Yeni Üyelik
2.
Bölüm

Giriş

@yakamoz_6

Giriş

18.06.2024

“Kıdemli Üsteğmen Ebru Şentürk emredin komutanım!”dedi gür sesiyle ve asker selamı verdi Ebru.Gençliğini bu mesleğe adamıştı Ebru vatan için her şeyi yapmaya hazır bir askerdi. “Gel otur Ebru.”dedi Kemal Albay ve karşısındaki koltuğu gösterdi.Ebru hızlıca Kemal Albay’ın karşısındaki koltuğa oturdu. “Beni neden çağırdınız komutanım?”dedi merakla Ebru. “Erzurum’a gideceksin Ebru.”dedi kararlı bir sesle.Ebru çok şaşırmıştı ama belli etmemeye çalışıyordu. “Neden komutanım, hem Tim?O ne olacak?”dedi Ebru olduğu Timin gelecekteki komutanlarından biriydi. “Erzurum da teröristler geziyor ve en tehlikelisin sivil halka karışmışlar bana da en iyi askerimi göndermemi istediler.”dedi Kemal Albay. “Sizin aklınıza da ben geldim dimi?”dedi Ebru,başını ağır,ağır salladı Kemal Albay. “Tamam komutanım,onları nasıl bulacağım?dedi Ebru,Kemal Albay bir dosya uzattı Ebru’ya “Doktor olacaksın gereken her şeyi haletlik.”dedi Kemal Albay.İsmi ve soy ismi hariç her şey farklıydı.

Ebru Şentürk

İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi 2021 mezunu

Atanma Yeri-Erzurum/Şenkaya

“Ben doktorluktan nasıl anlarım komutanım?Orada ne yaparım?”dedi Ebru şaşkınlıkla “Sakin ol Ebru iki ay ilk yardım üzerine eğitim alacaksın Ağustos’un yirmi beşinde Erzurum’a gideceksin Time ve ailene haber ver.”dedi Kemal Albay.Ebru başını olumlu anlamda salladı. “Komutanım neden gittiğimi sorarlar ise ne dememi istersiniz?”dedi Ebru,Kemal Albay dediklerini harfi harfine diyecekti. “ Ailene ve Time gizli göreve gittiğini söyleyebilirsin.”dedi Kemal Albay başını olumlu anlamda salladı.“Çıkabilirsin.”dedi ve dışarı gösterdi.Ebru asker selamı verip çıktı.Derin bir nefes verdi Ebru.

Timin olduğu yere hızlıca yürüdü Ebru. “Ebruş Kemal Albay seni neden çağırdı?”dedi Osman. Ebru’nun Askeri Üniversitede ilk arkadaşıydı Osman. “Erzurum’a gitmem gerekiyormuş.”dedi bütün Tim şaşkınlıkla baktı.

“Ne?”dedi Astsubay Başçavuş Polat Aykan

“Neden?dedi Astsubay Başçavuş Ali Şahin

“Ne zaman?”dedi Teğmen Abidin Güler

“Komutanım,”dedi Üsteğmen Selma Yaman

“Ebruş,”dedi Kıdemli Üsteğmen Osman Karaman

Son noktayı ise Ebru’nun olduğu Timin komutanı Yüzbaşı Cenan Aytaç koydu. “Ebru ne oluyor otur şuraya anlat.”dedi Yüzbaşı Cenan Aytaç.Ebru komutanın dediklerine uydu ve ilerdeki sandalyeye oturdu. “Gizli bir görev için doktor kılığına girecekmişim ve Erzurum’daki halka karışan teröristleri bulacakmışım.”dedi Ebru.Üzgündü senelerdir bu Timdeydi ve bu Tim ona bir aile olmuştu. “Tamam üzülme Ebruş kaçıncı yüzyıldayız telefon var müsait olduğumuz da ararız.”dedi Osman onun çok yakın arkadaşıydı. “Osman Komutanım haklı illaki bu Time geri döneceksin.”dedi Selma Komutan.Hepsi başını olumlu anlamda salladı.

