@yageycalskan
|
2 Yıl Sonra!?
"Miss Su, the operating room is ready, sir" dedi silimiya "Okay Silimiya, you go out, I'm coming" dedim silimiya odadan çıkıp gitti, ayağa kalkıp odadan çıkarak ameliyathane kıyafetlerimi giyerek ameliyatta girdim.
"Doctor, my pulse is dropping" dedi hemşire. "I need urgent blood" dedim "immediately" dedi hemşire ameliyattan çıkarak."scissors" dedim hemşire elime makası verdi "very concentrated on work" dedi bir hemşire diğer arkadaşına."specialist doctor" dedi diğeri "The patient's condition is critical, let's stop talking about it and concentrate on our work" dedim "immediately sir" dedi hemşire.
"Change the serum and pass it to the bowl" dedim ağır yaralıydı bu durumlarda en ufak hata ile hastayı kaybedebilirdik. Dikkat edip konsantre olmam gerekti, yoksa sakat veya felç kalma olasılığı çok yüksekti. Kan gelmiş serumu takmıştık, nabız yavaş yavaş yükseliyordu. Belindeki saplanmış olan taş gibi mezeyi çıkartmış hastayı kurtarmıştık.
Yağ bezesi yüzünden kan çekilmesi olmuştu ama kan bulunduğu için durumu iyiydi, ama ginede yoğum bakımda kalması şartı. Ameliyattan çıkar çıkmaz ailesi yanıma geldi."Allah sizde razı olsun kızım buralara kadar geldik sizin için oğlumu kurtardın sağol, allah ne muradın varsa versin, allah seni sevdiğine kavuştursun" dedi teyze "Sağol teyzeçim ben doktorum işimi yaptım sadeçe" dedim gülümseyerek.
Kadının yanından ayrılıp odada üstümü çıkartarak elimi yıkadım, bu kolay basit bir ameliyattı, diğerlerine göre en basiti buydu. Odama gelerek masamın yanındaki dönen sandalyeye oturup derin nefes alarak verdim, çok yorulmuştum ama bir hayat daha kurtarmıştım.
Siz şimdi diyorsunuzki 2 yılda ne oldu, neler olmadıki hayatım bakış açım her şey çok değişti. 2 yıl önce buraya geldiğimde beni çok sevdiğim bir arkadaşım karşıladı, onun üniversiteden sonra tayini direk buraya atandı, bende onun yanına geldim birlikte ev arkadaşı olduk.
2 yıl boyunca hem hemşireliğe devam ettim hemde doktorluğu okuyup sınavına girdim, gerçekten sonunda başarmıştım 8 yılın hakkını vermiştim, hem hemşire olup hemde doktorluğu okumuştum, kendimle gurur duyuyordum.
2 yıl öncesinden bu yana istanbuldaki herkesle olan bağım kesildi, kimse sorup soruşturmadı, ateş bile oda beni bulamadı. Sahi kaçan peşimden gelme benden uzak dur diyen bendim, pişmanmıyım hayır değilim ateş iyimiydi bilmiyorum ama umarım mutludur.
İyi olsun o mutlu olsun benim gibi mesela, açaba gökçe naptı evlendilerim güney ile peki ya alev ile musa. Çok özlemiştim herkezi her şeyi ama geriye dönemezdim. Yapamazdım herkeze kendimi unutturmuş ve unutmuşken geriye adım atamazdım.
Bu günki son ameliyatımdı önlüğümü indirip askıya asarak çantamı alıp odadan çıktım, hastanedende çıkıp arabama binip eve doğru yol aldım. Umarım ece güzel yemek yapmıştır, bu 2 yılda her şey çok değişmişti mesela ben artık her yemeği yiyemiyordum. Nar mesela en uzak durduğum meyve, elma şeftali birde içli köfte asla sevmem.
Eve gelmiştim arabadan inip eve girdimki burnuma mis gibi kuru fasülye pilav kokusu geldi, ama ben bunu yerim. Gördüğünüz gibi artık tek dostum kuru fasülye pilav, çantamı çeketimi indirip mutfağa giderek eceye arkasından sarıldım.
"Lan kızım sapık mısın sen" dedi ece "Hee sapığım ama bir tek sana" dedim gülerek "Komik kız seni hadi git üstünü başını indir bir duş al hastaneden geldin bende masayı kurayım o zamana kadar" dedi ece "Oh mis ece sağol aşkım çabuk ol" dedim eceyi öperek mutfaktan çıkıp odama gelerek duş alıp giyindim. Gözlerime bir an yatakta olmayan ateşin kazağı çarptı, direk aşağıya inip mutfağa girdim.
