10. Bölüm

10. Bölüm

Laten lukken
yalnizbirfenerli

🔹Bilge🔸

Bu iki yıl içerisinde Mert'i hiç görmemiştim. Unutamamıştım da. Karşlaşmalarımız hala aklımdaydı. Onu unutamamıştım ama unutmak için çok şey denemiştim. En son ise aklıma gelmemesi için bol bol işime yoğunlaşmıştım. Ve 1 ay sonra da kendi şirketimin açılışı vardı. Küçükken hayalini kurduğum o milli savunma şirketi 1 ay sonra açılacaktı.

Ben yemek yerken bunları düşünüyordum bayağı dalmışım ki abimin sesiyle kendime gelmiştim "Bilge nereye daldın bu kadar " demişti bende " Hiiç öylesine şirketle ilgili birkaç eksik var onları düşünüyorum " Demiştim " İyi iyi onları düşünde Ferdi'lere gidelim diyoruz ne dersin" Dediğinde bende Sera'yı özlediğimden olacak " Olur olur " demiştim hemen.

Ben yediklerimizi toplarken abim ve yengem hazırlanmaya gitmişti. Ha bu arada ben artık abimlerle yaşamıyordum kendi evime geçmiştim. Her ne kadar abim de olsa onlarında özel alanları vardı. Bu daha iyi olmuştu. Gerçi yine abimlerden çıkmıyordum.

Ben bunları düşünürken bulaşıklarda bitmişti ve aynı anda yengem ve abimde hazırlanıp gelmişlerdi.

Ayakkabılarımızı giyip Sera'lara gitmeye başladık.

Evin önüne gelip kapıyı çaldığımda Sera-Ferdi çifti gayet enerjik bir şekilde karşılamışlardı bizi. Ben önden eve girip Sera ve Ferdi ile sarıldıktan sonra oturma odasına giderken Sera'nın "Bilge hanım yüzünüzü gören cennetlik" demesiyle küçük bir kahkaha atıp " Ya ya ne demezsin senin içinde aynı şey geçerli hiç gelmiyorsun bana " diyip sonra oturma odasından içeri girmiştim ki içeride Mert'i görmemle anlık bir şok olmuştum.

2 yıldır onu unutmak için çabalıyordum şuan karşıma çıkması hiç iyi olmamıştı. Ama onu görmeyi çok özlediğimin de farkına varmıştım. Ben bunları düşünürken arkamdan abim, yengem, Sera ve Ferdi'nin geldiğini fark ederek kapının önünden çekilip kenarda ayakta bekliyordum. Ben düşünceler içindeyken Sera'nın "Sizi tanıştırayım, İrfan abi belki tanıyorsundur Mert Ajax'ta oynuyor, Mert sen de belki İrfan abiyi tanıyorsundur Fenerbahçe'de oynuyor. Gözde'de İrfan abinin karısı, Bilge'de kardeşi."

Sera bunları söylerken Mert ayaklanmıştı. Sera sözünü bitirir bitirmez abiminle tokalaşmışlardı. Daha sonra yengeme " Tanıştığıma memnun oldum yenge" demişti.

Benim yanıma gelip elini uzatmıştı şimdi ben elimi uzatmazsam ayıp olur diye düşünerek elimi uzatmıştım. "Tanıştığıma memnun oldum Bilge Hanım " Demişti. " Bende tanıştığıma memnun oldum Mert Bey" diyerek elimi çekip en yakınımdaki koltuğa oturmuştum.

Oturduğumda fark ettiğin kadarıyla Mert'e yer kalmamıştı ve gelip benim yanıma oturmuştu.

Yine o aşığı olduğum koku gelmişti burnuma. Ne yalan söyleyeyim gerçekten sevmiştim onu. Aklıma bileğindeki toka gelmişti hala var mı diye bakacaktım ki giydiği sweetten bileği gözükmüyordu.

