SEVGİLİ PRENSESİM HİÇ Mİ KORKMUYORSUN KARANLIKTAN....

Sabahın 6 sında uyanmıştım. Ben genelde erken uyanırdım. Kendime yoğun bir kahve yaptım ve kana kana içtim.

Ardından kısa dar siyah yırtmaçlı eteğimi giydim. Üstüne siyah bir dar bluz giyindim. Lacivert kabanımıda geçirdiğimde saçlarımla uğraşmaya başladım. At kuyruğu yapıp küpelerimi taktım. Hafif makyajla hazırdım.

Evden çıkıp adliyeye doğru ilerledim.

Kapıda duru ve komutanı sarılır bir biçimde gördüm.

Beni görünce ikiside irkildi.

Tam yanlarından geçerken bir kol bileğimi kavradı.

Dönüp kim olduğuna baktım.

Duruydu.

"Buyrun sayın doktor "

"Sizli bizli olduk yani sedef"

"Eğer önemli bir şey yoksa bileğimi bırakın sayın doktor aksi takdirde kırmak zorunda kalacağım"

"Sedef çıkar komutanın babasını adam boşa yatıyor"

Kahkaha attım.

"Lan siz biriniz DOKTOR DİĞERİNİZ ASKER siz bile vatan için şu topraklar için adaleti savunmuyorsanız insanlıktan beklemek çok saçma ha sana gelirsek komutan seni gördüğüm güne lanet olsun" deyip odama gittim.

"BİR İNSAN BU KADAR ADİ BU KADAR ŞEREFSİZ OLAMAZ YA" diye bağırıyordum odamda kendi kendime.

Kapı çaldı o sırada.

"Gel" dedim sakince.

Ekin içeri girdi.

"İyi misin sayın savcım"

"Değilim" dedim gözlerim dolu fakat boynum dik bir şekilde.

"Duydum olanları duru mu neyse onun suçu ateş kaç kere boşver yapma etme duru dedi ama dinlemedi duru" dedi.

"Durumda aptal komutanda aptal fark etmedin mi ekin duru salak gibi Ateşe aşık olmuş" dedim ve sinirden ellerimin titrediğini fark ettim.

"Sedef sakin ol" dedi fakat olamazdım.

Odaya kumral daldı bir anda.

"Sedef sen iyi misin" dedi.

"Harikayım" dedim sakince.

"Ateş abim seni çağırıyor"

Kahkaha attım.

"Ah komik şeyler sizi bana baksana sen ben birinin ayağına gider miyim sence o gelsin" dedim.

"Sedef hadi"

"Ya gitmeyeceğim" dedim.

Kumral yaklaşıp kucağın aldı beni ne kadar tepinsemde geldi ateşin önünd bıraktı.

"Ne var"

"Sakin ol sedef"

"Ateş uzatma"

Beni bileğimden tutup odasına çekti. Sırtımı kapıya yaslayıp ellerini belime koydu.

"Ateş ne yapıyorsun bırak beni" diye tepinsemde bırakmadı.

"Sedef tepinmeyi kes yoksa ben keserim"

"Ne söyleyeceksen söyle hadi"

Dedim.

"Ben bir şey yapmadım duruya ağzımı açmadım yapma dedim adaletin yolunu gözlerim dedim yok dedi dinlemedi beni vallahi billahi ben bir şey yapmadım seninle konuşacakken hep tuttum ama durmadı"

Dedi.

"Bunu bana söyleme gereğini neden duyuyorsun"

Dedim.

"Kendimi suçlu hissediyorum sedef yanlış anlaşılmak istemiyorum"

Dedi.

"Peki şuan neden bu kadar yakınız komutan" dedim.

"Tepiniyorsun" dedi sadece.

"Elini belimden çekte gideyim"dedim.

"Git bakalım nereye kadar gideceksin"

Elini belimden çekti ve bende kaçar gibi gittim.

Arkamdan sırıttığına emindim.

Pislik herif.

Adliyedeki odama gidip iki kızın cinayetine baktım.

Yaklaşık 4 saat ilgilendim. Ülkedeki erkeklerden korkuyordum tek ben değil tüm kadınlar....

Ama ben başımı dik tutuyordum.

Tüm kadınlar böyle olmalıydı.korkunçtu....

Kafamı kaldırıp saate baktım 18:00 dı.

Çıkış saatim geldiği için arabama gittim.

Gözlüklerimi takıp arabaya doğru ilerledim.

Anahtarlarımı çıkarıp arabama bindim.

Evime doğru sürüp eve girdim. Kendime kremalı makarna yaptım tam yemeye yeltendim ki kapı çaldı.

Açmadan önce kapının deliğinden baktım gelen kişinin ateş olduğunu gördüm.

Kapıyı açtım.

"Evet ateş dinliyorum"

"Beraber yemek yiyelim mi" dedi masumca.

"Geç bakalım" dedim içeriyi göstererek.

Yavaş adımlarla salona geçti.

"Mutfağa gel istersen yemek yiyeceğiz ya" dedim.

Mutfağa gelip sandalyeye oturdu.

Bende yaptığım makarnamdan bir tabağa daha koydum.

Yanınada çilekli süt koydum.

Ateş bir çilekli süte bakıp bir bana baktı.

"Ne noldu" dedim.

"Süt demek ha" dedi gülerek.

"Ay aman ver sana başka içecek koyayım"

Elinden almaya çalıştığımda geri çekti.

Oraya uzandığımda burunlarımız birbirine değdi.

Hemen geri çekildim.

Ve yerime oturdum.

Gözlerini üzerimde hissediyordum ama umrumda değildi.

Yemeğimi yiyip sütümü içtim kafamı kaldırdığımda göz göze geldik.

"Ay ne bakıyorsun Ateş sabahtan beri"

"Güzele bakmak sevapmış ya bende cenneti kazanıyorum" demesiyle miğdemde kelebekler uçuştu.

"Neyse sen salona geç istersen bende şunları toplayayım geleyim" dedim.

"Beraber toplayalım "

Dedi.

"Peki tamam şu süt kutularını çöpe atman yeterli olacak"

Kafa salladı ve bende o sıra bulaşıkları yıkadım.

Ardından salona geçip oturduk.

Saat 00:00 ı gösteriyordu.

Kafamı çevirip baktığımda ateşle fazla yakın olduğumuzu fark ettim. Geri çekilmek isterken beni belimden tutup çekti.

Burun burunayken dudaklarını yanaklarımda hissettim.

"Şuan seni öpmeyi ölesiye istiyorum fakat sen istediğin zaman olacak bu güzelim"dedi.

Onu itip "a-ateş saçmalama istersen" deyip öksürdüm.

"Neyse geç oldu zaten gideyim ben" dedi ve kapıyı aralayıp gitti.

Beni öpmek istiyordu(sende öpmek istiyorsun ama arkadaşına ihanet etmek istemiyorsun sedef...)

Kendimi hemen yatağa attım. Biraz olanları düşünüp uykuya daldım.

​​​​​~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Sabah 6 da uyanmıştım. Bugün pazardı tatildim.

Biraz markete falan gidip dolaşmak istiyordum.

Kahvaltımı yapıp rutinlerimi halletim.

Üzerime dar siyah bir büstiyer giyindim altımada kumaş koyu lacivert pantolon giyindim. Saçlarımı topladım makyajımı yaptım ve artık hazırdım.

Kapım çaldı o sırada.

Gidip açmamla nefesimin kesilmesi bir oldum

Duru içeri girer girmez boğazıma yapıştı.

Gittikçe kesilen nefesim gözlerimin kararmasına neden oldu....

Devam edecek....

​​​​​​​