar kötü durumda olduğunu biliyordu.
Cevatın içi intikam ateşiyle doluydu. Kızını öyle canice öldüren baronlardan intikamını alacaktı. Aslında yapmak istediği şey hiç kolay değildi. Çünkü Cevatı yaşatmazlardı. Cevat kızın intikamını almak için dünya ekonomisinin %50 sini ellerinde bulunduran İsveç'te olacak büyük baron toplantısını patlatıp hepsini öldürerek kızının intikamını almak istiyordu . Kendiside bu toplantıya davet edildi çünkü Cevat Karaosmanoğlu orta doğunun en büyük baronuydu. Orta Doğu ekonomisi Cevat Karaosmanoğlunun elindeydi .
Orhanı odasına çağırır. Orhan Cevat'ın onu çağırmasından sonra bütün işine ara verdi onun yanına gitti.
" Orhan kardeşim benimle ölmeye varmısın? " Orhan bu cümleden sonra biraz şaşırmıştı.
"Abi ben seninle yaşadım seninle ölürüm. Bu soruyu sormana gerek yok."
" Kardeşim ben kızıma bunları yapan şerefsizlerin yaşamalarına daha fazla dayanacak ve katlanacak gücüm kalmadı. O bana busenin emanetiydi Buse bu hayataki tek nefesimdi tek yaşama sebebimdi onuda vahşice katletiler. Bunu yapan dünya baronlarını yaşamalarına izin vermeyecem."
" Abi benimde yüreğim dayanamıyor bir planın vardır değil mi? Abi"
" Orhan, İsveç'teki toplantıyı patlatacaz."
" Abi biraz zor olacak bedelini canımızla ödeye biliriz. "
" Kızıma bunları yapanları ,ceheneme göndereyimde yaşamaya hevesli değilim. "
Cevat İsveç'teki bağlantılarını kullanarak toplantı salonunu bomba düzenekleriyle düzenliyor. Kendiside bir bahane uydurup toplantıya katılmıyor. Toplantı saati başlamıştı Cevat orayı özel görüntüleyen kamera sayesinde evinde izliyordu. Orhanla toplantı binasını izliyolar Cevat düğmeye bastığı zaman toplantı binası patlamayla yerle bir oldu. Kızının intikamını almıştı. Bu baronların ölümü dünya ekonomisini salamıştı.
Derin güçler bunun Cevatın yaptığından eminlerdi. Cevat'ın intikamını alacağını biliyorlardıda ama böyle büyük bir işe kalkışacaklarını tahmin etmemişlerdi . Evladını kaybeden baba gözünü bir karartır bir karartır.
Derin güçler Cevat'ı öldüreceklerdi. Cevatın arabasını bomba düzenekleriyle doldurdular. Cevat işe gitmek için Meral'le birlikte evden çıkar. Kapıdan vedalaşırken Arabasının olduğu tarafa gider,biner çalıştırır . Büyük bir patlamayla arabayı patlatırlar.
Patlamayla birlikte Meral yanan arabaya Cevat diye bağırarak koşarak gidiyordu.
Meral tam herşey yoluna girdiğini anladığı zaman hayat ona yine hüzün ve göz yaşı vermişti. Cevatın kaybı onu derinden etkilemişti.
10 yıl sonra
Cevatın ölümünden tam on yıl geçmişti. Meral hala hüzün ve kederli yasını tutuyordu. Hayat onun yüzünün gülmesini hiç istememişti.
Cevatın ölümünden sonra ona kalan mal varlını yarısı Cevatın ailesine kalmıştı. Öbür kalan yarısı ise Merale kalmıştı. Hastane Merale kalmıştı. Durumu yinede iyiydi Cevat ona hayalerini verdi ve gitti. Bu onu çok derinden etkilemişti. Başındaki belalar bir gidiyor bin geliyor.
Oğlu Şahin tepeciye, uyuşturucuya bulaşmıştı. Bunlar yüzünden Meralin elindeki bütün mal varlığı buralara gitmişti. Oğlunu yine düştüğü uyuşturucu bataklığından kurtaramamıştı. En son kaldıkları gecekondunun kapısından Şahin dışarı çıkyordu. Annesi verdiği büyük mücadelesi sonunda işe yaramıştı. Oğlunu o bataklıktan çıkarmıştı ama bataklık bir kere giripte kurtulacağın bir şey değil tam kurtulduğunu zannedersin ama o sana tam kurtulduğun zaman bulaşıyor.
Annesiyle kahvaltı yapıp çıktıktan sonra kapının önünde silahlı saldırıya uğradı. Annesi mutfakta silah sesleri duyunca oğluna bir şey olduğunu hissedip hemen dışarıya koşar. Oğlunu kapının önünde yerde kanlar içinde yattığını görür .
Artık Meral için herşeyin bittiği andı. Meral oğlunun başını dizlerine koyar göz yaşıları içinde ağlar. Oğlunu ve tüm sevdiklerini gömen Meral yaşamak için artık bir sebep bulamamış. Cevatla birlikte gittikleri o gün batımını izleyenen uçurumun olduğu yere gider.
Hiçbir yaşama sebebi olmayan bir kadın olarak kendini uçurumun boşluğundan aşağıya bırakır.
Bataklıkta yürüyen kadın bataklıkta batmıştı.
Son
|
0% |