“Cenan Komutanım siz bir şey demeyecek misiniz?”dedi Ali Komutan, “Elveda sözcükleri söylemeyeceğim Ebru bu Time geri döneceksin merak etme seni yerin hep kalacak.”dedi Cenan Komutan.Ebru biraz bile olsa neşelenmişti. “Yirmi beş Ağustos da gideceğim.”dedi Ebru ve oturduğu yerde dikleşti. “Niye iki aya Ebruş?”dedi Osman Komutan, “Doktor kılığına gireceğim için iki ay ilk yardım eğitimi alacakmışım.”dedi Ebru, bu cevap Timdekileri güldürmüştü çünkü Ebru’nun gitmesini istemiyorlardı ama bu görevdi.Vatanı için gitmeliydi. “Hadi bu kadar konuşma yeter,antreman zamanı!”dedi Cenan Komutan,bütün Tim üyeleri askeri selam verip antreman yerine gitti peşinden ise Cenan Komutan ilerledi.Aslında Ebru’nun gitmesini içten içe istemiyordu.Ama Timden ayrılmıyordu ya sadece göreve gidiyordu.

Vatan için savaşan aziz kadın askerlerden biriydi o.Vatanı için teröristleri bulacaktı onları devlete teslim edecekti gerekirse öldürmeliydi Ebru.Vatan için…

İki saat sonra

“Anne.”dedi Ebru ve annesinin telefona cevap vermesini bekledi.Annesi Kazaktı.O da Kazakça biliyordu ama annesi ile arada sırada Kazakça konuşuyordu.Babası Türktü.Türkiye de büyümüştü Ebru,Kazakistan’nı bilmiyordu bile.Annesi babası ölünce kendi ülkesinde yaşamak istedi ama Ebru oraya gitmek hiç istemedi. “мырза балам.”dedi annesi.Efendim yavrum diye soruyordu. “Sana bir şey diyeceğim.”dedi Ebru annesi sinirle cevap verdi. “Kazakça konuş unutmanı istemiyorum!”dedi. Ebru annesine “Tamam anne nasıl istersen.”dedi Kazakça.Sonra cümlesine devam etti. “Tayinim çıktı,Erzurum’a gidiyorum.”dedi Kazakça,gizli göreve gittiğini söyleseydi annesi asla izin vermezdi ama tayini çıktığını söylerse mecburen izin verirdi, annesi durdu uzun bir süre cevap veremedi. “Tamam.”dedi Türkçe ve telefonu hemen kapattı.Annesinin kızdığını düşündü ama yapacak bir şey yok.Vatan için gitmeliydi…

Gökalp Kandemir

18.06.2024/Erzurum

Bu vatan için yine dağlardaydık.Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün yolundan ilerliyor,vatanımızı canımız pahasına koruyorduk.Askerdik biz.Korkusuz,cesur vatan aşkı ile yanıp tutuşan bu vatanın farklı yerlerinden kopup buralara gelmiştik.Biz kimiyiz?

Bu vatanın farklı yerlerinden kopup gelmiş askerlerdik.

Ateş Timiydik…

Üsteğmen Gökalp Kandemir.

Teğmen Yusuf Aslan.

Astsubay Kıdemli Başçavuş Aylin Özsoy.

Astsubay Başçavuş Poyraz Kaya.

Astsubay Kıdemli Üstçavuş Farah Arslan.

Astsubay Üstçavuş Ozan Şen.

Astsubay Kıdemli Çavuş Ilgaz Yakar.

Astsubay Çavuş Can Sönmez.

Bu Timin komutanıydım.