"Ece kazak nerde" dedim "Hangi kazak" dedi ece "Ece" dedim uyarır ses tonu ile "Merak etme sana kıyamadım odadaki dolapta, hadi otur yemek hazır" dedi ece bense masaya oturup yemeğimden yemeye başladım."EE nasıl geçti kaç ameliyata girdin" dedi ece "Çok değil 2 tane sadeçe" dedim "Bu gine iyi" dedi ece "Aynen" dedim "Helal kız sana su" dedi ece "Ne konuda aşkım" dedim "Ne bilim onca şeye rağmen londuraya geldin maşallah işinde üst seviyelere çıktın herkez senin gibi olamaz" dedi ece.
"Hayır ece her kız benim gibi olabilir, hem ben ne yaptımki bende senin gibi sıradan bir insanım" dedim ece ise masadaki elimi tutu."Seni çok farklı ve özel bir insansın su" dedi ece bense gülümseyerek yemeğimi yemeye devam ettim.
◇◇
Dün gece ece ile yemek yedikten sonra uyumuştuk, kafamı yastığa koyar koymaz bayılmıştım, gine çok yorulmuştum. Sabah kalkıp duş alarak siyah düz mini dar bir elbise giyerek saçlarımı salıp hafif makyaj yaptım, havalar sıçıktı hemde aşırı sıçaktı. Odadan çıkıp salona geldiğimde ece gine döktürmüştü.
Bu kız beni 2 yılda 50 kilodan 60 kilo yapmıştı, spora gidip recim yapmam gerek. Mutfağa gelip masaya oturdum."Günaydın eçoşum" dedim "Günaydın aşkım" dedi ece "Gine döktürmüşsün bebeğim" dedim "EE elim durmuyor" dedi ece "Aslında senin hemşire değil aşçı olman gerekti" dedim çayımdan içerek."Laga lugaçı su seni" dedi ece gülerek.
~~
Kahvaltı yapıp ece ile evden çıkarak hastaneye geldik, gelir gelmez mesur baş hekimin beni çağırdığını söyledi, bense tamam diyip baş hekim nilsu hanımın odasına çıktım. Allahtan baş hekimimiz türktü. Kapıyı çalıp içeriye girdim,"Beni çağırmışsınız nilsu hanım" dedim "Gel otur su konuşacaklarımız var" dedi nilsu hanım bende masasının karşısına oturdum.
"Buyrun nilsu hanım" dedim "Su biliyorum bunu söylemek çok zor 2 yılını verdiğin hastanen ama tayinin çıktı" dedi nilsu hanım "Nasıl nilsu hanım ben daha geleli 2 yıl oldu" dedim "Biliyorum su ama biliyorsunki hastanede tamirat var yenileniyor o yüzden bir süreliğine hata uzun bir süreliğine çoğu kişiyi başka yerlere tayin ediyoruz" dedi nilsu hanım.
"Ama benim düzenim burda" dedim "Biliyorum ama elimde olan bir durum değil meslek bu su" dedi nilsu hanım."Peki tayinim nereye çıktı" dedim "İstanbul" dedi nilsu hanım."Nasıl nilsu hanım ben zaten ordan buraya geldim" dedim "O yüzden tayinini oraya verdiler ordada bir düzenin olmuş zamanında" dedi nilsu hanım.
"Peki değiştiremez miyim" dedim "Malesef su olmaz bu mümkün değil" dedi nilsu hanım ben geri istanbula Nasıl giderdim, bu tayinin Allah belasını versin."Tam olarak ne zaman gidiyorum" dedim "Tayinin yarın sabah oraya devir edilir sen bu evrakları al bu akşam yola çık" dedi nilsu hanım.
"Bu kadar çabuk yani" dedim "İş bu su" dedi nilsu hanım bense odadan çıkıp ecenin yanına gelip olayları anlattım."Lan ne demek bu, su gitmiçem de" dedi ece "Saçmalama ece tayinim çıktı işimden mi olayım" dedim "Ama ben sensiz naparım" dedi ece bana sarılarak gözleri dolmuştu."Yaaa şşş ağlamak yok kopmakta yok sende gelirsin bende gelirim hem biraz zaman geçsin tayin sürem dolsun ben gine buraya atanırım" dedim.
"İsallah su geceleri tek kalmak sensiz yemek yemek gitmesen" dedi ece "Ece yapma nolur" dedim eceye tekrar sarılarak "Benim artık burda pek bir işim kalmadı sen işine devam et ben eve gidip hazırlanim akşam yoluçuluk var sende gelirsin akşam yemekleri benden" dedim eceyi öperek "Ah su ah beni sensiz bırakıp git sen anca" dedi ece bense tekrar eceye sarılıp ayrılarak hastaneden çıkıp eve geldim.