Biraz biraz sohbeti takip etmeye çalışırken Ferdi, " Bilge şirketin açılışı varmış hayırlı olsun " demişti. Bende hafif tebessümle " Sağol" demiştim. O sırada Mert bana dönerek " Şirketiniz mi var" demişti bende şakayla karışık bir şekilde " Şuan yok ama 1 ay sonra olacak " demiştim gülerek. Mert "hayırlı olsun" dediğinde bende teşekkür etmiştim ve ortada dönen sohbete katılmaya çalışmıştım.

Bizimkiler konudan konuya atlarken bardağımdaki çayın bittiğini fark ederek doldurmak için ayaklanmıştım. Ben mutfağa doğru giderken Sera ayaklanıp " Ben doldurayım mı " desede " Yok ya sen otur ben doldururum" diyerek mutfağa gitmiştim.

Bardağımı tezgaha koyduğum sırada masada gördüğüm sürahi ile susadığımın farkına vararak bir bardak alıp masaya oturmuştum. Sürahiden su doldurup içerken mutfağa Mert'in girmesiyle anlık su içmeyi bırakmış onu izliyordum.

Mert yavaş bir şekilde çaprazımdaki sandalyeyi çekerek bana bakacak şekilde oturmuştu. Sweetinin kolunu hafif açarak bileğindeki tokayı gösterip konuşmaya başladı. " Bilge bu toka senindi emniyete valizlerimizi almaya gittiğimiz gün saçın örgüydü tokanda biraz kaymıştı saçından emniyetten çıkarken saçından düşmüştü sana verecektim ama gitmiştin. Daha sonra da düğünde karşılaştık o zaman da etraf çok kalabalık diye veremedim biri görür birşey der falan diye. Bu iki yıl boyunca hep yanımda, bileğimde taşıdım belki seni görürüm de veririm diye bu güne nasip oldu vermek " Dedi ve bileğinden tokamı çıkarıp bana doğru uzatırken yeniden konuşmaya başladı.

"Seninle konuşmak istediği şeyler var eğer müsaitsen yarın akşam yemeğe çıkalım mı? " diye sormuştu.

Ben dediklerinin etkisiyle tepki veremezken biraz kendime gelip " Mert şuan ne diyeceğimi gerçekten bilmiyorum ama benimde sana demek istediğim şeyler var. Yarın bi' yemeğe çıksak gerçekten iyi olur " demiştim tebessümle ben tebessüm edince Mert'te gülmeye başlamıştı.

Biz birbirimize bakıp gülerken Mert yeniden konuştu. " Şey numaranı alabilir miyim yani haberleşmek için vermek istemezsen instagramdan da konuşabiliriz " demişti. Bende " Yok yok numaramı vereyim daha iyi " dedikten sonra birbirimizin numaralarını almıştık ki Sera'nın kendinden önce gelen sesiyle ben bir anda kalkıp çaylarımızı doldurmaya başlamıştım.

Bizim mutfaktan çıkmamızla Sera'nın mutfağa girmesi bir olmuştu. Akşamın geri kalanında biz sessiz bir şekilde sohbeti takip etmiştik.

Abim müsaade istedikten sonra Mert, Ferdi ve Sera üçlüsü ayaklanıp bizi geçirmek için kapının önüne gelmişlerdi bizimle birlikte. Herkes kendi halinde klasik Türk adeti olan kapı önü sohbeti yaparken hafif Mert'e yaklaşıp " Yarın görüşürüz " diyip göz kırpmıştım kimse görmeden Mert'te kimsenin bize bakmadığına emin olduktan sonra gülümseyip " Görüşelim" demişti imalı bakışlarıyla.

Nihayet evime geldiğimde günlük uyuma rutinimi yaptıktan sonra yatağa yatmıştım. Ama heyecandan uyuyamıyordum. Yatakta bir oraya bir buraya dönmekten bir hal olmuştum ama neyseki en sonunda uyumayı başarmıştım.

Eveeet bu bölümünde sonuna geldik. Bir hatam olduysa affola.Yorum ve oylarınızı bekliyorum.

 

Bölüm : 08.02.2025 21:06 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...