“Komutanım sağdalar.”diye bir ses duydum kulaklığımdan ses Farah’a aitti. “Komutanım solda da varlar.”dedi Poyraz, “Sayıca bizden fazlalar komutanım.”dedi Ilgaz, “Ne zaman ateşleyelim komutanım?”dedi Aylin,aralarındaki en acımasızdı bu yüzde onu bu Tim de istemiştim. “Herkes bu vatan hainlerini görüyor mu?”dedim hepsinin aynı anda sesi çıktı. “Evet komutanım!”.Derin bir nefes aldım.Onları öldürecektim buna ant içmiştim. “Ateş!”demem ile bütün Tim tetiği çekip ateşlemeye başladı.Sayıca bizden çok fazlalardı. “Komutanım destek ekip gelecek mi?”dedi Can,Ilgaz ile o aramızda ki en küçüklerdi.-26 yaşındalar- “Mustafa Albay’a haber verdim,birazdan burada olurlar.”dedi Yusuf. “Ateş Timi,konuşacağınıza ateşleyin!”dedim sinirle.Haklılardı aslında sayıca bizde fazlalardı.Biz sekiz,onlar yüz sekiz kişiydi.Anlamadığım şey Mustafa Albay’ın böyle bir göreve neden sadece bizi göndermesiydi.Bu işi halledebilirdik ama hepimizin düşündüğünden fazlaydı. “Sağ taraf temiz.”dedi Ozan “Sol taraf da temiz komutanım.”dedi Ilgaz, “Galiba yardı gelmeden hepsini temizledik komutanım.”dedi Farah.Haklıydı galiba. “Solda!”diye bağırdı Can,bakışlarımı oraya çevirdiğimde on yirmi kişi bize doğru geliyordu. “Ateş!”dedim ve hepsinin üstüne kurşunları indirdik.

Yarım saat sonra,hepsini öldürmüştük.Ve sonunda Mustafa Albay gelmişti.Kulaklığımdan bir ses duydum. “Tim,aşağı inin!”dedi,hızlı adımlarla aşağı indik.Karşısına geçip askeri selam verdik. “Ateş Timi emredin komutanım!”dedik gür sesle. “Rahat.”dedi Mustafa Albay. “Çok iyi iş çıkardınız Tim,sayıca az olmanıza rağmen,çok iyi bir iş çıkardınız.”dedi gurula Mustafa Albay. “Sağ ol.”dedik hepimiz gür sesimizle. “Geçin arabaya.”dedi Mustafa Albay,önden Mustafa Albay,arkasından biz arabaya gittik.

Ateş Timi olarak,yine görevimizi en iyi şekilde gerçekleştirmiştik.Ama çok yorgundum.Belli etmemeye çalışıyordum.Araba da Mustafa Albay olduğu için,hepimiz dik ve ciddi bir şekilde oturuyorduk. “ Yakın bir zamanda başka bir görevimiz var mı Komutanım?”dedi Yusuf,Mustafa Albay başını olumsuz anlamda salladı. “Şu anlık yok.Gidin dinlenin.Farah sen benle gel,senle işimiz var.”dedi Mustafa Albay. “Emrederseniz Komutanım.”dedi Farah.Askeriyeye uzun bir süre sonra vardık.Mustafa Albay ve Farah askeriyenin içine girdi. “İyi iş çıkardınız Tim,hemen eve gidin dinlenin saat sekizde hepinizi burada göreceğim.”dedim. “Emredersiniz Komutanım!”dedi Tim ve hepsi kendi evlerine doğru yol aldı.Bende kendi evime doğru gittim.Eve girer girmez,duş alıp hemen yatağa yattım.

Bu günde hepimiz çok yorulmuştuk ama vatan için değerdi…

Ebru Şentürk

25.08.2024

Timdeki ilk görevimdi.Dün gibi hatırlıyordum.Üç sene olmuştu.O zamanlar Üsteğmendim.Şimdi ise Kıdemli Üsteğmendim.Biz kim miydik?

Yüzbaşı Cenan Aytaç

Kıdemli Üsteğmen Ebru Şentürk

Kıdemli Üsteğmen Osman Karaman

Üsteğmen Selma Yaman

Teğmen Abidin Güler

Astsubay Başçavuş Polat Aykan

Astsubay Kıdemli Üstçavuş Ali Şahin

Astsubay Kıdemli Çavuş Mehmet Çevik

Vatan Timiydik.

İlk operasyon yerimize gittiğimizde Cenan Komutan beni yanına çağırdı. “Ebru.”dedi “Emredin Komutanım!”demiştim gür sesimle. “Bak Ebru,üsteğmen olabilirsin ama bizle ilk görevinin.Bu görevde başarılı olursan aramızda hep yerin olacaksın ama başarısız olursa bizim aramızda asla yerin olmayacak.”dedi kararlı bir şekilde.Başımı olumlu anlamda salladım. “Şimdi diğerlerinin yanına git.”dedi asker selamı verip,diğerlerinin yanına gittim.Giderken Osman’ın sesini duydum. “Merak etmeyin Komutanım,akademide en iyilerdendi,sizi yüz üstü bırakmaz.”demişti Osman,akademide ilk arkadaşımdı.

