@yalnizbirfenerli
|
Başlama tarihim 10/10/2024 Sizdende tarihleri alayım efendim😇 🔸Bilge🔹 Ekim'in başındaydık daha ,ama Trabzon soğuğu iliklerime kadar işlemişti. Bugün Trabzon'daki son günümdü. Ankara'ya taşınıyordum. Karadeniz Teknik Üniversitesi'nden ayrılarak, Gazi Üniversitesine geçiş yapacaktım. Abimin yanına taşınıyordum bir nevi. 🔹3 ay sonra🔸 Bugün Ankara'dayım. Gazi Üniversitesi'nde ilk günüm olacaktı.Dersim saat 10'daydı.08.30'da kalktım. Üstüme beyaz bir tişört ve blazer ceket giymiştim,altıma da lacivert Palazzo bir pantolon giyip yanıma da krem bir omuz çantası almıştım. Bugün bu kadar özendiğime bakmayın mühendislik öğrencisi olduğum için genelde eşofman sweet giyerek okula giderim. Kahvaltı niyetine birşeyler atıştırdım. Dişlerimi fırçalayıp evden çıktım. Yani evden derken benim evim değil abimin evi. İlk gün için gayet güzel geçmişti okul, daha sonrasına bakacaktık artık ne kadar güzel geçebilirse artık! Neyse son sınıfta olduğum için 9 ay sonra kurtuluyordum bu illetten inşAllah. 🔹9 ay sonra🔸 Mezun olmuştum sonunda hemde okul birincisi olarak. Mutluydum , içim içime sığmıyordu. Tabii bu aralar çok mutlu olduğum bir şey daha vardı. Abim yani İrfan Can Kahveci Fenerbahçe'ye, aşığı olduğum takıma transfer olmuştu. Tabii abim ve yengem İstanbul'a gideceği birazda hüzünlüydüm. Abimin transfer olmasının üzerinden birkaç ay geçmişti. Ve bende şuan İstanbul'a gidiyordum. İstanbul'da çok iyi bir şirketten iş teklifi almıştım.Ve bundan dolayı bende İstanbul'da yaşayacaktım artık. Evde saçma sapan hareketler yaparak valizimi hazırladıktan sonra düştüm havalimanı yollarına. Havalimanına gelmiştim sonunda, birkaç gerekli işlemden sonra hemen uçağa bidim ,yerine oturdum ve müzik dinlemeye başladım. En sevdiğim şarkılardan biri olan Yaşar-Kumralım şarkısı çalmıştı ki, kumral saçlı ,hafif sakallı, siyah gözlü bir beyefendinin bana seslendiğini duydum. "Hanımefendi rahatsız ediyorum ama sanırım benim yerime oturmuşsunuz." Dedi. " Sizin koltuk numaranız ne " Diye sorduğumda gerçektende adamın yerine oturduğumun farkına varmıştım. Beyefendiden özür dileyip kendi yerime oturdum. Ama içinde garip bir his vardı. Sürekli o beyefendinin siması geliyordu aklıma, sürekli ona bakmak geliyordu içimden bir süre sonra içimdeki isteği durduramayarak beyefendiye döndüğümde onunda bana baktığını gördüm. Yüzünde hafif bir tebessüm vardı. Bende ona küçük bir tebessüm bahşedip önüme döndüm. Kalbim çok hızlı atıyordu.Ve yüksek ihtimal beyaz tenli olmamdan kaynaklı domates gibi kızarmıştım. Biraz daha şarkı dinledikten sonra nihayet inişe geçmiştik. Uçaktan indikten sonra siyah renkteki sert kapaklı valizimi alıp çıkışa doğru ilerledim. Bir taksi durdurdum ve abimlerin evine doğru gitmeye başladım. Evin önüne geldiğimde içimde ayrı bir heyecan vardı. Birkaç adım atıp kapının önünde durdum ve zile bastım. İçeriden gelen birkaç adım sesinden sonra yengem kapıyı açmıştı. Beni görünce şok olan yengem şokunu atlattıktan sonra sımsıkı sarımıştı. Kapının ardından gelen abimi görünce onunla da sımsıkı sarılmıştık, sarılmanın ardından biz yengemle içeri geçerken abim valizimi almıştı kapının önünden. Abim yanımıza gelince biraz oturduktan sonra hem yengem hem abim sen acıkmışsındır diyip yemek hazırlamaya girmişlerdi. Her ne kadar ısrar etsemde sen yorgunsundur diyip hiçbirşey yaptırmamışlardı. Güzel bir yemeğin ardından üstün ısrar yeteneklerim sayesinde sofrayı ben toplayacaktım. Abimle yengemi içeri gönderip bulaşıkları toplamaya başladım. Şarkı açmıştım ve yine en sevdiğim şarkı çıkmıştı. Şarkı çıkar çıkmaz o adam gelmişti gözümün önüne, kibar oluşu, düzgün diksiyonu, huzur veren sesi, kumral ama hafif kızıla kaçan sakalları ve herşeyi... Ben bunları düşünürken yengemin geldiğini fark etmemişim tabii yengem bana dönüp" sana birşeyler olmuş leyla leyla bakıyorsun "demişti. Ben "yoo yok birşey, ne olmuş ki " diye biraz anlamazlıktan gelmiştim. Yengem " iyi öyle olsun nasılsa birşey olsa anlatırsın sen bana" demişti ardından da "hadi gel mısır patlatalım da film izleyelim abin bizi bekliyor "demişti. Bende onu onaylayıp bulaşıktan kalan bir tabak ve birkaç kaşığı makineye koyarak kapağını kapattım ve yengemin mısır patlatmasını beklerken çay bardakmarını tepsiye dizdim. Ve içeriye doğru ilerledim. Abimin" Ohooo sen ne kadar yavaşsın böyle yaa 2 saattir mutfaktan çıkamadın " demesini umursamayarak abimin göğüsüne yattım. Abim saçlarımı severken "birşeyin mi var" demişti. Bende " Hayır yok sadece biraz yorucu bir gündü sanırım " Diyerek uzanmaya devam ettim. Yengemin de gelmesiyle birlikte bir komedi filmi açıp izlemeye başlamıştık. Ama daha filmin başındayken gözlerim yavaş yavaş kapanmaya başlamışlardı. 🔹ertesi gün🔸 Sabah kalktığımda kendimi misafir odasında bulmıştum. Akşamki üstümle yattığımı görünce valizimi açmaya üşenip burdaki kıyafetlerimle üstümü değiştirdim ve alt kata doğru ilerlemeye başladım. Mutfağa girdiğimde abimle yengemi kahvaltıyı hazırlayıp beni beklerken gördüm. Yengem" Günaydın, bende tam seni çağırmaya geliyordum "dedi bende, " günaydın "diye cevap verdim. Abime de günaydın dedikten sonra kahvaltı yapmaya başladım. Kahvaltıyı yaptıktan sonra sonra abim antrenmanı için Can Bartu tesislerine gitti. Bizde yengemle oturup bol köpüklü bir Türk kahvesi içtik. Kahvemi bitirdikten sonra aklıma valizim de yüksek ihtimal buruş buruş olan kıyafetlerim geldi ama yengemin "hadi bir dışarı çıkalım gezer tozarız" demesiyle onları boşverip hemen çantalarımızı alıp dışarı çıktık. Eveeet ilk bölümümüzün sonuna geldik. İlk kez yazdığım için eksiklerim olabilir kusuruma bakmayın 😊
|
0% |