@yagmuss
|
Karşımdaki kürsüde eminim ki işinde en başarılı avukat vardı. Ve hakim bölgesinde bahsedilen o adam vardı. Hakim konuşmaya başladığında pek umursamadım çünkü ekinden bir kaç bir şey istedim getirmiş olduğunu sayıyordum çünkü getirmeseydi onu öldürürdüm. "Buyrun avukat hanım savunmanızı yapın" "Öncelikle bir genç kızın hayatına hunharca son veren ve göz altındada itiraf eden bu genci kınıyorum kendisi gencecik bir kızcağızı kıyma makinesinde hunharca öldürürken ne hissetmiş bunu öğrenmek istiyorum kusura bakmayın ama bunu savunan avukatıda kınıyorum" diyerek cümlemi bitirdim bu daha hiç bir şeydi. "Sayın avukat hanım üslubunuza dikkat edin ayrıca kanıtınız var mı peki müvekkilimin psikolojisini düşündünüz mü" "Sayın avukat öncelikle üslubum burada tartışılacak son şey bir kız diyorum kadın demiyorum çocuk çünkü o kıyma makinesi diyorum silah demiyorum acı diyorum anlamıyor musun kanıtımda var ayrıca psikolojisi bozuksa gittiği akıl ve ruh sağlığı hastanesinden neden kaçtı" Dedim sinirle. Aptal herife bak ya pişkin pezevenk. Adamı konuşmaya izin vermeden içeri ekin daldı. "Sayın hakim ekin komiser ben sayın sedef avukatın kanıtlarını getirdim" dedi ve flaş belleği oradaki gardiyana verdi. Hakim flaşı bağladığında gözaltında itiraf ettiği görüntüler ve genç kızın en son bu aptalla görüştüğü vardı. 20 dakika kadar düşündü durdu. "Karar verildi, duruşmanın bir sonraki yıla ertelenmesine ve bu zaman kavramında suçlunun serbest-" "Hoop hoop bir saniye ben size her kanıtı verdim kızı öldürdüğünüde itiraf etti ne diye atlıyorsunuz he sayın hakim ah pardon suçlunun amcası" dedim sinirimi püskürterek. "Sayın avukat saygını koru neye ne yapacağıma ben karar veririm" "O zaman bende sizi şuanda şikayet ediyorum" dedim ve bir şey söylemesini bekledim. "Sayın avukat saçmalıyorsun" "Gerekli kanuni kararı veriyor musunuz yoksa bir cumhuriyet savcısına meydan mı okuyorsunuz" Hakimin kaşlarının çatılması yüzümdeki gülümsemeyi artırdı. "TCK ***** maddesine göre suçlu Kenan beyi 21 yıl 6 ay hapis mahkumu olmasına karar kılındı" dedi ve tokmağını vurdu. Gururla izleyen ateşe öpücük atıp kendimi dışarı attım. Mahkeme salonundan çıkar çıkmaz genç kızın ailesini gördüm. "Ne oldu yavrum başardın mı" dedi ayşe hanım. "Tabi ki başardım gencecik bir kızın kanını yerde koyacak kadar adı değilim herhalde" dedim gülmseyerek. Bana sarılan genç kızın küçük erkek kardeşine baktım. "Ablamı görebileceğim demi güzel abla" Suratına hafif bir tebessümle baktım. "Ah tatlım bir gün görebileceksin emin ol sadece bekle tamammı?" "Tamam güzel abla" demesiyle yanağından makas aldım ayşe hanımın sırtını sıvazlayarak odama gittim. İçerde beni bekleyen bir çift ela gözle karşılaştım. Cübbemi koltuğa bırakıp çantamıda üstüne koydum. Saçlarını karıştırıp yüzüne sevimli bir ifade ile baktım. "Sen neydin öyle hızır gibi 1 saatte hallettim valla" dedi komutan. (Boşuna topuklu fırtına dememişler) "Yani pek uğraşmadım sadece sinirine yediremedim" Dediğimde anlıma dudaklarını bastırdı. "Harikaydın savurdun geçtin" demesiyle gülümsemem büyüdü. "Pekii o zaman neyle kutluyoruz" "Sana yemek yapayım gel akşam bize savcı" dediğinde şaşırdım. "vaay sende de ne hünerler varmış" Dediğimde çapkınca gülümsedi. "Daha çok var bir gün göstereyim" demesiyle kıpkırmızı olmam bir oldu şaka yapıyorum tabi ki aptalca bir cümle için utanacak mıyım TÜRK utanmaz unutma. "Her neyse gidelim o zaman" dedim usulca. Kapıyı açtığımda karşımda genç kızın abisi vardı. "Teşekkür için geldim" dedi ve izinsizce içeri girdi. Ateşi görünce kaşlarını kaldırıp onu işaret etti. "Yalnız olsak daha iyi olur savcı" demesiyle ateşe baktım. "Geliyorum 10 dakikaya" dedim ve onu gönderdim. "Teşekküre gerek yok bu benim mesleğim" dedim. "Benim söyleyecek başka şeylerimde var ama" "Dinliyorum" dedim. "Yemek yiyelim beraber akşam" dedi. "Ne bu çıkma teklifi falan mı" dedi. "Siz bayanlar ne dersiniz bilemem" Sokucam sana şimdi bayanı. "Bayan derken biz diyor muyuz size erkekliğinden gram faydalanamamış pezevenk desek nasıl olur bence çok iyi" dememle odadan dışarı adımladı. Odamdan çıkıp ateşin yanına doğru gittim. Arabaya yaslanmış gözlüğünüde takmış öylece duruyordu. "Hayırdur kaptan Karadenuz'da gemulerin mi battı da ne bu hüzün" dedim şiveli bir şekilde. "Ne istiyormuş kimmiş" "Sevgilim" "Ne delirdin mi kızım sen" " Ha Şakadur komutanum teslim olayrum" dedim ellerimi havaya kaldırarak. "Ciddi bir şey sorduk şurda kimmiş" dedi harbi ciddiyken. "Ya genç kızın abisi çıkma teklifi etti bende reddettim bu kadar" "Hala dalga geçiyorsun ya pes " "Vay anasını ya doğruyu söylesek dert yalan söylesek dert ha yokmudur bunun bir ortası" "Ciddi misin yoksa gidip adamı vurayımmı" "Manyak mısın sen niye adamı vuruyorsun c azibemden etkilenmiş ne diyim yani" dedim sırıtarak. "Sedef!" "Efendim şekerim" dedim masumca. "Geç arabaya konuşacağız" dedi sinirli bir ses tonuyla. Arabaya bindiğimde bastı gaza. Hız sınırını aştığında "Fazla hızlısın komutan yavaş gel" desemde takmadı. "Pardon ama neyin tribi bu " "Trip atmıyorum sedef!"dedi bağırarak "Çek sağa" dediğimde "neden" dedi. "Çek" dedim ve arabanının hızı düştü. Araba tamamen durduğunda arabadan inip camdan "Birincisi benimle adam gibi konuşacaksın o sesini yükseltmeyeceksin ikincisi peşimden gelme sakın" dedim ve taksi görmemle durdurdum. Adama yolu tarif edip camı açtım. Soğuk esen rüzgar tenime çarpıyordu huzur vericiydi. 🫀🫀🫀🫀🫀🫀🫀🫀🫀🫀🫀🫀🫀🫀
|
0% |