Operasyon başlarıyla sonuçlanmıştı ve artık o Timde hep yerim vardı.Erzurum uçağına binmemem az kalmıştı.Timdeki herkes beni uğurlamak için gelmişti.Ve o anons duyuldu. “Erzurum uçağı için son çağrı.”anonsu. “O zaman,b elli olmayan bir tarih de görüşürüz.”dedim ve bavulu alıp yürümeye koyuldum. “Ebruş.”dedi Osman ve ona döndüm.Kendini bana çekti ve sıkıca sarıldı. “Görüşürüz.”dedi Osman, “Ebru Komutanım bende size sarılmak istiyorum izin verirseniz.”dedi Selma ben cevap vermek yerine ona sıkıca sarıldım. “Artık gitmem lazım görüşürüz.”dedim ve Erzurum uçağına doğru ilerledim.

Erzurum’a indiğimde önceden konuştuğum ev arkadaşlarım Ekim Adanır ve Gökçe Yücel’i gördüm. “Ebru dimi?Ben Gökçe.”dedi Gökçe ve elini uzattı.Elini sıkıp konuşmaya başladım. “Evet Ebru ben,tanıştığımıza memnun oldum.”dedim ve elimizi ikimizde çektik. “Bende Ekim.”dedi Ekim “Gel araba ileride.”dedi Gökçe,bavulumu alıp arabaya doğru ilerledik.Bavulu bagaja koyup arka koltuğa oturdum. “Senin mesleğin doktordu dimi?”dedi Ekim,başımı olumlu anlamda salladım.Ama yalandı ben askerdim. “Bende doktorum,zaten Şenkaya da tek bir hastane var,aynı yerde çalışıyoruz.”dedi Ekim, “Senin mesleğin neydi?”dedim araba süren Gökçe’ye bakarak. “Sınıf öğretmeniyim ben.”dedi,aslında neşesinden anlamalıydım. “Ekim,Aybüke ve Aylin ile de tanıştıralım.”dedi Gökçe.Başını olumlu anlamda salladı Ekim. “Onlar kim?”dedim, “Karşı komşularımız.”dedi Ekim ve Gökçe cümleyi devam ettirdi. “Aylin asker,Aybüke de olduğum okulda müzik öğretmeni.”dedi Gökçe,asker demek rütbesi neydi?Yoksa askeriyeye sızan vatan hainlerinden miydi?

Eve geldiğimizde,Ekim kapıyı açarken Gökçe karşı evin ziline bastı.Kapıyı küt siyah saçlı,ince bir kız açtı.Üzerinde siyah bir elbise vardı. “Efendim Gökçe.”dedi neşeyle. “Ev arkadaşı gelecek demiştik ya tanıştırayım seni.”dedi ve beni gösterdi. “Ebru,o da Ekim gibi doktor.”dedi sonra bana döndü. “Aybüke bu da.”dedi.Aybüke elini uzattı,elini sıktım. “Tanıştığımıza memnum oldum.”dedim, “Bende Ebru.”dedi Aybüke, “Bekle ablamı çağırayım.”dedi ve elini alıp içeri gitti.Kısa bir süre sonra ablası geldi. “Aylin ben merhaba.”dedi Aylin. “Ebru.”dedim,aslında onla askeri rütbe ile tanışmak çok isterdim. “Hadi ablacığım rahat bırakalım Ebru’yu uzun yolda gelmiştir.”dedi Aylin ve içeri gitti. “Şey bir şey soracağım nereden geldin?”dedi Aybüke. “Diyarbakır.”dedim “Görüşürüz.”dedi, “Görüşürüz.”dedim ve içeri girdim.Benim için ayırdıkları odaya girdim ve eşyaları boşaltım ve masaya dosyaları koydum.Bazıları ilk yardım ile ilgiliydi,çoğu ise vatan hainlerini ile bulduklarımızın yazdığı dosyalar vardı.

Her şey bir al bayrak içindi…

Vatan içindi…

Loading...
0%