Eşyalarımı eve yerleştirdim ve ellerimi yıkamak için banyoya gittim.

Musluğu açmayı denedim fakat su yoktu. Emlakçıyı arayıp sordum 2 gün suyun yoktu.

Markete gitmem gerekiyordu çok işim vardı.

Hemen odama doğru gittim.

Kalın hırkamı üstümden çıkardım.

Onun yerine siyah bir büstiyer giydim.

Gri ceketimi geçirdim.

Siyah kumaş pantolon altına siyah kısa botlarımı giyip hemen kapıya doğru ilerledim. Kapıdan çıkıp ilerliyordum ki güçlü bir el bileğimi kavradı. Arkamı döndüm kim olduğunu görmek için bileğimi tutan el canımı yakıyordu ve ben bunun hesabını sorardım.

"Buyrun beyefendi" dedim gri eşofmanlı lacivert tişörtlü koca cüssesiyle bana bakan adama.

Bir yandan bileğimi kurtarmaya çalıştım.

"Yeni taşınan bayan sen misin"

Dedi koca adam.

"O bayan lafını ağzına sokmadan önce şu elini bir çek bakalım"

Adam bu tavrıma şaşırmış olacakki elini çekti.

Onaylar ve alaylı bir şekilde kafa salladım.

Yoluma devam ettim.

Adama bak ya terbiyesiz bayan dedi ben onu ağzına tıkardım ama neyse.

Markete vardığımda bir sepet aldım.

Süt ekmek tavuk kahvaltılık çay şeker un yumurta derken ben baya bir alışveriş yapmıştım.

Kasadan geçirip evime doğru gittim.

Kapıyı açarken arkamdaki ses ile o tarafa döndüm.

"Savcı"

"Ne var"

"Çok asisin savcı"

"Mesleğimi nereden biliyorsun?"

"Emlakçı sağolsun her şeyini döktü ortaya"

Alaylı bir şekilde gülümsedim. Ve adama baya bir yaklaştım.

"Bu kadar beni merak ettiğini bilseydim geçirirdim bir tekme anlardın kim olduğumu ha ne dersin?" Dedim göz kırpıp evime girdim.

Eminim arkamdan aptal gibi bakıyordur.

Eve girip malzemeleri dolaba yerleştirdim. Suyum olmadığı için suda almıştım.

Tavuklu soslu makarnam için suyu tencereye koyup makarnaları içine attım.

Kendime minik bir sofra kurup makarnamı yaptım.

Hemen üzerimi değiştirmeye gittim.

Üstüme dantelli bir büstiyer altına siyah bir şort giyip saçımı dağınık topuz yaptım.

O sırada kapı çaldı.

Kapıyı açtığımda karşımda uzun gülüşen 9 adam vardı.

"Ordu toplayıp gelseydiniz kimsiniz siz"

Dedim sakince.

"Yenge biz ateş abimin-

Kafasına yanında sertçe vurmuştu.

"Yenge ne oğlum ateş komutanım seni gebertecek"

"Noluyo artık açıklayın"

"Yenge ay savcı hanım şey biz şeker heh şeker istiyorduk bir bardak şeker lütfen" dedi kızıl uzun adam.

Sabır çektim ve

"Tamamda bir kişi niye gelmediniz manyak mısınız be siz"

Deyip mutfağa gittim.

Evimi gözetliyorlardı.

"Evimi gözetleyen gözünüzü oyarım" dedim bağırarak.

"Nasıl gördün be yenge " dedi kızıl ağır ses tonlu adam.

Sabır dileyerek bir bardak şekeri götürdüm.

"Alın ve lütfen defolun" dedim kibarca.

"Sağol yenge kek yapcazda sanada getiririz" dediler 3 kişi.

"Bana bak bir daha ağzından yenge kelimesi çıkarsa o zaman bozuşuruz duydun mu beni?!"

Dedim işaret parmağımı sallayarak. Kapıyı yüzlerine kapadım.

Manyak bunlar harbi manyaklar.

Kendim ičin hazırladığım sıçrama gidip yemeğimi yedim.

Bulaşıkları makinaya dizip mısır patlattım ve cips koydum tam koltuğumu oturacakken kapı çaldı.

