MERHABAA<<33

NABERR??

BÖLÜME GEÇELİM Mİ?? GEÇELİM GEÇELİM=)

Sırtımı sıraya çarptığımda canım yanmış olsa da Derya'ya bakıp sırıttım ve ona doğru bir adım attım. Derya da benim canımın yanmış olduğunu göremediği için daha çok sinirlenmiş olmalı ki üzerime yürüdü. Hiç kıpırdamadım.

"Sana haddini bildiricem Asya Hayatın boyunca unutamıycaksın bu anı" dediğinde bana vurmak için elini kaldırdığında elini havada kapıp ters çevirdim. Elini çevirmemle birlikte bana sırtını dönmüş bir şekilde sert bir nefes çekti. Kulağına eğildim."Eskiden olduğu gibimi bana haddimi bildirceksin" dediğimde daha çok sinirlendi. Eskiden de sürekli kavga ederdik ve genelde dayak yiyeceğini anladığında anlar ve bağırmaya başlardı.Sonra ya benim ailemden birileri ya da onun ailesinden birileri bizi ayırırdı ve ben her seferinde onu dövemediğim için isyan ederdim.Tabi aynı şey Alper için de geçerliydi.

Derya elimden kurtulmaya çalışırken kolumdan birinin tutup çekmesiyle amacına ulaşmıştı. Beni tutana dönüp baktığımda Alper'in kaşlarını çatarak bana baktığını gördüm. "Ne o kuzen, yoksa sendemi eski günleri özledin?" dediğimde dişlerinin arasından konuştu."Asya düzgün dur yoksa küçükken yapamadığım herşeyi şu an sana yaparım" dedi. Kahkaha attım.Sanki bilerek dayak yemiş gibi konuşması yokmu...

"Durmak istemiyorumdur belki" dediğimde kolumu daha fazla sıktı.Evet şu an gerçekten canım yanıyor.Güçlenmiş mi ne?

Kaşlarımı çatıp ona baktığım esnada arkadan bir ses "Hey! Sarı Kafa " diye bağırdı. Sesin gelmesiyle oraya döndüğümüzde bir çocuğun bize doğru yavaş yavaş sırıtarak geldiğini gördük." Gerçekten bir kıza vuracağına inanmıyorum. Boşunamı dövdüm ben seni adam yerine koyup."dediğinde Alpere kısa bir bakış attım. Yüz ifadesinin komikliğinden kendimi alamayıp güldüğümde Alper beni tuttuğu kolumdan çocuğa doğru itti.Çocuk belimden yakaladığında bana bakıp göz kırptı. Çocuğu süzdüğümde gerçekten yakışıklı olduğunu gördüm. Siyah saçları, ela gözleri, keskin bir çene hattı vardı ve uzun boyluydu. Bol bir tişort giymesine rağmen kasları belli oluyordu.

" O kız senin bildiklerinden değildir Batu." dediğinde. Adının Batu olduğunu öğrendiğim çocuk elini belimden çekip.Beni baştan aşağı süzdü ve sırıtıp Alper'e döndü."Bildiklerimden olmadığı belli. Sen nerden biliyorsun peki nasıl bir kız olduğunu?" dediğinde Alper gözlerini Batu'nun gözlerine dikip "Kuzenim çünkü aptal!" diye bağırıdı. Batu'nun gözleri tekrar beni bulduğunda Alper'e göz devirmekle meşguldüm.

Batu'nun gözleri tekrar Alper'i bulduğunda " Kuzenin olması ona vurabileceğin anlamınamı geliyor Sarı. Sana vuran ellerime acıyorum şu an! " dedi ve ellerine bakıp ağlar bir yüz ifadesi takındı. "Batu inan şu an arkandaki kız seni iki dakika olmadan yere serer ve inan o gün abim senden bilerek dayak yedi." dedi Derya. Onun söyledikleriyle Batuyla birbirimize bakıp gülmeye başladık.

Kaç dakikadır gülüyoruz bilmiyorum ama karnım acımaya başlamıştı. Tam sakinlestiğimiz esnada Alper ve Deryanın bize attığı bakışlara bakıp tekrar gülmeye başlıyorduk. Batu biraz sakinleşmiş olmalı ki bir masaya bakıp konuştu "Duydunuz mu? Bilerek dayak yemiş bizim Sarı Kafa" dediğinde baktığı masaya baktığımda gülüşüm yüzümde dondu. Ne yani Batu Toprak denilen çocuğun arkadaşımıydı?Neden bana yardım etmişti?!