Salona gelip oturup düşündüm, gerçekten 2 yıl sonra gideçekmisin su, bunu kendine verdiğin sözlere yapacakmısın gitmek istemiyordum. Ama önümde hayatımı adadığım bir meslek vardı, hayat pişman olmak için çok kısaydı, elimde kalan tek varlığımıda kaybedemezdim.
》《
Hazırlanmıştım bavullar hazırdı biletimi çoktan almıştım, şuan ise mutfakta yemek hazırlıyordum. Yemek hazırdı masayı kurup masaya oturarak eceyi bekledim. Sonunda gelmişti cimcime."Ooo döktürmüşsün gine" dedi ece "Senin kadar olmasada yaptım bir şeyler" dedim "Hadi git üstünü indir gel" dedim "Yok sonra indiririm elimi yıkasam yeter, nede olsa kısıtlı zamanımız var" dedi ece elini yıkayarak masaya oturdu bense yemekleri tabağa koydum.
"Yapma böyle ece her gün araşıp konuşuruz ben senden vazgeçmem" dedim "Bende senden" dedi ece elimi tutarak, yemek yemeye başladık."Eline sağlık çok güzel olmuş yemekler, sen otur ben bulaşıkları makinaya dizerim" dedi ece makinaya bulaşıkları dizerek."Ben yokken sakın muz yeme ha" dedim "Merak etme senden başka evde muz yiyen yok" dedi ece sesi boğul gelmişti.
Yanına gidip sarıldım."Ağlama bee inan bana seni her gün arayaçağım" dedim "Sözmü" dedi ece "Söz kız sözü" dedim eceye sarılarak."Saat kaçta kalkıyor uçak" dedi ece "Bir saat sonra" dedim "Az kaldı, offf" dedi ece inan bana bu 2 yılda çok şey kattın bana moral oldun iyi geldin iyiki varsın ece" dedim.
"Helal olsun kız sende iyiki varsın" dedi ece bana sarılarak."EE yolçu yolunda gerek ece hanım" dedim ece ise bana tekrar sarıldı."Odan hala hazır kimseyi koymam her zaman kapım açık sana" dedi ece "Benimde sana açık İstanbula ne zaman gelsen orası senin ikinçi evin" dedim salona gelerek bavulumu alıp ece ile birlikte evden çıktık.
"Her zaman her koşulda beni ara hemen gelirim" dedi ece "Sende ara" dedim "Tamam tamam merak etme" dedi ece bense arabanın arkasına koydum bavulumu. Tekrar eceye sarılıp arabama bindim, araba camının arkasından baktığımda hala ağlıyordu ece. Sonkez camdan eceye baktım."Ecccemm" dedim "Ssuuuyumm" dedi ece bense gaza bastım yılar sonra tekrar İstanbul he su hayatında mutluluklar dilerim.
◇◇
Gözlerimi açtığımda uçak istanbula iniş yapıyordu, boynum tutulmuştu resmen, bir daha asla uçağa binmeyeçektim 3 saatte ölmüştüm. Gece saat 1'di uçaktan inip bavulumu alarak havalimanının park yerine gelir gelmez mavişimle karşılaştım."Ah benim güzel kızım seni çok özledim aşkım" dedim arabamın yanına gelip arabama sarılmıştım, 2 sene olmuştu ama o hala burdaydı.
Arabamın bağaçını açıp bavulumu koyarak şöför koltuğuna bindim."Oh be dünya varmış" dedim anahtarı kontağa koyup çalıştırdım, çok şükür çalışıyordu. Şimdi ben nereye mi gideçektim tabiki eski evime gökçe ile bana ait olan eve. Evin tapusu bana ait olduğu için gökçe evden çıksa bile satılamaz kiraya verilemez.
Park halinden çıkıp evime doğru yol aldım, gece gece gine trafik doluydu uykum var eve gitmem gerek. Kırmızı ışıkta durmamla arkadan bir arabanın bana çarpması ile öne gidip geri geldim, kafamı direksiyona koyup resmen ağladım."Ya daha yeni geldim daha yeni adım attım istanbula" arabadan inip arka tampona baktım.
"Ya görme engeliniz falan mı var daha yeni istanbula ayak bastım dakka bir gol bir ya" dedim o sırada bana çarpan kişi arabasından inerek tam konuşaçakken ona bakmam ile susmuştu."Ateş sevgilim hadi bak çınar durmuyor aşkım" dedi arabadaki kadın."EE sorun yok ben arabayı halederim iyi günler" dedim hala gözleri üstümdeydi bense ona bakmadan arabama binip eve doğru yol aldım.