"Hay sikeyim böyle işi" dedim yüksek sesle.

Kapıyı açtım yine o manyak ordu ama bu sefer o ateş mi neyse oda vardı.

Allah'tan sabır diledim ve

"Ne var yine "

Dedim.

Ateş masumca

"Çok kibarsın komşu sana çay içmeye geldik"

"Hoşgeldiniz askeri ordular geçin lanet olsun geçin " dedim sakince.

"Salonda oturun üzerimi değiştirip gelicem biriniz kıpırdamasın okey?" Dedim.

Hepsi kafa salladı.

"Güzel"

Dedim odama gittim.

Sadece üzerime bir kolu açık bir kolu kapalı siyah kısa crop giydim.

Saçımı açtım ve yanlarına gittim.

Film izliyorlardı.

Tekli koltuğuma oturdum.

Kumandoyu alıp The Walking Deadı açtım.

Ateş kumandayı elimden çekip televizyonu kapattı.

"Napıyorsun ya açsana"

Dedim

"Sohbet et biraz"

"Yenge kendini tanıt" dedi kumral çocuk.

Ardından elleriyle ağzını kapattı.

"Ne dedin sen " dedi ateş.

"Bir şey demedim komutanım sustum" dedi .

" Tanıt kendini savcı" dedi ateş.

"Sedef ben 26 yaşındayım bilirsiniz savcıyım karadenizliyim"

"Sıra sizde tanıtın kendiniz" dedim.

İlk baştan kumral çocuk.

"Emir ben 25 yaşındayım istanbulluyum keskin nişancıyım"

Yanındaki esmer adam

"Diyar ben 27 yaşındayım timin sağlık görevlisiyim"

Ateş konuştu

"Ateş ben 27 yaşındayım bu timdendim"

"Artık değil misin" dedim.

"Bir şerefsiz yüzünden hayır mahkeme kararı buydu "

Hepsi bana umutla bakıyordu savcı olduğumdan onu kurtarabileceğimi sanıyorlardı yapar mıydım yapardım.

"Yengeee" dedi e yi uzatarak.

"Tamam tamam anlaşıldı şimdi olay nedir anlatın düşünürüz"

Başladı ateş anlatmaya.

"Benim bir düşmanım var adı Deniz komplo hazırlamışlar bana tim 11 kişiydi bir kişiyi öldürdüler ve kanıtları kaybettiler silahın üzerine beni bayıltıp parmak izini bıraktılar timdeki hüsonun üzerinede mahkemede ne kadar söylesemde avukat kurtaramadı meslekten dolayı içeri girmedim fakat yarın mahkemem var girer miyim bilemem"

Dikkatlice dinledim olayı.

Tahminimce adam kanıtları tamamen kaybetmiş olamazdı.

"Adamın ortağı arkdaşı falan var mı"

"Var ortağı var sağ kolu gibi sürekli götünde her şeyi bilirde napacaksın"

"Mahkemen kaçta"

"16:20"

"Okey bana dosyalarını getir"

Ateş kalkıp dosyaları getirdi.

"Ben bunları inceliyorum ve sende şu avukatın numarasını telefonuma giriyorsun" dedim.

Aklımda bir şeyler vardı bu avukat bu adamın suç ortağı olabilirdi.

O numarayı girerken ben dosyayı inceledim.

Dosyada sadece bir tane olay yeri raporu ve fotoğrafı vardı.

"Olay yeri incelemesini tekrardan yaptıracağım topraklara kadar inceletmek lazım ayak izi olabilir anlaşılan bir ormanda öldürülmüş adam ağaçta dahi bir parmak izi illaki vardır"

"Öyle diyorsan öyledir savcı aklındaki planı dök bakalım"

"Kızıl çocuk adın neydi"

"Emir"

"Bana bak şimdi can kulağıyla dinle beni kızıl yarın bu sağ kolu mu ne boksa onu adliyenin önüne getir bana nasıl getireceğim falan deme getir diyorsam getir" dedim.

"Ama sedef-

"Kes ve dediğimi yap yarın saat 9:30 da orada olacak anladın mı" dedim.

"Anladım anladım"

Sinsice gülümsedim.

"Komutan sende yarın benle sabah 8 de adliyeye geliyorsun"

"Tamam " dedi sadece.