Batu yüzünde büyük bir gülümsemeyle bana baktığında onun da gülmekten karnı acıyor olmalı ki karnını tutyordu."Asya bırak şu Sarı Kafa ve Bonus'u da seni bizimkilerle tanıştırıyım dediğinde bu sefer Gülen alper olmuştu. "Asya'nın kim olduğunu bilmiyor olamazın değilmi?" dedi. Batu ise anlamayan bakışlarla ona döndü. " Asya Atlas'ın ikizi aptal ve sen hala bu kızı koruyorsun" diye devam ettiğinde Batu hızla bakışlarını bana çevirdi. "Benzemeyen ikiz mi olur Sarı Kafa yeme bizi." dedi bu sefer ben atladım. "Çift yumurta ikiziyiz biz yani benzemememiz normal" dedim. Sonra aklıma Damlanın söyledikleri geldiğinde kafamı Damlaya çevirip hani beni tanıyorlardı gibi bir bakış attığında Damla omuz silkti. Demekki her duyduğuna inanmaması gerekiyordu.

"Cidden o eziğin ikizi olamazsın"dediğinde sinirle kafamı Batu'ya çevirip üzerine yürüdum."Bir daha kardeşim hakkında doğru konuş." diye bağırdığımda Batu ellerini teslim oluyor gibi yukarı kaldırıp "Sakin ol şampiyon " dedi alayla. Bu çocuk gerçekten sinir bozucu olmaya başlamıştı.

Batu'dan gözlerimi ayırıp bakışlarımı Toprak'dan tarafa çevirdiğimde bacaklarını masaya uzatmış bizi izliyordu. Oldukça rahat görüntüsü sinirlerimi bozsa da ona bulaşmak istemedim. " Eee Batucuk şimdi o kızı koruyacak mısın? " dedi Alper keyifli bir sesle. Batu bana yukarıdan bir bakış atıp Alper'e döndü ve omuz silkip masasına yöneldi. O arkasını döner dönmez, Alper hızla yanıma gelip kolumu tuttu ve kendine çevirdi."Şimdi seni benden kim koruyacak kuzen?" dediğinde o iğrenç yüzüne çoktan yumruğu atmıştım.Evet babama kendimi zorla gönderttiğim boks kurslarının faydaları.

Alper acıyla inleyerek geri çekildiğinde Batudan bir ses yükseldi "Hadi ama bunu kaçırdığıma inanmıyorum!" ve ona bir cevap yine Batu'nun yanından geldi "Ben gördüm salak çatla" dedi arkadaki ses. "Asya hadi benim için bir tane daha at şu yumruğu" ve yine bu ses Batudan gelmişti. Ben ise onlara dönmeden önumde burnu kanayan Alper'e bakıyordum."Kimsenin korumasına ihtiyacım mı var sence ?" dediğimde Alper üzerime yürüyüp yüzüme yumruk atmaya çalıştı. Evet sadece çalıştı çunku o yüzüme odaklandığında eğilip karnına kroşeyi geçirdim ve Alper yine acılar içinde... Doğrulup Alperin üzerine yürüdüğüm sırada ortamda büyük bir sessizliğin oluştuğunu farkedip etrafa baktım. Herkesin merdiven tarafına baktığını gördüm. Bende kafamı o yöne döğru çevirdiğimde karşimda kırklı yaşlarda, o yaşa göre oldukça sık koyu kahve saçları olan biraz kısa ve fit vucutlu bir adam ve yanında ilk geldiğimde bize yardImcı olan müdür yardımcısı vardı.Adamı incelerken onda bana tanıdık gelen birşeyler sezdim.

" Asya gelir gelmez kavgaya karıştığına inanamıyorum!" dedi kısa boylu ,gözlüklü ve mavi takım elbiseli müdür yardımcısı. Hadi ama daha yeni başlamıştım. Yüzümü buruşturup adını dahi hatırlamadığım kısa adama baktım. Adam ise bana hiç bakmadan Alper'in yanına gidip kanayan burnuna peçete koydu.Ben onları izlerken merdivenlerdeki uzun boylu adamın yanıma gelip bana el uzatmasıyla bakışlarımı ona çevirdim."Merhaba" dedi oldukça tok bir ses tonuyla. "Ben okul müdürü Cahit Avcı aynı zamanda bu okulun sahibiyim ve seni odamda ağırlamaktan onur duyarım küçük hanım" dediğinde elimi uzatıp elini sıktım. Gökte ararken yerde buldum adamı şansa bak..

HER GÜZEL ŞEYİN BİR SONU VARDIR DEMİŞLER VE BİZDE GELDİK BÖLÜM SONUNAA..

EVET SİZCE NASIL BİR BÖLÜMDÜ??

BATU'yu SEVDİNİZMİİ??

VE DİĞER KARAKTERLERİİİ???

AY ÇOK MERAK EDİYORUMM..

DİĞER BÖLÜMDE GÖRÜŞÜRÜZZZZ SEVİLİYORSUNUZZZ<<<3333