Kafamda bin tane soru vardı, biliyordum böyle oluçağını biliyordum içimde bir his vardı. Sen bunları bile bile gittin su sen bunları bile bile terk ettin onu, şimdi üzülmek ağlamak senin hakkın değildi. Eve gelip arabayı park ederek bavulumuda alıp evin anahtarı ile kapıyı açtım, gökçe kilidi değiştirmemişti. İçerisi karanlıktı bavulu kapının yanına koyup, kapıyı örterek ışıkları açtım.
"AHHHHĞĞĞĞ" dedi musa "AAAĞĞĞĞĞG" salak o bağırınca bende korkudan bağırmıştım."Salak mısın olum sussana millet ayağa kalktı" dedim "Lan sen salak mısın gece gece ev basıyorsun" dedi musa "Salak burası benim evim ya hani" dedim "Bir dakika ya sen susun" dedi musa "Yok ben yan komşu alizade ablayım" dedim musa ise yanıma gelerek bana sarıldı, birine sarılmaya ihtiyaçım vardı.
"Lan sen nereye gittin neden gittin mal bizi seni çok merak etik eşek" dedi musa "Bunları şimdi konuşmayalım ben çok yoruldum bir duş alıp uzansam sonra konuşsak" dedim "Su her şey normal mi sençe" dedi musa "Değil biliyorum ama lütfen biraz uyusam sonra konuşuruz" dedim "İyi tamam odan hala duruyor git uyu dinlen ben bavulu getiririm" dedi musa bense tamam diyip odama girdim musa ise bavulumu getirip odadan çıktı.
Odadaki yatağıma oturdum, her şey hala aynı yerli yerindeydi. Hiç bir şeye kimse dokunmamıştı, sadeçe yatak örtüsü değişmişti, hava sıçak olduğu için odadaki balkon kapısını açıp hava alsın istedim. Dolabımda hala kıyafetlerim duruyordu, dolaptan gecelik kısa bir şeyler alıp yatağın üstüne koyarak banyoya girdim.
Banyodaki bakım kremlerim bile hala duruyordu, her şey yerli yerindeydi. Güzelçe duş alıp giyindikten sonra yatağa yatıp uzandım güzel bir uyku çekmenin tam zamanıydı. Hiç bir şey düşünmeden gözlerimi yumdum sabaha güzel bir şekilde uyanmak için.
◇◇
Gözlerimi açtığımda sabah olmuştu, saat sabah 07.30'du yataktan kalkıp odadan çıktığımda musa salonda oturuyordu."Günaydın" dedim "Günaydın kuzen" dedi musa "İnsan bir kahvaltı hazırla, kuzenin daha yeni geldi aşk olsun musa" dedim "Vallaha en son hazırladığımda biliyorsunki evi yaktım o yüzden hiç gerek yok böyle şeylere" dedi musa.
"Aynen miliyattan önçe hazırladığın kahvaltı ve döktüğü çay sevgili kuzenim" dedim "Kız sen gidip yoksa bilim mi okudun ne bu çok bilmişlik" dedi musa bense musanın yanına oturdum."Sen bana kızgınmısın" dedim "Yoo onu kim söyledi" dedi musa "Yalançı ben anlarım birde yüzüme bakmıyor, gitmem gerekti musa bunu bile yeter" dedim.
"Gitmen gerek olabilir ama bizede haber verebilirdin merak ettik seni, bir mektup yazıp gitmek bu kadar kolay yani" dedi musa "Bilmediğin şeyler var ve bilmeni gerektiren bir şey yok o yüzden sadeçe özür dilerim" dedim "Dileme özür falan su af edileçek bir şey yapmadın af edilmeyecek bir şey yaptın" dedi musa.
"Peki beni af etme haklısında ama suratta asma" dedim "Olmaz bu surat sana karşı hep böyle" dedi musa telefonda hem başkası ile mesajlaşıyor, hemde benimle konuşuyordu."Bir dakika ya sen hem beni hem telefondakini nasıl idare edebiliyorsun" dedim "Yoo telefonda kimse yok" dedi musa "Yalançı ver o telefonu çabuk bana" dedim musanın üstüne çökerek telefonu almak istedim, ama izin vermedi.
"Bak musa vallaha kahvaltıda omlet yapmam ver dedim sana" dedim ama musa gine vermedi."Bak su gine başlama" dedi musa "Lan kim dedim o yoksa sevgilin mi" dedim hala telefonu almak için musanın altında olan elini bulmaya çalışıyordum."Lan salak ne sevgilisi ben bekarım" dedi musa "He he bende yedim" dedim tam o sırada eve biri girdi, bu kişi gökçeydi kafamı kaldırıp gökçeye bakmam ile gökçe ufak çaplı bir şok geçirdi.
☆☆☆ ☆☆☆ ☆☆☆
"Suyun yeni hayatı, Ateşle suyun karşılaşması"
Bölüm nasildu
"Hadi iyi okumalar bebeklerim"
|
0% |