"Şimdi gidebilirsiniz yeterince oturdunuz yarın çok işiniz var"

"Kovdu bizi vay anasını ya"

Dedi kumral.

"Siktir git mi demeliydim kumral"

Kaşlarımı çatarak kapıyı gösterdim.

Onları gönderip hemen yatağa bıraktım kendimi.

Sabahın ilk ışıklarıyla gözlerimi açtım ve hem rutin işleri halletim.

Üzerimi değiştirdim.

Ve hemen makyajımı yapıp saçlarımı açık bıraktım.

Victoria secret parfümümü boyun girintime sıktım.

Ve bileklerime sıktım.

Sonra kapıya doğru ilerleyip kapıyı açtım.

Karşımde tüm asaletiyle ateş duruyordu.

O beni ben onu süzme işlemini bitirdikten sonra yola çıktık.

Adliye dibimizde olduğu için yürüyerek gittik kumralda oradaydı.

Yanında uzun yakışıklıbir adam vardı.

Bizi fark etmemeleri için ateşe gitmesi gerektiğini söyledim.

Kumralın yanına doğru gittiğimde adam beni süzdü.

Alt dudağı yukarı kıvrıldı.

Resmen dibi düştü.

"Selam kumral" dedim kumrala.

"Selam sedef" dedi oda.

"Merhaba sizede" dedim sahte gülümsemeyle adama.

Adamla yaklaşık 2 saattir sohbet ediyorduk.

Baya çapkın bir adam gibiydi.

"Evimde devam etmeye ne dersin bu güzel sohbete"

Bingo .

Tebessüm ederek.

"Olur" dedim.

Adam elini uzattı ve elini tutarak kalktım.

Sonrasında elini bırakıp arabasına doğru gittim.

Kocaman bir eve geldiğimizde hiç şaşırmadım ama bir tık şok oldum.

Eve girdiğimizde adam tüm hizmetlileri kovdu.

"Yukarı çıkalım" dedi çapkınca.

"Ben mutfaktan i""ki alıp geleyim sende hazırlan" dedim.

Adamın gittiğinden emin olduğumda eldiven taktım bir şişe uyku hapını i"kiye döktüm.

Hemen adamın yanına gittim. Adam yatağa oturmuş beni bekliyordu.

"İçelim sonra" dedim cilve yaparak.

Adam tekte şişeyi bitirdi.

"Bi lavaboya gireyim geliyorum" dedim gülümseyerek.

Hemen lavaboya girip kapıyı örttüm.

20 dakika kadar lavaboda el mecbur kaldım.

Artık dayanamayarak çıktım.

Adam sızmıştı.

Tüm çekmeceleri karıştırmaya başladım.

Başka odalara girmeye başladım ama yoktu.

Tek bir oda kalmıştı ona yorgun argın girdim.

Odada sadece 1 kasa vardı ve kilitliydi.

"kahretsin ya " dedim sessizce.

Hemen adamın yanına gidip ceplerini karıştırdım 2 anahtar vardı ikisinide aldım.

Hemen kasaya gidip anahtarları denedim doğru anahtarı bulmuştum.

Aradığım dosyalar buradaydı.

Hemen alıp dikkatimi çeken kamera odasına gittim ve görüntüleri sildim.

Parmak izim olabilecek her şeyi tek tek bezle sildim.

Ardından evden çıktım.

"Oh be" dedim kendimce.

.........

ARKADAŞLAR SEVGİLİ OKURLAR YAZARLAR ÜLKEMİZDE OLAN KADIN CİNAYETLERİ BENİM KANIMI DONDURUYOR EMİNİM Kİ SİZİNDE AYNI ŞEKİLDE. LÜTFEN İNSTAGRAM FACEBOOK TİKTOK YOUTUBE PLATFORMLARINDA İÇERİK ÜRETEN VEYA KULLANAN VAR İSE PAYLAŞALIM EYLÜL AYINDA BAKIN SADECE 1 AY İÇERSİNDE 32 KADIN KATLEDİLDİ.

​​​​​BUNA LÜTFEN DUR DİYELİM YAYALIM. #KadınVeÇocuklarıKatletmektenVazgeç